Learn English Adjectives for Describing People While I Make Funny Faces to Help You Memorize Them!

When I'm happy, I look like this,

Mutluyken böyle görünüyorum

but when I'm really, really happy, I look like this.

ama gerçekten çok mutluyken böyle görünüyorum.

You can see here that I look really, really happy.

Burada gerçekten çok mutlu göründüğümü görebilirsiniz.

I would probably use these words to describe myself.

Muhtemelen kendimi tanımlamak için bu kelimeleri kullanırdım.

I would use the word ecstatic

Kendinden geçmiş kelimesini kullanırdım

or I might use the word overjoyed.

ya da çok mutlu kelimesini kullanabilirim.

Both of those adjectives mean

Bu sıfatların ikisi de

that someone is really, really happy.

birinin gerçekten çok mutlu olduğu anlamına gelir.

Let's look at an example sentence.

Örnek bir cümleye bakalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

He is ecstatic whenever his team wins a game.

Takımı bir maç kazandığında kendinden geçmiş durumda.

That just means he's really, really happy.

Bu onun gerçekten çok mutlu olduğu anlamına gelir.

Hey, welcome to this English lesson

Hey, kendini ve diğer insanları tanımlamak için kullanabileceğin 30'dan fazla sıfata bakacağımız bu İngilizce dersine hoşgeldin

where we're going to look at over 30 adjectives

that you can use to describe yourself and other people,

and as I'm teaching each one,

ve ben her birini öğretirken,

I'll try to do this little trick with my face

bu küçük numarayı yüzümle yapmaya çalışacağım.

so you can kind of see the meaning

böylece ekrandaki ifademin anlamını bir şekilde görebilirsiniz

in my expression on the screen.

.

(bright music)

(parlak müzik)

The next two adjectives are furious and fuming.

Sonraki iki sıfat öfkeli ve öfkeli.

If I was furious or fuming, I would look like this.

Öfkeli ya da dumanlı olsaydım, böyle görünürdüm. Hem

You can see that furious and fuming

öfkeli hem de öfkeli

both mean that someone is really, really angry.

birinin birinin gerçekten çok kızgın olduğu anlamına geldiğini görebilirsiniz.

It means that they are really angry

Bu,

and upset about something.

bir şeye gerçekten kızdıkları ve üzüldükleri anlamına gelir.

Let's look at an example sentence.

Örnek bir cümleye bakalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

He is fuming because someone stole his car.

Biri arabasını çaldığı için öfkeden kuduruyor.

That would certainly make me really, really angry.

Bu kesinlikle beni gerçekten çok kızdırırdı.

The next two adjectives are perturbed or bothered.

Sonraki iki sıfat tedirgin veya rahatsızdır.

When you are perturbed

Tedirgin olduğunuzda

or when you are bothered by something,

veya bir şeyden rahatsız olduğunuzda,

it means that you're upset about it.

bu onun için üzüldüğünüz anlamına gelir.

You're not happy about it.

Bundan memnun değilsin.

You're definitely the opposite of happy.

Sen kesinlikle mutlu olmanın tam tersisin.

Let's use these in an example sentence though.

Yine de bunları örnek bir cümlede kullanalım.

You could say she is perturbed

because people keep throwing their garbage

İnsanlar çöplerini

in the ditch along her road.

onun yolu üzerindeki hendeğe atmaya devam ettiği için tedirgin olduğunu söyleyebilirsin.

So that would simply mean she is not happy about the fact

Yani bu,

that people are littering.

insanların çöp atmasından memnun olmadığı anlamına gelir.

The next two adjectives are outraged and incensed.

Sonraki iki sıfat çileden çıkar ve öfkelenir.

If you are outraged about something,

Bir şeye öfkeleniyorsanız,

it means you're really, really angry about it.

bu onun için gerçekten ama gerçekten kızgın olduğunuz anlamına gelir.

If you are incensed,

Kızgınsanız,

it means you're really, really angry about something.

bir şeye gerçekten çok kızgınsınız demektir.

Maybe something that happened to you

Belki senin başına gelen bir şey

or something that's happening in the world.

ya da dünyada olan bir şey.

Protestors are often outraged.

Protestocular genellikle öfkelenir.

Let's use one of these words in a sentence.

Bu kelimelerden birini cümle içinde kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin. Kendisine

He is outraged because he is being treated unfairly.

haksızlık edildiği için öfkelenir.

So he's simply angry

Yani

because someone isn't treating him very nicely.

birisi ona pek iyi davranmadığı için kızgın.

The next two adjectives that you can use

to describe yourself or other people are frank and direct.

Kendinizi veya diğer insanları tanımlamak için kullanabileceğiniz sonraki iki sıfat samimi ve direkttir.

When someone is frank, when someone is direct,

Birisi açık sözlü olduğunda, birisi doğrudan olduğunda, diğer insanlar nasıl hissettirirse hissetsin,

they speak the truth all the time

her zaman doğruyu söyler

regardless of how it will make other people feel.

.

If you ask someone who is frank or direct

Açık sözlü veya doğrudan birine

if they like your haircut,

saç kesiminizi beğenip beğenmediğini sorarsanız,

they're gonna tell you whether they like it or not.

beğenip beğenmediklerini size söyleyeceklerdir.

They're not just gonna say it looks good

Sadece

to make you happy.

seni mutlu etmenin güzel göründüğünü söylemeyecekler.

They'll just say whatever they think.

Sadece düşündüklerini söyleyecekler.

Let's use one in an example sentence.

Örnek bir cümlede birini kullanalım.

You could say she always speaks the truth.

Her zaman doğruyu söylediğini söyleyebilirsin.

She is very direct or she is very frank.

Çok doğrudan ya da çok açık sözlü.

The next two adjectives are witty and hilarious.

Sonraki iki sıfat esprili ve komik.

When someone is witty or when someone is hilarious.

Biri esprili olduğunda veya biri komik olduğunda.

They're very, very funny.

Çok çok komikler.

Witty means that you make little jokes all the time

Esprili,

about what people are saying in a nice, fun way,

insanların söyledikleri hakkında her zaman hoş ve eğlenceli bir şekilde küçük şakalar yaptığınız anlamına gelir

and hilarious just means you are a fun person to be around.

ve komik, sadece etrafta olması eğlenceli bir insan olduğunuz anlamına gelir.

You make a lot of people laugh.

Birçok insanı güldürüyorsunuz.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

She is hilarious.

O çok komik. Bir partideyken

She is always telling jokes when she's at a party.

hep şakalar yapar .

So someone who is hilarious or witty usually makes you smile

Bu nedenle, komik veya esprili biri genellikle sizi gülümsetir

and certainly makes you laugh.

ve kesinlikle sizi güldürür.

The next two adjectives are bright and brilliant.

Sonraki iki sıfat parlak ve parlaktır.

When someone is described as being bright or brilliant,

Birisi parlak veya parlak olarak tanımlandığında,

it means they're really, really smart.

bu onların gerçekten çok zeki oldukları anlamına gelir.

When I was in university,

Üniversitedeyken,

I was in classes with some really brilliant people.

gerçekten harika insanlarla sınıflardaydım.

They were really, really smart.

Gerçekten çok zekiydiler.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

She always gets 100% on her tests.

Testlerinden her zaman %100 alır. O

She is brilliant.

harika.

Simply means she is a very, very smart person.

Basitçe onun çok, çok zeki bir insan olduğu anlamına gelir.

The next two adjectives are quirky and kooky.

Sonraki iki sıfat ilginç ve acayip.

When someone is quirky, when someone is kooky,

Biri tuhaf olduğunda, biri tuhaf olduğunda,

they're a little bit different than other people,

diğer insanlardan biraz farklıdır,

but in a very interesting way, sometimes a silly way,

ama çok ilginç bir şekilde, bazen aptalca bir şekilde,

or sometimes they might even seem a little bit crazy to you

hatta bazen sahip oldukları şeyler yüzünden size biraz çılgın görünebilirler.

because of the things they do.

Yapmak.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could tell by the beautiful art that she created

Yarattığı güzel sanattan

that she was a little bit quirky.

onun biraz tuhaf olduğunu söyleyebilirsin.

So it simply means she has some unique character traits

Bu, onun

that help her make really cool art.

gerçekten harika sanatlar yapmasına yardımcı olan bazı benzersiz karakter özelliklerine sahip olduğu anlamına gelir.

The next two adjectives

Sonraki iki sıfat

are the adjectives chipper and cheerful.

neşeli ve neşeli sıfatlardır.

When someone is chipper, when someone is cheerful,

Biri neşeliyse, biri neşeliyse

they are happy.

mutludur.

They are just fun to be around in a nice way,

Etrafta hoş bir şekilde olmak eğlencelidir,

like they like talking to you,

sizinle konuşmayı severler,

they like making you smile,

sizi gülümsetmeyi severler,

they're just full of positive energy.

sadece pozitif enerjiyle doludurlar.

Let's use one of these words in an example sentence.

Bu kelimelerden birini örnek bir cümlede kullanalım.

I can say this.

Bunu söyleyebilirim.

When I woke up from my nap, I was really chipper,

Şekerlememden uyandığımda ,

probably because I was well rested.

muhtemelen iyi dinlenmiş olduğum için gerçekten neşeliydim.

That usually makes me cheerful and makes me chipper.

Bu genellikle beni neşelendirir ve neşeli yapar.

The next two adjectives

Sonraki iki sıfat

are the adjectives secretive and reticent.

ketum ve suskun sıfatlardır.

When you are secretive, when you are reticent,

Ketum olduğunuzda, ketum olduğunuzda,

you don't talk a lot about your personal life.

özel hayatınız hakkında pek konuşmazsınız.

You're a very, very private person.

Sen çok, çok özel bir insansın.

Let's use one of these words in an example sentence.

Bu kelimelerden birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

She was very secretive

Çok ketum biriydi

and did not speak very often about her personal life.

ve özel hayatı hakkında pek sık konuşmazdı.

So it simply means she didn't like to share a lot

Yani bu, yaptığı şeyler hakkında pek fazla şey paylaşmaktan hoşlanmadığı anlamına geliyor

about the things she did.

.

She was a very secretive person.

Çok gizli biriydi.

The next two adjectives

Sonraki iki sıfat,

are the adjectives argumentative or combative.

tartışmacı veya kavgacı sıfatlardır.

When you are argumentative, when you are combative,

Tartışmacı olduğunuzda, kavgacı olduğunuzda,

it means you like to argue with people.

insanlarla tartışmayı sevdiğiniz anlamına gelir.

It means you disagree with them a lot.

Bu, onlarla çok aynı fikirde olmadığınız anlamına gelir.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

I don't get along with my roommate

Oda arkadaşımla anlaşamıyorum

because he's very argumentative.

çünkü çok tartışmacı.

That would simply mean that whenever I talk to my roommate,

Bu, oda arkadaşımla ne zaman konuşsam,

we get into a fight, we get into an argument.

kavga ettiğimiz, tartışmaya girdiğimiz anlamına gelir.

The next two adjectives are bossy and overbearing.

Sonraki iki sıfat otoriter ve baskıcıdır.

When someone is bossy, when someone is overbearing,

Birisi otoriter olduğunda, birisi zorba olduğunda,

it means they're always telling you what to do.

bu size her zaman ne yapmanız gerektiğini söylediği anlamına gelir.

Maybe this is a family member.

Belki bu bir aile üyesidir.

Maybe it's your actual boss,

Belki gerçek patronunuzdur,

but a bossy person or an overbearing person

ancak otoriter veya baskıcı bir kişi

is always telling you what you should do.

size her zaman ne yapmanız gerektiğini söyler.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

He wasn't very nice to be around because he was very bossy.

Etrafta olması pek hoş değildi çünkü çok otoriterdi.

That would simply mean he was a person

Bu,

that was always telling other people what to do.

diğer insanlara her zaman ne yapmaları gerektiğini söyleyen biri olduğu anlamına gelirdi.

The next two adjectives are cocky and egotistical.

Sonraki iki sıfat kendini beğenmiş ve bencildir.

When someone is cocky,

Birisi kendini beğenmiş olduğunda,

when we describe someone as being egotistical,

birini bencil olarak tanımladığımızda,

it means they think they're the best person in the world

bu onların yaptıkları iş için dünyadaki en iyi insan olduklarını düşündükleri

for the job they're doing

or they just think they're better than everyone else.

veya herkesten daha iyi olduklarını düşündükleri anlamına gelir.

Let's use one of these words in an example sentence.

Bu kelimelerden birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

He was very cocky.

Çok ukalaydı.

He thought he was the best player on the team,

Takımdaki en iyi oyuncu olduğunu düşündü,

so he thought he was better than everyone else

bu yüzden herkesten daha iyi olduğunu düşündü

and we would describe him as being cocky.

ve biz onu kendini beğenmiş biri olarak tanımlardık.

The next two adjectives are deceitful and devious.

Sonraki iki sıfat aldatıcı ve aldatıcıdır.

When someone is deceitful, when someone is devious,

Birisi düzenbazsa, birisi sinsiyse,

it means you can't trust them.

bu onlara güvenemeyeceğiniz anlamına gelir.

Someone who is deceitful might lie to you

Hilekar biri,

when they're trying to get you to buy something.

size bir şey almaya ikna etmeye çalışırken size yalan söyleyebilir.

They might just not want to tell you the truth

because they're trying to trick you.

Sizi kandırmaya çalıştıkları için size gerçeği söylemek istemeyebilirler.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

You could say this.

Bunu söyleyebilirsin.

I didn't trust the car salesman because he seemed deceitful.

Aldatıcı göründüğü için araba satıcısına güvenmedim.

That would mean you didn't trust him

Bu,

because you thought he was lying.

yalan söylediğini düşündüğün için ona güvenmediğin anlamına gelir.

The next two adjectives are forgetful and inattentive.

Sonraki iki sıfat unutkan ve dikkatsizdir.

When you are forgetful, it means you forget things a lot.

Unutkan olduğunuzda, birçok şeyi unuttuğunuz anlamına gelir.

When you are inattentive,

Dikkatsiz olduğunuzda, izlemeniz gereken

it means that you don't watch things

şeyleri izlemediğiniz anlamına gelir

when you're supposed to be watching them.

.

Let's use both of these in an example sentence.

Bu ikisini örnek bir cümlede kullanalım.

We could say this.

Bunu söyleyebiliriz.

When I was young,

Gençken

I lost things a lot because I was forgetful.

unutkan olduğum için çok şey kaybettim.

You could also say this.

Bunu da söyleyebilirsin. Dikkatsiz olduğum için evcil

I'm not very good at taking care of pets

hayvanlara bakma konusunda pek iyi değilim

because I'm inattentive.

.

So they have slightly different meanings,

Yani biraz farklı anlamları var

but they both refer to a person who isn't really good

ama ikisi de

at remembering stuff or paying attention.

bir şeyleri hatırlama veya dikkat etme konusunda gerçekten iyi olmayan bir kişiyi ifade ediyor.

The last two adjectives, speechless and astounded.

Son iki sıfat, suskun ve şaşkın.

When you are speechless,

Sustuğunuz zaman, ne

it means you don't know what to say.

söyleyeceğinizi bilmiyorsunuz demektir.

When you are astounded, it means you're surprised

Şaşırdığınızda, şaşırdığınız

and you don't know what to say.

ve ne söyleyeceğinizi bilmediğiniz anlamına gelir.

Let's use one of these in an example sentence.

Bunlardan birini örnek bir cümlede kullanalım.

I could say this.

Bunu söyleyebilirim. Ödülü kazandığımı

I was speechless when they announced

duyurduklarında suskun kaldım

that I had won the award.

.

So it's a situation where you just don't know what to say

Yani bu, şaşırdığınız için ne söyleyeceğinizi bilemediğiniz bir durum

because you've been surprised.

.

Well, hey, Bob the Canadian here.

Hey, Kanadalı Bob burada. Kendinizi veya başkalarını tanımlamak için kullanabileceğiniz 30'dan fazla sıfat öğrendiğinizi umduğum

Thank you for watching this English lesson

bu İngilizce dersini izlediğiniz için teşekkür ederim

where I hoped you learned over 30 adjectives

that you can use to describe yourself or other people.

.

If you're new here,

Burada yeniyseniz,

don't forget to click that red subscribe button

kırmızı abone ol düğmesini tıklamayı unutmayın

and give me a thumbs up if this video helped you learn

ve bu video

just a little bit more English,

biraz daha fazla İngilizce öğrenmenize yardımcı olduysa bana bir başparmak verin

and if you have a bit more time,

ve biraz daha zamanınız varsa,

why don't you stick around and watch another English lesson.

neden yapmıyorsunuz? etrafta dolaş ve başka bir İngilizce dersi izle.

(bright music)

(parlak müzik)