Improve Your Vocabulary - Stop Saying "You're Cute"

all right time to read some of my viewers comments let's see

pekala bazı izleyicilerimin yorumlarını okumanın zamanı geldi bakalım

you are cute alright let's get this straight the word cute is predominantly

sevimlisin tamam hadi bunu açıklığa kavuşturalım sevimli kelimesi ağırlıklı olarak

used to describe the sweet look of an animal or a little child the term is

bir hayvanın veya küçük bir çocuğun tatlı görünüşünü tarif etmek için kullanılır bu terim

sometimes used to describe an adult but only in informal situations between

bazen bir yetişkini tarif etmek için kullanılır ama sadece

close friends and lovers generally describing someone you find physically

Yakın arkadaşlar ve sevgililer arasındaki gayri resmi durumlar, genellikle

appealing as cute in British English is just a bit well and with so many other

İngiliz İngilizcesinde fiziksel olarak çekici bulduğunuz birini sevimli olarak tanımlamak biraz iyidir ve aralarından seçim yapabileceğiniz pek çok

wonderful options to choose from why continue to use such a childish turn

harika seçenek varken neden bu kadar çocukça bir tavır kullanmaya devam ediyorsunuz,

so I'm going to give you 10 alternatives to the word cute and I invite you to

bu yüzden size vereceğim Sevimli kelimesinin 10 alternatifi ve sizi aşağıdaki

write any additional options down in the comments below

yorumlara herhangi bir ek seçenek yazmaya davet ediyorum,

then take some time to read some of the other comments and give a thumbs up to

ardından diğer yorumlardan bazılarını okumak için biraz zaman ayırın ve beğendiklerinize bir başparmak verin.

the ones that you like here goes number one your adorable

to adore someone is similar to loving them so if someone makes you feel a

biri onu sevmeye benzer, bu yüzden biri onu

sense of love every time you see them then you could call them adorable number

her gördüğünüzde size sevgi duygusu hissettiriyorsa, o zaman ona

two your lovely saying someone is lovely is like calling someone nice we use this

sevimli iki numara diyebilirsiniz, birinin sevimli olduğunu söylemek birine hoş demek gibidir, bu

adjective to describe many things including people for example we had a

sıfatı insanlar dahil birçok şeyi tanımlamak için kullanırız örneğin,

lovely day eating a lovely meal with Jennifer she is lovely number three your

Jennifer'la güzel bir yemek yiyerek güzel bir gün geçirdik, o üç numara sevimli,

very endearing endearing means inspiring affection similar to adorable an

çok sevecen sevecen, sevgi uyandıran anlamına gelir, sevimliye benzer bir

endearing person is someone who makes you feel fond of them number four your

sevecen insan, kendisine düşkün hissetmenizi sağlayan kişidir dört numara,

charming think of prince charming a very pleasant and attractive person have you

sevimli prens hakkındaki büyüleyici düşünceniz çok hoş ve çekici kişi

been charmed by anyone recently do you have a charming smile number five your

son zamanlarda herhangi biri tarafından büyülendiniz mi büyüleyici bir gülüşünüz var mı beş numara tatlınız

sweet an adjective often used to describe the pleasing

genellikle şekerli tatlının hoşa giden tadını tarif etmek için kullanılan bir sıfat

taste of sugar sweet can also be used to describe something or someone who is

aynı zamanda hoşa giden kibar veya düşünceli bir şeyi veya birini tarif etmek için de kullanılabilir

pleasing kind or thoughtful for example my neighbor is sweet she often waters my

komşum tatlıdır, ben yokken sık sık çiçeklerimi sular ve

flowers when I'm away and baked me a cake for my birthday number six you're

altı numaralı doğum günüm için bana bir pasta yapar, çok hoşsunuz,

delightful a delightful person is a person full of delight and they often

hoş bir insan, keyif dolu bir insandır ve genellikle

make everyone around them smile number seven

etrafındaki herkesi gülümsetirler, yedi numara

you're engaging to be engaging means to attract and hold someone's attention

sizsiniz. ilgi çekici olmak, çekiciliğinizle birinin dikkatini çekmek ve tutmak anlamına gelir,

with your charm for example a good film is engaging a talented singer is

örneğin, iyi bir film ilgi çekicidir, yetenekli bir şarkıcı ilgi çekicidir,

engaging you simply cannot take your eyes off them

gözlerinizi onlardan alamıyorsunuz

number eight your enchanting to enchant someone is to put them under a spell

sekiz numara, birini büyülemeniz onu büyülemektir,

therefore if you are enchanting then people will be mesmerised by you

bu nedenle eğer Büyülüyorsun, o zaman insanlar senin tarafından büyülenecekler,

attracted to you as if by magic number nine your captivating along the same

sanki dokuz numaralı sihirle, büyüleyici olmanla aynı

lines as enchanting we have captivating to be captive is to be a prisoner to be

çizgide büyüleyicisin, tutsak olmak için büyüleyici bir tutsak olmak,

held unable to free yourself so if a person is captivating you cannot stop

kendini özgürleştirememek demektir, bu yüzden eğer bir kişi büyüleyici

looking at them you cannot free yourself from wanting to be near them and finally

onlara bakmayı bırakamıyorsun onların yanında olma isteğinden kendini kurtaramıyorsun ve nihayet on numara sen

number ten you're beautiful it's such a beautiful word beautiful and it means

güzelsin bu çok güzel bir kelime güzel ve

pleasing to the senses a person may be beautiful to look at and therefore

duyulara hoş gelen anlamına geliyor bir insanın bakması güzel olabilir ve bu nedenle de

pleasing to the eye they may have a beautiful voice pleasing to the ear they

hoşa gitmesi hoş olabilir göze hoş gelen güzel bir sese sahip olabilirler kulağa hoş gelen

may have a beautiful personality pleasing to the mind and soul so now you

güzel bir kişiliğe sahip olabilirler yani artık

know ten attractive alternatives you can reserve the word

on çekici alternatif biliyorsunuz

cute for this and this

bunun için sevimli kelimesini ayırabilirsiniz ve

now go and put the kettle on let's have a brew

şimdi gidip çaydanlığı ateşleyelim bir demlemeyle

you can't beat a proper cup of English tea English breakfast tea I'll see you

yenemezsin uygun bir fincan ingiliz çayı ingiliz kahvaltısı çay

later bye

sonra görüşürüz hoşçakal