THINK - Basic Verbs - Learn English Grammar

what now have you ever thought about how much

Düşünmek hakkında ne kadar düşündüğünüzü hiç düşündünüz mü

you think about thinking hi everybody my name is Alisha welcome to know your

herkese merhaba millet benim adım Alisha hoş geldiniz

verbs in this episode we're going to talk about the verb think so let's get

bu bölümde fiillerinizi tanıyacağız düşünmek fiili hakkında konuşacağız o yüzden başlayalım

started

the basic definition of think is to have in the mind so something you can keep in

düşünmenin temel tanımı sahip olmaktır zihin yani

your mind like an idea or an image some thing you keep in your head something in

bir fikir veya bir görüntü gibi zihninizde tutabileceğiniz bir şey kafanızda tuttuğunuz bir şey zihninizde bir şey yani

your mind something in your brain so to keep in the mind is think to think this

beyninizde bulunan bir şey yani akılda tutmak düşünmek düşünmektir bu

is the basic definition of think so let's look at the conjugations of the

düşünmenin temel tanımıdır öyleyse hadi fiilin çekimlerine bakın şimdiki zamanı

verb think present tense think thanks past tense

düşün teşekkürler geçmiş zaman

thought past participle thought progressive or continuous tense thinking

düşüncesi geçmiş katılımcı düşüncesi ilerleyici veya sürekli gergin düşünme düşün düşünüyor düşünce düşündü düşünme

think thinks thought thought thinking

okay let's look at some additional meanings of the verb think first is to

tamam önce düşünmek fiilinin bazı ek anlamlarına bakalım,

consider or to reflect on or to ponder it means consider something carefully or

düşünmek, üzerinde düşünmek veya kafa yormaktır bir şeyi dikkatli bir şekilde düşünmek veya

spend time considering something so ponder means to think for a long time or

bir şeyi düşünerek zaman geçirmek anlamına gelir çok fazla düşünmek bir şey hakkında uzun süre düşünmek veya

to think hard about something so consider carefully reflect on examples

çok düşünmek anlamına gelir bu yüzden dikkatlice düşünün örnekler üzerinde düşünün

can I have a day to think about this he's thinking about what to do next

bunun hakkında düşünmek için bir günüm olabilir mi o bundan sonra ne yapacağını düşünüyor yani

so in these examples sentences can I have a day to think about this taking

bunlarda örnek cümleler Bunu düşünmek için bir günüm olabilir mi Bir karar vermeden önce

one day to reflect on something like before you make a decision is a pretty

gibi bir şey üzerinde düşünmek için bir gün ayırmak

common thing to do before like a big decision so can I have a day to think

büyük bir karardan önce yapılması oldukça yaygın bir şeydir bu yüzden bunun hakkında düşünmek için bir günüm

about this means can I have a day to consider this carefully or can I have a

olabilir mi anlamına gelir Bunu dikkatlice düşünmek için bir gün ya da

day to ponder this in a second example sentence he's thinking about what to do

bunu ikinci bir örnek cümleyle düşünmek için bir gün alabilir miyim, bundan sonra ne yapacağını düşünüyor, bir sonraki adımını

next means he's considering carefully his next step he's considering carefully

dikkatlice düşünüyor demektir,

what he should do next so thinking is used in the progressive

bundan sonra ne yapması gerektiğini dikkatlice düşünüyor, bu nedenle düşünme ilerici zamanda kullanılır.

tense here to show that he is currently at this time considering something

burada, şu anda bir şeyi

carefully but to consider carefully we can make shorter and use the verb

dikkatlice düşündüğünü göstermek için ama dikkatlice düşünmek için, bundan sonra ne yapacağını düşündüğünü düşünmek fiilini kısaltabilir ve

thinking he's thinking about what to do next okay next is to create something by

thinking or to create something by considering we usually use this with the

kullanabiliriz. bu kelime ile

word up the verb think we thought up so many

fiil üniversitede o kadar çok

crazy party ideas in college she thought up a plan for product promotion so both

çılgın parti fikri düşündük ki ürün tanıtımı için bir plan düşündü yani

of these example sentences mean to create something by considering it in

bu örnek cümlelerin her ikisi de bir şeyi zihninizde düşünerek yaratmak anlamına geliyor,

your mind so in the first example sentence we thought up crazy ideas for

bu yüzden ilk örnek cümlede düşündük üniversitedeki partiler için çılgın fikirler üretmek,

parties in college means we design something using our brains we considered

beynimizi kullanarak bir şeyler tasarladığımız anlamına gelir,

something and created an idea we created something by thinking so to think up

bir şeyi düşündük ve bir fikir yarattık, öyle düşünmek için falan filan düşünerek bir şey yarattık, bu yüzden

blah blah blah so we thought up crazy party ideas so we designed crazy party

çılgın parti fikirleri düşündük, bu yüzden onlar hakkında çılgın parti fikirleri tasarladık

ideas by thinking about them by considering things in our minds in the

second example sentence we see the same meaning but for a business situation she

2. örnek cümlede aklımızdakileri göz önünde bulundurarak aynı anlamı görüyoruz ama bir iş durumu için

thought up a plan for product promotion so in this case past tense she thought

ürün tanıtımı için bir plan düşünmüş yani bu durumda geçmiş zamanda o

up she designed a plan for product promotion but when we say designed it

ürün tanıtımı için bir plan tasarlamış ama tasarladı dediğimizde bilgisayarda bir

sounds maybe like she planned something on a computer perhaps when we use she

şeyler planlamış gibi gelebilir belki kullandığımızda

thought up it means she used her mind she considered the ideas she had and

düşündü o aklını kullanmış demek ki aklına gelen fikirleri değerlendirmiş ve ürünün

created a plan in her mind for promotion of the product so thought up uses the

tanıtımı için kafasında bir plan oluşturmuş bu yüzden

mind to create something next is to have as an expectation to have as an

düşünce bir şeyler yaratmak için aklını kullanıyor Sırada sahip olmak bir beklenti olarak sahip olmak bir

expectation to expect something I didn't think you'd arrive so quickly we thought

şey beklemek için bir beklenti olarak bu kadar çabuk geleceğinizi düşünmemiştim akşam yemeğini

it would take a lot longer to finish dinner so in the first example sentence

bitirmenin çok daha uzun süreceğini düşündük bu yüzden ilk örnek cümlede

we didn't think you'd arrive so quickly it means the speaker expects that the

sizi düşünmemiştik' d o kadar hızlı gelir ki bu, konuşmacının

listener would take longer to arrive for the listener was going to arrive later

dinleyicinin gelmesinin daha uzun süreceğini beklediği anlamına gelir, çünkü dinleyici gerçekte olduğundan daha geç gelecekti,

than they actually did so the speaker the speaker in this case had the

bu durumda konuşmacı,

expectation that the listener was going to arrive later so they used the

dinleyicinin daha sonra geleceği beklentisine sahipti, bu yüzden onlar olumsuzu kullandık

negative we didn't think you'd arrive so quickly so we didn't think we didn't

bu kadar çabuk varacağınızı düşünmemiştik bu yüzden bu kadar

expect you'd arrive so quickly we can replace the verb think with expect here

çabuk varacağınızı beklemiyorduk burada düşünmek fiilini beklemekle değiştirebiliriz

and it creates the same meaning the same nuance really but think sounds a little

ve gerçekten aynı anlamı yaratıyor aynı nüansı ama

bit less formal than expect so we didn't think you'd arrive so quickly

kulağa beklediğimizden biraz daha az resmi geliyor, bu yüzden bu kadar çabuk geleceğinizi düşünmemiştik,

the second example sentence is with I would take a lot longer to finish

ikinci örnek cümle, akşam yemeğini tekrar bitirmem çok daha uzun sürerdi,

dinner again we expected we had the expectation it would take a lot longer

çok daha uzun süreceğini tahmin etmiştik.

to finish dinner we can replace the verb thought past tense with the past tense

akşam yemeğini bitirmek için geçmiş zaman düşüncesi fiilini beklenen geçmiş zamanla değiştirebiliriz

expected we expected it would take a lot longer to finish dinner

akşam yemeğini bitirmenin çok daha uzun süreceğini umduğumuz

so in this way think we're in past tense thought is used in exactly the same way

için bu şekilde geçmiş zamanda olduğumuzu düşünüyorum düşüncesi

as expected here the next meaning is to consider suitability to consider

burada beklendiği gibi tam olarak aynı şekilde kullanılır. sonraki anlamı uygunluğu değerlendirmek

suitability let's look at some examples I've never thought of him like a manager

uygunluğu değerlendirmek için bazı örneklere bakalım onu ​​hiç yönetici gibi düşünmedim

we're thinking of her for a higher position so in the first sentence I've

onu ​​daha yüksek bir pozisyon için düşünüyoruz yani ilk cümlede

never thought of him like a manager in this way thought means I've never

onu hiç yönetici gibi düşünmedim

understood him to be suitable for the position of manager that's a very long

way of explaining this sentence but to condense everything we use the word

bu cümleyi açıklamak için çok uzun bir yol ama her şeyi özetlemek için kullandığımız düşünce kelimesini

thought I've never thought of him as a manager means I've never considered him

onu bir yönetici olarak hiç düşünmedim anlamına gelir. ikinci örnek cümlede

to potentially be suitable as a manager in the second example sentence we're

bir yönetici olarak potansiyel olarak uygun olduğunu hiç düşünmedim,

thinking of her for a higher position it means we're considering whether or

onu daha yüksek bir pozisyon için düşünüyoruz, yani işinde

not she is suitable for a higher position at her job or a higher position

daha yüksek bir pozisyona mı yoksa kendisinde daha yüksek bir pozisyona mı uygun olduğunu düşünüyoruz.

at her company so in this way thinking in the

şirket bu şekilde

progressive tense means we are considering her suitability for a

ilerici zamanda düşünmek, onun bir pozisyon için uygunluğunu

position a higher-level position so you'll notice that the two example

daha üst düzey bir pozisyon için düşündüğümüz anlamına gelir, bu nedenle

sentences included here are related to work you'll see though that this this

burada verilen iki örnek cümlenin işle ilgili olduğunu fark edeceksiniz, ancak bu

meaning tends to be used a lot with jobs and mu political positions so kind of

anlamın bu anlama eğilimli olduğunu göreceksiniz. işlerde ve mu politik pozisyonlarda çokça kullanılır, bu tür

something maybe promotion related so promotion related or kind of hierarchy

bir şey belki terfi ile ilgili olabilir bu yüzden terfi ile ilgili veya bir tür hiyerarşi ile

related you'll often hear this in work situations employment situations

ilgili bunu iş durumlarında sıklıkla duyacaksınız istihdam durumları hadi

let's look at some variations some other words we can attach to think to create

bazı varyasyonlara bakalım düşünmek için ekleyebileceğimiz başka kelimeler

different meanings first is think better of think better of think better of means

farklı anlamlar yaratmak önce daha iyi düşünmek daha iyi düşünmek daha iyi düşünmek

to reconsider and make a better decision or make an improved decision it means to

yeniden düşünmek ve daha iyi bir karar vermek veya daha iyi bir karar vermek anlamına gelir

consider something again and change your decision hopefully to make a an improved

bir şeyi yeniden düşünmek ve kararınızı değiştirmek umarız daha iyi bir

decision examples I wanted to say something but I thought better of it and

karar vermek örnekler söylemek istedim bir şey ama ben daha iyi düşündüm ve

kept my mouth shut will think better of you if you tell the truth so in both of

ağzımı kapalı tuttum, doğruyu söylersen senin hakkında daha iyi düşünecek yani

these sentences there's a reconsideration someone is considering

bu cümlelerin her ikisinde de bir yeniden değerlendirme var, birisi

something again and making an improved decision because of that reconsideration

bir şeyi tekrar düşünüyor ve bu yeniden değerlendirme nedeniyle daha iyi bir karar veriyor,

so in the first example sentence I wanted to say something we see in past

bu yüzden ilk örnekte cümle Geçmiş zamanda gördüğümüz bir şeyi söylemek istedim

tense I wanted to say something but I thought better of it so it in this case

Bir şey söylemek istedim ama daha iyi düşündüm yani bu durumda cümlenin ilk bölümünde

is the thing I wanted to say in the first part of the sentence I thought

söylemek istediğim şey

better of it means I reconsidered it and decided against my first inclination I

daha iyi olduğunu düşündüm tekrar düşündüm anlamına gelir ve ilk eğilimime karşı karar verdim

decided not to do the first thing I was thinking about and I kept my mouth shut

İlk düşündüğüm şeyi yapmamaya karar verdim ve çenemi kapalı tuttum

so in this case my mouth remained closed in other words I reconsidered my initial

yani bu durumda ağzım kapalı kaldı yani ilk

action the action I initially wanted to do in the second sentence will think

eylemimi ikincisinde yapmak istediğim eylemi tekrar gözden geçirdim. cümle

better of you if you tell the truth we see it's it's used for future we will

senin hakkında daha iyi düşünecek doğruyu söylersen görürüz gelecek için kullanıldığını görürüz doğruyu söylersen

think better of you if you tell the truth meaning if you tell the truth our

senin hakkında daha iyi düşünürüz anlamı doğruyu söylersen

opinion of you will improve we will think better of you so tell the truth

senin hakkındaki fikrimiz gelişir senin hakkında daha iyi düşüneceğiz öyleyse söyle gerçeği

and will consider you again essentially and our opinion of you will improve if

ve sizi esasen tekrar dikkate alacak ve bunu yaparsanız sizin hakkınızdaki fikrimiz iyileşecek

you do this the next variation is think much of think much of this means to have

bir sonraki varyasyon, çok fazla düşünmek, bunun, örneklerin

a positive view of or to approve of examples

olumlu bir görüşüne sahip olmak veya örnekleri onaylamak,

he doesn't think much of his professor we didn't think much of last night's

profesörü hakkında pek bir şey düşünmediği anlamına gelir. dün geceki akşam

dinner we see in the first example sentence he didn't think much of his

yemeğini pek düşünmedik ilk örnek cümlede görüyoruz hocasını pek düşünmüyordu

professor means he didn't really approve of his professor or he didn't have a

demek hocasını gerçekten tasvip etmiyordu ya da

very positive view of his professor so a shorter way to explain that feeling is

hocasına pek olumlu bakmıyordu yani Bu duyguyu açıklamanın daha kısa bir yolu, ikinci örnek

he didn't think much of his professor in

cümlede profesörünü pek düşünmediğidir,

the second example sentence we didn't think much of last night's dinner this

dün geceki akşam yemeğini pek düşünmedik, bu da

means again we didn't really approve of last night's dinner or we don't have a

yine dün geceki akşam yemeğini gerçekten onaylamadığımız veya onaylamadığımız anlamına gelir. dün geceki akşam yemeği hakkında

very positive view or a very positive opinion of last night's dinner these are

çok olumlu veya çok olumlu bir görüşe sahipseniz, bunlar

rather long so we can condense it to we didn't think much of last night's dinner

oldukça uzun, bu yüzden dün geceki akşam yemeğini pek düşünmedik şeklinde özetleyebiliriz,

so I hope that this video helped you level up your knowledge of how to use

bu yüzden umarım bu video, nasıl kullanılacağına ilişkin bilginizi artırmanıza yardımcı olmuştur.

the verb think if you have any questions or comments or if you know another way

düşünmek fiili herhangi bir sorunuz veya yorumunuz varsa veya

to use the word think please let us know in the comment section below the video

düşünmek kelimesinin başka bir kullanım şeklini biliyorsanız lütfen videonun altındaki yorum bölümünden bize bildirin

if you like the video please give it a thumbs up subscribe to the channel and

videoyu beğendiyseniz lütfen beğenin kanala abone olun ve

check us out at English class 101.com for other good things too thanks very

bizi kontrol edin İngilizce sınıfı 101.com'da diğer güzel şeyler için de fiillerini

much for watching this episode of know your verbs and I will see you again soon

bil'in bu bölümünü izlediğiniz için çok teşekkür ederim ve yakında tekrar görüşürüz

oh I think that your thought about my thought is the thinking thought what

oh bence benim düşüncem hakkındaki düşüncen

this episode is I'm thinking about summer

bu bölümün ne olduğunu düşünmek yaz hakkında düşünmek