FEET idioms / Sentence Game / LIVE - ENGLISH ADDICT - 102 / Sunday 26th July 2020 / listen + learn

oh here we go again yes we are back once more on youtube

oh işte yine başlıyoruz evet yine youtube'dayız

we are live in the garden the sun is out everything is quite nice and i hope that

bahçede canlı yayındayız güneş çıktı herşey çok güzel umarım böyle

is the way it will stay here we are again yes

devam eder yine beraberiz evet

it is english addict out in the fresh air i hope you are feeling

ingilizce bağımlısı taze taze hava umarım

good today yes we are live from the birthplace of the english

bugün kendinizi iyi hissediyorsunuzdur evet ingilizcenin doğum yeri olan ingiltere'den canlı yayındayız

language which just happens to be

england

just to prove that we are live yes hello there hi

sadece canlı yayında olduğumuzu kanıtlamak için evet merhaba merhaba

everybody this is mr duncan in england how

millet ben ingiltere'den bay duncan

are you today are you okay i hope so are you happy i hope you are happy today

bugün nasılsınız iyi misiniz umarım mutlusundur umarım bugün mutlusundur

you might be able to hear the pigeons the pigeons behind me are feeling very

güvercinleri duyabilirsin arkamdaki güvercinler

happy today i hope you are as happy as a pigeon

bugün çok mutlu hissediyorlar umarım bir güvercin kadar mutlusundur

i really do here we are again yes it is english addict on a sunday i am

gerçekten buradayız yine beraberiz evet ingilizce bağımlısı bir pazar günü

underneath my little gazebo in the garden

bahçedeki küçük çardağımın altındayım

because today the weather is a little bit strange very

çünkü bugün hava biraz garip çok

changeable sometimes there is rain sometimes there is sun so today the

değişken bazen yağmur var bazen güneş var bu yüzden bugün

weather really can't make up its mind what it's doing

hava gerçekten ne yaptığına karar veremiyor

unfortunately anyway we are here and i hope you are

ne yazık ki biz zaten öyleyiz burada ve umarım bugün

feeling good today oh there you are i can see you

iyi hissediyorsunuzdur oh işte buradasınız sizi

already on the live chat nice to see you here today

şimdiden canlı sohbette görebiliyorum bugün sizi burada görmek güzel vay canına pek

wow so many of you are already joining me

çoğunuz şimdiden bana katılıyor

hello to everyone my name is mr duncan some people call me duncan in fact you

herkese merhaba benim adım bay duncan bazı insanlar bana duncan der aslında

can call me anything you want it doesn't really

bana istediğin her şeyi arayabilirsin gerçekten önemli değil

matter and i teach english i talk about the

ve ben ingilizce öğretiyorum

english language quite often i will discuss other topics

sık sık ingilizce hakkında konuşuyorum diğer konuların

as well other things that may or may not

yanı sıra seni ilgilendirebilecek veya ilgilenmeyecek diğer şeyleri de tartışacağım

be of interest to you so we do all sorts of things here

bu yüzden hepsini yapıyoruz burada pek çok şey var tipik İngilizce öğretmenin

i i think it would be fair to say that i am not your typical

olmadığımı söylemenin adil olacağını düşünüyorum dürüst olursam bazı

english teacher i i like to do things a little bit different

şeyleri biraz farklı yapmayı seviyorum

if i was honest yes and that's the reason why

evet ve şu

i'm outside at the moment in the garden surrounded by wildlife we will be taking

anda bahçede olmamın nedeni bu Yaban hayatı tarafından, daha sonra bahçemde var olan

a look at some of the wildlife that exists

bazı vahşi hayvanlara ve

here in my garden later on besides other things as well and

diğer şeylere de bir göz atacağız ve

yes he is back today mr steve will be joining us later on in around

evet o bugün geri döndü Bay Steve daha sonra yaklaşık 40 dakika içinde bize katılacak.

about 40 minutes from now 40 minutes

so we have arranged it not like last week if you remember last week i don't

geçen haftaki gibi olmayacak şekilde ayarladık geçen haftayı hatırlarsan

know what happened last week steve was supposed to be here at half

geçen hafta ne olduğunu bilmiyorum steve'in burada olması gerekiyordu

past but he didn't appear so today i have

ama ortalıkta yoktu bu yüzden bugün

given steve an extra 15 minutes to play around

steve'e oynaması için fazladan 15 dakika verdim

on his own i have no idea what he does when it when it when i'm doing this

kendi başına ne yaptığı hakkında hiçbir fikrim yok o zaman ben bunu yaparken

i sometimes wonder what he's actually doing in fact

bazen gerçekte ne yaptığını merak ediyorum aslında

today i know what he's doing he is in the garden

bugün ne yaptığını biliyorum o bahçede bahçe duvarlarından

doing some repairs on one of the garden walls i'm sure he will tell us

birinde bazı onarımlar yapıyor ben Eminim bize

all about it later on i bet he will be here

daha sonra her şeyi anlatacaktır, bahse girerim burada neler

talking all about what he's been up to so i'm in the garden we have sunshine we

yaptığı hakkında konuşacak, bu yüzden bahçedeyim güneş ışığımız

have a little bit of wind we also have rain so everywhere is a

var biraz rüzgarımız var yağmur da var yani her yerde şu an

little wet at the moment for which i apologise if

biraz ıslak bunun için özür dilerim

things look a little bit weird i am undercover at the moment

işler biraz tuhaf geldiyse şu an gizli görevdeyim

under my little gazebo anyway that won't change anything

küçük çardağımın altındayım zaten bu bir şeyi değiştirmeyecek ben

i am here on sunday and of course wednesday and friday as well you can

pazar ve tabii ki çarşamba ve cuma da buradayım

always catch me here live on youtube i am here sunday

her zaman gelebilirsin beni burada youtube'da canlı yakala ben buradayım pazar

wednesday friday and the time is always the same 2 p.m uk time is when

çarşamba cuma ve saat hep aynı 2 p.m uk saat

i am with you so there is no excuse yes we have made it all the way to the

seninle olduğum zaman yani mazeret yok evet hafta sonunun sonuna kadar geldik

end of the weekend i hope you've had a good weekend

umarım iyi bir hafta sonu geçirdin

it's been a strange weekend here in england

burada ingiltere'de garip bir hafta sonu oldu

because we are now having to adjust we are adjusting to a new way of living

çünkü artık uyum sağlamak zorundayız yeni bir yaşam tarzına uyum sağlamaktayız

i did mention this last week we are now having to wear our face masks

bundan geçen hafta bahsetmiştim artık nereye gidersek gidelim dışarıda yüz maskelerimizi takmak zorundayız

outside wherever we go except here of course because i'm in the

tabii ki burası hariç çünkü

garden and i'm on my own so it doesn't really matter yes

bahçedeyim ve tek başımayım bu yüzden gerçekten önemli değil evet bugün pazar

it's sunday

it is sunday it's a fun day it's time to improve

eğlenceli bir gün İngilizcenizi geliştirme zamanı

your english

yes it is we are all here because we love the english language

evet hepimiz buradayız çünkü biz ingilizceyi seviyorum

you might even say that we are english addicts

hatta bizim ingilizce bağımlısı olduğumuzu bile söyleyebilirsin

welcome to today's live stream the live chat is also busy don't forget

bugünkü canlı yayına hoşgeldin canlı sohbet de meşgul unutma

a lot of people forget that you can actually talk live here

birçok insan burada gerçekten canlı konuşabileceğini unutuyor

so that is amazing i love the fact that you are able to actually

bu harika yayına gerçekten katılabiliyorum bu

join in live with the stream it's amazing i love

harika teknolojiyi seviyorum

technology the one thing i don't love is my voice

tek sevmediğim şey sesim

i don't know what's happening today i've come out here

bugün ne oluyor bilmiyorum buraya geldim

and already my throat is starting to hurt

ve şimdiden boğazım ağrımaya başladı

because of the silly hay fever now normally we don't get hay fever when

çünkü aptal saman nezlesi şimdi normalde yağmur yağdığında saman nezlesi olmuyoruz

it rains but this year i don't know why it's been

ama bu yıl neden çok farklı oldu bilmiyorum çok

very different very different

farklı merhaba arkamda

hello there are some green finches behind me saying hello you might hear

bazı yeşil ispinozlar merhaba diyor

the occasional bird fly by and make a pleasant sound

ara sıra kuşların uçtuğunu duyabilirsin ve

during today's live stream hopefully that will be the only sound we hear

bugünün canlı akışı sırasında hoş bir ses çıkar umarım bugün duyduğumuz tek ses bu olur

today unlike last week we have a lot of birds flying around the

geçen haftadan farklı olarak bahçede uçan çok sayıda kuş var

garden i'm going to show you some of the birds a little bit later on as well we

biraz sonra size kuşlardan bazılarını göstereceğim biz de bazı kuşlara bir

will have a look at some of the birds

göz atacağız

sometimes only a drink of water will do and that was one of those moments

bazen sadece bir bardak su yeterli olur ve bu o anlardan biriydi

oh hello mary glau on our nose hello mary guess what you are first on

oh merhaba mary glau burnumuzda merhaba mary tahmin edin

today's live chat

bugünün canlı sohbetinde ilk sizsiniz

hip hip hooray mary is first today i hope you are feeling

hip hop yaşasın mary bugün ilk ben umarım dünyanın

good wherever you are in the world beatrice is here

neresinde olursan ol iyi hissediyorsundur beatrice burada

welcome back beatriz nice to see you here as well

tekrar hoşgeldin beatriz seni de burada görmek güzel olga

also olga hello olga i don't know why but it feels it seems

merhaba olga nedenini bilmiyorum ama sanki merhaba

as if it's a very long time since i said hello

demeyeli çok uzun zaman olmuş gibi geliyor

i haven't seen you for a while or at least it feels like it

seni bir süredir görmedim ya da en azından öyle hissettiriyor

anyway we also have rosa flower espoire is here as well jarvis

yine de bizde de rosa flower espoire var jarvis

hello jarvis new in watching as well i think you might be in vietnam

merhaba jarvis de yeni izliyorum sanırım vietnam'da olabilirsin

i think so rosa we also have sujin hello tsujin also

bence rosa bizde de sujin var merhaba tsujin ayrıca

anna kobe thomas luis mendes is here today saying hi

anna kobe thomas luis mendes bugün burada nerede olursanız olun herkese merhaba diyor

to everyone wherever you may be hello lewis nice to see you back also

merhaba lewis sizi tekrar görmek güzel

carl ed and oh pedro benmont hello pedro belmont

carl ed ve oh pedro benmont merhaba pedro belmont

i think the pigeons are attacking me i think so did you see that

sanırım güvercinler bana saldırıyor sanırım bunu gördünüz mü

i'm sure that pigeon was trying to attack me then

eminim o güvercin bana saldırmaya çalışmıştır o zaman

what is going on the pigeons the pigeons are going crazy at the

güvercinlere ne oluyor şu anda güvercinler çıldırıyor size

moment i will tell you why it is a little bit rude but the pigeons

neden biraz kaba olduğunu anlatacağım ama

at the moment are all very excited because now we are at the

şu anda güvercinlerin hepsi çok heyecanlı çünkü şimdi biz

peak the peak of summer you see so

yazın zirvesinde gördüğünüz zirvede yani

all of the pigeons those that haven't mated are now desperately

çiftleşmemiş tüm güvercinler şimdi çaresizce birlikte yavru güvercin

trying to find someone to raise some baby pigeons with isn't that lovely

yetiştirecek birini bulmaya çalışıyorlar o kadar sevimli değiller bu

so they have become a little bit excited it's rather like being in the nightclub

yüzden biraz heyecanlandılar daha çok sanki gece kulübünde olmak

have you ever been to a nightclub and yeah and you go there you hope that

hiç bir gece kulübüne gittin mi ve evet ve oraya gidersin

maybe you will meet someone however towards the end of the night as the

belki birisiyle tanışırsın diye umut edersin ama gecenin sonuna doğru

night club is preparing to close everyone gets a little bit desperate we

gece kulübü kapanmaya hazırlanırken herkes biraz umutsuzluğa kapılır

start looking around is this someone here oh no i only have

etrafa bakmaya başlarız burada biri var mı oh hayır sadece

another 20 minutes and then the nightclub is closed

20 dakikam daha var ve sonra gece kulübü kapanıyor

oh no i have to find someone to say hello to

oh hayır merhaba diyecek birini bulmam gerekiyor

so that is what is happening now here in my garden with the pigeons

yani şu anda bahçemde güvercinlerle olan bu

so the pigeons are all very excited they want to they want to get together

yani güvercinlerin hepsi çok heyecanlı istiyorlar başkasıyla birlikte olmak istiyorlar

with someone else but they're looking for someone so it is a

ama birini arıyorlar yani biraz öyle gibi

little bit like that the last half an hour

of a nightclub before it closes everyone is getting a little bit

bir gece kulübünün kapanmadan önceki son yarım saati herkes biraz çaresizleşiyor arıyorlar arıyorlar

desperate they are looking they are searching they are trying to find

someone to build a nest with that's what's happening now in my garden

yuva yapacak birini bulmaya çalışıyorlar şu anda bahçemde olan bu

hello clau hello to you as well

merhaba clau sana da merhaba sanırım

i think you are also in vietnam i think so also kawa

sen de vietnam'dasın bence de öyle düşünüyorum kawa

kawabing hello to you how have you been

kawabing sana merhaba nasılsın

also we have irene also palmyra is here

ayrıca bizde de irene var palmyra burada

nuen van heep i have been waiting to watch your live

nuen van heep bir süredir canlı yayınınızı izlemeyi bekliyordum dün

stream for a while i had some messages yesterday

asking mr duncan where are you now don't forget on saturday i like to

bay duncan'a şimdi neredesiniz diye soran bazı mesajlar aldım cumartesi günü unutma dinlenmeyi severim

have a rest i have to have one day each week

her hafta bir gün geçirmeliyim

where i can actually relax and rest and saturday at the moment is my rest

aslında rahatlayıp dinlenebileceğim bir yer ve şu anda cumartesi benim dinlenme

day so for those who were wondering where i

günüm yani

was yesterday i was not on yesterday i don't do saturdays

dün neredeydim diyenler için dün yoktum cumartesileri yapmıyorum o yüzden şu

so that's that's my my routine at the moment so you can catch me every

anki rutinim bu yüzden yakalayabilirsiniz

day except saturday during july

temmuz boyunca cumartesi hariç her gün ben

oh and this is the final week of july the final full week of july yes july

oh ve bu temmuzun son haftası temmuz'un son tam haftası evet temmuz

we'll soon be saying goodbye and we will be saying

yakında vedalaşacağız ve

a big robust hello to august and of course next month august

ağustosa kocaman bir merhaba diyeceğiz ve tabii ki önümüzdeki ay ağustos

will also be my birthday as well next month

da olacak gelecek ay benim de doğum günüm ol

oh and guess what we are actually going to

oh ve tahmin et aslında ne yapacağız

do a live stream next month on my birthday

gelecek ay doğum günümde canlı yayın yapacağız doğum

i will be here with you on my birthday anyway

günümde burada olacağım zaten

enough of that because we are a long way from the 12th of august it is still a

bu kadar yeter çünkü 12 Ağustos'tan çok uzaktayız hala

long way away hello jaendra

çok uzakta merhaba jaendra

jaendra batar who says i am watching in nepal and this is the first time

jaendra batar nepal'de izliyorum ve bu

to join your great live stream hello jaendra and welcome

harika canlı yayınınıza ilk kez katılıyorum merhaba jaendra ve size

and a big hello to you in nepal nice to see you here it is always nice

nepal'de kocaman bir merhaba sizi burada görmek güzel her zaman güzel

to welcome a new viewer so i hope you will relax

yeni bir izleyiciyi ağırlamak için umarım rahatlarsınız

i hope you will enjoy all of this we are i like to think that we are like a big

umarım tüm bunlardan keyif alırsınız biz büyük bir aile gibi olduğumuzu düşünmeyi seviyorum

family a big family coming together

for for a reunion on sunday isn't that nice hello katherine

pazar günü yeniden bir araya gelmek için bir araya gelen büyük bir aile o kadar hoş değil mi merhaba Katherine

hello to you as well also we have amin hello amin

sana da merhaba amin merhaba amin

welcome as well nice to see you here wow we have a very busy live stream already

hoşgeldin seni burada görmek güzel vay canına şimdiden çok yoğun bir canlı yayınımız var şimdiden şimdiden

i can see lots of people already joining today oh we are doing quite a few things

birçok kişinin katıldığını görebiliyorum oh bugün epeyce şey yapıyoruz

today we have the sentence game coming today

bugün cümlemiz var bugün oyun geliyor

yes we will be playing the sentence game using the letter

evet d harfini kullanarak cümle oyunu oynayacağız

d so today we are using the letter d d

bu yüzden bugün d harfini

for duncan d for dynamic

duncan için d d dinamik

d for dashing dashing oh i am like

d için atılgan atılganlık için kullanıyoruz oh ben

your handsome prince i've come to break the spell

senin yakışıklı prensin gibiyim büyüyü bozmaya geldim d

d for delicious like a big fresh crumpet

lezzetli tereyağı ve reçelle kaplanmış büyük, taze bir çörek gibi

covered with butter and jam d so that is today's sentence game we

d yani bugünün cümle oyunu bu,

are playing the sentence game today also we'll be looking at some idioms

bugün cümle oyunu oynuyoruz ayrıca

connected to a certain part of your body

vücudunuzun belirli bir bölümüyle bağlantılı bazı deyimlere de bakacağız

mr duncan we are very interested to find out what part of the body

Bay Duncan, öğrenmekle çok ilgileniyoruz vücudun hangi kısmına

you will be looking at closely well if you've seen the thumbnail you

yakından bakacaksınız küçük resmi gördüyseniz,

will know you will know already also some strange

zaten bazı garip kelimeler de bileceğinizi bileceksiniz, eğer

words if we have time i will try to

zamanımız olursa, bahsettiğim gibi

have a look at some strange words as well

bazı garip kelimelere de bir göz atmaya çalışacağım.

as i mentioned also we have mr steve coming on

ayrıca canlı yayına gelen bay steve var

to the live stream i don't know what he's doing

at the moment i have a feeling he's doing some work in the garden

şu anda ne yaptığını bilmiyorum arkamda bahçede bir şeyler yaptığına dair bir his var bu

just behind me so if you hear some strange sounds

yüzden bazı garip sesler

or maybe some strange screams that will be mr steve

veya belki bazı garip çığlıklar duyarsanız bay steve

injuring himself probably we also have oh hello to mikhail mikael

kendini yaralıyor olabilir muhtemelen biz de var oh mikhail'e merhaba mikael

is here oh by the way can i say a big thank you

burada oh bu arada çok teşekkür edebilir miyim şu an yapmam gereken

i have a special thank you to make right now yes thank you very

özel bir teşekkürüm var evet

much to edda maria

edda maria'ya

thank you very much for your kind donation that i received

çok teşekkür ederim

yesterday afternoon i was notified that i was was receiving

dün öğleden sonra aldığım nazik bağışınız

a lovely donation thank you very much edda maria

çok güzel bir bağış aldığımı öğrendim çok teşekkür ederim edda maria

i hope i pronounced your name correctly and don't forget if you want to make a

umarım isminizi doğru telaffuz etmişimdir ve unutmayın

donation you can you can make a small donation

bağış yapmak istiyorsanız yapabilirsiniz küçük bir bağış

or a super duper big one if you want to make a big one

veya süper kandırılmış büyük bir bağış, eğer büyük bir bağış yapmak istiyorsanız o zaman

then feel free don't hold back don't stop yourself thank you once again edda

çekinmeyin, geri çekilmeyin, kendinizi durdurmayın, nazik bağışınız için bir kez daha teşekkür ederim edda

maria tanon for your kind donation

maria tanon

and yes you are more than welcome to make a donation don't forget

ve evet, memnuniyetle bağışta bulunabilirsiniz bağış

everything i do i do for free so all of my time is given

yaptığım her şeyi unutma bedava yapıyorum bu yüzden tüm zamanım

for free including this even this is free it doesn't cost you

bedavaya veriliyor bu da dahil bu bedava olsa bile sana hiçbir maliyeti yok

anything isn't it amazing it's free you can sit

harika değil mi bedava bedava oturabilirsin

you can watch all of my recorded lessons as many times as you want

hepsini izleyebilirsiniz istediğiniz kadar ders kaydı yapın

i'm in the garden today you might notice the sun

bugün bahçedeyim güneşin battığını fark edebilirsiniz güneş

is now out the sun is now shining you can see it

şimdi parlıyor

shining on my hand so yes we do have some sunshine

elimde parladığını görebilirsiniz bu yüzden evet şu anda biraz güneş ışığımız var

at the moment however that can all change

ancak hepsi bu olabilir

at any moment the weather is very strange yesterday

dün hava çok garip dün hava durumuna

would you like to have a look at the weather yesterday

bakmak ister misin dün

this was the view from my studio window yesterday oh

stüdyomun penceresinden manzara buydu ah

dear so that was the view yesterday from my window we had

canım dün penceremden manzara buydu

some of the most ferocious storms some really wild storms yesterday

en şiddetli fırtınalardan bazılarını yaşadık dün gerçekten şiddetli fırtınalar

lots of lightning lots of thunder and incredibly heavy rain

çok şimşek çok gök gürültüsü ve inanılmaz derecede şiddetli yağmur

and it went on for ages so there was the view yesterday

ve yüzyıllar boyunca devam etti bu yüzden dün evin

lots of black clouds were hanging over the house

üzerinde bir sürü kara bulut asılıydı

however today things are looking a little bit they are looking a little

ancak bugün her şey biraz görünüyor

little bit better slightly better today which is lovely muhammad ahmed

biraz görünüyor daha iyi bugün biraz daha iyi olan güzel muhammad ahmed

hello today there are feet idiom and i think it is a very good lesson

merhaba bugün ayak deyimi var ve bence bugün çok iyi bir ders

today well don't judge me until the end although

you are more than welcome to give me a lovely like

if you want to give me a like don't forget you can

bana bir like at unutma yapabilirsin

you can give me a lovely like a thumbs up

bana güzel bir başparmak yukarıya verebilirsin

and also you can subscribe as well if you want

ayrıca istersen abone de olabilirsin

don't hold back subscribe like also you can write to me as well if you

beklemeden abone ol like at istersen bana da yazabilirsin

want to send me an email a lot of people asking about my email

göndermek istersen bana bir e-posta gönder birçok insan e-posta adresimi soruyor

address also i have a facebook page and once

ayrıca bir facebook sayfam var ve bir kez

more i will show you the address for your

daha sana bağışların için adresi göstereceğim tek yapman

donations it's easy all you have to do is type and

gereken yazıp

click

tıklamak

i feel as if i really need my water today

gerçekten suyuma ihtiyacım varmış gibi hissediyorum bugün

i need to drink as much water as possible today i have a feeling

olabildiğince çok su içmem gerekiyor bugün içimde bir his var

don't forget of course i should also mention that you can have live

unutma tabi ki canlı alt yazı da yapabileceğini belirtmeliyim

captions as well press c like that there it is

c'ye bas öyle orda

press c on your keyboard just press c you don't have to enter it

klavyede c'ye bas sadece c'ye bas sen yapma "girmek zorunda değilsin canlı sohbete

you don't have to enter it on the live chat just press c

girmek zorunda değilsin sadece c'ye bas

and captions will appear as if by magic i love it i really do

ve altyazılar sanki sihir gibi görünecek onu seviyorum gerçekten seviyorum

can't be bad as we say so steve will be coming up later on oh

söylediğimiz kadar kötü olamaz bu yüzden steve daha sonra gelecek ah bu arada

by the way as i mentioned earlier we have to now wear

daha önce de belirttiğim gibi şimdi

our face masks if we go out i'm not very good at this by the way

dışarı çıkarsak yüz maskelerimizi takmalıyız bu arada bunda pek iyi değilim

i will try

deneyeceğim

i will try to put my face mask on there we go

oraya yüz maskemi takmaya çalışacağım oraya

i don't think that's right that does not feel right

gidiyoruz bunun doğru olduğunu düşünmüyorum bu doğru gelmiyor

i don't know why come on mr duncan you can do it

neden bilmiyorum hadi bay duncan bunu yapabilirsiniz

you're a professional

siz bir profesyonelsiniz o yüzden

so there you go i'm wearing my face mask but i have a horrible feeling i'm

buyurun yüz maskemi takıyorum ama içimde korkunç bir his var

wearing it upside down that doesn't feel right so we we've been

onu takıyorum baş aşağı doğru gelmiyor bu yüzden

told in the uk that we now have to wear our face masks if we go shopping

İngiltere'de bize artık alışverişe gidersek yüz maskelerimizi takmamız gerektiği söylendi

or in fact if we go anywhere we have to wear

veya aslında herhangi bir yere gidersek

our face masks there are some interesting words that you can use of

yüz maskelerimizi takmamız gerekiyor bazı ilginç sözler var tabi ki kullanabilirsiniz

course if you have to do something we can say

eğer bir şey yapmanız gerekiyorsa

that it is mandatory mandatory

bunun zorunlu olduğunu söyleyebiliriz

so if something is mandatory it means you must

yani bir şey zorunluysa bu yapmanız gerektiği anlamına gelir

do it you must do that thing it is mandatory

o şeyi yapmalısınız zorunlu

it is something that you have to do you are required

yapmanız gereken bir şeydir yapmanız gereken

to do it obligatory is another word let me take this off oh my goodness

mecburi yapmak başka bir kelime şunu çıkarayım aman allahım aman

oh it feels like i'm being suffocated i'm not a big fan of wearing masks but

boğuluyormuşum gibi oluyor maske takma taraftarı değilim ama şu

at the moment it it is mandatory if you go

an bir dükkana gidersen zorunlu oluyor

to a shop or maybe if you are sitting on a train

ya da belki Bir trende oturuyorsanız

and you are near lots of other people they have decided that it is mandatory

ve birçok başka insanın yanındaysanız, bunun zorunlu olduğuna karar verdiler zorunlu zorunlu gerekli gerekli

obligatory compulsory required needed

so all of those things mean that there is something that you must do

yani tüm bunlar yapmanız gereken bir şey olduğu anlamına gelir onu

you are required to do it you must do that thing mandatory

yapmanız gerekli bunu yapmalısınız zorunlu bir şey

so there is a word that is being used quite a lot at the moment a lot of

yani şu anda oldukça fazla kullanılan bir kelime var birçok

people are using that particular word mandatory

insan bu belirli kelimeyi kullanıyor zorunlu zorunlu

obligatory compulsory something is required or needed

zorunlu bir şey gerekli veya

a thing you must do and of course we have the opposite

yapmanız gereken bir şeye ihtiyaç var ve elbette bizde tam tersi

as well discretionary something that is discretionary is

de var isteğe bağlı bir şey bu isteğe bağlıdır,

your choice so if you feel that you need to do something you will however

bu nedenle bir şey yapmanız gerektiğini düşünüyorsanız yapacaksınız, ancak

there is a lot of confusion at the moment here concerning face masks

şu anda burada yüz maskeleriyle ilgili çok fazla kafa karışıklığı var

because some people don't want to wear them they feel that

çünkü bazı insanlar onları takmak istemiyor,

they cover their faces too much they feel as if

yüzlerini de kapattığını düşünüyorlar.

they are being trapped behind the mask so it is it is very debatable at the

kendilerini maskenin ardında kapana kısılmış gibi hissediyorlar, bu şu anda çok tartışmalı

moment but the government have said that they

ama hükümet, eğer bir yerdeyseniz

want to make it mandatory to wear a face mask in the supermarket

süpermarkette veya dükkanda yüz maskesi takmayı zorunlu hale getirmek istediklerini söyledi. bir

or in the shop if you are somewhere where there are many people together

çok insanın bir arada olduğu yerde size

i will give you the words again mandatory

kelimeleri tekrar vereceğim zorunlu zorunlu

obligatory compulsory required something is needed

zorunlu gerekli bir şeye ihtiyaç var

and the opposite is discretionary discretionary which means you have a

ve bunun tersi isteğe bağlı takdire bağlı yani

choice whether you do it or not so i hope that

bunu yapıp yapmama konusunda bir seçeneğiniz var bu yüzden umarım

helps you some interesting words today coming up

bugün gelecek bazı ilginç kelimeler size yardımcı olur

we have a lot of words some new words

bir sürü kelimemiz var bazı yeni kelimeler

some strange words we also have the sentence game

bazı garip kelimeler ayrıca cümle oyunumuz da var

as well and in around about 10 minutes hopefully hopefully

ve yaklaşık 10 dakika içinde umarım umarım

i really do hope he will be here we are supposed to have mr steve

gerçekten burada olur Bay Steve'i

here in around about 10 minutes from now so don't go away it's english addict it

yaklaşık 10 dakika içinde burada bulmamız gerekiyor şimdi gitme ingilizce bağımlısı orası

is the place for you to improve your listening skills

on a sunday afternoon yes and we are live normally every two hours

bir pazar öğleden sonra dinleme becerilerinizi geliştirmeniz için bir yer evet ve normalde iki saatte bir canlı yayındayız yani

so two hours every sunday we are live right here on

her pazar iki saatte bir canlı yayındayız tam burada youtube'da

youtube

so now there is no excuse for not knowing

yani şimdi var

once again the live chat very busy andy starr

canlı sohbeti bir kez daha bilmemek için mazeret yok çok meşgul andy starr

hello andy hello also tawan you win son hello to you as well

merhaba andy merhaba ayrıca tawan kazandın oğlum sana merhaba ve bugün

very nice to see you here on the live stream today valentina

seni burada canlı yayında görmek çok güzel

fatty hello fatty discretionary well discretionary means

something that is your choice if you feel that you want to do something or

seçim eğer bir şeyi yapmak istediğini veya buna ihtiyacın olduğunu hissediyorsan yapabilirsin

you need it you can do it it is your discretion

takdir senindir

you can do it you can make your own choice about that

yapabilirsin bu konuda kendi seçimini yapabilirsin

apparently yes the situation is always changing for example

görünüşe göre evet durum her zaman değişiyor örneğin

people now returning from spain so if you are on your holiday

şimdi ispanyadan dönen insanlar yani eğer

in spain and you've traveled from the uk if you return to the uk after your

İspanya'da tatildesiniz ve İngiltere'den seyahat ettiniz, tatilinizden sonra İngiltere'ye dönerseniz

holiday you must now go into quarantine for 14 days

şimdi 14 gün karantinaya girmelisiniz,

so this is something that was announced yesterday the government here have

yani bu dün duyurulan bir şey, buradaki hükümet şimdi

decided that you must now go into quarantine if you come back

yapmanız gerektiğine karar verdi. karantinaya gir

from spain a lot of people not very happy

ispanyadan dönersen pek çok insan bu karardan pek memnun değil

with that decision can you imagine it so there you are you have your lovely

hayal edebiliyor musun yani işte buradasın

holiday for two weeks you go into the sunshine you sit on the

iki haftalık güzel tatilin var güneşe çıkıyorsun kumsalda oturuyorsun bir

beach you have lots of lovely food and then when you get back home you have

sürü güzel şeyin var yemek ve sonra eve döndüğünüzde

to lock yourself away in quarantine not very nice

kendinizi karantinaya kilitlemek zorundasınız çok hoş değil

not very nice at all

pek hoş değil

lewis says mr duncan when you wear your face mask

lewis diyor bay duncan yüz maskenizi taktığınızda

you look like a bank robber well that's the interesting thing that's

bir banka soyguncusu gibi görünüyorsunuz pekala ilginç olan da bu

another interesting thing isn't it identity

başka bir ilginç şey kimlik yani

so maybe if you are walking around and perhaps

belki etrafta dolanırsan ve belki

perhaps you go into the bank and you're wearing your mask

bankaya girersen ve maskeni takarsan

how will you know who the robbers are you won't because everyone will be

hırsızların kim olduğunu nasıl bileceksin çünkü herkes

wearing masks you see so how will you know who the

maske takacak gördüğün için nasıl bileceksin soyguncuların kim olduğunu bilin kimin

robbers are who who who is about to rob your bank

bankanızı soymak üzere olduğunu

you won't know because everyone will be wearing masks

bilmeyeceksiniz çünkü herkes maske takacak

and it will be very hard to identify them

ve onları teşhis etmek çok zor olacak

hello jade welcome jade i am in the garden today

merhaba jade hoşgeldiniz jade bugün bahçedeyim sen kazandın sen

you win you win van heep says the pandemic returns to vietnam and i'm

kazandın van heep Salgının Vietnam'a geri döndüğünü söylüyor ve

crying has it really well we are having the same situation here

ağlıyorum gerçekten iyi mi burada aynı durumu yaşıyoruz, İngiltere'nin

where in certain parts of england there are there are lockdowns

belirli bölgelerinde tecrit var

and some people have been affected once again some

ve bazı bölgelerde bazı insanlar bir kez daha etkilendi, bu

areas so yes we have a very similar situation here

yüzden evet çok benzer bir durumumuz var. buradaki durum

collard hello collod mr duncan i'm watching you

collod merhaba collod bay duncan sizi ütü yaparken izliyorum

whilst doing the ironing

i don't like doing the ironing if you are a regular viewer

ütü yapmaktan hoşlanmıyorum eğer normal bir izleyiciyseniz

you will know that i don't like doing the ironing

bileceksiniz ki ben ütü yapmayı sevmiyorum

i always think ironing is a waste of time

zaman

however i think for women because women's clothing is often made

ancak kadınlar için düşünüyorum çünkü kadın kıyafetleri genellikle

of more material does that make sense trousers

daha fazla malzemeden yapılır, bu mantıklı mı pantolon

men wear trousers they are very easy to keep

erkeklerin pantolon giymesi,

keep smooth and uncreased however if you are wearing a

pürüzsüz ve kırışıksız kalmaları çok kolaydır, ancak

lovely dress or a frock something that uses a lot of

güzel bir elbise veya çok fazla kullanan bir kadın kıyafeti giyiyorsanız

material i would imagine that you do have to iron

malzeme

that clothing not that i know i don't know

o kıyafeti ütülemen gerektiğini düşünürdüm bildiğimden değil bilmiyorum gördüğün için

you see because i've never i've never ironed women's clothing ever in my life

çünkü hayatımda hiç kadın kıyafetlerini hiç ütülemedim

never done it never tried it maybe one day

hiç yapmadım hiç denemedim belki bir gün

marcia hello from brazil nice to see you here and a big hello to

marcia merhaba brezilya'dan sizi burada görmek güzel ve şu anda brezilya'da izleyen herkese kocaman bir merhaba

everyone watching in brazil at the moment

corey says i was very exhausted yesterday because especially

diyor corey dün çok yoruldum çünkü

my legs because of the heat oh i see where were you going were you

sıcaktan dolayı özellikle bacaklarım oh anlıyorum nereye gidiyordunuz

having a walk were you going somewhere nice

yürüyüş mü yapıyordunuz bir yere mi gidiyordunuz

for the day yesterday inaki hello inaki if you are traveling

dün gün için güzel inaki merhaba inaki

in your own car is it all we're also mandatory no if you are in your car

kendi arabanla seyahat ediyorsan hepsi bizim de zorunlu mu hayır arabandaysan o zaman

then you don't have to wear your mask however

maske takmana gerek yok ama

if you are a taxi driver so if you are driving a taxi

taksi şoförüysen yani taksi kullanıyorsun

you have to put your mask on and also if you are a passenger

maskeni takmak zorundasın ayrıca yolcuysan

so if you are in the taxi taking a taxi to a certain place

yani taksideysen belli bir yere taksiyle gidiyorsan

you will also have to wear a face mask so if you are in a taxicab

ayrıca yüz maskesi takman gerekecek yani taksideysen

yes and also the taxi driver must wear a face mask also

evet ve ayrıca taksi şoförü bir yüz maskesi takmalı ayrıca

he must also hello nid hiravey

o da merhaba nid hiravey

hello to you are the fruit edible behind you yes

merhaba size arkanızda yenilebilir meyvesiniz evet

there are some apples can you see the apples

birkaç elma var

this year the apple tree has produced many apples this year i

bu yıl elmaları görebiliyor musunuz elma ağacı bu yıl çok elma üretti i don

don't know why but this this apple tree has gone crazy it really

' neden bilmiyorum ama bu elma ağacı çıldırdı gerçekten

has i don't know i don't know why but yes the apple tree

çıldırdı neden bilmiyorum ama evet elma ağacı

has produced a lot of

apples this year a lot of apples hello the optimist hello optimist i love

bu yıl çok elma üretti çok elma merhaba iyimser merhaba iyimser

your name by the way because you are an optimist an optimistic person

seni seviyorum bu arada isim, çünkü sen iyimser bir insansın,

they always look on the bright side they always have a smile on their face

her zaman iyi tarafından bakarlar, yüzlerinde her zaman bir gülümseme vardır, her zaman

they always look forward to tomorrow and they always believe that tomorrow

yarını dört gözle beklerler ve her zaman yarının

will be a good day so i like that i like optimistic people

güzel bir gün olacağına inanırlar, bu yüzden hoşuma gidiyor iyimser insanlar

hello also we have mo sen hello mo sen and also zuzika

merhaba biz de mo sen var merhaba mo sen ve ayrıca zuzika merhaba

hello zuzika is well so nice to see you all here today

zuzika hepinizi burada görmek çok güzel bugün

i'm hoping mr steve will be with us in a few moments in around about

bay steve'in birkaç dakika içinde bizimle olacağını umuyorum yaklaşık

seven minutes mr steve will be standing right here meanwhile

yedi dakika sonra bay steve ayakta olacak tam burada bu arada

i think before steve comes i think we will have a look at a couple

sanırım steve gelmeden önce birkaç

of strange words would you like to have a look at some strange words

garip kelimeye bakacağız sanırım biz bay steve'in gelmesini beklerken bazı garip kelimelere bakmak ister misin bu

whilst we are waiting for mr steve to arrive so here are

yüzden işte

some strange english words we have more strange english words don't forget every

elimizdeki bazı garip ingilizce kelimeler daha fazla garip ingilizce kelime unutma her

week i always show you some unusual strange

hafta sana her zaman bazı alışılmadık garip garip

weird english words so let's have a look at one right now so

ingilizce kelimeler gösteriyorum o yüzden şimdi bir tanesine bakalım bu yüzden

maybe some of these words you've heard before

belki bu kelimelerden bazılarını daha önce

maybe some of these words you are familiar with

duymuşsundur belki bu kelimelerden bazılarına aşinasındır

so the first word we are looking at a very

baktığımız ilk kelime çok

an interesting word an unusual word is allegory

ilginç bir kelime alışılmadık bir kelime alegori alegori alegoriyi

an allegory have you ever heard of allegory an allegory

hiç duydunuz mu alegori bir

is a story fable tale so a story quite often

hikaye fabl masalı yani bir hikaye oldukça sık

with some sort of message or meaning so we often use

bir tür mesaj veya anlam taşır bu yüzden sık sık kullanırız

allegory to describe a story a tale fable i like that word as well so

alegori bir hikaye tarif et bir masal fabl Bu kelimeyi de seviyorum bu yüzden bu

even that word is unusual fable an allegory quite often

kelime bile alışılmadık bir fabl bir alegori

people think of stories biblical stories you might describe

İnsanlar sıklıkla hikayeleri İncil'deki hikayeleri

as allegories so they are conveying some sort of meaning so not only

alegori olarak tanımlayabileceğinizi düşünürler, bu yüzden bir tür anlam taşırlar, bu yüzden sadece

do they tell a story they are also conveying

bir hikaye anlatmakla kalmazlar. ayrıca

some sort of message an allegory you are using a story to represent a

bir tür mesaj iletiyorlar, bir alegori,

certain situation or maybe a certain meaning of something

belirli bir durumu veya belki bir şeyin belirli bir anlamını temsil etmek için bir hikaye kullanıyorsunuz

allegory tomek yes tomek you are right when we talk about

alegori tomek evet tomek alegorilerden bahsettiğimizde haklısınız,

allegories they are normally stories with some sort

bunlar normalde bir tür

of message or meaning

mesaj veya anlam içeren hikayelerdir.

sandra hello sandra i have read the book animal farm and it is

sandra merhaba sandra hayvan çiftliği kitabını okudum ve o

also an allegory yes you are right so animal farm concerns

da bir alegori evet haklısın yani hayvan çiftliği

farmyard animals all living together however

çiftlik hayvanlarının bir arada yaşamasını ilgilendiriyor ancak

you might also say that it is an allegory

bunun insan davranışının bir alegorisi olduğunu da söyleyebilirsin

of human behavior as well something something i notice here you

burada dikkatimi çeken bir şey var sen

see because we are surrounded by animals here

bakın çünkü burada

in much wenlock and and it's quite interesting if you watch the animals

wenlock'ta hayvanlarla çevriliyiz ve ve hayvanları izlerseniz oldukça ilginç

you will see there are many similarities in the behavior of

göreceksiniz ki

birds or other animals the way they behave

kuşların veya diğer hayvanların davranışlarında birçok benzerlik var

towards each other their their needs their greed their ways

birbirlerine karşı davranışları onların ihtiyaçları onların açgözlülükleri onların yolları

of living so yes animal farm is is a very interesting story quite

yaşamanın yani evet hayvan çiftliği çok ilginç bir hikaye oldukça

violent and quite unpleasant very similar to

şiddetli ve oldukça tatsız

many of george orwell's stories i think so allegory here's another one

george orwell'ın hikayelerinin çoğuna çok benziyor bence bu yüzden alegori işte bir tane daha

we are looking at some strange english words

garip ingilizce kelimelere bakıyoruz

until mr steve arrives he will be with us in around five minutes

bay steve gelene kadar o bizimle olacak yaklaşık beş dakika

prestigious i like this word a very interesting word something that

prestijli Bu kelimeyi beğendim çok ilginç bir kelime prestijli bir şey

is prestigious how would you describe

that word if you are prestigious or if something is

prestijliyseniz veya bir şey prestijliyse bu kelimeyi nasıl tanımlarsınız, bunun önemli olduğunu

prestigious you are saying that it is important something that is

söylüyorsunuz

celebrated or esteemed so the word is

kutlanan veya saygı duyulan bir şey yani kelime

prestigious you might go to a prestigious

prestijlidir siz prestijli bir

meal or a prestigious meeting you might meet some prestigious

yemeğe veya prestijli bir toplantıya gidebilirsiniz prestijli

people so important prominent celebrated or maybe

insanlarla tanışabilirsiniz çok önemli ünlüler veya belki

someone with high status as well so if a person has high status

yüksek statüye sahip biri de olabilir bu yüzden bir kişi yüksek statüye sahipse

they are prestigious you might give an award to someone you

prestijlidir birine ödül verebilirsiniz

might present an award to another person so you give

ödül verebilirsiniz başka birine

them a prestigious award something that is

prestijli bir ödül vermen için onlara prestijli bir şey

esteemed highly regarded something that is prestigious i like

saygın bir şey çok saygın bir şey prestijli bir şey

that word i love the way it comes from your mouth prestigious

bu kelimeyi seviyorum senin ağzından çıkmasını seviyorum

we attended a prestigious ceremony and i was given an important award

prestijli bir törene katıldık ve bana özel bir ödül için önemli bir ödül verildi

for a special award something that is prestigious i like that word

prestijli bir şey bu kelimeyi beğendim

i like it a lot shall we have a look at another word

onu ​​çok beğendim başka bir kelimeye bakalım mı

oh i like this one as well now this word is a little bit negative

oh bunu da beğendim şimdi bu kelime biraz olumsuz

it's a little negative this word but don't worry about it naysayer

bu kelime biraz olumsuz ama merak etme naysayer

have you ever heard of this word naysayer

bu kelimeyi hiç duydun mu naysayer

i don't know what's going on behind me but someone is doing a very

arkamda neler olup bittiğini bilmiyorum ama birisi

terrible job of trying to stay invisible

görünmez kalmaya çalışmakla çok korkunç bir iş çıkarıyor

steve everyone can see you naysayer

steve herkes seni görebilir naysayer

this is more distracting than last week

bu geçen haftadan daha dikkat dağıtıcı

and naysayer have you ever heard of the word

ve naysayer hiç duydun mu

naysayer if someone steve that might be the worst attempt

naysayer kelimesinin, eğer biri steve, bu şimdiye kadarki en kötü gizli kalma girişimi olabilir,

to stay hidden ever a person who is a naysayer is a person

naysayer olan bir kişi alaycı olabilecek bir kişidir,

who might be cynical a cynical person

alaycı bir kişidir,

they always look on the negative side of things

her zaman olayların olumsuz tarafına bakarlar,

they always look on the down side or the bleak

her zaman aşağı tarafa bakarlar veya kasvetli

side or maybe they they don't want to get involved

taraf ya da belki

in things they often have a negative attitude

olaylara karışmak istemiyorlar genellikle olumsuz bir tavırları var

a naysayer i suppose another word would be

bir muhalif sanırım başka bir kelime

pessimist oh i like that word pessimist so a person who is a

karamsar olur oh bu kötümser kelimesini seviyorum bu yüzden kötümser olan bir insan

pessimist always looks on the dark side or the gloomy

her zaman karanlık tarafa bakar ya da karamsar

side they are always pessimistic they might be described as a

taraf onlar her zaman karamsardırlar muhalif olarak tanımlanabilirler

naysayer and of course the word nay you might notice there that is very

ve tabii ki hayır kelimesi orada fark edebilirsiniz ki bu çok

interesting the word nay is an old word

ilginç hayır kelimesi eski bir kelimedir, hayır

that means no nay so nay is another way of saying no you

hayır yani hayır anlamına gelir, hayır sen demenin başka bir yoludur bir

are giving a negative response to something

şeye olumsuz yanıt vermek

and naysayer

ve karşı çıkmak İngiltere'de

we are coming up to a quarter to three here in the uk i don't know what

üçe çeyrek kala yaklaşıyoruz

time it is where you are because i'm not there you see

nerede olduğunuzu bilmiyorum çünkü orada değilim daha

we might have a look at some more strange words later on

sonra

we will see if we have time but right now are you ready as

zamanımız olup olmadığını göreceğiz ama şu anda söz verdiğim gibi hazır mısınız

promised as i promised earlier

daha önce söz verdiğim gibi o

he's on his way in a few moments prepare to give a lovely round of applause mr

birkaç dakika sonra yolda güzel bir alkışlamaya hazırlanın bay

steve is about to appear

steve ekranlarınızda görünmek üzere

on your screens

oh come on mr steve

oh hadi hadi bay steve kendini

get it together mr steve where mr steve is just adjusting himself

toparla bay steve nerede bay steve kendini ayarlıyor

steve is adjusting himself oh i've just arrived

steve kendini ayarlıyor oh az önce geldim

come over a bit more steve come over a bit more that's it so if you look in

biraz daha gel steve biraz daha gel işte bu kadar yani önüne bakarsan

front of you that is us that is so hello everybody

biziz bu yüzden herkese merhaba

would you like a round of applause yes i would

bir alkış ister misiniz evet size

thank you very much mr duncan it's lovely to be here again on this lovely

çok teşekkür ederim bay duncan bu güzel güneşli yaz gününde tekrar burada olmak çok güzel hava güneşli olmasına

sunny summer's day it's a sunny summer's day even though it wasn't sunny earlier

rağmen daha önceleri güneşli değildi

it was uh it was it was peeing down

uh öyleydi

with rain yes and we're expecting more showers

yağmur yağıyordu evet ve bu öğleden sonra daha fazla sağanak yağmasını bekliyoruz biliyorsun

this afternoon you know i wasn't expecting you to be this way round

senin bu şekilde olmanı beklemiyordum oh

oh okay i can turn the other way if you want

tamam diğer tarafa dönebilirim eğer istersen

is that better yes i think everybody thinks that's a lot better

bu daha iyi evet bence herkes bunun çok fazla olduğunu düşünüyor daha iyi, pekala

well mr duncan what i meant was that usually the view you've got the camera

Bay Duncan, demek istediğim, genellikle kameranın

the other way around and i can sneak up on you from the side

tam tersi olduğu ve size yandan gizlice yaklaşabileceğim

and no one can see me so i was a bit thrown a bit thrown today

ve kimsenin beni göremediği görüşüydü, bu yüzden bugün biraz atıldım. tek

all i can all i can say is you are terrible at

söyleyebileceğim şey,

hiding yourself we could see you we could see you

kendini saklamakta berbatsın, seni görebiliyorduk,

crawling past that wasn't me that wasn't me mr duncan it was you

sürünerek geçtiğini görebiliyorduk, bu ben değildim, ben değildim Bay Duncan, o benim

know it was my assistant your your assistant my assistant yes i i

asistanımdı, senin asistanın, benim asistanımdı, evet ben

can't imagine anyone ever wanting to work for you

yapabilirim senin için çalışmak isteyen birini hayal et bana

trust me i would like a personal assistant actually me too

güven kişisel asistan isterim aslında ben de

personal assistant someone to take care of all my

kişisel asistan tüm işlerimi halledecek biri

affairs my shopping uh work washing clothes

ironing that sort of thing that sounds more like a slave

click my finger oh yeah and along comes my assistant

parmak oh evet ve asistanım geliyor

do this do that on your way that does not sound like

yolda bunu yap bunu yolda yap asistana benzemiyor kulağa kölelik gibi geliyor

an assistant that sounds like slavery i don't pay them very well

onlara pek iyi para ödemiyorum evet bu yüzden

yeah so yes they'd be willing because it's me

evet istekli olurlar çünkü o benim

you know yeah i i don't think that is a perk

biliyorsun evet ben yapmıyorum bunun bir yetenek olduğunu düşünüyorum şaka yapıyorum ben

i'm joking i thought you were my assistant mr duncan i don't think so

sizin asistanım olduğunuzu düşünmüştüm bay duncan öyle olduğunu düşünmüyorum bu arada

when i was in china by the way i had a pa really can you

çin'deyken bir babam vardı gerçekten yapabilir misiniz evet pekala

yes well you need you know i did i don't know that yeah

ihtiyacınız olduğunu bilmenize gerek var mıydı ' biliyorum evet

mr duncan i've forgotten remember that lovely girl that we kept meeting

bay duncan unuttum unuttum sürekli tanıştığımız o sevimli kızı hatırlıyorum

she she was actually my personal assistant

o aslında benim kişisel asistanımdı bu

so i had i had mabel and i also had my own driver as well mr zhao

yüzden mabel'im vardı ve ayrıca kendi şoförüm de vardı bay zhao

so during the school term i would have my own

bu yüzden okul döneminde yapardım kendi

driver so i could phone mr zhao and he would come and take me somewhere

şoförüm var, böylece Bay Zhao'yu arayabilirdim ve o gelip beni bir yere götürürdü

or collect me if i if i needed to come back from

ya da

somewhere isn't that great i was i was like the queen i was like

bir yerden dönmem gerekirse beni alırdı, o kadar da iyi değil miydi, kraliçe gibiydim,

the queen of china when i was living in china say the king

Çin kraliçesi gibiydim Çin'de yaşarken kral deyin

yes uh let's say the king right mcqueen i know what i'm saying and i know and i

evet uh kral doğru diyelim mcqueen ne dediğimi biliyorum ve biliyorum ve

know i'm right i think everybody else does as well

biliyorum haklıyım bence herkes de öyle yapıyor

that's very nice so what were you doing earlier i could

bu çok güzel yani daha önce ne yapıyordunuz

hear some strange noises some clanking noises

bazı garip sesler duyabiliyordum

i'll give you a clue shall i give you a clue what i was doing

size bir ipucu vereceğim size bir ipucu vereyim mi

earlier on is the insects all out here mr duncan yes

daha önce yaptığım şey böcekler burada bay duncan evet pekala

well we are outside well here's a clue here is a clue this looks like a weapon

dışarıdayız pekala işte bir ipucu işte bir ipucu bu bir silaha benziyor bu kuyuyla çok zarar

it looks like something you could do a lot of damage with this

verebilecek bir şeye benziyor

well you could but that's not what i was using it for i'm doing i'm doing my

yapabilirsin ama ben onu kullanma amacım bu değildi

psycho impression wait there nobody over the age of

psikopat izlenimimi yapıyorum orada bekle 30 yaşından büyük kimse

30 will know what you're talking about what are you talking about there's been

bilmeyecek neden bahsediyorsun neden bahsediyorsun, Sorry'nin

two remakes of sorry okay there's been two remakes

iki kez yeniden çevrimi yapıldı tamam, psiko psikopatın iki yeniden yapımı oldu,

of psycho psycho is a brilliant movie very i'm not

harika bir film,

talking about i don't like having that right in front

bundan bahsetmiyorum, bunun hemen önünde olmasını sevmiyorum

of that to be honest let me just if there's one thing i've noticed about

Dürüst olmak gerekirse, yıllar boyunca Bay Steve hakkında fark ettiğim bir şey varsa,

mr steve over the years i know he's very clumsy duncan

onun çok beceriksiz olduğunu biliyorum Duncan,

you're the clumsy one with your shaking hands no you with your big banana

titreyen ellerinle beceriksiz olan sensin, koca muz

fingers yes i can grip anything i can crush things with my

parmaklarınla ​​sen, evet, her şeyi kavrayabilirim, her şeyi ezebilirim. benim

hands anyway what have you been doing please tell us it's a trowel

ellerimle her neyse ne yapıyorsun lütfen bize bunun bir mala olduğunu

this is a trowel trout pointing

bu bir mala alabalığı orayı işaret ediyor

there we go yes it's interesting quite often used in building work

evet ilginç oldukça sık inşaat işlerinde kullanılıyor

so when you are doing building or construction

bu yüzden inşaat veya inşaat yaparken

you will often use that to to pick up and spread cement

onu sık sık yerden almak için kullanacaksın ve çimento

or perhaps mortar here's another clue which is what you've been doing here's

ya da harç serpin işte başka bir ipucu ki bu da yaptığınız şey işte

another clue oh you're just giving it all away mr

başka bir ipucu oh hepsini veriyorsunuz bay

duncan i was giving people clues okay then that's

duncan insanlara ipuçları veriyordum tamam o zaman bu

uh another device that i've been using today

uh bugün kullandığım başka bir cihaz

it's called a hawk hawk a hawk what like the bird there we go

bu şahin dedi şahin şahin ne kuş gibi oraya gidiyoruz

h a but it's about the same oh yes aluminium hawk there it is it actually

h a ama aşağı yukarı aynı oh evet alüminyum şahin işte aslında

has the same spelling yes ram i like the name of the company

aynı hecelemeye sahip evet koç şirketin adını beğendim

ram that's a really strong powerful name that's a great name i

ram bu gerçekten güçlü güçlü bir isim bu bir harika isim adımı

might i might change my name to ram mr ram i i i'm i'm strong and powerful

ram olarak değiştirebilirim mr ram i ben ben güçlüyüm ve kudretliyim

12 it's a 12 inch aluminium hawk 12 inch yes

12 bu 12 inçlik bir alüminyum şahin 12 inç evet

hawk i like 12 inches it's just the right size for a hawk

şahin 12 inçten hoşlanıyorum bu bir şahin için doğru boyutta

so i always thought this was called a mortar board well i no

bu yüzden her zaman düşünmüşümdür buna harç tahtası deniyordu peki hayır bence

i think there is a difference is there yes oh i don't know

bir fark var evet oh bilmiyorum

because i am not a builder all i know is that is called a hall

çünkü ben inşaatçı değilim tek bildiğim buna salon deniyor

because when you graduate from university you put one of these on your

çünkü üniversiteden mezun olunca bunlardan birini koyuyorsun

head you put them you put one of these on

kafana tak onları kafana bunlardan tak

your head i've seen it yes well there may be similar but we're not going

into that mr duncan mortar board he takes over doesn't he just because

it's his show well anyway yes i had mortar on there and i was

her neyse evet orada harç vardı ve

repointing a wall okay that's what i've been doing re-pointing

bir duvarı yeniden işaretliyordum tamam, ben de bunu yeniden işaret ediyordum

and you use this to uh put the mortar on and you push it in

ve bunu harcı koymak için kullanıyorsunuz ve onu

to the gaps and then it put you put it up against the gaps and then you push it

boşluklara doğru itiyorsunuz ve sonra onu koyuyorsunuz boşluklara karşı ve sonra

in off the left like that so you introduce

bu şekilde soldan içeri itiyorsunuz, böylece

the mortar yes into the gap into the gap so from this because without this if you

harcı boşluğa sokuyorsunuz evet, bundan dolayı çünkü bu olmadan

just take it out the container it all falls out as you're doing it whereas

sadece kaptan çıkarırsanız, yaptığınız gibi hepsi düşüyor oysa

this way it stops it all falling onto the ground that's great

bu şekilde yere düşmesini engeller, bu harika,

so your losses are less so this is mr steve's hawk

böylece kayıplarınız daha az olur, bu Bay Steve'in şahini, bu

that's my hawk maybe it's my trowel maybe next week we can have a real hawk

benim şahinim, belki bu benim malam, belki haftaya şovda gerçek bir şahinimiz olabilir

on the show and then we can get the hawk to sit on top of mr steve's hawk so then

ve sonra şahini alabiliriz. Bay Steve'in şahinin üstüne oturmak, böylece

we will have a hawk sitting on a hawk

bir atmacanın üzerinde oturan bir şahinimiz olacak,

just one of my many talents i've been repointing a wall

birçok yeteneğimden sadece biri, uh bugün bir duvarı yeniden işaretliyorum

uh today mr duncan you know it's just easy for me

Bay Duncan, benim için çok kolay,

is it is it turn my hand to anything yes is it true that you are entering a

elimi çevirmek mi herhangi bir şeye evet bir yetenek yarışmasına girdiğiniz doğru mu

talent contest uh well let's not talk about that oh uh

uh pekala bunun hakkında konuşmayalım oh uh

let's not talk about that because i'm not sure that we should

bunun hakkında konuşmayalım çünkü tamam olmamız gerektiğinden emin değilim

okay that's all i was going to say but is it true the answer is

tüm söyleyeceğim bu kadar ama cevap doğru mu

it's all right i don't need any more details i'm not going to cross-examine

tamam mı daha fazla ayrıntıya ihtiyacım yok seni sorguya çekmeyeceğim

you i'm not going to sit you down and talk

to you like prince andrew pardon i'm not going to grill you in the

seninle prens andrew gibi konuşmayacağım pardon seni aynı şekilde sorgulamayacağım

same way don't worry i'm not going to question you nothing

merak etme, sana

like that about your talent show that that mr mr steve is preparing to

yetenek şovunla ilgili böyle bir şey sormayacağım, o Bay Steve

take part in a talent show i will i it is not britain's got talent

bir yetenek şovuna katılmaya hazırlanıyor, yapacağım, İngiltere'nin yeteneği yok,

it is not the x factor so it's it's lower down than that but

x faktörü değil yani bundan daha aşağıda ama

it's still something that i think is very important

yine de çok önemli olduğunu düşündüğüm bir şey bu

so steve is taking part in a talent show i'll win obviously but you know let's

yüzden Steve bir yetenek yarışmasında yer alıyor, tabii ki kazanacağım ama

trouble is i didn't really want to end it because

sorun şu ki, bunu gerçekten bitirmek istemedim çünkü

you know my standard being so high i didn't want to embarrass

standartımı biliyorsun o kadar yüksek olduğu için

uh the other entrance but i you know i just thought what the hell

diğer girişi utandırmak istemedim ama biliyorsun sadece ne halt

are you going to do it yes definitely in ladies clothing

yapacaksın diye düşündüm evet kesinlikle bayan giyiminde hayır

no no okay yes how do you spell trowel trowel i can actually write it i can

hayır tamam evet mala mala nasıl hecelenir aslında yazabilirim

write it on here t r oh

buraya yazabilirim t r oh

there we go o w yeah there it is e l trowel and

işte başlıyoruz o w evet işte el mala ve

now it's on the live chat i've just typed it on the live chat isn't it great

şimdi canlı sohbette canlı sohbette yazdım az önce canlı sohbette yazdım harika değil mi

so i love this technology isn't technology amazing i think it is

bu yüzden bu teknolojiyi seviyorum teknoloji harika değil bence

jade says are you a bricklayer uh a bricklayer that well and no i'm not

yeşim sen bir duvarcı ustası mısın o kadar iyi bir duvarcı ustası mısın diyor ve hayır ben

i've never done any bricklaying uh but it's very it's very painful you

hiç duvarcılık yapmadım ama bu çok acı verici

can develop these skills everyone can do i think a bit of

bu becerileri geliştirebilirsin herkes yapabilir bence her şeyden biraz

everything it's are you going to be any good at it

Bunda iyi olacak mısın,

i mean everybody could do a bit of bricklaying couldn't they if you wanted

yani herkes biraz tuğla örebilir, isteselerdi değil mi

to but to be a professional to be able to put you know 20 bricks a

ama bir profesyonel olmak, dakikada 20 tuğla yığmak

minute up or whatever they do and make it all

ya da ne yaparlarsa yapsınlar ve bunu başarmak. hepsi

nice and neat that would be uh that would be a real skill

güzel ve düzenli bu gerçek bir beceri olurdu

is laying a brick the same as laying an egg

bir tuğlayı yumurtlamakla aynı şey

that could be very painful uh no that is different so yes there we go

çok acı verici olabilir uh hayır bu farklı yani evet işte başlıyoruz

no i'm not a bricklayer and uh oh uh and nidara they

hayır ben bir duvarcı değilim ve uh oh uh ve nidara aynı anda

is eating and watching at the same time there's always somebody

yemek yiyorlar ve izliyorlar

every week saying that they're eating and watching us at the same time

her hafta birileri aynı anda hem yemek yiyip hem de bizi izlediğini söylüyor bu

that's fine that's fine we're you know we don't demand 100 concentration

sorun değil sorun değil biz biliyoruz 100 konsantrasyon talep etmiyoruz

as long as you can hear us it's just as well yes

elinizden geldiğince bizi dinleyin, evet,

because in two hours people are going to get hungry aren't they and

çünkü iki saat içinde insanlar acıkacaklar, değil mi ve canlı yayınlarımı izleyen insanların

it's there are three things that happen to people who watch

başına gelen üç şey var,

my live streams they get hungry

acıkıyorlar,

they they get thirsty or they get tired and fall asleep and i'll

susuyorlar veya yorulup uykuya dalıyorlar ve

probably do all three yes uh i think you're doing them now

muhtemelen üçünü de yapacağım evet uh sanırım şimdi onları yapıyorsun

nisa a mason which is a a mason is somebody who works with stone

nisa bir mason ki bu bir mason taşla çalışan biri evet

yes so uh maybe they

yani uh belki de

so they could be like putting up a cathedral using using stone

onlar gerçek doğal taş kullanarak bir katedral inşa etmek gibi olabilirler

actual natural stone chipping it into shape

taş yontarak şekil veriyor

and uh and then making a building with it yes

ve sonra onunla bir bina yapıyor evet

so that that's a that's a real skill being a mason

yani bu bir duvarcı olmak gerçek bir beceri

uh i would imagine they do mortaring as well yes it's also

uh onların harç da yaptığını hayal ediyorum evet aynı zamanda insanların bir araya geldiği

it's also a secret organization where people get together and they

gizli bir organizasyon

they have secret handshakes like this they go oh hello

böyle gizli tokalaşmalar oluyor oh merhaba merhaba sen

hello are you a mason yes i'm a mason as well

duvarcı mısın evet ben de duvarcıyım bu

so have you laid any bricks today no i haven't

yüzden bugün hiç tuğla ördün mü hayır yapmadım

but i might be able to get you a good deal

ama bazı sözleşmelerde sana iyi bir anlaşma sağlayabilirim o

on on some contracts so some people believe the masons are like a secret

yüzden bazı insanlar masonların gizli bir örgüt gibi olduğuna inanıyorlar, yani öyleler,

organization i mean they are i i don't really believe

gerçekten

that they are sort of powerful or or doing anything

onların bir tür güçlü olduklarına veya yapmamaları gereken herhangi bir şey yaptıklarına inanmıyorum,

that they shouldn't i mean there are lots of groups aren't

demek istediğim, etrafta pek çok grup var,

there around people meet together they want to spend a bit

insanlar bir araya gelmiyor birlikte biraz zaman geçirmek istiyorlar

of time together yes they might get naked now and again

evet ara sıra soyunabilirler

but yes it's all good clean fun well the masons

ama evet hepsi güzel temiz eğlenceli iyi masonlar

is an organization i presume it's still going you don't hear much about them

bir organizasyon sanırım hala devam ediyor onlar hakkında fazla bir şey duymuyorsun

anymore it is well it is sort of secret

artık onlar iyi iyi gizli

but you you can't just you have to be invited

ama sen yapamazsın sadece

to join it's a it's an organization of let's say because you have to be invited

katılmak için davet edilmen gerekiyor bu bir organizasyon diyelim çünkü davet edilmen gerekiyor

they only want certain types of people certain types

onlar sadece belli tipte insanlar belirli tiplerde

yes they want people who are intelligent they want business leaders

evet onlar zeki insanlar istiyorlar iş liderleri istiyorlar

people powerful people with money and influence

insanlar parası ve etkisi olan güçlü insanlar

okay and they form this little group together and then one day you might have

tamam ve birlikte bu küçük grubu oluşturuyorlar ve sonra bir gün

done something really good in your life you might own a business that's done

hayatında gerçekten iyi bir şey yapmış olabilirsin çok iyi yapılmış bir işin sahibi olabilirsin

very well and then you might get asked secretly would you like to come

ve sonra gizlice sana gelmek ister misin diye sorulabilir

and join our organization the masons the masons

ve bizim teşkilatımıza katılın masonlar masonlar

these come along to this dark building uh

bunlar bu karanlık binaya geliyor uh

dark and uh they probably have candles don't they

karanlık ve uh muhtemelen mumları var değil mi bence

i think you have to have like a ceremony uh

bir tören gibi olmalı uh

when you join are they naked i don't think so oh okay that's i'm i'm not

katıldığınızda çıplaklar öyle düşünmüyorum oh tamam,

interested my father was our my father was asked to join really uh

ilgilenmiyorum, babam bizimdi, gerçekten babamın katılması istendi

and you're not supposed to reveal to anyone

ve

that you're in this organization don't you don't you haven't still got it don't

bu organizasyonda olduğunu kimseye açıklamamalısın, değil mi? hala anladım

you have a secret tattoo or a ring on your finger or something like that

parmağında gizli bir dövmen ya da yüzük ya da onun gibi bir şey yok mu bence sende

i think you have secret sort of signs yes i was a secret handshake you think

gizli işaretler var

oh hello hello

wouldn't be that obvious mr duncan okay uh

but uh yes my father asked was asked to join

ama evet babam katılmamı istedi

um because he was very intelligent to my father

um çünkü babama karşı çok zekiydi

uh i've obviously taken after him uh but uh he didn't tell me much about it

uh açıkçası onun peşine düştüm uh ama uh bana bundan pek bahsetmedi

because you're not supposed to mention it okay he got bored with it

çünkü bundan bahsetmemen gerekiyor tamam mı bundan sıkıldım

really it doesn't sound very exciting

gerçekten kulağa pek heyecan verici gelmiyor

you never get tired mr duncan i never get tired no

asla yorulmuyorsunuz bay duncan ben asla yorulmuyorum hayır o

he does he falls asleep all the time but me i have bags

sıkılıyor ama bende çantalar dolusu

and bags of energy i'm like that little bunny rabbit

enerji var ben o küçük tavşan gibiyim

do you know that bunny rabbit on the on the advert

ya sen reklamdaki tavşan tavşanı bilin

people won't know about that yes they will

insanlar bunu bilmeyecekler evet

people who are learning english know about the world

ingilizce öğrenen insanlar dünya hakkında bilecekler bildiğiniz

in things you know you know advert for batteries yes batteries you know the

şeyler hakkında bildiğiniz şeyler pil reklamı evet piller bilirsiniz

little bunny the duracell bunny it has lots and lots

küçük tavşan duracell tavşanı çok şey var ve çok

of energy i'm very uncomfortable i'm like that i'm

fazla enerji çok rahatsızım ben böyleyim tıpkı ben gibiyim

just like i'm i'm like a i'm like a a bunny a bunny rabbit with

ben bir tavşan gibiyim

batteries that are shoved up inside it the trouble

içine piller yerleştirilmiş bir tavşan gibiyim sorun şu ki

is they they were by the time this show's finished you

onlar bu şov bittiğinde

they've all gone flat because you do tend to crash down don't

hepsi düz gitti çünkü yere düşme eğilimindesiniz, değil mi Bay

you mr duncan i don't crave you're the you're the crasher

Duncan can atmıyorum siz çökerticisiniz

no you usually have a sleep don't you after this sometimes

hayır genellikle uyursunuz değil mi bundan sonra bazen

sometimes i have a sleep during the live stream

bazen ben canlı yayında uyuyorum

i'm sure you are as well i heard you talking about a certain word

eminim sen de öylesin belli bir kelimeden bahsettiğini duydum

mm-hmm uh a negative word for people who are pessimistic

mm-hmm uh karamsar insanlar için olumsuz bir kelime evet

yes naysayers say it yes that's me i'm a bit of a naysayer it's true yes

karşı çıkanlar söyle evet bu benim ben biraz karşıyım bu doğru evet

steve steve is actually very similar to his mother

steve aslında annesine çok benziyor onlar

they are they are like twins if i didn't think

ikiz gibiler eğer düşünmeseydim

or if i didn't know that steve and his mother were

ya da bilmeseydim steve ve annesinin

mother and son i would think that they were related like

anne ve oğul olduğunu düşünürdüm

sisters or brother and sister we do have similar person

kardeş gibi akrabaydık benzer insanlarımız var her yönüyle

you are so similar to your mother in every way you you look on the

annene çok benziyorsun

the dark side of things you you overreact to things

olayların karanlık tarafına bakıyorsun olaylara aşırı tepki veriyorsun

as if it's the end of the world you came out last week to me you came into the

sanki dünyanın sonuymuş gibi en son sen çıktın hafta bana bahçeye geldin

garden and i was out here and you said oh oh

ve ben buradaydım ve ah ah

there's foam coming out of the washing machine

çamaşır makinesinden köpük geliyor

is exaggerating i didn't say it like that it was a little bit it was a little

abartı oldu öyle demedim

bit of foam coming out it was a lot of foam okay it

biraz köpük çıktı dedin çok köpük vardı tamam

was a lot of foam but it was only coming out of the top of the washing machine

çok köpük vardı ama sadece çamaşır makinesinin tepesinden çıkıyordu

yes it's all right and we know why that happens mr no you

evet sorun değil ve bunun neden olduğunu biliyoruz bay hayır

don't you don't know why mr duncan doesn't

bilmiyorsunuz nedenini bilmiyorsunuz bay duncan

measure the amount of powder how many times

toz miktarını ölçmüyor

that he puts into the washing machine he just chucks it in

çamaşır makinesine kaç kez atıyor sadece atıyor

because he's too lazy to measure it and consequently we get foam everywhere i am

çünkü ölçmek için çok tembel ve sonuç olarak her yerde köpük oluyor

i'm a busy man that's why do you measure uh the foam or the liquid the foam

ben meşgul bir adamım bu yüzden ölçüyorsunuz uh köpük veya sıvı köpük

washing uh do you measure the swashing powder you were measuring the

yıkama ah, yıkama tozunu

foam do you measure the washing powder or the liquid that you

köpüğü ölçtüğünüzde ölçüyor musunuz, deterjanı veya

put into your washing machine before you use it or do you just

çamaşır makinenize koyduğunuz sıvıyı kullanmadan önce ölçüyor musunuz yoksa

chuck it in so yes it's too it's too much hassle

öylece atıyor musunuz yani evet çok zahmetli

just just take your take your liquid or your powder and just

sadece sıvınızı veya tozunuzu alın ve

just throw it in there you know that's all you need to do

sadece oraya atın iyi yapmanız gereken tek şeyin bu olduğunu bilirsiniz

well the manufacturers give you instructions on how much to use and the

üreticiler size ne kadar kullanacağınız konusunda talimatlar verirler ve

reason they do that is because they've done a lot of

bunu yapmalarının sebebi onlar Çok az varsa evet

research research to make sure that if there's too

little yeah obviously your clothes weren't washed and if there's too

belli ki giysileriniz yıkanmamıştır ve çok

much you'll get foam and also it won't wash it all out of the clothes and then

fazla varsa köpüreceğinizden ve ayrıca tüm giysilerden yıkanmayacağından emin olmak için çok araştırma yaptım ve sonra

you'll get reactions like you do what are you talking about

siz gibi tepkiler alacaksın neyden bahsediyorsun peki

well you have complained about um irritation

on your skin from certain parts of your body

vücudunun belirli yerlerinde cildinde oluşan tahrişten şikayet ettin ve

which you i think have traced to the fact that you don't

sanırım bunun izini

stop you put too much washing powder in and it doesn't wash out look

bırakmadığın için çok fazla çamaşır tozu atıyorsun ve benim sahip olduğum görünüş de yıkanmıyor o

i have so when you get sweaty it all comes out of the clothes

yüzden terlediğinde hepsi giysilerden çıkıyor

i can't help it if certain parts of my body are very sensitive

Vücudumun bazı bölgeleri çok hassassa elimde

i can't help it and no don't have to shave down there

değil ve buna gerek yok şaka yaptığım

what i'm joking i'm joking but yeah you should you should measure it because

şeyi orada tıraş et şaka yapıyorum ama evet ölçmelisin çünkü

um if you put too much it's all right to put too little and all that will happen

um, eğer çok fazla koyarsan, çok az koyarsan sorun olmaz ve tek olan

is your clothes might not wash as well but if you put

çamaşırların iyi yıkanmayabilir ama eğer

too much in because it only rinses the clothes three about three times

çok fazla koyun çünkü kıyafetleri sadece üç kez yaklaşık üç kez duruluyor

okay and any left on the clothes any washing powder particularly if it's a

tamam ve çamaşırların üzerinde kalan herhangi bir deterjan varsa, özellikle de

biological washing powder okay what does that mean

biyolojik bir çamaşır tozu ise tamam, bu ne anlama geliyor,

that means it's got enzymes in it to to make it

bu onu daha güçlü hale getirmek için içinde enzimler olduğu anlamına geliyor

more more powerful cleaning agent so it's like

temizlik maddesi yani

eating the dirt it uses enzymes yeah like if you act your stomach

kiri yemek gibi enzimleri kullanır evet mideni hareket ettirirsen

yes it's like pac-man

evet pac-man gibi

but if you put too much in the washing powder it won't all be washed out of the

ama çamaşır tozuna çok fazla koyarsan hepsi çamaşırlardan yıkanmaz

clothes and then when you get hot it will come

ve sonra sen sıcak

out onto your skin and claws cause reactions

teninize çıkacak ve pençeler tepkilere neden olacak

if you want to click away if you want to click away by the way if

eğer tıklamak istiyorsanız bu arada tıklamak istiyorsanız

you want to go and watch something else i don't blame you because i might i

gidip başka bir şey izlemek istiyorsanız sizi suçlamıyorum çünkü

might actually click i like to give advice when i'm here

gerçekten tıklayabilirim ben buradayken tavsiye vermeyi seviyorum, peki ya

brilliant what about the stubborn stains because steve i don't know if you've

inatçı lekelere ne demeli çünkü steve,

noticed but steve steve's underpants sometimes have

fark ettin mi bilmiyorum ama steve steve'in iç çamaşırlarında bazen

strange stains on them and i have to stand there and i have to rub them for

garip lekeler oluyor ve ben orada dikilip onları ovmak zorunda kalıyorum

ages wash them so instead of doing that

Çağlar bunu yapmak yerine onları yıkıyor,

because it takes too long to get all of the stains out of mr steve's underpants

çünkü Bay Steve'in iç çamaşırlarındaki tüm lekeleri çıkarmak çok uzun sürüyor, bu yüzden

so instead i just throw them in the washing machine and i put lots and lots

onları çamaşır makinesine atıyorum ve içine bir sürü

of liquid and also washing powder in there

sıvı ve ayrıca çamaşır tozu koyuyorum

and maybe a little bit of disinfectant as well just to make sure that

ve belki biraz da dezenfektan,

all of those horrible stains when mr steve has a crash landing

Bay Steve kazayla iniş yaptığında tüm o korkunç lekelerin çıkmasını sağlamak için,

i don't know what you're talking about i'm very clean everywhere

neden bahsettiğini bilmiyorum,

the optimist has asked us several times and we better answer it

iyimserin bize birkaç kez sorduğu her yerde çok temizim ve biz daha iyi cevapla

uh where did we meet and how do we become a nice couple

ah nerede tanıştık ve nasıl iyi bir çift oluruz

well we met 30 years ago 31 in a nightclub almost 31 years ago

peki 30 yıl önce bir gece kulübünde 31 neredeyse 31 yıl önce

on my birthday we actually met in a nightclub

doğum günümde tanıştık aslında bir gece kulübünde tanıştık

and it was 20 minutes before it closed so we were both very desperate you see

ve kapanmasına 20 dakika kaldı yani biz ikisi de çok çaresiz, anlıyor musun, bundan

you know i mentioned this earlier about the pigeons the pigeons are doing the

daha önce güvercinler hakkında bahsetmiştim, güvercinler aynı şeyi yapıyor,

same thing it's a little bit like when the

bu biraz

nightclub is about to close and there's only like 20 people left

gece kulübü kapanmak üzereyken ve içeride sadece 20 kişi kalmış

inside and and everyone's looking for someone to grow i wasn't like that

ve herkes büyüyecek birini arıyor gibi. öyle değildi

mr duncan are you saying that i was saying

bay duncan

i was a last resort maybe i was uh maybe i was like the last turkey in

son çare olduğumu söylediğimi mi söylüyorsun

the shop her fan says if the clothes are dried

well there won't be a pr irritation that's true but the problem

bu doğru ama sorun

is if you get hot and sweaty in your clothes then that moisture will

şu ki, kıyafetlerinizin içinde ısınır ve terlerseniz, o zaman o nem

come off your skin onto the clothes and then it will

cildinizden kıyafetlerin üzerine çıkar ve sonra kalan tozun

dissolve some of the residual powder so it's really got

bir kısmını çözer, bu yüzden gerçekten

people going this house anyway it is a known thing that

insanların bu eve gitmesine neden olur, zaten bu bilinen bir şey o

particularly you anyway let's not go into it

özellikle sen zaten buna girmeyelim

let's not go at double entendre let's not go into it

çifte giriş yapmayalım buna girmeyelim

i couldn't say we're too long we are up to our next

çok uzağız diyemedim sıradaki işimiz çok fazla koymanın sorunları

in it i spent too long talking about the problems of putting too much washing

hakkında çok uzun uzun konuştum çamaşır

powder into your washing machine okay then shall we move on

tozunu çamaşır makinene doldur tamam o zaman devam edelim

it would be nice i'm sure i have a feeling there are people

güzel olur eminim

all over the world now waiting for us to move on to something else

dünyanın her yerinde başka bir şeye geçmemizi bekleyen insanlar var

hey guess what we're playing the sentence game this is live today

hey tahmin et cümleyi ne oynuyoruz oyun bu bugün canlı mı

are we is this live anonymous anonymous is this live is this live yes it's live

biz bu canlı anonim anonim bu canlı bu canlı evet bu canlı evet canlı evet canlı şu an hala canlı ve şimdi ve şimdi ve şimdi ve şimdi

yes it's live yes it's live is it live now still it's live and now

and now and now and now good now it's live

iyi şimdi canlı

it's still live now and now

hala canlı şimdi ve şimdi ve

and now as well it's this is live as well

şimdi de bu canlı ve

and this this is live and this in fact everything everything from now

bu da canlı ve bu aslında bundan sonra her şey ben aksini

on unless i say otherwise if i say that

söylemedikçe

this isn't live you will know it's not live but now it

bu canlı değil dersem canlı olmadığını anlayacaksınız ama şimdi

is live this is this is live now isn't it definitely

canlı bu şu an canlı değil mi

definitely so yes the answer to your question is yes it is live

kesinlikle kesinlikle öyle değil mi evet sorunuzun cevabı evet canlı

anonymous says do you speak like an estuary

anonim diyor ki bir haliç gibi konuşuyor musunuz

an estuary well steve has a mouth like an estuary

bir haliç kuyusu steve'in bir haliç gibi bir ağzı var

it's very large and lots of things flow out of it

çok büyük ve birçok şey akıyor bunun dışında

and sometimes flow into it hello mr duncan and to you

ve bazen içine ak merhaba bay duncan ve size

i'm sorry i i just love the comments on here today they're brilliant

üzgünüm ben sadece bugün buradaki yorumları seviyorum onlar harika hadi bugün

let's just there are quite a lot of uh comments today

oldukça fazla sayıda uh yorum var

soul dad says hello mr duncan hi to you gays i i think you mean guys

ruh baba merhaba diyor bay duncan size merhaba diyor gayler sanırım erkekleri kastediyorsunuz

well maybe not maybe not i must say look valentina

belki değil belki de değil söylemeliyim bak valentina şişmanladığımı anlıyor

understands i'm getting fat valentina understands

that you have to measure your washing powder i think i'm getting

fat people have been telling you for years

mr duncan what's this i've got i've got some weird thing now underneath

şimdi altında tuhaf bir şey var,

well if you do that you will have it won't you you're not supposed to do

peki bunu yaparsan sahip olursun, yapmaman gerekiyor,

that people are very self-conscious now aren't they but

insanlar artık çok utangaç, değil mi ama

working from home having to use uh video conferencing

evden çalışıyorlar uh video konferans

zoom teams uh all these other remote ways of viewing

yakınlaştırma ekiplerini kullanmak uh diğer tüm uzak görüntüleme yöntemleri

uh people are very self-conscious about how they look

uh insanlar nasıl göründükleri konusunda çok bilinçlidir

uh because the lighting's often quite harsh yes uh people

çünkü ışıklandırma genellikle oldukça serttir evet uh insanlar kamerada

go to all sorts of extremes to look good on the camera

iyi görünmek için her türlü aşırılığa giderler.

when when they're when they're in work events uh

iş etkinliklerindeyken oluyorlar uh

so yes uh of course we don't have to it's going to rain mr duncan yes it's

yani evet uh tabii ki zorunda değiliz yağmur yağacak Bay Duncan evet

okay we are undercover i know but i just thought i good job

sorun değil gizli görevdeyiz biliyorum ama sadece iyi iş çıkardığımı düşündüm

i've covered up the uh cementing work that i've done so

uh Yaptığım çimentolama işi,

steve now has wet cement so he's having to cover

Steve'in şimdi ıslak çimentosu var, bu yüzden onu örtmek zorunda

it because if it rains it will all wash

çünkü yağmur yağarsa hepsi akıp gidecek

away and there will be no more cement yes that's a problem you if you do any

ve artık çimento kalmayacak evet bu bir problem, eğer

any cementing you you mustn't let it get wet for at

herhangi bir çimentolama yaparsanız, yapmamalısınız'

least 24 hours anonymous anonymous says oh my god i

en az 24 saat ıslanmasına izin verme anonim anonim diyor ki aman tanrım

can't believe you're still on youtube back when i was

hala youtube'da olduğuna inanamıyorum lisedeyken

in high school i'd been watching your videos and now

videolarını izliyordum ve şimdi

i'm a college graduate already hello anonymous anonymous yes i'm still

üniversite mezunuyum merhaba anonim anonim evet hala

here 14 years ago i started i started st

buradayım 14 yıl önce başladım st yapmaya başladım

even steve surprised and he knows me yes 14 years i've been doing this for

bile steve şaşırdı ve beni tanıyor evet 14 yıldır bunu

goodness sake so how old are you now anonymous

allah aşkına yapıyorum yani şimdi kaç yaşındasın anonim

anonymous i mean we're guessing we're guessing probably 20 well maybe

anonim yani tahmin ediyoruz tahmin ediyoruz muhtemelen 20 eh belki

older uh when i was in high school i was

daha büyük uh ben lisedeyken

watching all videos well a college graduate will be at 20

tüm videoları izliyordum iyi bir üniversite mezunu

21 lately yes okay yes yeah she was in high school so 14 years ago

son zamanlarda 20 21 yaşında olacak evet tamam evet evet lisedeydi yani 14 yıl önce evet

yes she would have been very young and did you learn anything from mr

çok olurdu genç ve bay duncan'dan bir şey öğrendiniz mi

duncan and don't forget when you get a a good

ve unutmayın, iyi bir

job uh and you're earning lots of money you can repay mr duncan with a nice

iş bulduğunuzda uh ve çok para kazanıyorsunuz, bay duncan'a güzel bir bağışla ödeyebilirsiniz

donation yes well we're only joking it's getting wild

evet, sadece şaka yapıyoruz, çılgına dönüyor

mr duncan it is and that's that's just us that's just us

bay duncan öyle ve bu sadece biziz bu sadece biziz

it's not even the weather but there is a huge storm coming this afternoon

hava bile değil ama bu öğleden sonra büyük bir fırtına geliyor bu yüzden

so we are going to be in here in our little gazebo

whilst the storm blows all around us so there is a big storm on the way

fırtına her tarafımızda eserken biz burada küçük çardakta olacağız yani büyük bir fırtına var yol bak bak

look look look in the distance steve everything's blowing

mesafeye bak steve her şey esiyor

andy starr says look get back oh look at that

andy starr bak geri dön diyor oh bak bu ileriye

is that a forward view that is yes into the distance right now

dönük bir görüş, şu anda mesafeye doğru,

so you can see there is rain in the distance this is all secure mr duncan

böylece uzakta yağmur yağdığını görebiliyorsunuz, her şey yolunda bay duncan

me too uh andy stars says i never use the washing machine

ben de uh andy starlar çamaşır makinesini asla kullanmadığımı söylüyor

i do it by hands so yes uh well uh yeah i yes if you if you uh uh do you live on

ellerimle yapıyorum bu yüzden evet uh peki uh evet evet eğer sen kendi başına mı yaşıyorsun

your own or do you have uh you live with somebody else because i

yoksa başka biriyle mi yaşıyorsun çünkü

think if you live on your own that's what i used to do i used to do it

sanırım kendi başına yaşıyorsan, ben de öyle yapardım, ellerimle yapardım ve

by hands and uh and then just wring it out and

sonra onu sıkar ve

stick it on a radiator uh which you can do if you're on

bir radyatöre yapıştırırdım, uh eğer açıksan,

if you're on your own to use a washing machine you'd have to have a lot of

kendi başınaysan yapabilirsin Bir çamaşır makinesini kullanmak için bir sürü

clothes because otherwise you'd only be putting small amounts into the washing

kıyafetiniz olması gerekir, çünkü aksi halde çamaşır makinesine sadece küçük miktarlar koyarsınız, bu yüzden

machine so you've got you'd have to have a lot

bir sürü giysinizin olması gerekir, ta ki

of clothes to wait until there was a big enough load to put in

bir çamaşır makinesi olana kadar zaman ayırmaya yetecek kadar yük koyacak kadar büyük ne

to make it worth your while what's happened what what have you done to my

oldu ne oldu canlı yayınıma ne yaptın

live stream you're talking about washing yes back to

yıkamaktan bahsediyorsun evet

washing again oh for goodness sake how boring well i never do any ironing

tekrar yıkamaya dön aman allah aşkına ne kadar sıkıcı ben hiç ütü yapmam

no we never do ironing we never do iron ink no

hayır asla yapmayız ütü asla mürekkep yapmayız ütü yok

ironing who irons i think women have to iron though i mentioned this earlier

kim ütü yapar bence kadınlar ütülemeli ama bundan daha önce bahsetmiştim bence

i think women have to iron because their clothing has a lot more material

kadınlar ütülemeli çünkü kıyafetlerinde çok daha fazla malzeme var

uh i learned a lot from you it says anonymous

uh senden çok şey öğrendim anonim diyor

oh my god oh my god thanks a bunch wow thank you very much anonymous

tanrıya çok teşekkürler vay canına çok teşekkür ederim anonim

anonymous we'd like to know what your real name is well he's

anonim gerçek adının ne olduğunu bilmek isteriz pekala o

anonymous i know but we'd like to know that's his name

anonim biliyorum ama adının bu olduğunu bilmek isteriz o

he's anonymous all right yes

anonim pekala evet

interesting song i don't know life is like

ilginç şarkı hayatı bilmiyorum

sorry do you know that song there oh yes life life is life

pardon o şarkıyı biliyormusun oh evet hayat hayat hayat hayat hayat hayat

life is life

life is life who's that bad i can't remember

hayat kim bu kadar kötü hatırlayamıyorum

i was hoping you wouldn't ask it's uh it's got a very distinctive i think it's

sormazsın diye umuyordum çok farklı bir sesi var bence

a male voice yes but it's a group of people and

erkek sesi evet ama bu bir grup insan

and the performance is live it's a live performance

ve performans canlı ve canlı bir performans çok

it was a very big hit a long time ago in a galaxy not so far away

uzun zaman önce çok da uzak olmayan bir galakside çok büyük bir hit oldu

uh jade says mr duncan mr steve are you the same age

uh jade diyor ki bay duncan bay steve aynı yaşta mısınız

thanks a lot no no he's considerably younger

çok teşekkürler çok hayır hayır, o benden çok daha genç, o

he is older than me he's just to give you an idea he's now in the

sadece size bir fikir vermek için, şu anda

danger the danger category for for c v 19

c v 19 için tehlike kategorisinde

and i'm not you see not in the danger he's in the high risk group

ve ben değilim, tehlikede değil, o yüksek risk grubunda,

i'm fit and healthy mr duncan every night i have to put him into a big

formdayım ve sağlıklı bay duncan her gece onu büyük bir polietilen torbaya koymak zorunda kalıyorum ne olur ne

polythene bag just in case i can't believe this says

olmaz bunun anonim yazdığına inanamıyorum

anonymous i came across your video today so you

videonuza bugün rastladım bu yüzden

used to watch us years ago and now you've come across us and found

yıllar önce bizi izlerdiniz ve şimdi karşınıza çıkıp buldunuz

us again well it's a bit bit like walking along

bu biraz yol boyunca yürümeye

the road and falling into a manhole cover

ve bir rögar kapağına düşmeye benziyor

so a manhole because the cover is missing so you just fall

yani bir rögar kapağı yok çünkü

into it and then you find yourself swimming along

içine düşüyorsunuz ve sonra kendinizi

in sewerage and that's it really it's a bit like this this is what it's like

kanalizasyonda yüzerken buluyorsunuz ve bu gerçekten biraz böyle işte böyle işte

well now you've found us please don't go away again

artık bizi buldun lütfen bir daha gitme lütfen

please stay with us please well i'm here every sunday mr duncan's here every day

bizimle kal lütfen peki ben her pazar buradayım bay duncan her gün

yes except saturday so i have to have at least one i have to have it off on

evet cumartesi hariç her gün bu yüzden en az bir tane almalıyım

saturday so i do don't i every saturday

cumartesi izinliyim o yüzden yapmıyorum her cumartesi

yes you have saturday off so that we can just catch up on

evet cumartesi izinlisin böylece

jobs watch a bit of tv um because you can't be working every day

işlere yetişebiliriz biraz tv izle um çünkü her gün çalışamazsın değil

can you i can't be working every day because it would kill me

mi ben olamam her gün çalışıyorum çünkü beni öldürecekti yaptın

you did do it though didn't you during um go on

ama yaptın mı um devam ederken

was it april i think it was wasn't it april i did

nisandaydı sanırım öyle değildi nisanda

every day but that was during lockdown you see because everyone

her gün çalışıyordum ama bu tecrit sırasındaydı görüyorsun çünkü herkes

no one had ever anything to do during lockdown

hiç kimsenin çalışmadı tecrit sırasında yapacak bir şey yok

we all had nothing to do so during april i was here every day

hepimizin yapacak bir şeyi yoktu bu yüzden nisan boyunca her gün buradaydım aman

my god it's quarter past three and we haven't even done this sentence game we

tanrım saat üçü çeyrek geçiyor ve bu cümle oyununu bile yapmadık

haven't even played the sentence game and also we're going to look at some

cümle oyununu bile oynamadık ve ayrıca gidiyoruz bazı ayak deyimlerine bakmak için

foot idioms let's have a look at some idioms very

bazı deyimlere çok hızlı bir şekilde ayaklarla yapmak için bir göz atalım

quickly to do with feet shall we oh feet yes because we're going

oh ayaklar evet çünkü ayağa kalkacağız

to feet my feet are aching already standing here mr duncan

ayaklarım ağrıyor zaten burada dururken bay duncan

a lot of people stop complaining a lot of people need to make some adjustments

birçok insan birçok insanı şikayet etmeyi bırakıyor bazı ayarlamalar yapmam gerekiyor

yes that's better i need to make an adjustment i mean i need to adjust this

evet bu daha iyi bir ayarlama yapmam gerekiyor yani bunu düzeltmem

and change it for another human being that would be nice

ve başka bir insan için değiştirmem gerekiyor bu iyi olurdu

you're stuck now mr duncan 30 years 30 going nowhere 31 years 31 years you

şimdi sıkışıp kaldınız bay duncan 30 yıl 30 hiçbir yere gitmiyor 31 yıl 31 yıl siz

don't get that for murder you don't even go to prison for for 31

"Al bunu cinayetten, birini öldürürsen 31 yıl hapse bile girmezsin,

years if you murder someone well i met somebody yesterday that i know

dün tanıdığım biriyle tanıştım

okay and she said to me that today she's celebrating her

ve bana bugün

50th wedding anniversary imagine being married for 50 years uh

50. evlilik yıl dönümünü kutluyor, 50 yıldır evli olduğunu hayal et" dedi. ah

and i said how much she didn't look any but i

ve ne kadar bakmadığını söyledim ama

thought she's got to be joking i said did you say 15 she said no 50.

şaka yapıyor olmalı dedim 15 mi dedin

50. and without a word of a lie i mean she must have been married quite young

50 dedi.

because she said she's 69 now 69 my my lucky number

69 yaşında olduğunu söyledi, şimdi 69 benim şanslı numaram,

so she was obviously married around 1819

bu yüzden 1819 civarında evli olduğu belliydi,

yeah that's correct

evet bu doğru, bu

so she was married quite young so that's a very success but she didn't look

yüzden oldukça genç evlendi, bu çok başarılı ama

anywhere near 69. i mean she just looked i would have said at least 10 years

69'a yakın bir yerde görünmüyordu. yani sadece bakmış derdim en az 10 yaş daha

younger at least um okay

genç en azından um tamam pekala bu

well that was a good story i enjoyed this andy wants to start the sentence

iyi bir hikayeydi bundan zevk aldım andy cümle oyununa başlamak istiyor

game we can't we can't play the sentence game

yapamayız henüz cümle oyununu oynayamayız bununla ilgili

just yet we are going to look at some idioms to do with feet now

bazı deyimlere bakacağız ayaklarım şimdi

mr steve has lovely feet do i my feet

bay steve'in çok güzel ayakları var mı ayaklarım

are ugly i have the world's ugliest feat i don't mind admitting it it is true

çirkin mi dünyanın en çirkin becerisine sahibim bunu kabul etmekte bir sakınca görmüyorum bu doğru

my feet will probably one day have its own

documentary you know those documentaries with people who've got like

i don't know a deformity a chair instead of a head

bir deformite bilmiyorum kafa yerine bir sandalye

or or maybe they they they they are 19 feet tall

ya da belki onlar 19 fit boyundalar

those sort of things so one day they will make a documentary about my really

o tür şeyler yani bir gün benim gerçekten büyük ayaklarım hakkında bir belgesel yaparlarsa

big feet would you describe it as a deformity it

bunu bir deformite olarak tanımlar mısınız?

is a it is a deformity i'm always trip i'm always tripping up i'm joking i used

a bu bir şekil bozukluğu ben hep tökezliyorum hep tökezliyorum şaka yapıyorum şaka yapardık eskiden

to joke we used to have a we used to have a joke with each other

birbirimize şaka yapardık

do you know the cartoon the pink panther the pink panther

pembe panter pembe panter

pink panther pink panther and uh well pink panther has very thin legs

pembe çizgi filmini bilirmisin panter pembe panter ve pekala pembe panterin çok ince bacakları

and big feet yeah just like me and his body

ve büyük ayakları var evet tıpkı benim ve onun vücudu gibi

it mr duncan's shape i mean it's changed over the years

Bay Duncan'ın şekli yani yıllar içinde değişti

but

ama seninle

when i first met you you looked like a human pink panther

ilk tanıştığımda insan pembe pantere benziyordun ben

i did i was very tall gangly tall and gangly with big feet in fact

öyleydim çok uzun sıska uzun ve sıska ve büyük ayaklı aslında

your feet i would say the toes are so long they look like

ayakların ayak parmaklarının parmak gibi göründüğü kadar uzun olduğunu söyleyebilirim,

fingers so if you ever lost a finger you could cut off one of your toes and

eğer bir parmağını kaybedersen ayak parmaklarından birini kesip

sew it on and no one would know the difference what if i lost a hand

dikebilirsin ve kimse bilmez fark ya elimi kaybetsem

would you just put my foot there it wouldn't be very easy to type with

ayağımı oraya koyarmısın elin olması gereken yere ayakla yazı yazmak çok kolay olmaz

with a foot where your hand should be and then once

ve sonra bir kez

again i would be on the documentary you see

daha belgeselde olurum görüyorsun

you see so i can't win whatever i do i'm going to end up

görüyorsun yani yazabiliyorum ne yaparsam yapayım kazanamayacağım, sonunda

having a documentary made about me and my weird body

kendim ve tuhaf vücudum hakkında bir belgesel çekeceğim

no it's just well i think because you are tall obviously

hayır bu iyi bence çünkü sen uzunsun belli ki

nature has given you big feet so that you can stand upright and not fall over

doğa sana büyük ayaklar vermiş dik durabilmen ve düşmemen için

that's it that's why you see you were you were

bu yüzden

made to do live streams because you've got

canlı yayın yapmak zorunda olduğunuzu görüyorsunuz çünkü o

such big feet the weight is distributed evenly and you

kadar büyük ayaklarınız var ki ağırlık eşit olarak dağılıyor ve

can stand up for hours and hours on end without any discomfort yes and

saatlerce ayakta hiçbir rahatsızlık duymadan ayakta kalabiliyorsunuz evet ve

uh so really this deformity that you have let's call it

uh gerçekten bu deformasyon buna

let's call it what it is a deformity yes i am deformed

bir deformite diyelim evet birçok yönden deforme oldum

in many ways has uh is benefiting you today yes all those years

bugün size fayda sağlıyor evet onca yıl

you thought i don't want these big feet they're horrible but now

bu büyük ayakları istemediğimi düşündünüz, korkunçlar ama şimdi

they've come into their own they have shall we have a look at some feet idioms

geldiler kendi ayakları var bazı ayak deyimlerine bir göz atalım mı

here's one steve put your foot in it what what does it

burada bir steve ayağını içine koy ne

mean when you put your foot in it it means you you do something

anlama geliyor bu ne demek

silly you do something that makes you look a

aptalca bir şey yapıyorsun

bit silly some sort of maybe mistake

bir çeşit belki hata

mistake oh that's the word i was looking for yes well done mr steve

hata oh aradığım kelime buydu evet aferin bay steve

you you win a prize you might say something

bir ödül kazanırsınız bir şey söyleyebilirsiniz

um you might be having a conversation with somebody

um belki birisiyle sohbet ediyor olabilirsiniz

and you might give something away that was a secret steep like steve

ve steve gibi gizli bir dik olan bir şeyi başkalarına verebilirsiniz

which i would always do yes you've got a big mouth and

ki ben her zaman yapardım evet koca bir ağzın var ve

uh well for example there could be three of you

uh peki örneğin üçünüz

talking away and one of them told you last week that they were getting married

boş boş konuşuyor olabilirsiniz ve onlardan biri geçen hafta size evleneceğini söyledi

but they wanted to keep it a secret yeah and then you were with a group of people

ama bunu bir sır olarak saklamak istediler evet ve sonra bir grup insanla birlikteydin

and you say oh oh you're getting buried aren't you next

ve oh oh gömülüyorsun diyorsun, sıradaki

sorry oh i've put my foot in it haven't i so to put your foot in it means to

özür dilerim oh ayağımı soktum değil mi, ayağını içine sokmak

make a silly mistake you make a silly mistake you put your

aptalca bir hata yapmak demektir sen Aptalca bir hata yaparsan

foot in it i've really put my foot in it i wasn't

ayağını içine sokarsın Gerçekten ayağımı koymuştum

supposed to say that but i have and now everyone knows my secret

bunu söylememem gerekiyordu ama şimdi herkes sırrımı biliyor

they all know about my sensitive body parts i really put my foot in it

Hassas vücut bölgelerimi biliyor gerçekten ayağımı koydum

i wish i i wish it was my foot it's normally you reveal

keşke benim ayağım olsaydı normalde

a secret that someone's told you and you you

birinin sana söylediği bir sırrı ifşa edersin ve

accidentally reveal it okay here's another one of other people

yanlışlıkla ifşa edersin tamam işte başka bir kişi

here's another one to get a foothold on something foothold on something yes

burada bir yere tutunmak için bir tane daha

yeah to to to to actually get well literally

aslında kelimenin tam anlamıyla iyileşmek için gerçekten bir

to to actually grip onto something that's it

şeye tutunmak için bu bu evet

yes let's have a look is it am i right yes i don't know let's have a look

bir bakalım bu doğru mu evet bilmiyorum hadi bir göz atalım

reveal to take control of the situation or the

durumun kontrolünü ele geçirmeyi açığa vurun veya

great grip of something so literally you could be i'm taking a

bir şeyin büyük kavrayışını tam anlamıyla siz olabilirsiniz Bay Duncan'ın ayağını tutuyorum

foothold on mr duncan uh or you could be climbing and you get

ya da tırmanıyor olabilirsin ve

a foothold just something to support you to help

bir dayanak alırsın, seni destekleyecek bir şey

you climb maybe literally or as you say take control of a

tırmanmana yardımcı olur, belki kelimenin tam anlamıyla ya da bir durumun kontrolünü eline al derken bir şeye

situation you get a foothold on something it's

tutunursun, bu

another one we'll have what we'll have a couple of

başka bir biz elimizde olanı alacağım birkaç tane

more and then we're doing the sentence game the sentence game is coming up

daha ve sonra cümle oyunu yapıyoruz cümle oyunu geliyor

everyone so don't worry the sentence game is

herkes bu yüzden merak etmeyin cümle oyunu korkmak için

coming to get cold feet somebody mentioned to get cold feet

geliyor birisinin korkmaktan bahsettiği söylendi

now who mentioned to get cold feet mohammed ahmed the

şimdi kim mohammed ahmed

hammer did somebody else did as well i think

çekiçten bahsetmişti başka biri de yaptı mı sanırım

uh but yes no yeah exactly mohammed's mentioned that to get cold feet

uh ama evet hayır evet tam olarak mohammed bundan bahsetmişti, bu fikrini

that means you have a change of heart uh you for example

değiştirdiğin anlamına gelir uh sen mesela

i have decided that i'm going to enter this

ben gitmeye karar verdim bu

uh talent competition tell that competition but then as

uh yetenek yarışmasına girmek için o yarışmayı anlat ama sonra

as it gets closer and closer to the day i might get more and more nervous and

gün yaklaştıkça daha da gerginleşebilirim ve

think think of pulling out and not doing it

çekilmeyi ve yapmamayı düşünebilirim

and mr duncan might say are you getting cold feet

ve Bay Duncan başka bir konuda çekiniyor musun diyebilir yapacağımı

in other words are you thinking about not doing what you said you were going

söylediğin şeyi yapmamayı mı düşünüyorsun

to do you might be you might have said you're

going to get married and then as the wedding day

evleneceğini söylemiş olabilirsin ve sonra düğün günü

gets close you think i don't think i want to to marry that person after all

yaklaşırken onunla evlenmek istemediğimi düşünüyorsun sonuçta

ooh dude i think i'm getting cold feet so you have a change of heart

ooh ahbap sanırım çekiniyorum bu yüzden

to lose courage or to back out of something

cesaretini kaybetmek ya da bir şeyden vazgeçmek için fikrini değiştiriyorsun

yes you lose courage you back out you change your mind

evet cesaretini kaybediyorsun geri adım atıyorsun fikrini değiştiriyorsun bir

you want to do something maybe mr steve wants to

şey yapmak istiyorsun belki Bay Steve istiyor

enter the talent contest but maybe then he he

yetenek yarışmasına gir ama belki o zaman

has cold feet he gets cold feet he decides to not do it he loses

üşür üşür üşür yapmamaya karar verir cesaretini kaybeder vazgeçer

his courage he will back out he will change

his mind nissa's uh feet are swollen swollen up why very

fikrini değiştirir nissa'nın ayakları şişmiş şişmiş neden çok

sorry yes are you pregnant yes because pregnant

üzgünüm evet hamile misin evet çünkü hamile

women when women get pregnant everything gets

kadınlar hamile kaldıklarında ayaklarınız dahil her şey büyür,

bigger including your feet so i've heard

bu yüzden

uh marcia says that their feet are very ugly

uh marcia'nın ayaklarının çok çirkin olduğunu söylediğini duydum, biz

well we're very most i mean you know most people uh aren't fond of feet are

çok fazlayız yani çoğu insan ayaklardan hoşlanmaz,

they there are some people that have got a

öyle mi? Birazcık bir kelimeye sahip olan bazı insanlar

bit of a the word is fetish isn't it mr zunken there are some people

fetiş, değil mi Bay Zunken, doğal olarak doğal olmayan bazı insanlar var,

that uh have a have a

natural unnatural i would say it was unusual

attraction to people's feet they get they get

insanların ayaklarına alışılmadık bir çekim olduğunu söyleyebilirim,

turned on or excited when they see sexually

tahrik olurlar veya heyecanlanırlar. cinsel olarak

okay they never see i managed to avoid saying that and then you just say it

tamam görüyorlar asla görmüyorlar bunu söylemekten kaçınmayı başardım ve o zaman

well if we we're talking about or you know if we're talking about feet we've

iyi söyle eğer konuşuyorsak veya ayaklardan bahsediyorsak bilirsin

got to talk about all aspects yes so some people like like feet very

tüm yönleri hakkında konuşmalıyız evet bu yüzden bazı insanlar Ayakları çok severler

much they actually they actually want to be near feet i

aslında ayakların yakınında olmak isterler

don't know why because feet are the most disgusting

neden bilmiyorum çünkü ayaklar en iğrenç

things ever they they go inside your sweaty

şeylerdir terli çoraplarının içine girerler

socks well i presume and then they they go inside your sweaty shoes

eh sanırım sonra terli ayakkabılarının içine girerler

and you walk around and then you take your your socks off and they stink

ve sen yürürsün etrafta dolaşıyorsun ve sonra çoraplarını çıkarıyorsun ve kokuyorlar

and then someone wants to be near them well maybe you wash them first i don't

ve sonra biri yanlarında olmak istiyor belki önce onları yıkarsın bilmiyorum fetiş fetiş

know i i've never come across anybody who's what's that

ne anlama geliyor bu

all about fetish a fetish what does that mean

ne anlama geliyor hiç kimseye rastlamadım ortalama

fetish means something something that you are

fetiş,

especially attracted to or something that gives you excitement

özellikle çekici olduğunuz bir şey veya bazı insanların alışılmadık olduğunu düşünebileceği size heyecan veren bir şey anlamına gelir

where some people might think was unusual yes

well fetish is the the thing that you you can't stop yourself from having or

evet fetiş, sahip olmaktan veya yapmaktan kendinizi alıkoyamayacağınız şeydir,

or doing it's something that draws you so maybe you see a pair of

sizi çeken bir şeydir belki bir çift ayak görüyorsun

feet and perhaps you you want to be near them

ve belki de ayaklarını çok seviyorsan onların yanında olmak istiyorsun i i

if you like feet very much i i i really can't understand why anyone

ben gerçekten anlamıyorum neden biri başka birinin ayağının

would want to be near someone else's feet well we might have

yanında olmak ister ki

people watching now who are fond of feet yes

şu anda ayakları seven insanları izliyor olabiliriz evet

and we don't wish to be appearing discriminatory no i'm not discriminating

ve ayrımcı görünmek istemiyoruz hayır ayrımcılık yapmıyorum

you know if if it floats your boat if your boat is floated by stinky feet

teknenizi yüzdürüp yüzdürmediğini bilirsiniz tekneniz kokmuş ayaklarla yüzüyorsa

and you like to lick them and suck them and whatever you want to do with them

ve onları yalamaktan ve emmekten hoşlanıyorsanız ve onlarla ne yapmak isterseniz yapın

it's fine by me whatever you do in your own time is your own affair

bana göre sorun yok kendi zamanında ne yaparsan yap kendi işin

however disgusting it might be however disgusting it might be

ne kadar iğrenç olursa olsun ne kadar iğrenç olursa olsun

right so another foot idiom and then we will have the sentence game

doğru olabilir yani başka bir ayak deyimi ve sonra cümle oyunumuz olacak

are you ready to be on your toes to be on your toes on your toes

hazır mısın parmak uçlarında olmaya hazır mısın ayak parmaklarında ayak parmaklarında mı ayak

are you on your toes on your toes that means uh mr duncan that you are you're

parmaklarında mı bu uh Bay Duncan

ready for action yeah i think you're on your toes you're you're ready

harekete hazır olduğunuz anlamına gelir evet bence parmak uçlarınızdasınız hazırsınız bir

you're ready to do something uh you're excited a little bit a little

şeyler yapmaya hazırsınız uh biraz

bit more definite than that though imagine

daha heyecanlısın bundan biraz daha kesin gerçi sadece

a mere cat okay have you ever seen a meerkat

bir kedi düşün tamam mı hiç mirket gördün mü

i've seen the advert they meer cats they always

reklamı gördüm onlar meer kedileri hep böyle

like that do you want to give me a cat come on mr steve

seviyorlar bana kedi vermek ister misin hadi bayım steve

we're like two mere cats

biz iki kedi gibiyiz

do you want to buy any insurance no one's going to get that reference

herhangi bir sigorta satın almak istiyor musunuz kimse bu referansı almayacak

see now why not that is based in the uk because that is a uk company well but

şimdi bakın neden bu İngiltere merkezli değil çünkü bu bir İngiltere şirketi ama

some people you say that people knew about the the the the battery

bazı insanlar insanların bunu bildiğini söylüyorsunuz. pil

advert the jurisdiction because duracell is a worldwide

reklamı yetki alanı çünkü duracell dünya çapında bir

company well compare the market might be worldwide as well compare the

şirkettir iyi karşılaştırın pazar dünya çapında olabilir karşılaştırın

market is a uk based company which we've just promoted

pazar az önce terfi ettirdiğimiz İngiltere merkezli bir şirkettir bu

so we wait for the check by the way um comparethemarket.com

nedenle bu arada um Comparethemarket.com'a

you owe us a hundred thousand pounds and also duracell

borçlu olduğunuz kontrolü bekliyoruz bize yüz bin pound ve ayrıca duracell

now duracell you are a big multinational company

şimdi duracell sen büyük bir çok uluslu şirketsin

so i think maybe half a million for you okay

bu yüzden senin için belki yarım milyon düşünüyorum tamam

so half a million from duracell and comparethemarket.com

öyleyse duracell ve Comparethemarket.com'dan yarım milyon

okay a hundred thousand that will do it by lena lena's off i'm not surprised uh

tamam lena tarafından yapacak yüz bin lena kapalı i' şaşırmadım uh

it's all this talk of feet yes let's put her off yes to be on your

tüm bu ayak konuşması evet hadi onu erteleyelim evet ayak parmaklarının üzerinde olmak için evet bunu

toes oh yes we'll be doing that weren't we

yapıyor olacağız parmak uçlarında olmak için parmak uçlarında olmayacak mıydık parmak

to be on your toes to be on your toes are you on your toes

uçlarında mısın

so like the meerkats you see you are always

mirketler görüyorsun sen her zaman

what what's what's going on what's going on mr duncan what happened there

ne oluyor neler oluyor neler oluyor bay duncan orada ne oldu

it's like a technical hit was that us moving or that

sanki teknik bir darbe oldu hareket etmemiz mi yoksa

we're not on your toes are you but mr duncan i don't know during this live

tetikte değiliz değil mi siz ama bay duncan bilmiyorum bu sırada canlı

stream i don't know what that were on your toes that wouldn't have happened

yayın ayak parmaklarında

to be ready and alert ready and alert you're always ready like meerkats

hazır ve tetikte olmayacak ne vardı bilmiyorum hazır ve tetikte her zaman mirketler gibi hazırsın

yes ready for action so somebody if you're going to do a

evet eyleme hazır yani birileri

presentation your boss wants to do your presentation he might say are you on

senin sunumunu yapacaksan patron sunumunuzu yapmak istiyor diyebilir ayak

your toes are you ready ready to do something to

parmaklarınızın üzerinde misiniz hazır olmak için bir şeyler yapmaya hazır mısınız tetikte olun

be ready alert you've got a bit of adrenaline

biraz adrenalininiz var um evet evet

going um yes yes yes indeed to be on tiptoes is

evet gerçekten de parmak uçlarında olmak

the same meaning says marietta to be on tiptoes means you are

aynı anlama gelir Marietta parmak uçlarında olmak demek

treading carefully or you're doing something in a careful way you don't

dikkatli yürüyorsun ya da bir şeyi dikkatli yapıyorsun kimseyi

want to upset anyone so you are on your tiptoes you

üzmek istemiyorsun yani parmak uçlarındasın parmak uçlarında

are walking on your tiptoes i suppose you could also you could also

yürüyorsun sanırım

say walking on eggshells as well so you are trying not to upset

yumurta kabukları üzerinde yürümek de diyebilirsin ayrıca

or annoy anyone you are walking on eggshells you are being very careful

kimseyi üzmemeye, kızdırmamaya çalışıyorsun yumurta kabuğu üzerinde yürüyorsun ne söylediğine çok dikkat ediyorsun

of what you say so it is different it is different yes

yani farklı bu farklı evet parmak

walking on tiptoes you you don't want to upset anyone you're being very quiet

uçlarında yürümek sen kimseyi üzmek istemiyorsun çok sessiz

uh but if you are uh what was it what's the one we were doing

ah ama eğer öyleysen o neydi o neydi biz ne yapıyorduk bay

mr duncan no i've forgotten it already what what's the one we were doing on

duncan hayır çoktan unuttum zaten parmak uçlarında ne yapıyorduk

your tiptoes yes that one so if you're on your toes that

evet o o yani parmak uçlarındaysan bu sensin

means you're ready for action yes you can be light on your feet as

demektir harekete geçmeye hazırız evet siz de ayaklarınızın üzerinde hafif olabilirsiniz evet

well yes thank you for your lessons says lena

dersleriniz için teşekkür ederim diyor lena

oh hello lena sorry i didn't say hello to you earlier i'm sorry about that

oh merhaba lena üzgünüm size daha önce merhaba demedim, bunun için üzgünüm

little is off lena's going okay so hello and goodbye

biraz yanlış gidiyor lena tamam öyleyse merhaba ve elveda

sometimes it happens palmyra says that her husband

bazen olur palmyra kocasının

walks 20 to 30 kilometers every day that's a lot that's a lot that must be

her gün 20 ila 30 kilometre yürüdüğünü söylüyor bu çok fazla bu çok fazla devam edilmesi gereken

go on it's about 20 miles that's about 15 20

yaklaşık 20 mil yani yaklaşık 15 20

miles something like that you walked 20 miles

mil öyle bir şey 20 mil yürüdün öyle mi bu

is that that what what yes no there's about three

ne evet hayır yaklaşık üç tane

it's about two kilometers in a mile something like

bir milde yaklaşık iki kilometre öyle bir şey

that i have no idea so maybe about maybe about 10 miles yes can someone

hiçbir fikrim yok bu yüzden belki yaklaşık 10 mil kadar evet biri

convert that to miles for us i think it's

bunu bizim için mile çevirebilir mi

i think it's about two points something kilometers to a minute can someone not

sanırım iki nokta kadar bir şey kilometreye bir dakika birisi yapabilir mi

convert it so maybe we'd like to know and then we can change the subject

dönüştürmeyin bu yüzden belki bilmek isteriz ve sonra konuyu değiştirebiliriz

it's probably only us that uh is measuring distance

muhtemelen sadece biziz mesafeyi

in miles the feet are going by the way say goodbye to the feet are we done with

mil cinsinden ölçüyoruz ayaklar gidiyor bu arada ayaklara veda edin ayaklarla işimiz bitti mi

feet idioms we have well we have lots more but we're

iyi sahip olduğumuz deyimler daha çok şeyimiz var ama

running out of time because now steve guess what can you guess is it the

zamanımız azalıyor çünkü şimdi steve tahmin edin ne tahmin edebilirsiniz bu

sentence game mr duncan

cümle oyunu mu bay duncan ne

what i think mr steve we weed a little bit there

düşünüyorum bay steve biraz otları ayıkladınız çok

you got so excited we weed with excitement well a lot of people are

heyecanlandınız heyecanla otları pek çok insanlar

excited andy's probably just waiting for this to happen so after

heyecanlı andy muhtemelen bunun olmasını bekliyor o yüzden üçten sonra

three let's play

hadi

the sentence game shall we try again let's play the sentence game

cümle oyunu oynayalım tekrar deneyelim hadi cümle oyunu oynayalım

oh there must be an easier way of not earning a living

oh hayatımı kazanmamanın daha kolay bir yolu olmalı

i've cocked my hat mr duncan steve has cocked

şapkamı kaldırdım bay duncan steve sahip

i've cocked my hat ready for the cock you see we have you cock your hat it

ben şapkamı horoz için hazırladım görüyorsun şapkanı kaldırıyoruz bu, aletimi hiç görmediysen

means you have it slightly over to one side if

bir tarafa biraz sahip olduğun anlamına gelir,

you've never seen my cock you are in for a treat because you are

bir ziyafet içindesin çünkü

going to see it it is going to pop up in a it's a funny color what

onu göreceksin komik bir renk olarak çıkacak

why did you ruin that here we go then we are playing the sentence game

neden mahvettin bunu işte başlıyoruz o zaman cümle oyunu oynuyoruz

and today we are using the letter d there are many words you can you can

ve bugün d harfini kullanıyoruz d ile başlayabileceğiniz birçok kelime var

begin with d like delicious and delicate

lezzetli gibi ve narin

mr steve mr steve is very delicate he's very fragile i think i'm quite

bay steve bay steve çok narin o çok kırılgan bence ben oldukça

robust yeah thank you oled

güçlüyüm evet teşekkür ederim oled

d so we are looking at words beginning with

d bu yüzden d ile başlayan kelimelere bakıyoruz

d a couple of rules first of all i have to explain to steve

birkaç kural öncelikle steve'e açıklamalıyım

don't give the answer please don't give the answer i only did

cevap vermeyin lütfen cevap vermeyin

that once i'm not testing you

bunu sadece bir kez yaptım sizi test etmiyorum bu

so here we go the sentence game everyone are you ready to play the sentence game

yüzden cümle oyununa başlıyoruz herkes cümle oyununu oynamaya hazır mısınız

because we are going to play the sentence game right now

çünkü şu anda cümle oyunu oynayacağız bu

so we are looking for words one word or maybe two words beginning with d

yüzden arıyoruz kelimeler bir kelime veya belki cümlede d duncan ile başlayan iki kelime o

duncan in the sentence so let's play the first

yüzden hadi ilk

sentence game right now it's on the screen there are two missing

cümle oyununu oynayalım şu anda ekranda iki eksik

words mr steve two missing words two missing words both

kelime var mr steve iki eksik kelime ikisi de

beginning with d both six letters long

d ile başlayan iki eksik kelime ikisi de altı harf uzunluğunda yani

so the sentence game six letters so we have a missing word there and a

cümle oyunu altı harf yani bizde eksik bir kelime var ve orada

missing word there my family something

eksik bir kelime var ailem benden

on me to earn a something wage my family something on me to earn

bir şey kazanmak için benden bir şeyler maaş ailem benden bir

a something range but what could it be that is today's first sentence game

şeyler kazanmak için bir şey aralığı ama ne olabilir ki bu bugünün ilk cümle oyunu

answers english addict live this is live by the

cevapları ingilizce bağımlısı yaşa bu canlı bu şekilde hala yaşıyoruz hala

way we're still live we're still live now

yaşıyoruz şimdi

this is live as well and this and this and this

bu da canlı ve bu ve bu ve bu bu bu da

this is this is live as well that that's live

yaşıyor ki bu da canlı ben

i'm live the apples in the tree they are also live

yaşıyorum ağaçtaki elmalar onlar ayrıca yaşa

so my family something on me to earn something wage i can't think of

bu yüzden ailem üzerimde bir şey kazanmak için bir şey maaş

the first one mr duncan i can think of the second one

birincisi aklıma gelmiyor bay duncan ikinciyi düşünebiliyorum

is the second word duncan no it isn't to earn a dunkin wade yes i

ikinci kelime duncan hayır dunkin wade kazanmak değil evet

i wish one day that i would earn a dunkin wage

keşke bir gün bir dunkin maaşı alacağımı

i'm still waiting very patiently youtube

hala çok sabırla bekliyorum youtube

it's not enough to retire on this is not enough it's not enough to live on

emekli olmaya yetmiyor bu yeterli değil bir gün yaşamaya yetmiyor mu oh oh evet

for a day did oh oh yes we've got a few d words yes oh i see

birkaç kelimemiz var evet oh görüyorum

thank you oh yes we have a lured allured also we have zoe

teşekkür ederim oh evet cezbedici bir cezbedicimiz var ayrıca zoe'muz var

oh we have gula gulamero or gulomero

oh gula gulamero veya gulomero

or also zoran hmm interesting quite a few coming

veya ayrıca zoran hmm ilginç epeyce geliyor oh

through oh yes marietta my cock is ready

evet marietta benim aletim hazır bununla

we are almost out of time with this one so a couple of more so we have my family

neredeyse zamanımız kalmadı yani birkaç dahası,

something on me to earn a something wage so my family well

ailemde bir şey maaş kazanmak için üzerimde bir şey var, bu yüzden ailem iyi,

if your family needs something what

eğer ailenizin bir şeye ihtiyacı varsa,

would you describe it as what is they rely on you

bunu ne olarak tanımlarsınız, size güveniyorlar, evet, size

yes they say they need you they need you rely to earn

ihtiyaçları olduğunu söylüyorlar, kazanmak için size ihtiyaçları var,

a what so you need enough money to live so

ne yani yaşamak için yeterince paraya ihtiyacın var bu yüzden

my family something on me to earn a something wage

ailem benden bir şey kazanmak için bir şey maaş kazanmak için

we are almost running out of time with this one

neredeyse zamanımız tükeniyor bununla

five more seconds

beş saniye daha

mr cock come on i love mr cockerell i really do

Bay Horoz hadi Bay Cockerell'i seviyorum gerçekten

well uh i've got to say that marietta was the first to get both words

iyiyim uh bunu söylemeliyim Marietta her iki kelimeyi de alan ilk kişiydi

oh very good and marietta very good so the answer

oh çok iyi ve marietta çok iyi bu yüzden cevap

my family something on me to earn a something wage but what is the answer

ailem bir ücret kazanmak için üzerimde bir şey var ama cevap nedir cevap evet

the answer yes go on the answer is

devam et cevap

my family depend on me to get a decent wage to earn

ailem iyi bir maaş almak için bana bağlı

uh my family depend on me to earn a decent wage

Ailem iyi bir maaş kazanmak için bana güveniyor,

so depend is what steve if you depend on something rely

bu yüzden Steve'in ne olduğuna bağlı, eğer bir şeye bağlıysan,

they rely on you that's it you have to do it

sana güveniyorlar, işte bu, bunu yapmak zorundasın, bu

so you need that person maybe in your life or you need them to help

yüzden belki hayatında o kişiye ihtiyacın var ya da onlara ihtiyacın var. size yardım

you or you need them to to give you

etmelerine veya size bir şey vermelerine ihtiyacınız var,

something for example in this sentence a decent wage so when something is

örneğin bu cümlede makul bir ücret yani bir şey düzgün olduğunda

decent it is appropriate so the wage

bu uygundur, böylece

that you think you deserve would be a decent wage

hak ettiğinizi düşündüğünüz ücret makul bir ücret olur,

i depend on you for a decent wage

makul bir ücret için size güveniyorum

you might have to wait a bit longer steve well um

biraz daha beklemem gerekiyor steve pekala um yardımcı

co-lord i think he'll say colon don't be abusive

lord bence iki nokta üstüste diyecek tacizci olma

says depend and double oh so that double would fit a double wage a double

bağımlı ve çift oh diyor ki bu iki

byte double wage would be lovely so yeah that would fit definitely

kat çifte ücrete uysun çift bayt çifte ücret güzel olurdu bu yüzden evet bu uygun olur kesinlikle

i would be grateful for a single wage to be honest or even half

tek bir maaş için minnettar olurum dürüst olmak gerekirse hatta yarım

a wage that would be very nice thank you youtube youtube i'm talking to you

maaş bile çok güzel olur teşekkür ederim youtube youtube seninle konuşuyorum

youtube a lot of people have used the word

youtube bir çok insan

demand that's the first word and that

ilk kelime olan talep kelimesini kullandı ve

grammatically wouldn't be correct no you don't demand on a person

dilbilgisi olarak olmazdı 'doğru ol hayır bir kişiden talepte bulunmazsın

you you can demand something you can demand

bir şey talep edebilirsin

an action but you can't demand on someone so you don't demand on

bir eylem talep edebilirsin ama birinden talep edemezsin bu yüzden talep etmezsin

you might put pressure on so you might say there if we didn't

baskı yapabilirsin yani orada diyebilirsin eğer biz

worry about the word my family put pressure on me

ailemin

to earn a decent wage so if you put pressure on someone it means you are

iyi bir maaş almam için bana baskı yaptığı sözü hakkında endişelenmedim, bu yüzden birisine baskı yaparsanız bu, onu

forcing them to do it or you are putting a lot of pressure

bunu yapmaya zorluyorsunuz demektir veya onlara çok fazla baskı uyguluyorsunuz,

onto them you are putting pressure on someone

birine baskı uyguluyorsunuz demektir

a number yes so grammatically demand wouldn't be correct

bir sayı evet yani gramer olarak talep doğru olmaz

no that wouldn't fit in with the with the phraseology

hayır bu deyime uymaz

a lot of people got the uh got that in the end

çoğu insan anladı uh sonunda

so well done well done everyone next one we are playing the sentence game we have

çok aferin herkese aferin sıradaki cümle oyununu oynuyoruz biz

another 23 minutes 23 minutes left

23 dakika daha 23 dakika kaldı

and then we are going mr steve is going to make a tea cake and a cup of tea

ve sonra gidiyoruz bay steve hızlıca bir çay keki ve bir bardak çay yapacak

quickly anna kobe says does it depend or depends

anna kobe bunun birine bağlı mı yoksa bağlı mı olduğunu söylüyor, bu yüzden

depend they depend on someone so if you depend it means that is

bağımlıysanız bu

actually the thing you are doing you depend

aslında Yaptığınız şey

on them i know what you mean because also if you are making a choice

onlara bağlı, ne demek istediğinizi biliyorum çünkü ayrıca bir seçim yapıyorsanız

or maybe a possible outcome you might say

veya olası bir sonuç varsa, bunun

it depends which is a different thing so that refers to whether something will

hangisinin farklı bir şey olduğuna bağlı olduğunu söyleyebilirsiniz, yani bu, bir şeyin

happen or not maybe you have more than one

olup olmayacağına atıfta bulunur, belki daha fazlasına sahipsiniz. sonucun birden fazla

choice of an outcome or the way something will turn

seçimi veya bir şeyin nasıl sonuçlanacağı yani

out so will you come tomorrow to my party

yarın partime gelecek misin bu yağmur

it depends it depends if it rains or not so that's a very different usage

yağıp yağmamasına bağlı yani orada çok farklı bir kullanım

there yes different usage anyway let's have

evet farklı bir kullanım neyse hadi bir tane daha alalım cümleyi

another one we are playing the sentence game on a

oynuyoruz bir

sunday afternoon

pazar öğleden sonra oyun

ah uh malia nasrat says

ah uh malia nasrat

right here's another sentence game we have nine letters and two letters

işte başka bir cümle oyunu diyor dokuz harfimiz var ve iki harfimiz var

don't forget they all begin with the letter d d

unutmayın hepsi d harfiyle başlıyor

for delicate d duncan duncan yes me

narin d için d duncan duncan evet ben

dense yes

yoğun evet

do you still is that word still used i don't think i think it's a little bit

hala o kelime hala kullanılıyor mu biraz arkaik olduğunu düşünmüyorum

archaic yeah we don't normally say dance so

evet normalde dans demeyiz bu yüzden

dance means a person who's not very clever a

dans çok zeki olmayan bir kişi anlamına gelir

little bit stupid yes quite often in the olden days in the

biraz aptal evet oldukça sık eski günlerde sınıfta

classroom they would make someone wear a pointed

birisine sivri uçlu giydirirlerdi

hat on their head with a large d on the

kafalarında önlerinde büyük bir d olan bir şapka

front and that was there to embarrass them to

ve onları

shame them in front of the other students isn't

diğer öğrencilerin önünde utandırmak için oradaydı

that horrible what a horrible thing to do

o kadar da korkunç değil ne korkunç bir şey

but that's what they used to do they just used to make if a kid in the class

ama eskiden yaptıkları buydu sınıftaki bir çocuğun

was thought to be thick they would make him wear a

şişman olduğu düşünülürse ona

pointed hat with d on the front and then everyone

önünde d harfi olan sivri uçlu bir şapka taktırırlar ve o zaman herkes

would know that he's he's considered a little bit stupid

onun biraz aptal olarak görüldüğünü bilir ki bu

which is not very nice we are all stupid really aren't we we don't

pek hoş değil hepimiz aptalız gerçekten değil biz

know speak for yourself we're all stupid well we don't

bilmiyoruz kendi adına konuş hepimiz aptalız pekala değil mi

we can all do stupid things we don't know everything

hepimiz aptalca şeyler yapabiliriz

i know but we can all do silly stupid things at times we can all appear stupid

bildiğim her şeyi bilmiyoruz ama hepimiz bazen aptalca aptalca şeyler yapabiliriz eğer sen yaparsan hepimiz aptal görünebiliriz

if you talk about a subject yes if you talk about a subject

bir konu hakkında konuş evet hakkında hiçbir şey bilmediğin bir konu hakkında konuşursan

about which you know nothing you you will seem stupid

aptal gibi görünürsün evet tavrın

yeah your attitude will something with nine letters your attitude will

something how well you something here two letters nine and two

dokuz harfli bir şey olacak

so this is the new sentence game your attitude

tavrın bir

will something how well you something here

şey yapacak ne kadar iyi sen burada bir şey

i think this is quite an easy one in fact we are getting

bence bu oldukça kolay bir

we're getting some answers already straight away oh

soru aslında alıyoruz bazı cevapları hemen alıyoruz oh

well done a lot of a lot of correct answers can i give you a big thumbs up

aferin pek çok doğru cevap sana büyük bir başparmak verebilir miyim

well done a lot of correct answers and almost

aferin pek çok doğru cevap ve

that almost deserves a round of applause almost demonstrate is too long

neredeyse bir alkışı hak ediyor neredeyse göstermek çok uzun evet

yes your attitude will something so maybe if you do something

tavrınız bir şey yapacak yani belki şimdi bir şey yaparsanız belki

now perhaps in the future it will decide or something else

gelecekte belki karar verecek veya başka bir şey

something else so that word begins with d but it's another word

yani kelime ile başlayan başka bir şey d ama

much longer with nine letters you see so your attitude will something how well

dokuz harfli çok daha uzun başka bir kelime bu yüzden tavrınız bir şey yapacak ne kadar iyi

you something here i think this one's quite

burada bir şey bence bu oldukça

an easy one we'll give it five more seconds

kolay bir kelime ona beş saniye daha vereceğiz

well done wow

aferin vay canına bugün

we are getting a lot of correct answers today

birçok doğru cevap alıyoruz

we really are

biz gerçekten

olga says i'm trying my best but i couldn't guess any proper word

olgayız der elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum ama düzgün bir kelime tahmin edemedim

but people here are so quick don't worry olga even if you don't know the words

ama buradaki insanlar çok hızlı merak etme olga kelimeleri bilmesen bile

you will still learn the words and how they are used so this

kelimeleri ve nasıl olduklarını öğreneceksin bu

game is not to test you it is

oyun sizi test etmek için kullanılmadı,

also there for fun and also it is there to help you learn some new

aynı zamanda eğlence için var ve ayrıca bazı yeni kelimeler öğrenmenize yardımcı olmak için var, bu yüzden

words so even if you don't know these you will still learn the words anyway

bunları bilmeseniz bile yine de kelimeleri öğreneceksiniz

demonstrators got 10 letters of sorry sorry

göstericiler 10 özür mektubu aldı özür dilerim

it is a good answer though oh your attitude will

bu iyi bir cevap ama oh tavrın

demonstrate how well you something that would fit yeah grammatically yes

sana ne kadar iyi uyacağını gösterecek bir şey dilbilgisi açısından evet

but we want nine letters nine letters nine

ama biz dokuz harf dokuz harf dokuz

letters okay another five seconds and then mr

harf istiyoruz tamam beş saniye sonra Bay

cockerell will come up and say hello five four three two

Cockerell gelip merhaba diyecek beş dört üç iki

one

bir bay

mr cockerell i think i think mr cockrell likes you mr steve

Cockerell sanırım Bay Cockrell senden hoşlanıyor Bay Steve

a lot of people got this so well done to everybody everybody words the answer

birçok insan bunu çok iyi yaptı herkese kelimeler cevap

or answers answers plural

veya cevaplar çoğul cevaplar evet doğru anladım doğru anladım teşekkür ederim

yes i got it right i got it right thank you and congratulations if you got

ve doğru anladıysan tebrikler

that right yes determine your attitude will determine

evet belirle tavrınız

how well you do here your attitude will determine so when we

burada ne kadar iyi yaptığınızı belirleyecek, tavrınız belirleyecek, yani

determine something it is almost like saying

bir şeyi belirlediğimizde, neredeyse

how it will turn out or how it will progress

nasıl sonuçlanacağını veya nasıl ilerleyeceğini söylemek gibi,

determine so maybe two things you might do that or that they will both

yani belki iki şeyi yapabilirsiniz, bunu veya her ikisi de

determine how well you do in the future you could you could use

ne kadar iyi belirleyecek gelecekte yapabilirsin karar ver kelimesini kullanabilirsin

the word decide it's not like nine letters but you could

dokuz harf gibi değil ama karar ver kelimesini kullanabilirsin

use the word decide yes your attitude will decide

how well you do here so if you have the the implication being that

you need to have a good attitude a positive

tutum olumlu bir

attitude and then you will do well marietta says dictate that's another

tutum ve sonra iyi yapacaksın marietta dikte diyor bu başka bir

good one yes your attitude will dictate

iyi evet tavrın dikte edecek bu yüzden

so i don't think it has the same seven number of words but

aynı yedi sayıda kelimeye sahip olduğunu düşünmüyorum ama

letters rather yes your attitude will dictate

harfler yerine evet

how well you do here i like that very good dictate

burada ne kadar iyi yapacağını tavrın belirleyecek ben bunun gibi çok iyi

exactly some very good answers today so how well you do

bugün tam olarak bazı çok iyi cevapları dikte et bu yüzden ne kadar iyi yaptığın

depends on your attitude and usually what you would be saying there is that

tavrına bağlıdır ve genellikle orada söyleyeceğin şey

you need to have a positive attitude is what that sentence so

olumlu bir tavır sergilemen gerektiğidir, bu cümlenin ne olduğudur, bu yüzden

if you want to learn english well your attitude will determine

ingilizceyi iyi öğrenmek istiyorsan tavrınız

how well you do here yes i'm often asked how do i learn english mr duncan

burada ne kadar iyi yapacağınızı belirleyecek evet bana sık sık ingilizceyi nasıl öğreneceğim soruluyor bay duncan

and i always say your attitude is one of the most important things

ve her zaman tavrınızın en önemli şeylerden biri olduğunu söylüyorum

so your attitude to to learning and studying and practicing will

bu nedenle öğrenmeye, çalışmaya ve pratik yapmaya yönelik tutumunuz

determine how well you do with your

ne kadar iyi yapacağınızı belirleyecek

english learning so the way you do it your attitude

İngilizce öğrenmenizle, yani bunu yapma şeklinizle, tavrınızla,

you must learn english every day you must learn some new words

her gün İngilizce öğrenmelisiniz,

every day like here that's what we're doing today we're talking about

burada olduğu gibi, her gün yeni kelimeler öğrenmelisiniz, bugün yaptığımız şey bu,

sentences and also new words as well luca arietti sounds

cümlelerden ve ayrıca yeni kelimelerden ve ayrıca luca arietti seslerinden bahsediyoruz.

very italian hi mr duncan hi mr steve nice to meet you this is the first time

çok italyanca merhaba bay duncan merhaba bay steve tanıştığımıza memnun oldum bu

i have seen you live on air wow thank you very much for joining us

sizi canlı yayında ilk kez görüyorum vay canına bize katıldığınız için çok teşekkür ederim

and i love new viewers i think that deserves maybe

ve yeni izleyicileri seviyorum bence bu

a round of applause shall we have a round of applause yes

bir alkışı hak ediyor olabilir mi alkışlar evet

here we go well done and welcome luca arietti thank you very much are you

işte başlıyoruz aferin ve hoşgeldin luca arietti çok teşekkür ederim

italian are you italian ask steve

italyan mısın italyan mısın steve sor tebrikler tebrikler

congratulations congratulations valentina says define you could use the

valentina kelimeyi tanımla diyor

word define how well you would do that define this

ne kadar iyi yapacağını tanımla bu

synonym yes define it will show it will reveal

eşanlamlıyı tanımla evet tanımla gösterecek ortaya çıkaracak, tanımlarında

it will determine so they are slightly different in their

biraz farklı olduklarını belirleyecek

in their definitions but yes it is all one thing leading to another

ama evet, hepsi bir şeyi diğerine

so your good attitude will take you in a positive direction your bad attitude

götürüyor, bu yüzden iyi tavrınız sizi olumlu yöne, kötü tavrınız

will take you in a negative direction luca is italian ah okay we

sizi olumsuz yöne götürecek luca is italian ah tamam

guessed correctly yes good guess on your part here we go

doğru tahmin ettik evet iyi tahmin senin adına işte bir

another one steve because we only have coming up to 12 minutes before we go

tane daha steve gidiyoruz çünkü

before we go to have our tea cake here's another one ah okay then

çay pastamızı içmeye gitmeden önce sadece 12 dakikamız var işte bir tane daha ah tamam o zaman yedi

we have seven and ten seven and ten beginning with d

ve on yedi ve on d ile başlayan

u something beginning with d seven letters

u bir şey d ile başlayan yedi harf d ile başlayan

an award for your ten letters beginning with d

on harfin için bir ödül

to you your job you something an award for your something to your job

sana bir şey senin işin bir şey senin işin için bir ödül

both of them beginning with the letter d d for duncan d for delicious d for

her ikisi de d harfi ile başlayan d duncan için d lezzetli d için süt

dairy dairy we are very fond of eating dairy

ürünleri için

products such as milk and yogurt and ice cream

süt ve yoğurt gibi süt ürünlerini ve dondurma

things like that d d you something an award for your

gibi şeyleri yemeyi çok severiz d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d d

something to your job seven and ten

iş bir şey için yedi ve on

oh that's a bit trickier mr duncan that's a little

oh bu biraz daha hileli Bay Duncan bu biraz

tricky well sometimes i make them easier and sometimes i make them a little

zor, peki bazen onları kolaylaştırıyorum ve bazen onları biraz daha zorlaştırıyorum

harder

yes ah well abdul's very quick uh and uh anna kobe

evet ah peki abdul çok hızlı uh ve uh anna kobe

very quick two suggestions okay for the first word well done we have

çok hızlı iki öneri tamam ilk kelime için aferin

some answers coming through done yes

bazı cevaplarımız var tamam evet ah oh

ah

oh well done well done zoo zika so zeke nice to see you back by

aferin aferin hayvanat bahçesi zika çok zeke güzel bu arada

the way you've got two words that definitely fit

görüşürüz kesinlikle uyan iki kelimen var

but are they the right ones

ama bunlar doğru mu

oh luke luke lucas says i often follow the recorded lessons but today i have

oh luke luke lucas genellikle kaydedilen dersleri takip ederim ama bugün

much more time because i'm on holiday you are very lucky i hope you enjoy your

çok daha fazla zamanım var çünkü tatildeyim çok şanslısın ben umarım tatilin tadını çıkarırsın

holiday i i i feel as if we need a holiday

i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i b b i b b i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i i b b b b b b b b b u na i i i i i i i italya'

well we've got friends in uh italy uh and we have been invited from the

da arkadaşlarımız var ve geçmişten davet edildik

past okay we met them on a work do a few

tamam onlarla birkaç yıl önce bir iş için tanıştık

years ago oh yes that was last year it was yes it feels

oh evet bu geçen yıldı evet

like a few years ago i can't remember her name offhand oh okay i'll try and

birkaç yıl önceymiş gibi hissettiriyor adını gelişigüzel hatırlayamıyorum oh tamam

remember her name it's not important well i want to

adını hatırlamaya çalışacağım önemli değil pekala

remember it because it's an interesting name

hatırlamak istiyorum çünkü ilginç bir isim

uh but it was interesting to me anyway carry on but but no one else

uh ama yine de benim için ilginçti taşı on ama başka kimse yok

you something an award for your something

sen bir şey bir ödül işine bir şey yedi

to your job seven and ten i think the first one might be easy

ve on bence ilki kolay olabilir şimdi

we are getting some correct answers coming through now

bazı doğru cevaplar

we are sujin yes good suggestion for the last word lewis uh irfan

alıyoruz sujin evet son söz için iyi bir öneri lewis uh irfan

richard valentina helene dude

richard valentina helene ahbap

we've already mentioned paolo beatrice

daha önce paolo beatrice malinoa'dan bahsetmiştik

malinoa

lots of suggestions you're cleverer than me because i couldn't think of a

benden daha akıllısın çünkü aklıma gelmedi aklıma

i couldn't think of it mr duncan oh okay i i

gelmedi bay duncan oh tamam ben

it just it does depend i mean sometimes if you if you're

sadece buna bağlı yani demek istediğim bazen eğer sen

thinking of certain words the other word might not appear in your head and this

bazı kelimeleri düşünüyorsun diğer kelime kafanda yer almayabilir ve bu

is one of the things about learning english and using english

ingilizce öğrenmenin ve ingilizceyi kullanmanın özelliklerinden biri

sometimes even for us sometimes there is a word we want to say

bazen bizim için bile bazen söylemek istediğimiz bir kelime var

and it it is a word we know but we can't we can't find it

ve o bildiğimiz bir kelime ama biz bunu

in our brain it does happen sometimes your brain freezes this is like a

beynimizde bulamıyoruz bazen oluyor beyniniz donuyor bu bulmaca gibi

crossword puzzle yes it is a bit like that yeah it's a

evet biraz öyle

crossword puzzle i've never been very good at crosswords

evet bulmacada hiç bu kadar iyi olmadım

no my father used to do very very

hayır benim babam çok çok

complicated cross crosswords we've got a paper in england called the

karmaşık çapraz bulmacalar yapardı, ingiltere'de the times adında bir gazetemiz var

the times and it's a it's a the cross words in the

ve bu, Times gazetesindeki çapraz kelimelerin

times newspaper are renowned for being very

çok çok zor olmasıyla ünlüdür

very difficult yes and my father used to do them and often

evet ve babam bunları yapardı ve sık sık

get them right okay used to take him about a week but he did

onları doğru anla tamam eskiden onu yaklaşık bir hafta alırdım ama

go now

gitti şimdi

had a very high vocabulary vocabulary i can't say the word vocabulary

çok yüksek bir kelime dağarcığına sahipti kelime dağarcığı kelimesini söyleyemem

vocabulary oh it's a difficult word to pronounce

oh bu telaffuz etmesi zor bir kelime ironik bir şekilde

ironically ironically the word vocabulary

kelime dağarcığı

vocabulary i can't mr duncan i can't pronounce my words today this is a great

kelimesini söyleyemem Bay Duncan bugün kelimelerimi telaffuz edemiyorum burası

place to come if you want to learn english

gelmek için harika bir yer ingilizce öğrenmek istiyorsan ben

if i can't pronounce it how can i expect to teach the

telaffuz edemiyorsam öğrencilere öğretmeyi nasıl bekleyebilirim bence

pupils i think

you should hang your head in shame okay that's it time's up

utanarak kafanı eğmelisin tamam bu kadar zaman

you something an award for your something to your job

sen bir şey işine bir şey için bir ödül

so zika was first to get both of them okay i haven't i haven't had time is up

yani zika ikisini de ilk alan oldu tamam yapmadım daha zamanım dolmadı oh

yet oh you are jumping the cock well the

horozu atlıyorsun peki

cock hasn't come up yes here he comes wait you should

horoz yukarı çıkmadı evet burada o gel bekle

recognize it don't you know what a cock is

tanımalısın bunu bilmiyor musun horozun ne olduğunu bilmiyor musun

it's one of these

bunlardan biri

it's getting very close to you i think it likes you i think that cockrell

sana çok yaklaşıyor sanırım senden hoşlanıyor horozun senden

likes you i think so hardly surprising he's only human you something

hoşlandığını düşünüyorum o kadar şaşırtıcı değil ki o sadece insan sen bir şey

an award for your something to your job yes we did quite

senin için bir ödül işinize yarayacak bir şey evet epeyce

get quite a few quite a few and the answer is

elde ettik epeyce epeyce ve cevap şu anda geliyor steve'in hamam böceği çıktığında

here it comes right now i like the way steve jumped there

oraya atlama şeklini seviyorum

when the cockroach i thought you jumped when the cockrell came off

that's just so sorry i just something else is going on here you see and it's

burada başka şeyler oluyor görüyorsunuz ve

funny when steve reacts to it

steve buna tepki verdiğinde komik

the answers are faster mr duncan okay we've got seven minutes the answer is

cevaplar daha hızlı oluyor bay duncan tamam yedi dakikamız var cevap

bing well done ezekiel was first lots of people got at least one if not

bing aferin ezekiel ilkti birçok insan her iki kelimeden de değilse en az birini aldı hak

both of the words you deserve you deserve

ediyorsun hak ediyorsun hak ediyorsun

deserve you deserve an award for your dedication to your job

işine kendini adadığın için bir ödülü hak ediyorsun özverin yani kendinden

your dedication so if you're talking about yourself

bahsediyorsan hayır

no i'm not but thank you steve all the same thank you it's very kind steve

değilim ama teşekkür ederim steve yine de teşekkür ederim çok nazik steve benim

thinks i deserve an award isn't that nice i think you have had one

bir ödülü hak ettiğimi düşünüyor değil ' t o kadar güzel sanırım sende bir tane vardı

haven't you i haven't oh no i'm still waiting for my play

değil mi ben yapmadım oh hayır hala play butonumu bekliyorum

button oh hello youtube youtube it's me again

oh merhaba youtube youtube yine benim evet

yeah that that stupid english guy i'm sorry

o aptal ingiliz herif özür dilerim

could you please send me my play button that you were supposed to send me

bana gönderir misin lütfen bana

many years ago i still i still haven't got my play button

yıllar önce göndermen gereken oynat düğmemi hala

my silver one and when i get to a million subscribers can i also have my

gümüş düğmem yok ve bir milyon aboneye ulaştığımda altın düğmemi de alabilir miyim, bu

golden one as well so i want my silver and my

yüzden gümüşümü ve

golden play button you owe me them you owe me

altın play butonumu bana borçlusun

those play buttons at least one of them anyway

o play butonlarını bana borçlusun en azından bir tanesi gümüş olan hadi

the silver one come on where's my prize where's my award 14 years

ödülüm nerede ödülüm 14 yıl

what do i have to do do i have to get on my my hands and knees

ne yapmalıyım dizlerimin üstüne çökmeliyim

and beg for my silver play button

ve gümüş oynat düğmem için yalvar

yes luca i do like italy it's it's one country in europe i've never

evet luca italya'yı seviyorum ama orası avrupa'da hiç gitmediğim bir ülke bu yüzden

been to though so i would love to go you deserve

gitmeyi çok isterim

an award for your dedication dedication so the the time and the effort the

özverin için bir ödülü hak ediyorsun bu yüzden zaman ve çaba

the attention that you give to something you dedicate your time your effort

ilgi bir şeye veriyorsun zamanını adaıyorsun çabanı

you dedicate yourself to a certain thing i think we've got time for

belirli bir şeye kendini adaıyorsun bence

one more one more so we're gonna have one more and then

bir tane daha vaktimiz var bu yüzden bir tane daha alacağız ve sonra

we're going we only have five minutes steve

gideceğiz sadece beş dakikamız var steve

i think today has gone very fast very fast

bence bugün çok hızlı çok hızlı geçti bu

so here's the final one of our sentence game

yüzden işte cümle oyunumuzun sonuncusu

today it's gone very quickly

bugün çok hızlı geçti bugünün

today's final sentence game they something

son cümle oyunu onlar bir şey

that you make a something soon

yaptığınız bir şey yakında

begins with d two words yes both begin with d d for

d ile başlıyor iki kelime evet ikisi de d ile başlıyor d için

can you think of a word that begins with d i suppose delicious

düşünebiliyor musunuz d ile başlayan bir kelime sanırım leziz leziz yedik leziz

delicious we've had delicious we've done delicious a lot there have been a lot of

leziz çok yaptık leziz bir sürü

delicious things delightful we are going to eat

leziz şey oldu leziz

some delicious tea cakes in a moment aren't

birazdan lezzetli çay kekleri yiyeceğiz değil mi

we we'll be finished here we are

biz olacağız burada bitirdik,

so they something that you make her something soon six

bu yüzden onu yakında bir şey yapacaksın altı

and eight letters this is the final one today there's a lot of

ve sekiz harfli bir şey bu bugün sonuncusu bugün çok fazla

comments today mr duncan marietta says i can't keep up with them all

yorum var bay duncan marietta onlara ayak uyduramayacağımı söylüyor

marietta says what is the play button well a play button is something you

marietta oynat düğmesinin ne olduğunu söylüyor peki Oynat butonu

press when you want something to play on a

bir

machine a dvd player or maybe on your computer

makinede, dvd oynatıcıda ya da belki bilgisayarınızda bir şey oynatmak istediğinizde bastığınız bir tuştur

however youtube gives awards to people who reach a certain number of

ama youtube belli bir abone sayısına ulaşana ödül veriyor

subscribers and and many people get them but i

ve çoğu kişi alıyor ama

haven't had mine so i'm supposed to have a silver play

benimkine sahip olmadım. bu yüzden size gönderecekleri gümüş renkli bir oynatma düğmesine sahip olmam gerekiyor ve

button that they send you and it's lovely it's in a little frame

bu çok hoş, küçük bir çerçeve içinde ve

and it says congratulations mr duncan well done

tebrikler Bay Duncan aferin diyor,

you've got yes well done but no haven't and i and soon when i

evet aferin ama hayır yapmadım ve ben ve yakında ben

eventually reach 1 million subscribers i will get a gold

sonunda 1 milyon aboneye ulaş altın bir

button a gold one wow

düğme alacağım altın bir tane vay

helene is going because she's saying goodbye because her husband

helene veda ettiği için gidiyor çünkü kocası

is waiting for coffee and cake well yes i should

kahve ve pastayı bekliyor evet evet bence de

think so by the way luca my friend in italy

öyle düşünmeliyim bu arada italya'daki arkadaşım luca'ya

uh is called juicy sorry juicy which is uh short for

sulu denir özür dilerim sulu uh

juicy juicy peeny just beanie i think which is very similar to a

sulu sulu peeny'nin kısaltması sadece bere bence bu bir giuseppe'ye çok benziyor

giuseppe oh i see which is a male name isn't it a

oh anladım hangisi bir erkek ismi İtalya'da

name for a man in italy is giuseppe so juicy is like a

bir adam için bir isim değil mi giuseppe çok sulu bir takma ad gibi bir

nickname a nickname okay then so they shorten the

takma ad tamam o zaman bu yüzden

name to juicy so i think her full name is giuseppina giuseppina

adı sulu olarak kısaltıyorlar bu yüzden onun tam adının giuseppina giuseppina olduğunu düşünüyorum

uh like giuseppe but giuseppina i think am i correct lucas so it's the female

uh giuseppe gibi ama giuseppina bence lucas'ı doğru muyum yani bu kadın

version i think it is the female version of

versiyonu sanırım giuseppe'nin kadın versiyonu

giuseppe i think i think it's quite a common name as well

sanırım oldukça yaygın bir isim olduğunu düşünüyorum ayrıca

giuseppe well i had a friend who whose parents were italian and his

giuseppe de ebeveynleri italyan olan bir arkadaşım vardı ve

name was uh was giuseppe giuseppe thank you

adı giuseppe giuseppe idi teşekkür ederim

my brain is going already the name we said 20 seconds ago

beynim zaten 20 saniye önce söylediğimiz isme gidiyor evet

yeah yes so they something that you make us something soon shall we play the

evet yani onlar bir şey ki bize yakında bir şey yapacaksın

sentence game before we go yes okay so we have we have us a few

cümle oyunu gitmeden önce evet tamam yani elimizde birkaç tane var

coming through but oh yes oh we are no i i can't see any

ama oh evet oh biz hayır i göremiyorum oh

oh yes i can see a couple of correct answers i can see a couple of correct

evet birkaç doğru cevap görebiliyorum birkaç doğru

answers yes oh luka's very quick yes luca

cevap görebiliyorum evet oh luka çok hızlı evet luca

also we have avent aveno yes aveno cadini

da bizde avent aveno var aveno evet aveno cadini

yes yes very good very good bye helen bye helena

evet çok iyi çok hoşçakal helen hoşçakal helena

see you later don't forget i am here tomorrow

sonra görüşürüz unutma yarın buradayım ne yapıyorum

what what what am i doing to myself you know one day i'm going to drop dead

kendime ne yapıyorum biliyorsun bir gün gidiyorum bunu yaparken düşüp ölmek

doing this i will just die and on my my on my death

sadece öleceğim ve ölüm

certificate on my death certificate it will say

sertifikamda ölüm sertifikamda

cause of death youtube that will be the official cause

ölüm sebebim yazacak youtube bu resmi sebep olacak

when i dropped dead from doing this too many times

bunu birçok kez yapmaktan dolayı

tiring myself out yes i am here tomorrow tomorrow

kendimi yormaktan ölüyorum evet ben burada yarın yarın

2 p.m uk time not this though it will be different it will be one of

14:00 İngiltere saati bu değil ama farklı olacak

my extra english live streams don't forget everything i

ekstra ingilizce canlı yayınlarımdan biri olacak yaptığım her şeyi unutma

do i do on sunday

pazar

wednesday and friday from 2 p.m uk time so that is what i'm normally on

çarşamba ve cuma İngiltere saatiyle 14:00'den itibaren yapıyorum yani ben buyum normalde açık ama

however during this month i'm doing some extra

bu ay ekstra

live streams extra can you believe it i'm doing extra

canlı yayınlar yapıyorum ekstradan ekstra

live streams i love maria's full name maria giovanna

canlı yayınlar yapıyorum maria'nın tam adını seviyorum maria giovanna

la rosa it's such a lovely name and also i like the way you roll your

la rosa çok güzel bir isim ve ayrıca kıçını yuvarlama şeklini de seviyorum

arse i can occasionally roll my arms occasionally it's four o'clock right

ara sıra kollarımı sallayabilirim saat dört tam o zaman

then so here's the answer here's the answer

işte cevap burada

we've got to be quick the answer is the sentence game the

hızlı olmalıyız cevap cümle oyunu

final one today they something that you make us something soon

bugün sonuncusu onlar bir şey, bize yakında bir şey yapacaksın

six and eight mr cockerell for the final time

altı ve sekiz bay yavru horoz son kez

do your thing have you enjoyed the cock being very

işini yap, horozun sana çok yakın olması hoşuna gitti mi,

close to you it's getting boring mr duncan is it oh

sıkıcı olmaya başladı mı bay duncan, bunun için özür dilerim, bu

sorry sorry about that

well that was honest maybe too honest so here is the

dürüsttü belki de fazla dürüsttü, işte

answer to the question or should i say the sentence game

sorunun cevabı burada mı demeliydim? cümle oyunumuzda

we have two and the answers are bing

iki tane var ve cevaplar bing

yes demand decision they demand that you make a

evet karar talep ediyorlar,

decision soon so if you demand something it means you want it now

yakında bir karar vermenizi talep ediyorlar, bu yüzden bir şey talep ederseniz, bu onu şimdi istediğiniz anlamına geliyor,

you are asking maybe in a strong or maybe angry way you demand something

belki güçlü veya belki kızgın bir şekilde bir şey talep ediyorsunuz,

you want it i demand my silver play button

onu istiyorsunuz i gümüşümü talep et düğmesi

marcia has said desire oh okay zuzika sorry as well as said

marcia arzu dedi oh tamam zuzika özür dilerim

desire and decision yes they desire that's

arzu ve karar dedi evet arzu ediyorlar bu arzu

desire would fit well done but desire is a little more is a little

iyi yapılır ama arzu biraz daha fazla biraz daha

softer and more gentle but it would fit yes so desire is

yumuşak ve daha yumuşak ama sığar evet yani arzu evet

yes you want it but but you're not in a hurry you desire something

istiyorsun ama acelen yok bir şey

but demand is you you're thumping the table with your fist

istiyorsun ama talep şu

but you didn't state that it had to be a you know

very forceful oh no it doesn't matter that's right yeah

t önemli olan bu doğru evet

i would fit it just happens that that's what it is

sığdırırdım sadece olur bu böyledir

decisions said that as well decision is just the thing that you decide on so

kararlar dedi ki karar da sadece senin karar verdiğin şeydir bu yüzden

maybe the conclusion or maybe the thing that you decide on

belki sonuç veya belki karar verdiğin şey

maybe a choice that you have you make a decision you come to a

belki de sana yaptırdığın bir seçim bir karar verdin bir karara vardın

decision and that's it steve we're done we're

ve bu kadar steve bitirdik bitirdik bitirdik

done we're done we are out of here inito yes

buradan çıktık evet veda

it is time to say goodbye you almost seem relieved

vakti geldi neredeyse rahatlamış görünüyorsun

are you relieved no well my my calves are aching mr poor mr steve's

rahatladın mı iyi değil baldırlarım ağrıyor bay zavallı bay steve'in

calves because i'm standing at a weird angle

baldırları çünkü ben tuhaf bir açıda duruyorum

you are although that's nothing new so we're off

siz öylesiniz ama bu yeni bir şey değil bu yüzden

for our our tea and tea cakes yes tea cakes they

çay ve çay keklerimiz için gidiyoruz evet çay kekleri

are delicious if you've never tried a tea cake

lezzetlidir, eğer hiç çay keki denemediyseniz size öneririm

i suggest you get on a plane right now go to the airport

hemen uçağa bin havaalanına git

drive to the airport get on a plane come here

havaalanına git uçağa bin buraya gel

and and you can have a delicious tea cake

ve lezzetli bir çay keki yiyebilirsin

absolutely lovely but don't forget also you have to wear your mask

kesinlikle çok güzel ama unutma

as well you have to wear your mask i'm going to say arrivedecci oh okay

maskeni de takmak zorundasın maske geldi diyeceğim oh tamam

very nice oh yes that's the only two i know

çok güzel oh evet bildiğim tek ikisi bu

sayonara goodbye yes sayonara does that mean go to sleep i'm not sure

but uh lovely to see you all and see you all hopefully

next sunday that's very nice mr steve bye-bye

çok güzel bay steve güle güle

mr steve is going look at that wasn't that slick

bay steve gidiyor bak bu o kadar da şık değilmiş fark ettin mi nasıl yaptığımızı

did you notice the way we did that i moved across as mr steve went away

fark ettin mi bay steve giderken karşıdan karşıya geçtim

very slick and professional really is so don't forget i'm back tomorrow i hope

çok düzgün ve profesyonel gerçekten bu yüzden unutma geri döndüm yarın umarım

you've had a good day jade says it's fantastic

iyi bir gün geçirmişsindir yeşim harika diyor

thank you very much i hope you've enjoyed this live stream

çok teşekkür ederim umarım bahçeden canlı yayında bu canlı akışı beğenmişsindir

live from the garden some people say is it real is that real behind you yes

it is i will prove it i will go over to the apple tree

elma ağacına gideceğim

and i will try to get an apple from the tree

ve ağaçtan bir elma almaya çalışacağım

okay i will do it now now i'm going to do it now okay

tamam şimdi yapacağım şimdi yapacağım tamam

i'm going over to the apple tree all right you see

elma ağacına gidiyorum tamam görüyorsun hadi

come on

there you see it is live there is a live apple

oraya bak canlı yayında canlı elma var

on my live stream i will do my impression now

canlı yayınımda şimdi izlenimimi yapacağım

oh oh what a pain oh ow

oh oh ne acı ah ah ah ah ah

ow oh my head oh yeah wow

başım ah evet

oh mommy

catch you tomorrow i am with you tomorrow

vay annecim yarın yakala seni yarın seninleyim yarın

i am a little bit tired bye to all my friends see you later

biraz yorgunum tüm arkadaşlarıma güle güle sonra görüşürüz

luis i am with you tomorrow from 2pm uk time this is mr duncan in the

luis yarın İngiltere saatiyle 14:00'ten itibaren sizinleyim ben

birthplace of english saying thanks for watching thanks for

ingilizcenin doğum yerindeki bay duncan izlediğiniz için teşekkürler

joining me here today and i will see you tomorrow from 2pm

bugün burada bana katıldığınız için teşekkürler ve yarın İngiltere saatiyle 2'den itibaren

uk time with my extra english live stream see you later

ekstralarımla görüşürüz ingilizce canlı yayın sonra görüşürüz

alligator see you in a while crocodile and of course until the next time we

timsah bir süre sonra görüşürüz timsah ve tabii ki bir dahaki sefere görüşene kadar sırada

meet whenever it may be you know what's coming next

ne olabilir biliyor musun

yes you do there's a spider on my finger look

evet parmağımda bir örümcek var örümceğe bak

the spider hello mr spider say hello to my viewers

örümceğe merhaba bay örümcek benimkine merhaba de izleyiciler

can you see the spider there is a spider on my finger hello

örümceği görebiliyor musunuz parmağımda bir örümcek var merhaba

mr spider hello goodbye everyone goodbye everybody

örümcek bey merhaba güle güle herkese bay örümcekten hoşçakalın

from mr spider

bye

and of course until the next time we meet here on youtube you know what's coming next yes you do

ve tabii ki bir dahaki sefere burada youtube'da buluşana kadar sırada ne olacağını biliyorsunuz evet

to tar for now

şimdilik tar'a gidin