English Slang Dictionary - K - Slang Words Starting With K - English Slang Alphabet

welcome to English anyone

welcome to English anyone dot-coms English slang alphabet

ingilizceye hoşgeldinizingilizceye hoşgeldiniz

herkes ingilizceye hoşgeldiniz dot-coms ingilizce argo alfabesi

dot-coms English slang alphabet

dot-coms English slang alphabet learn to understand and speak

dot-coms ingilizceargoalfabesi

dot-coms ingilizce argo alfabesi anlamayı ve konuşmayı öğrenin

learn to understand and speak

learn to understand and speak English like native speakers and

anlamayı ve konuşmayı öğrenin

ingilizceyi anadili gibi ve ingilizceyi anadili gibi anlamayı ve konuşmayı öğrenin

English like native speakers and

English like native speakers and impress your friends with some

ve

İngilizceyi anadili gibi konuşun ve bazılarıyla arkadaşlarınızı etkileyin

impress your friends with some

impress your friends with some real English words and phrases

bazı gerçek İngilizce

real English words and phrases

real English words and phrases just remember that slang is

kelime

ve deyimlerle arkadaşlarınızı etkileyin

just remember that slang is

just remember that slang is casual English use slang with

gündelik İngilizcedir gündelik İngilizce ile argo kullanın

casual English use slang with

casual English use slang with your friends and people you know

gündelik İngilizce ile

your friends and people you know

your friends and people you know well don't use slang with your

argo kullanın arkadaşlarınızla ve tanıdıklarınızla

well don't use slang with your

well don't use slang with your boss with the police if you get

argo kullanın

peki polisin yanında patronunla argo kullanma polisin yanında

boss with the police if you get

boss with the police if you get arrested or when meeting your

patron olursan

polisin yanında patron olursun tutuklanırsan veya tutuklananla tanışırken veya

arrested or when meeting your

arrested or when meeting your girlfriends or boyfriend's

tutuklananla tanışırken veya kız arkadaşlarınla ​​veya erkek arkadaşının

girlfriends or boyfriend's

kız arkadaşlarıylaveyaerkek arkadaşlarıyla tanışırken

girlfriends or boyfriend's parents for the first time

kız arkadaşların veya erkek arkadaşların ebeveynleri ilk kez ebeveynleri

parents for the first time

ilk kez

parents for the first time let's continue with the letter K

ebeveynleri ilk kez K harfi ile devam edelim K harfi

let's continue with the letter K

let's continue with the letter K first of all because there are

ile devam edelim

öncelikle K harfi ile devam edelim çünkü her şeyden önce var

first of all because there are

first of all because there are quite a few phrasal verbs for

çünkü

ilkler var bunların hepsi epeyce öbek fiil olduğu için epeyce öbek fiil olduğu için epeyce öbek fiil için

quite a few phrasal verbs for

quite a few phrasal verbs for verbs form from groups of words

epeyce öbek fiil için fiiller için sözcük gruplarından oluşur fiiller sözcük

verbs form from groups of words

verbs form from groups of words in this video

gruplarından oluşur fiiller

sözcük gruplarından oluşur bu videoda bu videoda

in this video

in this video pay close attention to the speed

bu videoda öde hıza çok dikkat hıza

pay close attention to the speed

pay close attention to the speed and intonation of my voice

çokdikkat sesimin

hızına ve tonlamasına

and intonation of my voice

ve sesimin tonlamasına

and intonation of my voice listen closely and you'll

ve sesimin tonlamasına çok dikkat et yakından dinle,

listen closely and you'll

listen closely and you'll understand how to use words that

yakından dinleyeceksin ve

yakından dinleyeceksin ve yapacaksın kelimelerin nasıl kullanılacağını anlayan kelimelerin nasıl

understand how to use words that

understand how to use words that sound similar in very different

kullanılacağını anlayan kelimelerin nasıl

kullanılacağını anlayan kelimelerin nasıl kullanılacağını anlayan çok farklı

sound similar in very different

sound similar in very different ways

sesbenzer çokfarklı

sesbenzerçok farklı şekillerde

ways

ways let's begin

yollar

başlayalım hadi başlayalım hadi

let's begin

let's begin kick

başlayalım kick kick kick

kick

kick bass kick ass english speakers

bass kick [ __ ] ingilizce konuşanlar

bass kick ass english speakers

bass kick ass english speakers love ass

bass kick[ __ ] ingilizce konuşanlar

bass kick [ __ ] ingilizce konuşanlar love [ __ ] love [ __ ] love

love ass

love ass this word is used in so many

[ __ ] bu kelime pek çok yerde kullanılıyor bu kelime pek

this word is used in so many

this word is used in so many ways and is combined with other

çok şekilde kullanılıyor

bu kelime pek çok şekilde kullanılıyor ve başka yollarla birleşiyor

ways and is combined with other

ve başka

ways and is combined with other words to make some great phrases

yollarla birleşiyor ve bazı harika ifadeler oluşturmak için başka kelimelerle birleştirilir

words to make some great phrases

words to make some great phrases you've already learned badass

bazı harika ifadeler oluşturmak için

kelimeler bazı harika ifadeler oluşturmak için kelimeler

you've already learned badass

you've already learned badass and jackass

and jackass

and jackass in this series we also taught

in this series we also taught

in this series we also taught you asshole

bu seride de öğrettik

bu seride de öğrettik sana da öğrettik pislik seni pislik seni pislik

you asshole

you asshole but forgot to teach you dumbass

ama sana aptalı öğretmeyi unuttuk ama sana

but forgot to teach you dumbass

but forgot to teach you dumbass which means stupid anyway

aptalı öğretmeyi unuttuk

ama sana aptalı öğretmeyi unuttuk ki bu zaten aptal anlamına geliyor ki

which means stupid anyway

which means stupid anyway kickass means really fun cool

bu zaten aptal anlamına geliyor ki

bu da aptal anlamına geliyor yine de kickass gerçekten eğlenceli anlamına

kickass means really fun cool

kickass means really fun cool and or exciting

gelir

and or exciting

and or exciting it's an adjective used to

it's an adjective used to

it's an adjective used to describe things like parties

describe things like parties

describe things like parties kick ass is a verb and means to

partiler gibi kıç tekmelemek bir fiildir ve

kick ass is a verb and means to

kick ass is a verb and means to do really well at something both

kıç tekmelemek anlamına gelir ve

bir fiildir ve kıç tekmelemek anlamına gelir ve bir fiildir ve bir şeyi gerçekten iyi yapmak anlamına gelir hem bir şeyi

do really well at something both

do really well at something both kick ass and kick ass have

gerçekten iyi yapın hem de bir

şeyi gerçekten iyi yapın hem kıç tekmeleyin hem de kıç tekmeleyin sahip olmak

kick ass and kick ass have

kick ass and kick ass have positive meanings but the thing

kick[ __ ] vekick [ __ ] have

kick [ __ ] ve kick [ __ ] olumlu anlamları var ama şey

positive meanings but the thing

positive meanings but the thing to listen for is how the

pozitif anlamlaramaşey

pozitif anlamlar ama dinlenmesi gereken şey nasıl

to listen for is how the

to listen for is how the pronunciations of the slang word

dinleneceğinasıl

dinleneceği argo kelimenin telaffuzlarının nasıl olduğu argo

pronunciations of the slang word

pronunciations of the slang word and the phrasal verb are

kelimenin telaffuzları argo

kelimenin ve deyimsel fiilin telaffuzları are ve

and the phrasal verb are

deyimsel fiilare

and the phrasal verb are slightly different

ve deyimsel fiil biraz farklı biraz

slightly different

slightly different this is a kick-ass party this

farklı

biraz farklı bu harika bir parti bu

this is a kick-ass party this

this is a kick-ass party this party kicks ass

harika birparti bu bu

bir kıç tekmeleme partisi bu parti kıç tekmeleme partisi kıç tekmeleme parti kıç

party kicks ass

party kicks ass did you hear how the adjective

tekmeleme sıfatı nasıl duydunuz sıfatı

did you hear how the adjective

did you hear how the adjective was faster and how the verb had

nasıl

duydunuz sıfat nasıl daha hızlıydı ve nasıl fiil daha hızlıydı

was faster and how the verb had

was faster and how the verb had a rising intonation kick ass

venasıl fiil

daha hızlıydı ve nasıl fiilin yükselen bir tonlaması vardı tekme

a rising intonation kick ass

yükselen bir tonlama tekme kıç

a rising intonation kick ass kick ass

yükselen bir tonlama tekme kıç tekme kıç tekme kıç tekme kıç

kick ass

kick ass we really kicked ass with our

we really kicked ass with our

we really kicked ass with our kickass plays at the football

kickass plays at the football

futbol

kickass plays at the football game

kickassfutbol oyununda oynar oyun

game

game knock to knock something means

oyun vurmak için bir şey bir şeyi çalmak için bir şey anlamına gelir bir

knock to knock something means

knock to knock something means to criticize or make fun of it

şey için vurmak anlamına gelir eleştirmek veya onunla dalga geçmek eleştirmek

to criticize or make fun of it

veya onunla dalga geçmek

to criticize or make fun of it don't knock it till you try it

eleştirmek veya onunla dalga geçmek için kapıyı çalma deneyene kadar

don't knock it till you try it

don't knock it till you try it is a phrase English speakers

vurma bunu deneyene kadar

vurma bu bir deyimdir İngilizce konuşanlar bir deyimdir

is a phrase English speakers

is a phrase English speakers often use to tell people not to

İngilizce konuşanlar bir deyimdir

often use to tell people not to

often use to tell people not to say bad things about something

insanlara bir şey hakkında kötü şeyler söylememelerini söylemek için sık kullanmamak

say bad things about something

say bad things about something before doing it themselves

before doing it themselves

before doing it themselves don't knock the kilt the ladies

don't knock the kilt the ladies

bayanlar

don't knock the kilt the ladies love it

eteğe vurmaz bayanlar bayılırlar bayılırlar bayılırlar bayılırlar tak tak tak tak tak tak tak tak hızı

love it

love it knock off knock off

knock off knock off

knock off knock off listen carefully to the speed

dikkatlice dinle hızı

listen carefully to the speed

dikkatlice dinle hızı

listen carefully to the speed and intonation of my voice

dikkatli dinle sesimin ve tonlamanın hızını ve tonlamasını dikkatlice dinle

and intonation of my voice

and intonation of my voice a knockoff is a cheap fake or

sesimin

ve sesimin tonlaması taklit ucuz bir sahtedir veya

a knockoff is a cheap fake or

a knockoff is a cheap fake or copy of something you can buy a

taklitucuz bir sahtedir veya

taklit ucuz bir sahtedir veya bir şeyin kopyasıdır bir şeyin kopyasını satın alabilirsin bir

copy of something you can buy a

copy of something you can buy a knockoff rolex for only ten

şeyin kopyasını satın alabilirsin satın alabilirsin taklit rolex yalnızca on için

knockoff rolex for only ten

knockoff rolex for only ten dollars

taklit rolex yalnızca on için

taklit rolex yalnızca on dolar için dolar dolar

dollars

dollars knock off is a phrasal verb with

knock off,

knock off is a phrasal verb with

knock off is a phrasal verb with many uses

knock off ile biröbek fiildir

knock off ile bir öbek fiildir birçok kullanımı olan bir öbek fiildir

many uses

many uses it can mean to stop working for

birçok kullanımı durdurmak anlamına gelebilir bunun için çalışmak,

it can mean to stop working for

çalışmayı bırakmak anlamına gelebilir, çünkü o

it can mean to stop working for the day steal something

gün için çalışmayı bırakmak anlamına gelebilir, bir gün bir şey çalmak, bir gün

the day steal something

bir şey çalmak, bir şeyi çalmak

the day steal something kill someone stop doing

birini öldürmek, bir başkasını yapmayı bırakmak, bir başkasını öldürmek,

kill someone stop doing

kill someone stop doing something or reduce the price of

bir şeyi yapmayı bırakmak veya bir şeyin fiyatını düşürmek

something or reduce the price of

something or reduce the price of something the store knocked off

veya bir şeyin fiyatını düşürmek anlamına gelebilir. bir

şeyin fiyatı veya bir şeyin fiyatını düşürün mağaza bir şeyi çaldı

something the store knocked off

something the store knocked off the price of these knockoff

mağaza

bir şeyi çaldı mağaza bu taklitlerin fiyatını düşürdü

the price of these knockoff

the price of these knockoff jeans so I got them for only one

bu taklit kotların fiyatını bu yüzden onları sadece bir kot için aldım

jeans so I got them for only one

yani aldımonları sadece bir

jeans so I got them for only one dollar

kot pantolon içinaldım, bu yüzdenonları sadece bir dolara aldım

dollar

dollar knock back

dolar

dolar Knock back knock back knock

knock back

knock back we use knock back to describe

back tarif etmek için knock back kullanırız, knock back kullanırız hızlı bir şekilde

we use knock back to describe

we use knock back to describe drinking alcohol quickly you can

alkol almayı tarif etmek için geri tepme kullanırız hızlı bir şekilde

drinking alcohol quickly you can

alkol alabilirsin hızlı bir şekilde

drinking alcohol quickly you can knock back a few beers but you

içebilirsin alkolü hızlı bir şekilde birkaç birayı geri çevirebilirsin ama

knock back a few beers but you

knock back a few beers but you wouldn't say that you knocked

birkaç birayı geri çalıyorsunama

birkaç birayı geri çalıyorsun ama kapıyı çaldım demezsin kapıyı

wouldn't say that you knocked

çaldım

wouldn't say that you knocked back a glass of milk

demezsin bir bardak içkiyi geri alırsın demezsin

back a glass of milk

bir bardak sütü geri ver

back a glass of milk I went to my favorite bar after

bir bardak sütü geri ver en

I went to my favorite bar after

sevdiğimbara gittikten sonra en

I went to my favorite bar after work and knock back a few shots

sevdiğim bara gittim işten sonra en sevdiğim bara gittim ve birkaç atış iş ve geri vuruş

work and knock back a few shots

work and knock back a few shots knockout knock out a knockout is

birkaçatış

iş ve geri vuruş birkaç atış nakavt nakavt nakavt nakavt nakavt nakavt

knockout knock out a knockout is

knockout knock out a knockout is a really beautiful woman

gerçekten güzel bir kadındır nakavt gerçekten

a really beautiful woman

a really beautiful woman the phrasal verb knock out

güzel bir kadın

gerçekten güzel bir kadın

the phrasal verb knock out

the phrasal verb knock out sometimes expressed as KO can

KO

sometimes expressed as KO can

sometimes expressed as KO can mean to hit someone so hard that

bazen KO olarakifade edilebilir,

bazen KO olarak ifade edilebilir, birine çok sert vurmak anlamına gelebilir, yani birine çok

mean to hit someone so hard that

mean to hit someone so hard that they go unconscious or to finish

sert vurmak anlamına gelebilir, bu da birine o kadar sert vurmak anlamına gelir ki

bilinçsiz kalırlar veya bitirmek için

they go unconscious or to finish

bilinçsiz kalırlar veyabitirmek için

they go unconscious or to finish doing something very quickly

bilinçsiz kalırlar veya bir şeyi çok hızlı bitirmek için bir şeyi çok

doing something very quickly

doing something very quickly I need to knock out my work so

hızlı yapmak bir

şeyi çok hızlı yapmak için işimi bitirmem gerekiyor bu yüzden

I need to knock out my work so

I need to knock out my work so i'll be on time for my date at

işimi bitirmem gerekiyor bu yüzden

işimi bitirmem gerekiyor bu yüzden i'deki randevuma zamanında yetişeceğim

i'll be on time for my date at

i'll be on time for my date at the park with this knockout

randevuma zamanında

geleceğim randevuma zamanında yetişeceğim parkta bu nakavtla

the park with this knockout

the park with this knockout I met knock up

parkta bu nakavtla

parkta bu nakavtla tanıştım hamile kaldım hamile kaldım

I met knock up

I met knock up to knock a woman up is to get

bir kadını hamile bırakmak için hamile kaldım

to knock a woman up is to get

to knock a woman up is to get her pregnant without intending

birkadını hamile bırakmak

bir kadını hamile bırakmaktır, onu hamile bırakmak niyetinde olmadan hamile bırakmak

her pregnant without intending

her pregnant without intending to many couples end up getting

niyetinde olmadan hamile bırakmaktır, birçok çift sonunda

to many couples end up getting

birçok çifte ulaşıp

to many couples end up getting married when the woman gets

birçok çifte ulaşarak sonunda evlenir. kadın evlendiğinde kadın evlendiğinde kadın hamile kaldığında

married when the woman gets

married when the woman gets knocked up

hamile kaldı hamile kaldı

knocked up

knocked up have fun on the camping trip

kamp gezisinde iyi eğlenceler kamp gezisinde iyi eğlenceler

have fun on the camping trip

have fun on the camping trip Billy just don't knock anyone up

kamp gezisinde iyi eğlenceler Billy kimseyi dövme

Billy just don't knock anyone up

Billyyapma t

Billy just don't knock anyone up kickback kickback a kickback is

kimseyi yere serme Billy sadece

kickback kickback a kickback is

kickback kickback a kickback is a payment often made by secret

a payment often made by secret

a payment often made by secret illegal agreement where someone

kimseyi yere serme

illegal agreement where someone

illegal agreement where someone gets a percentage of money back

birinin

paranın bir yüzdesini geri aldığı yasa dışı bir anlaşma, bir kişinin

gets a percentage of money back

gets a percentage of money back in return for organizing a

paranın belirli bir yüzdesini geri aldığı bir anlaşma, bir işlemi

organize etmenin karşılığında, bir işlemi organize etmenin

in return for organizing a

in return for organizing a transaction as an example a

karşılığında, bir

işlemi organize etmenin karşılığında, paranın belirli bir yüzdesini geri alır, örneğin,

transaction as an example a

transaction as an example a government official can get a

bir işlemin bir örneğini verir.

örnek olarak bir devlet görevlisi bir

government official can get a

government official can get a kickback from a company by

devlet görevlisi alabilir bir devletgörevlisi alabilir bir

devlet görevlisi bir şirketten komisyon alarak bir şirketten komisyon alabilir bir şirketten

kickback from a company by

kickback from a company by recommending that company get a

komisyon alarak o şirkete tavsiye ederek o şirkete tavsiye al o şirkete

recommending that company get a

recommending that company get a government contract the company

tavsiye al o şirkete tavsiye al devlet sözleşmesi şirket

government contract the company

hükümet sözleşmesişirket

government contract the company gets the job and the government

hükümet sözleşmesi şirket işi alır ve hükümet

gets the job and the government

işi alırvehükümet

gets the job and the government official that organized the deal

işi alır ve anlaşmayı organize eden devlet görevlisi anlaşmayı düzenleyen

official that organized the deal

yetkilianlaşmayı

official that organized the deal gets a piece of the money

düzenleyen yetkili anlaşmadan bir pay alır para paranın

gets a piece of the money

gets a piece of the money secretly from the company

birparçasını

alır gizlice şirketten

secretly from the company

secretly from the company the phrasal verb kickback just

gizlice şirketten

gizlice şirketten gizlice geri tepme öbeği fiil öbeği sadece geri

the phrasal verb kickback just

the phrasal verb kickback just means to relax and forget about

tepme öbeği fiil öbeği sadece rahatlamak anlamına gelir ve unutmak

means to relax and forget about

means to relax and forget about your worries and

gevşeme anlamına gelir ve unutmak

rahatlamak ve endişelerinizi,

your worries and

your worries and responsibilities because of all

endişelerinizi ve

endişelerinizi ve sorumluluklarınızı unutmak anlamına gelir çünkü tüm

responsibilities because of all

responsibilities because of all the great kickbacks i receive I

sorumluluklar nedeniyle tüm

sorumluluklar nedeniyle aldığım tüm büyük komisyonlar nedeniyle I

the great kickbacks i receive I

aldığım büyük komisyonlarI

the great kickbacks i receive I can kick back and relax on the

aldığım büyük komisyonlar nedeniyle geri tepebilirim ve kutunun üzerinde rahatlayın, arkanıza

can kick back and relax on the

can kick back and relax on the beach all day

yaslanın ve kutunun üzerinde rahatlayın, arkanıza yaslanın

ve tüm gün sahilde rahatlayın, tüm

beach all day

gün kumsalda,

beach all day killer something killer is

tüm gün kumsalda öldürücü bir şey öldürücüdür, öldürücü bir

killer something killer is

killer something killer is amazing

şeyöldürücüdür, öldürücü

bir şey harikadır, harikadır,

amazing

amazing outstanding for game-changing a

olağanüstü, oyunun kurallarını değiştiren için

outstanding for game-changing a

outstanding for game-changing a killer dress is a very sexy

olağanüstüdür.oyunun kurallarını değiştiren olağanüstü bir oyun

değiştiren muhteşem bir elbise çok seksi bir

killer dress is a very sexy

killer dress is a very sexy dress and a killer smartphone

öldürücü elbise çok seksi bir

öldürücü elbise çok seksi bir elbise ve harika bir akıllı telefon

dress and a killer smartphone

dress and a killer smartphone app is really helpful or very

elbisesive harikabir akıllıtelefon

elbisesi ve harika bir akıllı telefon uygulaması gerçekten yararlı veya çok

app is really helpful or very

app is really helpful or very fun and addictive a facebook

uygulama gerçekten yararlıveyaçok

uygulama gerçekten yararlı veya çok eğlenceli ve bağımlılık yapıcı bir facebook

fun and addictive a facebook

fun and addictive a facebook killer with killer being used as

eğlenceli ve bağımlılık yapıcı bir facebook eğlenceli ve bağımlılık yapıcı bir facebook killer

killer with killer being used as

killer with killer being used as a verb means the next big

with killer

a verb means the next big

a verb means the next big software or service that will

bir fiil bir sonraki büyük anlamına gelir bir sonraki büyük

yazılım veya hizmet anlamına gelir bir sonraki büyük yazılım veya hizmet bu

software or service that will

software or service that will unseat facebook as the new

yazılım veya hizmeti yerinden edecek

yazılım veya hizmeti yeni olarak facebook'u yeni olarak unseat facebook yeni

unseat facebook as the new

olarak

unseat facebook as the new popular social networking

unseat facebook yeni popüler sosyal ağ olarak

popular social networking

popüler sosyal ağ

popular social networking website

popüler sosyal ağ oluşturma web sitesi web sitesi web

website

website we need to kill her stunt to

sitesi onun dublörünü öldürmemiz gerekiyor onun

we need to kill her stunt to

we need to kill her stunt to really wow people at our next

dublörünü

öldürmemiz gerekiyor bir sonraki etkinliğimizde insanları gerçekten şaşırtmak için onun dublörünü öldürmemiz gerekiyor

really wow people at our next

really wow people at our next animal show

animal show

animal show kiks kiks our shoes

kiks bizim ayakkabılarımız

kiks kiks our shoes

kiks kiks our shoes this slang is often used to

kiks kiksbizim

ayakkabılarımız kiks kiks bizim ayakkabılarımız bu argo genellikle bu argo için kullanılır

this slang is often used to

this slang is often used to describe sneakers and other

bu argo genellikle spor ayakkabılarını ve

describe sneakers and other

describe sneakers and other shoes used for running and

diğerlerini tanımlamak için kullanılır

shoes used for running and

ve

shoes used for running and sports

sports

koşuve spor

sports we don't use this for dress

sporları için kullanılan ayakkabılar elbise için kullanmıyoruz bunu elbise için

we don't use this for dress

kullanmıyoruz

we don't use this for dress shoes and we don't use the word

bunu elbise ayakkabı için kullanmıyoruz ve ayakkabı kelimesini kullanmıyoruz

shoes and we don't use the word

shoes and we don't use the word kick to describe one shoe

vekullanmıyoruz

ayakkabı kelimesi ve biz tekme kelimesini bir ayakkabıyı tarif etmek için kullanmıyoruz tek ayakkabıyı tarif etmek için

kick to describe one shoe

kick to describe one shoe you won't really hear this slang

bir ayakkabı

tekmesini tarif etmek için bu argoyu gerçekten duymayacaksın bu argoyu

you won't really hear this slang

gerçektenduymayacaksın

you won't really hear this slang used in the regular

used in the regular

bu argonun kullanıldığını gerçekten duymayacaksın

used in the regular conversations of people over the

conversations of people over the

conversations of people over the age of 25

25

age of 25

age of 25 but you'll hear it regularly

yaş üstü 25 yaş

25 yaş üstü insanların konuşmaları üzerinden insanların normal konuşmalarında kullanılan normal konuşmalarda düzenli olarak kullanılır ama düzenli olarak duyacaksınız

but you'll hear it regularly

but you'll hear it regularly from young people and movies

ama düzenli olarak duyacaksınız

ama bunu düzenli olarak gençlerden duyacaksınız ve gençlerden filmler

from young people and movies

ve

from young people and movies I just picked up a shiny new

gençlerden filmler ve filmler Az önce yepyeni bir şey aldım Yeni bir

I just picked up a shiny new

I just picked up a shiny new pair of kicks and I'm ready to

pırıl pırıl aldım

Yeni bir çift tekme aldım ve hazırım

pair of kicks and I'm ready to

pair of kicks and I'm ready to hit the basketball court

çift ​​tekmelereve ben

çift tekmelere hazırım ve basketbol sahasına vurmaya hazırım basketbol sahasına vur

hit the basketball court

hit the basketball court klutz a klutz is a clumsy person

basketbol sahasına vur klutz a klutz sakar bir insandır

klutz a klutz is a clumsy person

klutz a klutz is a clumsy person who is physically on coordinated

klutz a klutzbeceriksiz bir insandır

klutz a klutz beceriksiz kişi fiziksel olarak koordineli fiziksel olarak koordineli O

who is physically on coordinated

who is physically on coordinated and often makes physical

and often makes physical

and often makes physical mistakes like dropping dishes

mistakes like dropping dishes

mistakes like dropping dishes I'm such a klutz I opened a

I'm such a klutz I opened a

I'm such a klutz I opened a drink for a girl and got it all

kadar beceriksizim kiaçtım

ben o kadar sakarım ki bir kız için bir içki açtım ve

drink for a girl and got it all

drink for a girl and got it all over her shirt

bir kız için tüm içkiyi aldım ve

bir kız için tüm içkiyi aldım ve onun gömleğinin her yerine bulaştırdım gömlek budala

over her shirt

over her shirt knucklehead a knucklehead is a

bir budaladır bir

knucklehead a knucklehead is a

knucklehead a knucklehead is a stubborn person knuckleheads

budaladır bir budala bir inatçıdır budala bir inatçıdır

budalalar

stubborn person knuckleheads

stubborn person knuckleheads don't change their minds easily

inatçı bir budalalar inatçı bir insan budalalar kolay kolay fikir değiştirmezler

don't change their minds easily

don't change their minds easily learn lesson slowly and can be

kolay kolay

fikir değiştirmezler kolay kolay ders öğrenirler yavaş yavaş ve

learn lesson slowly and can be

learn lesson slowly and can be unresponsive

dersiyavaş öğrenebilirve

dersiyavaş öğrenebilir ve tepkisiz olabilir tepkisiz olabilir

unresponsive

unresponsive even when yelled at

tepkisiz olabilir bağırıldığında

even when yelled at

bile bağırıldığında bile

even when yelled at tell that knuckle head of yours

bağırıldığında bile o boğum kafana

tell that knuckle head of yours

tell that knuckle head of yours to stop cutting branches off my

söyle o boğum kafana kesmeyi bırakmasını söyle ağaçlarımdan dalları

to stop cutting branches off my

to stop cutting branches off my trees

kesmeyi durdurmak için benim dallarımı kes ağaçlarımdan dalları

kesmeyi bırak

trees

trees kook kook is an odd crazy or

kook kook is an odd crazy or

kook kook is an odd crazy or eccentric person

eccentric person

eccentric person you can also describe someone

you can also describe someone

ayrıca garip şeyler yapan birini de tarif edebilirsiniz, örneğin

you can also describe someone who does weird things like

kim garip şeyler yapıyor gibi, kimin

who does weird things like

who does weird things like washing their car with their

arabasını yıkamak gibi garip şeyler yaptığı gibi,

washing their car with their

washing their car with their tongue as kooky

arabasını

yıkamakla arabasını yıkamak gibi garip şeyler yapan birini de tarif edebilirsiniz.

tongue as kooky

tongue as kooky that lady is a bit of a kook

hanım biraz kaçık

that lady is a bit of a kook

o bayanbirazkaçık o

that lady is a bit of a kook she has tea parties with her 30

bayan biraz kaçık 30'uyla çay partileri veriyor

she has tea parties with her 30

she has tea parties with her 30 cats every Sunday

30'uyla çay partileri veriyor her pazar

30 kedisiyle çay partileri veriyor

cats every Sunday

cats every Sunday now get out and practice these

kedilerherpazar

kediler her pazar şimdi dışarı çıkın ve bunları uygulayın

now get out and practice these

now get out and practice these words in your conversations

şimdi dışarı çıkın ve bunları uygulayın şimdi

dışarı çıkın ve bu kelimeleri sohbetlerinizde uygulayın sohbetlerinizdeki

words in your conversations

words in your conversations challenge yourself to see how

kelimeler sohbetlerinizdeki kelimeler

challenge yourself to see how

challenge yourself to see how many of these cruel words you

kendinizenasıl meydan

okuduğunuzu görmek için kendinize meydan okuyun bu acımasız sözler sizi

many of these cruel words you

many of these cruel words you can fit in one sentence in the

bu

acımasız sözlerin birçoğu siz bu acımasız sözlerin birçoğunu bir cümleye sığdırabilirsiniz

can fit in one sentence in the

can fit in one sentence in the comments section below

bir cümleye sığdırabilirsiniz

comments section below

comments section below have an excellent day and we'll

ve

have an excellent day and we'll

have an excellent day and we'll see you next time with some more

harika bir gün geçireceğizve

harika bir gün geçireceğiz ve bir dahaki sefere biraz daha

see you next time with some more

görüşürüz bir dahaki sefere biraz daha

see you next time with some more great slang words starting with

görüşürüz bir dahaki sefere biraz daha harika argo kelimelerle başlayan

great slang words starting with

harika argo kelimelerle başlayan

great slang words starting with the letter L

L harfi ile başlayan harika argo kelimelerle L harfi L harfi

the letter L

the letter L to learn how to speak real

gerçek konuşmayı öğrenmek gerçek

to learn how to speak real

to learn how to speak real conversational English

konuşmayı öğrenmek gerçek konuşmayı

öğrenmek gerçek konuşma İngilizcesi

conversational English

conversational English even if you don't live in an

konuşmaİngilizcesi

konuşma İngilizcesi yaşamasanız bile bir çift olsanız bile

even if you don't live in an

even if you don't live in an english-speaking country with a

İngilizce konuşulan bir ülke ile

english-speaking country with a

english-speaking country with a free trial of our master English

İngilizce konuşulan bir ülke ile İngilizce

konuşulan bir ülke arasında, master English'imizin ücretsiz denemesi ile, master

free trial of our master English

free trial of our master English conversation lessons and to get

English'in

ücretsiz denemesi ile aynı yerde yaşamıyorsanız bile, master English'imizin ücretsiz denemesi ücretsiz e-posta bültenimiz ve ücretsiz e-posta bültenimiz ve ücretsiz e-posta bültenimiz ve e-posta video kursumuz ile İngilizce konuşma derslerinde ustalaşmak ve

conversation lessons and to get

conversation lessons and to get fluent in English faster with

konuşma dersleri almak ve konuşma dersleri almak ve İngilizce'de daha

fluent in English faster with

fluent in English faster with our free email newsletter and

hızlı akıcı olmak için akıcı İngilizce ile daha hızlı İngilizce'de akıcı ile daha hızlı akıcı hale gelmek

our free email newsletter and

our free email newsletter and email video course for students

öğrenciler için

email video course for students

e-posta video kursu öğrenciler için

email video course for students visit us and English anyone .

e-posta video kursu bizi ziyaret edin ve herkes İngilizce öğrenin.

visit us and English anyone .

visit us and English anyone . com

bizi ziyaret edinveherkes İngilizce.

bizi ziyaret edinveherkes İngilizce. iletişim