D for Duncan / Live Monday Chat - 6th July 2020 / are you an English addict?

oh hello there hi everybody welcome to another special live stream here we are

oh merhaba herkese merhaba başka bir özel canlı yayına hoşgeldiniz işte o

then oh my goodness I can't believe it it's nice to see you here thank you very

zaman aman tanrım inanamıyorum sizi burada görmek ne güzel bana

much for joining me I'm in the garden now it is Monday we've made it to Monday

katıldığınız için çok teşekkür ederim bahçedeyim şimdi pazartesi pazartesiye kadar geldi

I know for some people Monday it's not a happy day I think it would be fair to

biliyorum bazı insanlar için pazartesi mutlu bir gün değil sanırım

say that for some people Monday is not a happy day however for others it is a

bazı insanlar için pazartesi mutlu bir gün değil ama diğerleri için

very nice day because you can share some time with me talking about the English

çok güzel bir gün çünkü benimle biraz zaman paylaşabilirsin İngilizce hakkında konuşurken

language in fact we can talk about anything really when you think about it

aslında her şey hakkında konuşabiliriz, gerçekten düşündüğünüzde

I'm standing in the garden right now it is a very windy day I must say we've had

şu anda bahçede duruyorum, çok rüzgarlı bir gün Bir

some very strong winds overnight and well fortunately all of the trees in the

gecede çok güçlü rüzgarlar aldığımızı söylemeliyim ve neyse ki hepsi bahçedeki ağaçlar

garden are still standing nothing has blown over or blown down so

hala ayakta hiçbir şey devrilmedi veya devrilmedi bu yüzden bahçede herhangi bir hasar

I am pleased to announce that there is no damage in the garden however it is

olmadığını bildirmekten memnuniyet duyuyorum ancak

still quite windy as you can see right now I hope you're feeling good yes it is

şu anda gördüğünüz gibi hava hala oldukça rüzgarlı umarım iyi hissediyorsunuzdur evet

Monday we are outside I'm in the garden fortunately it is not raining it isn't

pazartesi dışardayız bahçedeyim çok şükür yağmur yağmıyor

raining but where am i ah yes you are thinking mr. Duncan we can't see you

yağmıyor ama ben nerdeyim ah evet diye düşünüyorsunuz bey Duncan seni göremiyoruz

where are you I will show myself to you right

nerdesin şimdi sana kendimi göstereceğim

now oh there you are hi everybody this is mr. Duncan in England Here I am how

oh işte selam millet ben bu bay Duncan İngiltere'de İşte

are you today are you okay I hope so are you happy I hope so I'm on my mobile

nasılsın bugün iyi misin umarım mutlusundur umarım cep

phone talking to you I've decided to come outside for a while I hope you are

telefonumda seninle konuşuyorum bir süreliğine dışarı çıkmaya karar verdim umarım kendini

feeling good and happy oh we already we already have a lot of people talking on

iyi ve mutlu hissediyorsundur oh biz şimdiden canlı sohbette konuşan bir sürü insan var herkese

the live chat hello to everyone nice to see you here today

merhaba herkese merhaba bugün sizi burada görmek güzel

I hope you are having a good Monday so far for many people it is the worst day

umarım şimdiye kadar birçok insan için iyi bir pazartesi geçiriyorsunuzdur bu haftanın en kötü günü

of the week they say we don't like Mondays however I don't mind

diyorlar Pazartesileri sevmem ama umursamıyorum Bence

I think Monday is a good day because it's the start of a new week you have

Pazartesi güzel bir gün çünkü yeni bir haftanın başlangıcı

many new opportunities the whole week lies ahead of you what might happen what

birçok yeni fırsatınız var önünüzde tüm hafta neler olabilir

possibilities may occur during the next few days hello also to everyone who has

önümüzdeki birkaç gün içinde hangi olasılıklar ortaya çıkabilir merhaba ayrıca

joined me on the live chat hello to everyone nice to see you here today I'm

canlı sohbette bana katılan herkese merhaba herkese merhaba bugün sizi burada görmek güzel

outside feeling a little bit better today

dışarıdayım bugün kendimi biraz daha iyi hissediyorum

I wasn't feeling very well yesterday thank you for your lovely messages

dün pek iyi hissetmiyordum

saying we hope you feel better your hay fever was quite bad yesterday yes I was

umarız daha iyi hissedersiniz diyen güzel mesajlarınız için teşekkür ederim saman nezlesi dün oldukça kötüydü evet dün kendimi oldukça

feeling pretty awful yesterday I'm going to be honest with

kötü hissediyordum size karşı dürüst olacağım

you I did not feel very well at all yesterday however today I'm feeling much

dün kendimi pek iyi hissetmiyordum ancak bugün kendimi çok

better thank you very much it's not too bad there are no live captions there are

daha iyi hissediyorum çok teşekkür ederim çok kötü değil yok yok canlı altyazılar

no subtitles today on the live chat because I'm using my phone

bugün canlı sohbette altyazı yok çünkü bugün telefonumu kullanıyorum

today I'm outside using the mobile phone and there are some restrictions with

Dışarıda cep telefonunu kullanıyorum ve bununla ilgili bazı kısıtlamalar var,

that in that you can't have live captions

çünkü

hello to Vitesse Valentin pal Paloma nice to see you here also bar Belarusian

Vitesse Valentin'e merhaba dostum Paloma nice sizi burada görmek de bar Belarusian sizi

nice to see you as well thanks a lot for your company I'm in the garden you can

görmek güzel ben de şirketiniz için çok teşekkür ederim bahçedeyim

see behind me everything is very colorful at the moment we have lots of

arkamda görebilirsiniz her şey çok renkli şu anda bizde bolca

green lots of yellow you can also see my gazebo as well if you look behind me you

yeşil bol sarı var sen de benimkini görebilirsin çardak da arkama bakarsanız

can see my lovely magic gazebo that is the thing that keeps me sheltered when

benim güzel sihirli çardağımı görebilirsiniz, bu benim

I'm doing my outdoor livestreams can you see it so there is my lovely gazebo

açık hava canlı yayınlarımı yaparken beni koruyan şeydir, onu görebilir misiniz, yani benim güzel çardağım

still standing it just goes to show how strong this gazebo actually is so

hala ayakta duruyor, sadece ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor bu çardak aslında öyle,

despite the fact that we had lots of strong wind last night lots of strong

dün gece çok kuvvetli rüzgar almamıza rağmen, çok kuvvetli

winds and well I would describe them as gales actually I would say we had gales

rüzgarlar ve onları fırtına olarak tanımlardım aslında dün gece fırtına olduğunu söyleyebilirim

last night and despite that my gazebo is still standing

ve buna rağmen çardağım hala ayakta,

so congratulations congratulations to my gazebo there are no captions

bu yüzden tebrikler çardağımda altyazı

I can't give you captions because I'm using my mobile phone at the moment so

yok size altyazı veremem çünkü şu anda cep telefonumu kullanıyorum bu yüzden

I'm not using my studio I'm using my mobile phone that is the reason why

stüdyomu kullanmıyorum Cep telefonumu kullanıyorum bu yüzden

there are no captions at the moment unfortunately so that is

altyazı yok an ne yazık ki bu yüzden

the reason why there are no captions however there is good news later we will

altyazı olmamasının nedeni bu ancak iyi haberler daha sonra

have captions later on so don't panic later on this will have some captions

altyazılarımız olacak, bu yüzden daha sonra paniğe kapılmayın bunun altında bazı altyazılar olacak,

underneath that is all I'm going to say about that because we can't have

bu konuda söyleyeceğim tek şey bu çünkü biz

captions on the cell phone I hope one day YouTube will realize they will

cep telefonuna altyazı eklenemez umarım bir gün YouTube,

realize that a lot of people like to have English captions so that's what I'm

birçok insanın İngilizce altyazı kullanmaktan hoşlandığını fark edecek ve umarım öyledir,

hoping anyway

what phone are you using I am using my old iPhone 6's so you are watching me at

hangi telefonu kullanıyorsun eski iPhone 6'larımı kullanıyorum yani

the moment on my little iPhone my iPhone 6s after all of these years of using my

şu anda beni küçük iPhone'umla izliyorsun iPhone 6'larım bunca yıl

little iPhone it still works so I've had this phone for many years and it still

küçük iPhone'umu kullandıktan sonra hala çalışıyor, bu yüzden bu telefona uzun yıllardır sahibim ve hala

works quite well it still works very well I will say again I can't put

oldukça iyi çalışıyor hala çok iyi çalışıyor yapacağım tekrar söyle

English subtitles on here because I'm using my mobile phone hello - OH

İngilizce altyazı koyamıyorum çünkü cep telefonumu kullanıyorum merhaba - OH

Meeker is here mica I will say happy birthday to your father I know how busy

Meeker burada mika Babana doğum günün kutlu olsun diyeceğim ne kadar meşgul

you are oh yes of course is it really yes it is Belarusian father his birthday

olduğunu biliyorum oh evet tabii ki gerçekten evet mi Belaruslu babanın bugün doğum günü o

today is that true Belarusian is it really your father's

doğru Belarusça bugün gerçekten babanın

birthday today oh happy birthday to your father now I do remember that your dad

doğum günü mü oh babanın doğum günü kutlu olsun şimdi babanın

has his birthday in July now I always thought it was later I always thought

doğum gününün temmuzda olduğunu hatırlıyorum şimdi hep daha sonra düşündüm

your father's birthday was was late July so that's great

babanın doğum gününün hep geç olduğunu düşündüm Temmuz bu harika

Sasuke says yeah I also use a wonderful iPhone 6s I know I love this phone I

Sasuke evet diyor ben de harika bir iPhone 6s kullanıyorum biliyorum bu telefonu seviyorum biliyorum

know I've talked about this before and I'm not here promoting Apple

bundan daha önce bahsetmiştim ve burada Apple

products but can I just say the iPhone 6s is one of the most amazing little

ürünlerini tanıtmıyorum ama iPhone 6s'in en iyilerden biri olduğunu söyleyebilir miyim? şimdiye

portable devices that's ever existed I absolutely love this phone and that's

kadar var olan en harika küçük taşınabilir cihazlar Bu telefonu kesinlikle seviyorum ve bu telefonu

one of the reasons why I haven't updated this phone the reason why I haven't

güncellemememin nedenlerinden biri de bu,

updated or changed this phone is because it's amazing I love it and you can see

bu telefonu güncellemememin veya değiştirmememin nedeni harika çünkü onu seviyorum ve görebilirsiniz

me now talking to you live what is basically the oldest available

ben şimdi seninle canlı konuşuyorum temelde mevcut en eski

apple iphone it really is I love it I love it to pieces however there is

apple iphone nedir gerçekten onu seviyorum onu ​​parçalara ayırıyorum ancak

always a downside to these things have you noticed the captions are not on

bu şeylerin her zaman bir dezavantajı vardır fark ettiniz mi altyazılar açık değil

because I'm on my mobile phone that is why there are no captions at the moment

çünkü cep telefonumdayım bu yüzden şu anda altyazı yok

because I'm using my mobile phone unfortunately next year this particular

çünkü cep telefonumu kullanıyorum ne yazık ki gelecek yıl bu

phone might now this is just a rumor at the moment might stop having Apple

telefon artık bu sadece bir söylenti şu anda Apple güncellemelerini almayı bırakabilir Bunun için

updates I feel a little worried about that because I absolutely love my little

biraz endişeliyim çünkü kesinlikle seviyorum benim küçük

iPhone 6s I think it's a lovely little device it has a very nice front camera

iPhone 6'larım bence çok sevimli küçük bir cihaz çok hoş bir ön kamerası var

it has a very good rear camera it has excellent stability when you are video

çok iyi bir arka kamerası var video çekerken mükemmel kararlılığı var bu

filming so if you use the video camera the big video camera on the actual front

yüzden video kamerayı kullanırsanız asıl ön taraftaki büyük video kamerayı

or some people say the back I always think the front of the camera or the

veya bazı insanlar arka taraf diyor ben her zaman kameranın önü veya

front of the phone is the thing that faces away from you not the screen

telefonun ön tarafının size bakan şey olduğunu düşünüyorum, ekran değil

however some people say that that is the back so it's a little confusing anyway

ama bazı insanlar bunun arka taraf olduğunu söylüyor, bu yüzden biraz kafa karıştırıcı zaten görünüşe

apparently next year they think that the iPhone 6s is going to lose its updates

göre gelecek yıl düşünüyorlar iPhone 6s güncellemelerini

and support so I really hope not because I absolutely love this device it does

ve desteğini kaybedecek, bu yüzden gerçekten umuyorum çünkü bu cihazı kesinlikle seviyorum çünkü eski olmasına

everything I want it to do even though it's old you see sometimes old things

rağmen yapmasını istediğim her şeyi yapıyor bazen eski şeyler görüyorsun

things that are old and worn out they can be very useful apparently yes the

eski ve yıpranmış şeyler olabilir görünüşe göre evet,

iPhone 6s will be upgraded to iOS 14 however there are already reports that

iPhone 6'lar iOS 14'e yükseltilecek, ancak

the iPhone success cannot really handle iOS 14 they are

iPhone başarısının iOS 14'ü gerçekten kaldıramayacağına dair raporlar zaten var.

saying that it struggles to actually work so we will have to wait and see I

don't want to buy a new phone to be honest I really don't want a new iPhone

dürüst olmak gerekirse yeni bir telefon al Gerçekten yeni bir iPhone istemiyorum

because I love this one I don't want to change this it's great I love my little

çünkü bunu seviyorum bunu değiştirmek istemiyorum bu harika küçük

iPhone 6s so please if anyone from Apple is watching at the moment can you please

iPhone 6'larımı seviyorum bu yüzden lütfen şu anda Apple'dan izleyen biri varsa yapabilir mi lütfen iPhone 6s'i

make sure that you keep updating the iPhone 6s can you please do that

güncellemeye devam ettiğinizden emin olun, lütfen bunu yapabilir misiniz, lütfen telefonlarımız eski ve yıpranmış olmasına

can we please still have updates even though our phones are old and worn out

rağmen hala güncelleme alabilir

please is there something serious wrong with you or your notebook

miyiz, lütfen sizde veya dizüstü bilgisayarınızda ciddi bir sorun mu var?

it is not so comfortable to use a small iPhone for today's live chat oh I see no

iPhone bugünün canlı sohbeti için oh anlıyorum hayır sorun

that's okay I can see my eyes are not that bad I'm not going blind just yet

değil Gözlerimin o kadar da kötü olmadığını görebiliyorum Henüz kör olmuyorum

and I also have my my reading glasses so I'm wearing my reading glasses today but

ve ayrıca okuma gözlüğüm de var bu yüzden bugün okuma gözlüğümü takıyorum ama

yes it's very strange that mark my iPhone my lovely old iPhone might start

evet bu çok garip Bu benim iPhone'uma işaret ediyor, benim sevimli eski iPhone'um

going wrong next year when the updates stop being given to this particular

gelecek yıl güncellemeler bu özel cihaza verilmeyi bıraktığında ters gitmeye başlayabilir

device oh it's not fair mr. Duncan are you a little bit stingy I can't believe

oh bu adil değil bayım. Duncan biraz cimri misin

you said that me stingy are you saying that I don't like to spend money now if

bana cimri dediğine inanamıyorum şimdi para harcamayı sevmediğimi mi söylüyorsun

something works there is no need to update it this phone works perfectly so

I love it it is perfect for what I want the other thing I like about this phone

istediğim şey için mükemmel bu telefonla ilgili sevdiğim diğer bir şey de

is that you have a headphone socket so most smartphones now don't have

bir kulaklık soketinin olması, bu nedenle artık çoğu akıllı telefonda

headphone sockets you can't plug your headphone in to the phone and that's

kulaklık soketi yok, kulaklığınızı telefona takamıyorsunuz ve bu,

something I really love having because then I can can

sahip olmayı gerçekten sevdiğim bir şey çünkü o zaman

all of my professional equipment to this phone and that is the reason why the

Tüm profesyonel ekipmanlarımı bu telefona bağlayabiliyorum ve bu yüzden

sound quality is so good you see so the sound quality on here is quite good

ses kalitesi bu kadar iyi, bu yüzden buradaki ses kalitesi oldukça iyi

because I can plug all of my professional equipment into this small

çünkü tüm profesyonel ekipmanlarımı bu küçük

phone however the modern iPhone does not have a headphone socket or jack

telefona bağlayabiliyorum, ancak modern iPhone'da kulaklık soketi veya jakı yok

unfortunately which is annoying I can't put English subtitles on I'm very sorry

ne yazık ki bu can sıkıcı bir durum İngilizce altyazı koyamıyorum bunun için çok üzgünüm

about that at the moment at the moment later on this will have captions okay

the reason why I'm doing this is because July is a special month I am celebrating

Temmuz özel bir ay olduğu için

four years four years of doing this on YouTube live streaming for four years

bunu YouTube'da dört yıldır yaptığım canlı yayının dört yılını kutluyorum

hello - Sahil Singh hello to you as well yes I really do love my little phone

merhaba - Sahil Singh sana da merhaba evet eski olmasına rağmen küçük telefonumu gerçekten seviyorum

even though it's old I love this phone so much I wish I could marry my little

Bu telefonu çok seviyorum Keşke küçük iPhone'umla evlenebilseydim, o

iPhone it is it is my my constant companion especially when I'm doing my

benim sürekli yoldaşım, özellikle

live streams this phone comes everywhere with me

canlı yayınlarımı yaparken bu telefon her yere benimle geliyor,

it really does hello Oh apparently in Lithuania we have a day off because it

gerçekten merhaba diyor Oh, görünüşe göre Litvanya'da bir tatilimiz var çünkü

is state day oh okay then at 9 p.m. Lithuanians all over the world will sing

devlet günü oh tamam o zaman saat 9 da Dünyanın her yerindeki Litvanyalılar

the anthem very good congratulations and I hope you have a good party I hope you

marşı çok iyi söyleyecekler tebrikler ve umarım iyi bir partiniz vardır Umarım

have a good celebration later today hello mr. Duncan how are you you seem so

bugünün ilerleyen saatlerinde iyi bir kutlama yaparsınız merhaba bayım. Duncan nasılsın çok

happy I feel happy because I feel better yesterday can I just say yesterday I

mutlu görünüyorsun Mutlu hissediyorum çünkü dün daha iyi hissediyorum dün diyebilir miyim

felt so ill I can't begin I can't begin to tell you

çok hasta hissettim başlayamam sana anlatmaya başlayamam

and well I felt so yesterday I had hay fever but also I took some medicine and

ve iyi hissettim dün saman nezlesi geçirdim ama aynı zamanda Biraz ilaç aldım ve

that really made me feel bad it really did

bu beni gerçekten kötü hissettirdi gerçekten yaptım çok

I felt dreadful my head was spinning I I felt really sleepy but today I feel much

kötü hissettim başım dönüyordu gerçekten uykum geldi ama bugün kendimi çok

better thank you very much for your good wishes

daha iyi hissediyorum iyi dilekleriniz için çok teşekkür ederim Beyaz

Belarus is the sound is absolutely perfect

Rusya ses kesinlikle mükemmel iyi

well that's because I'm using all of my professional equipment so that's the

çünkü ben Tüm profesyonel ekipmanlarımı kullanıyorum, bu

good thing I can plug all of my lovely professional equipment into this small

iyi bir şey, tüm güzel profesyonel ekipmanlarımı bu küçük

phone as you can see it's very windy at the moment mr. Duncan you are a famous

telefona takabiliyorum, çünkü şu anda çok rüzgarlı olduğunu görebilirsiniz . Duncan sen ünlü bir

man apparently am I really am i famous I never think of myself is famous never

adamsın görünüşe göre ben gerçekten ünlüyüm kendimi asla ünlü düşünmüyorum

unlike some youtubers some people on YouTube they like to enjoy their fame

bazı youtuberların aksine YouTube'daki bazı insanlar şöhretlerinin tadını çıkarmayı seviyorlar

but but I don't think I'm famous I never think of myself is famous I'm just a guy

ama ünlü olduğumu düşünmüyorum asla kendimi düşünmüyorum Ben sadece

who likes talking about the English language and I happen to do it here on

İngiliz dili hakkında konuşmayı seven bir adamım ve bunu burada internette yapıyorum

the Internet and that's it early to be honest mr. Duncan I have bought an

ve dürüst olmak için henüz erken Bay. Duncan bir

English grammar book he is an English writer maybe one of the best English

İngilizce gramer kitabı satın aldım o bir İngiliz yazar belki de şimdiye kadar gördüğüm en iyi İngilizce kitaplardan biri bu yüzden

books I have ever seen please tell your tell me your opinion well I don't know

of the book so I'm not aware of the book and because of that I can't really make

gerçekten

a comment so I would love to make a comment but I don't know the book

yorum yapamıyorum bu yüzden yorum yapmayı çok isterdim ama kitabı bilmiyorum

unfortunately Diana Romano I am happy to be here I have been in Ecuador and Peru

ne yazık ki Diana Romano Burada olmaktan mutluyum Ekvador ve Peru'da bulundum

I hope to visit Mexico one day oh I see

Umarım bir gün Meksika'yı ziyaret ederim oh görüyorum

Mexico is a very long way I'm not sure if I could go on a plane now

Meksika çok uzun bir yol Şimdi bir uçağa binip

and spend 12 or 13 hours flying in a plane I really I don't know why maybe

bir uçakta 12 veya 13 saat uçarak geçirebilir miyim emin değilim Gerçekten neden bilmiyorum belki

I'm just too old perhaps that's the reason why maybe congratulations for

çok yaşlıyım belki de bu neden belki

four years I think you mean four years not four eyes four years yes I've been

dört yıldır tebrikler sanırım dört yılı kastediyorsunuz dört göz değil dört yıl evet ben

doing this for nearly four years live live streams for years but teaching on

bunu yaklaşık dört yıldır yapıyorum canlı canlı yayınlar yıllardır ama

me on on YouTube teaching teaching English on YouTube I've been doing this

youtube'da bana ders veriyor youtube'da ingilizce öğretiyor bunu

for nearly 14 years what is the difference between soup and broth Thank

yaklaşık 14 yıldır yapıyor çorba ve et suyu arasındaki fark nedir Teşekkürler

You Rhonda Rhonda Sabre broth is normally very thin it's almost like

Rhonda Rhonda Sabre et suyu normalde çok incedir, neredeyse

water so broth is normally something that's very watery broth soup is

su gibidir bu yüzden et suyu normalde çok sulu bir şeydir et suyu çorbası

normally quite thick it normally has lots of vegetables or things that make

normalde oldukça kalındır, normalde çok fazla sebze veya benzeri şeyler vardır bu

it very thick so there is a difference between soup and ruff-ruff is normally

onu çok kalın yapar, bu yüzden çorba ve ruff-ruff arasında bir fark vardır, normalde

it's almost like water but quite often it is flavored with vegetables or maybe

neredeyse su gibidir, ancak çoğu zaman sebzelerle veya belki

things that you have left over

arta kalan şeylerle tatlandırılır,

I suppose another another word you could use is maybe gruel I love that word

sanırım kullanabileceğiniz başka bir kelime belki yulaf ezmesidir. bu kelimeyi seviyorum lapa

gruel broth hello to Alessandra why don't you have a vaccine for your hay

çorbası Alessandra'ya merhaba neden saman nezleniz için bir aşınız yok saman nezlesi için bir aşı yok

fever there is no vaccine for hay fever unfortunately so there is no cure for

ne yazık ki

hay fever there is no vaccine for hay fever unfortunately you just have to

saman nezlesi için bir tedavi yok saman nezlesi için bir aşı yok ne yazık ki sadece

suffer I'm afraid which I was doing yesterday so there is medicine you can

acı çekmeniz gerekiyor ben Korkarım ki dün yapıyordum bu yüzden alabileceğiniz bir ilaç var yani

take so medicine you can take for that thing but it makes you very sleepy

o şey için alabileceğiniz bir ilaç var ama bu sizi çok uykulu yapıyor

unfortunately everyone talking about food at the moment is making me very

ne yazık ki şu anda yemek hakkında konuşan herkes beni çok

hungry by the way I'm feeling a little bit angry congratulations on your 4th

acıktırıyor bu arada kendimi acıkmış hissediyorum. biraz kızgın

anniversary of live lessons Thank You Jamelia that's very kind of you thank

canlı derslerin 4. yıl dönümünü tebrik ederim Jamelia çok naziksin teşekkürler

you very much for your lovely wishes that's very nice thank you very much

güzel dileklerin için çok teşekkür ederim çok güzel çok teşekkür ederim

it's very kind of you

çok naziksin

hello - what is the difference between a phrase and a clause

merhaba - bir deyim ile bir deyim arasındaki fark nedir yan tümce,

well phrase is the actual structure clause tend to be the rules of grammar

cümle gerçek yapıdır yan tümce dilbilgisi kuralları olma eğilimindedir,

so something that you have to remember when you are constructing a sentence so

bu nedenle bir cümle kurarken hatırlamanız gereken bir şey vardır, bu nedenle ifade sözcüklerden

the phrase is made up of words the clause quite often is a rule of English

certain rules that exist in the English language some of them are simple some of

oluşur İngilizce dili bazıları basit,

them are very complicated so there are many many small rules but listening to

bazıları çok karmaşık, bu yüzden pek çok küçük kural var ama

English and this is something I always say listening to English being spoken is

İngilizce dinlemek ve bu her zaman söylediğim bir şey, İngilizce konuşulurken dinlemek

a good way to improve your English listening is an amazing

İngilizce dinlemenizi geliştirmenin iyi bir yolu, harika bir

thing it is a very powerful tool listening to English being spoken or

şey İngilizcenin konuşulmasını veya

being used is a great way to improve your understanding of English Tomic I

kullanılmasını dinlemek çok güçlü bir araçtır İngilizce Tomic anlayışınızı geliştirmenin harika bir yoludur

will try for the last time speaking of your phone have you heard about the

Telefonunuzdan son kez konuşmayı deneyeceğim

planned absolution or yes I think well I think this phone will be obsolete maybe

planlanan bağışlamayı duydunuz mu veya evet bence iyi düşünüyorum bu telefon belki

in a couple of years so that's the reason why I'm a little bit worried I

birkaç yıl içinde demode olacak bu yüzden biraz endişeliyim

think maybe this phone in in a couple of years will actually be obsolete so I

sanırım bu telefon birkaç yıl sonra gerçekten demode olacak bu yüzden

think they will stop supporting this phone which is bad news for me because I

bence bu telefonu desteklemeyi bırakacaklar ki bu kötü benim için haberler çünkü

love this little phone so much I love it very much have you listened to a new

bu küçük telefonu çok seviyorum onu çok seviyorum Vietnam'dan yeni bir

song in from Vietnam no I haven't I haven't heard any new music from Vietnam

şarkı dinlediniz mi hayır ben duymadım Vietnam'dan yeni müzik duymadım

the only music we talk about here in the UK at the moment from your part of the

burada bahsettiğimiz tek müzik Birleşik Krallık şu anda dünyanın sizin tarafınızdan

world is actually kpop people have gone crazy over kpop they love it so much if

aslında kpop insanları kpop için çıldırdı, onu o kadar çok seviyorlar ki

you ever go on Twitter and you put anything in their search engine on

Twitter'a girerseniz ve Twitter'daki arama motorlarına herhangi bir şey yazarsanız

Twitter the results always have lots of k-pop videos have you noticed that so

sonuçlar her zaman çok sayıda k-pop videosuna sahip olur.

the fans of kpop are actually crazy about that music they are so crazy in

kpop hayranlarının aslında bu müzik için deli olduklarını fark ettiniz mi, aslında o kadar çılgınlar ki

fact they like to post their videos everywhere so if you ever go onto

videolarını her yere göndermeyi seviyorlar, bu yüzden

Twitter and put any subject in Twitter quite often you will see kpop videos

Twitter'a girip Twitter'a herhangi bir konu koyarsanız sık sık kpop videolarının

coming up it's very interesting this branch can you see this branch this this

geldiğini göreceksiniz. bu dal çok ilginç bu dalı görebiliyor musun bu

branch is trying to hit me on the head it's very annoying I hope you are

dal kafama vurmaya çalışıyor çok sinir bozucu umarım

feeling good today it is a very strange day with the weather we're having lots

bugün kendini iyi hissediyorsundur hava nedeniyle çok garip bir gün çok

of different types of weather it is windy so there you can see above it is

farklı hava türleri yaşıyoruz hava rüzgarlı yani orada yukarıda görebilirsiniz

quite windy the trees are blowing the wind is also blowing you can see there

oldukça rüzgarlı ağaçlar esiyor rüzgar da esiyor orada görebilirsiniz bak bu

look that is a very good shot so there you can definitely see that the wind is

çok iyi bir çekim yani orada kesinlikle rüzgarın

blowing quite heavily what do you call the yellow flowers behind you are you do

oldukça şiddetli estiğini görebiliyorsunuz ne diyorsunuz arkandaki sarı çiçekler sen ne

you know what I have no idea it's not embarrassing I have no idea I don't know

biliyor musun hiçbir fikrim yok utandırıcı değil hiçbir fikrim

I don't I don't I actually don't know at all what those

yok bilmiyorum

yellow flowers are called behind me I have no idea what a shame I could have

Ben ne ayıp hiç bir fikrim yok

really been an expert there I could have showed my professionalism by knowing

orada gerçekten uzman olabilirdim

exactly what those flowers are there those flowers behind me I don't know

o çiçeklerin tam olarak ne olduğunu bilerek profesyonelliğimi gösterebilirdim arkamdaki o çiçekler

what they are I have no idea I didn't know you were on what a surprise Thank

ne olduklarını bilmiyorum hiçbir fikrim yok bilmiyordum Ne sürpriz yaptığını biliyorum

You Constantine well I sometimes like to give you a nice surprise I hope it is a

Teşekkürler Constantine, bazen sana güzel bir sürpriz yapmak isterim, umarım

nice surprise on a Monday I'm doing some extra live

Pazartesi günü güzel bir sürpriz olur. Bugün fazladan canlı

streams today because I want to celebrate the four years of doing live

yayın yapıyorum çünkü canlı yayının dört yılını kutlamak istiyorum.

streams on the 15th of July is actually the anniversary so the 15th of July is

15 Temmuz'daki yayınlar aslında yıldönümü, yani 15 Temmuz

the anniversary of my first ever live stream and on that day I am going to

ilk canlı yayınımın yıl dönümü ve o gün

show you the live stream the whole live stream I will play my first ever live

size canlı akışın tamamını göstereceğim, ilk canlı

stream on YouTube I will play on the 15th

yayınımı yayınlayacağım. YouTube 15'inde

for the fourth anniversary some native singers sing on their own but no one can

dördüncü yıl dönümü için oynayacağım bazı yerli şarkıcılar kendi başlarına şarkı söylüyorlar ama kimse

understand them please give them a piece of advice oh I see I'm not sure well

onları anlamıyor lütfen onlara bir parça tavsiye verin oh görüyorum ki

when people sing I'm always fascinated by the way in which people use their

insanlar şarkı söylediğinde pek iyi değilim. insanların

normal voice and their singing voice quite often you will find that people

normal seslerini ve şarkı söyleme seslerini kullanma biçimleri sıklıkla insanların

have different voices so so when they are talking they sound very different to

farklı seslere sahip olduğunu göreceksiniz, bu yüzden konuşurken seslerinin şarkı söylerken çıkan seslerden çok farklı olduğunu göreceksiniz

when they are singing and no I'm not going to sing

ve hayır şarkı söylemeyeceğim

definitely not I'm not going to sing you must ask mr. Steve for the name of the

kesinlikle hayır' Şarkı söylemeyeceğim, Bay'a sormalısınız. Steve çiçeklerin adı için

flowers that is a good idea maybe I should ask Steve what the flowers are

bu iyi bir fikir belki Steve'e çiçeklerin ne dendiğini sormalıyım

called that's a good idea maybe I will ask him

bu iyi bir fikir belki daha

later I have a feeling I think he doesn't know either

sonra ona sorarım içimde bir his var sanırım o da bilmiyor

congratulations thank you rod yes four years almost four years I've been doing

tebrikler teşekkür ederim çubuk evet dört neredeyse dört yıldır

live streams I think it's fair to say I was one of the first English teachers to

canlı yayın yapıyorum Sanırım

actually start doing regular live streams I think it's safe to say I think

düzenli canlı yayın yapmaya

I started that just like I started the trend of teaching English on YouTube way

başlayan ilk İngilizce öğretmenlerinden biri olduğumu söylemek doğru olur 2006'da YouTube'da İngilizce öğretmek

back in 2006 it's true I'm not joking why can't you sing is it your hay fever

doğru Şaka yapmıyorum neden şarkı söyleyemiyorsun bu senin saman nezlen mi hayır

no it's not my hay fever but I'm I'm just a little bit worried that the

benim saman nezlem değil ama komşular beni duyabilir diye biraz endişeleniyorum

neighbors might hear me you see the neighbors might hear my terrible singing

komşular korkunç şarkı söylediğimi duyabilirler

Belarusian says my birthday will be on the 18th of July oh ok so you are also

Belarusça doğum günümün 18 Temmuz'da olacağını söylüyor oh tamam yani senin de

having your birthday in July it would appear that many people unfortunately or

doğum günün Temmuz'da olacak gibi görünüyor pek çok insan ne yazık ki ya da

fortunately depending on how you look at it Oh

neyse ki ona nasıl baktığına bağlı olarak Ah

their birthdays this month another year older and as you know it's my birthday

onların doğum günleri bu ay bir yaş daha yaşlandı ve bildiğiniz gibi

next month not looking forward to that I am NOT looking forward to that

gelecek ay benim doğum günüm bunu dört gözle beklemiyorum o

hello Partridge Partridge is very active today how is can be a verb because it

merhabayı dört gözle beklemiyorum Partridge Partridge bugün çok aktif nasıl bir fiil olabilir çünkü

neither denote an action or verb as well well the the existence of something is

ne bir eylemi ne de fiili ifade ediyor bir şeyin varlığı

the thing so you are actually saying what is so yes you can it is a thing the

bir şeydir yani aslında ne olduğunu söylüyorsun yani evet yapabilirsin bu bir şeydir bir

actual presence of something or the existence of something maybe you are

şeyin gerçek varlığı veya bir şeyin varlığı belki

stating a fact as being that thing it is

bir gerçeği o şey olarak ifade ediyorsun

London is a beautiful place yes well is is making a statement you are showing

Londra güzel bir yer evet, bir şeyin etkisi olduğunu gösterdiğiniz bir açıklama yapmaktır,

that something is effect so stating a fact stating any fact something true

bu nedenle bir gerçeği belirtmek, herhangi bir gerçeği belirtmek, doğru bir şey, kesin bir şey,

something definite is is that thing when you think about it it's actually not

o şey hakkında düşündüğünüzde aslında

that complicated I think using is might be one of the easiest parts of English

o kadar da karmaşık değil, bence kullanmak en kolay kısımlardan biri olabilir

to understand to be honest as Winn says my my result my tenth result will curve

Winn'in söylediği gibi dürüst olmak gerekirse İngilizce'den anlamak benim sonucum 15 Temmuz'da onuncu sonucum eğri olacak

on the 15th of July oh I will keep my fingers crossed for that is that an exam

oh parmaklarımı çapraz tutacağım çünkü bu ilginç bir sınava

you are taking interesting hello also sir do you know Shashi

giriyorsun merhaba ayrıca efendim Shashi Tharoor'u biliyor musunuz

Tharoor no I don't I don't I'm not aware of that person but perhaps you can

hayır ben değil mi bilmiyorum o kişinin farkında değilim ama belki

inform us maybe you can tell us who that person is you can tell us who it is

bizi bilgilendirebilirsin belki bize o kişinin kim olduğunu söyleyebilirsin bize kim olduğunu söyleyebilirsin

Oh interesting

oh ilginç

do you see that the Cowles suddenly ran across the field in front of me I was

gördün mü Cowles aniden sahaya koştu önümde

slightly distracted there this is a beautiful picture yes it is thank you

biraz dikkatim dağıldı işte bu güzel bir resim evet

very much it's a little bright behind me I hope you can see me clearly

çok teşekkür ederim arkamda biraz parlak umarım beni net bir şekilde görebilirsiniz

because it is actually a little bright behind me so I hope you can actually see

çünkü aslında arkamda biraz parlak yani umarım gerçekten görebilirsiniz

my face now I thought it was your father's birthday

yüzüm şimdi babanın doğum günü sandım

Belarusian I thought your father's birthday was also in July or am I wrong

belarusça babanın da temmuzda doğum günü olduğunu düşündüm yoksa yanılıyor muyum

am I wrong please give me some English subtitles

yanılıyorum lütfen bana biraz ingilizce altyazı ver

there are no English subtitles at the moment because I'm outside on my phone I

şu anda türkçe altyazı yok çünkü dışarıda telefonumdayım ben

have come outside on my telephone later on there will be captions I will have

telefonumdan dışarı çıktım daha sonra altyazılar olacak

captions later on on here you can press a game but at the moment there are no

daha sonra altyazılar olacak burada bir oyuna basabilirsiniz ama şu anda

captions on the live stream because I'm using my mobile phone use of to have had

canlı yayında altyazı yok çünkü cep telefonumu kullanıyorum sahip olmak için kullanıyorum

and to have been-- well have had if you have had something it means that is

ve olmak-- iyi olmuş, eğer bir şeye sahipsen, bu,

something you have obtained or had personally something you have whereas

elde ettiğin bir şey veya kişisel olarak sahip olduğun bir şeye sahip olduğun anlamına gelir, oysa

I've lost the I've lost it now if you if you have had something it means it has

ben kaybettim, şimdi kaybettim, eğer sen bir şeye sahipsen, bunun anlamı

come and gone if you have something it means it is still there it is still

geldi geçti sende bir şey varsa hala var demektir bende vardı yani

present I have had it so that means I've had it but now I don't have it I have

yedim ama şimdi yok bende

had it I will bake a cake for my father and Oh with cream and apricots so it is

yedim babama pasta yapacağım ve Oh kremalı ve kayısılı yani

your your father's birthday today is it really I didn't know that I knew it was

bugün babanın doğum günü gerçekten mi bilmiyordum

your birthday this month Belarus here hmm are you glad with your

bu ay senin doğum günün olduğunu biliyordum Belarus burada hmm

new phone this isn't a new phone everyone seems to think this is new this

yeni telefonundan memnun musun bu yeni bir telefon değil herkes görünüyor bunun yeni

is not a new phone this is my old iPhone success I don't know why people think

bir telefon olmadığını düşünmek, bu benim eski iPhone başarım

it's new because it isn't it is my old iPhone and it still works perfectly it

still works very well can I say I have had my exams yes you can say I have had

benim sınavlarım oldu evet diyebilirsiniz

my exams I've had them that means I have

sınavlarım oldu oldum oldum yani

at my exams already I have taken my exams I've had my exams now exams are

zaten sınavlarımda oldum sınavlarıma girdim sınavlarıma girdim şimdi sınavlarım size

things that are given for you to take so you can have your exams you've had them

verilen şeyler yani olabilirsin sınavlarına girdin sınavlarına girdin

you've had your exams you have sat down you have taken your exams you have had

oturdun sınavlarına girdin sınavlarına girdiler alındılar yok yok

them they have been taken there are no

there are no subtitles today I should actually be wearing a t-shirt that says

bugün alt yazı yok aslında tişört giyiyor olmam lazım

this no captions at the moment because I'm using my mobile phone it is rather

şu anda altyazı yok çünkü cep telefonumu kullanıyorum

windy outside yes we've had a lot of wind but fortunately there is no rain

dışarısı oldukça rüzgarlı evet çok rüzgar aldık ama neyse ki yağmur yok

would you like to have a look behind me let's turn around shall we let's have a

arkama bir bakmak ister misin hadi dönelim olur mu hadi

slightly different view I hope this works

biraz farklı bir görüşe sahip olalım umarım bu işe yarar,

you see I have to be careful because if I'm not careful the wind might blow my

dikkatli olmalıyım çünkü dikkatli olmazsam rüzgar telefonumu uçurabilir telefonuma

phone over I don't really want to damage my phone to be honest

gerçekten zarar vermek istemiyorum dürüst olmak gerekirse

you see this looks easy but it isn't it's not as easy as it looks it looks

bunun kolay göründüğünü görüyorsunuz ama göründüğü kadar kolay değil kolay görünüyor

easy but barking Garen now it is not as easy as it looks it really isn't for

ama havlıyor Garen şimdi göründüğü kadar kolay değil gerçekten değil çünkü neyse ki

fortunately there is no rain here there is no rain today

burada yağmur yok bugün yağmur yok

that's good mr. Duncan you should have some balloons on your gazebo to

bu iyi bay. Duncan,

celebrate your 4th anniversary that is a good idea yes I like that and brakes

4. yıl dönümünü kutlamak için çardağına balon koymalısın bu iyi bir fikir evet bunu beğendim ve fren yapıyor

then this phone will be useless have you ever broken your phone have you ever

o zaman bu telefon işe yaramaz hiç telefonunu kırdın mı hiç

broken the screen on your phone fortunately I've never done it I've

telefon ekranını kırdın mı neyse ki ben hiç yapmadım

never done it I've never broken I've I've never hello

hiç yapmadım hiç kırmadım hiç selam vermedim

- I Oh Sandra says I'm very happy to see without captions because that means I

- ben Oh Sandra altyazısız görmekten çok mutluyum çünkü bu

can listen to you and see you and it's also a good way of improving your

seni dinleyebileceğim ve seni görebileceğim anlamına geliyor diyor ve aynı zamanda İngilizcenizi geliştirmenin de iyi bir yolu evet

English as well yes I think so that's a good thought I think so

bence bu iyi bir düşünce bence bu yüzden

it is a very windy day the grass looks lovely behind you well as I've mentioned

çok rüzgarlı bir gün arkanızda çimenler çok güzel görünüyor daha önce de bahsettiğim gibi

before mr. Steve's grass this is the grass that Steve actually put down many

Mr. Steve'in çimi bu, Steve'in aslında

weeks ago and it looks lovely I think Steve did such a good job of fact

haftalar önce serdiği çim ve çok hoş görünüyor Steve'in çok iyi bir iş çıkardığını düşünüyorum, gerçekten

amazing

inanılmaz

I never use captions mr. Duncan well some people prefer to use captions and

. Duncan pekala, bazı insanlar altyazı kullanmayı tercih ediyor ve

some people prefer not to use captions so really it's a personal choice it's a

bazı insanlar altyazı kullanmamayı tercih ediyor, bu yüzden gerçekten kişisel bir seçim bu

personal choice yes it is definitely a windy day here not the greatest of days

kişisel bir seçim evet burada kesinlikle rüzgarlı bir gün en güzel gün değil

it is supposed to be summer right now can you believe it it is supposed to be

şu anda yaz olması gerekiyor inanabiliyor musun yaz olması gerekiyordu

summer

please mr. Duncan what is correct as the sentence he was late for the meeting

lütfen bayım. Duncan cümle olarak ne doğru ilk otobüse binmediği için toplantıya geç kaldı

because he didn't take the bus the first bus or he was late for the meeting

ya da

because he hadn't taken because he didn't well I would say didn't would be

iyi olmadığı için binmediği için toplantıya geç kaldı ben almayacağım derdim daha

better but then if you're talking about something that's already happened or

iyi olabilir ama o zaman zaten olan bir şeyden veya

maybe a pest event and something that he actually did not do then you might say

belki bir haşere olayından ve aslında yapmadığı bir şeyden bahsediyorsanız, o zaman

hadn't so I would say in some situations you might be able to say both to be

yapmamış diyebilirsiniz, bu yüzden bazı durumlarda her ikisini de söyleyebilirsiniz.

honest I hope I'm not doing your homework for you I hadn't done it a bit

Dürüst olmak gerekirse umarım ödevini senin için yapmıyorumdur biraz

like your homework maybe a person might say I'm sorry I haven't done my homework

senin ödevin gibi yapmamıştım belki birisi özür dilerim ödevimi yapmadım diyebilir

and the teacher might say oh we've noticed he hasn't done his homework but

ve öğretmen aa fark ettik diyebilir ödevini yapmadı ama keşke cümlene

I would say didn't would be a better answer in your sentence there didn't and

daha iyi bir cevap olmazdı derdim yapmadı ve

I'm losing my voice by the way

bu arada sesim kısılıyor

mmm ooh my nose is suddenly starting to run how strange

mmm ooh burnum birden akmaya başladı ne garip

partridge please slow down with your messages can you please slow down can

keklik lütfen yavaşla mesajlarınızla lütfen yavaşlayabilir misiniz

you please give someone at someone else a chance to to talk on the live chat

lütfen başka birine canlı sohbette konuşma şansı verir misiniz

thank you very much last year I was in London and the

çok teşekkür ederim geçen yıl Londra'daydım ve

weather was amazing I remember last summer we did actually have a very good

hava harikaydı hatırlıyorum geçen yaz gerçekten çok şey yaşadık

summer last year we had some very nice weather unfortunately this year I have

geçen yıl güzel bir hava vardı, ne yazık ki bu yıl

to be honest with you the weather this year is not so good we're not having

size karşı dürüst olmalıyım, bu yıl hava o kadar iyi değil,

very good weather here in the UK if I hadn't had that sandwich I would have

Birleşik Krallık'ta hava pek iyi değil, eğer o sandviçi yememiş olsaydım, yapardım

been very hungry yes if I hadn't if I hadn't had that sandwich but that's if I

çok acıktım evet yemeseydim o sandviçi yemeseydim ama keşke

had not had it what do you think about this pandemic what do I think about the

yemeseydim bu pandemi hakkında ne düşünüyorsun ben pandemi hakkında ne düşünüyorum

pandemic oh dear where do I start where do you start I don't even know

ah canım nereden başlayayım sen nereden başla Size karşı dürüst olmak gerekirse

where to begin talking about that to be honest with you I am actually a little

bunun hakkında nereden konuşmaya başlayacağımı bile bilmiyorum. Dürüst olmak gerekirse,

bit tired of hearing people talk about it to be honest I think most people want

insanların bunun hakkında konuşmasını duymaktan biraz yoruldum. Bence çoğu insan

to try and forget it at the moment Booga Ron says the second wave is coming what

Booga Ron'un söylediği anda bunu unutmayı denemek istiyor ikinci dalga geliyor

do you mean by that oh do you mean the second wave of who

bununla ne demek istiyorsunuz oh kim bilir ne olacağını bilen ikinci dalgayı mı kastediyorsunuz

knows who knows what's going to happen now it's it's a big mystery because know

şimdi bu büyük bir muamma çünkü

most people don't even know what's going on around them some people are still

çoğu insan etraflarında neler olup bittiğinin farkında bile değil bazı insanlar hala

staying at home some people are now going around meeting other people some

evde kalıyorum bazı insanlar şimdi dolaşıp başka insanlarla tanışıyor bazı

people are socializing normally so it would appear that the message that

insanlar normal bir şekilde sosyalleşiyor bu yüzden

people are getting now is very mixed even I don't really know what what the

insanların şu anda aldığı mesaj çok karışık görünüyor, ben bile şu anda durumun ne olduğunu gerçekten bilmiyorum, ne

situation is now it was much easier when we all had to

zaman çok daha kolaydı hepimiz

stay at home because that's a very easy message to understand everyone stay at

evde kalmak zorunda kaldık çünkü bu herkesin evde kalmasını anlamak için çok kolay bir mesaj

home however the message now is very confusing

ama mesaj şu anda çok kafa karıştırıcı

some people are staying at home some people are going to work some people are

bazı insanlar evde kalıyor bazı insanlar işe gidiyor bazı insanlar

going to the pub or the bar or the restaurant

bara, bara ya da spor salonuna gidiyor restoran

some people are mixing together in large groups so what is the message I don't

bazı insanlar büyük gruplar halinde bir araya geliyor, bu yüzden mesaj nedir

know what the message is anymore I think from my own point of view I am going to

Artık mesajın ne olduğunu bilmiyorum kendi bakış açımdan

stay safe so I'm still trying not to mix with other people or lots of other

güvende kalacağımı düşünüyorum bu yüzden hala diğer insanlarla karışmamaya çalışıyorum ya da birçok başka

people so I'm still trying my best not to get too close to other people or to

insan, bu yüzden hala diğer insanlara çok yaklaşmamak ya da

to become part of a large group of people together to be honest oh I see

büyük bir insan grubunun parçası olmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum dürüst olmak gerekirse oh anlıyorum

mr. Duncan it isn't homework it is part of the previous Moroccan National exam

bay. Duncan bu ödev değil geçen Cuma Fas Ulusal sınavının bir parçası

from last Friday I asked you because teachers were confused which tense would

Sana sordum çünkü öğretmenlerin kafası karışmıştı hangi kip

be better yes well that's that's what I just said so actually I've said the same

daha iyi olurdu evet az önce öyle dedim yani aslında

thing as your teachers they are both probably usable but III think didn't

senin öğretmeninle aynı şeyi söyledim ikisi de muhtemelen kullanılabilir ama bence

would be better from my own point he did not so he was late because he did not

kendi açımdan daha iyi olmazdı o yapmadı bu yüzden

catch the early bus so so yes I would say didn't

erken otobüse yetişemediği için geç kaldı bu yüzden evet ben de olmaz derdim

mr. Duncan the birds are on the trees due to the strong wind to be honest with

bay. Duncan, kuvvetli rüzgar nedeniyle kuşlar ağaçların üzerinde, dürüst olmak gerekirse

you there are no birds around here to be seen I don't know why the birds at the

buralarda görülecek kuş yok Şu anda kuşlar neden

moment seem very shy I think it may be because of the wind you see because of

çok utangaç görünüyor bilmiyorum, sanırım rüzgar yüzünden olabilir. Bakın

the wind I think so you make very good company during this

rüzgar yüzünden bence bu yüzden yaşadığımız bu kötü zamanda çok iyi bir arkadaşsınız bayım

bad time we are living mr. Duncan thank you so much that's okay

. Duncan çok teşekkür ederim sorun değil sorun değil

it's all right I will try to be here maybe not every day so for example on

burada olmaya çalışacağım belki her gün olmayabilir yani örneğin

Saturday I will not be with you but I will try to be with you every day so I

cumartesi günü sizinle olmayacağım ama her gün sizinle olmaya çalışacağım bu yüzden

will do another livestream tomorrow so I will spend a little bit of time with you

yarın başka bir canlı yayın yapacağım bu yüzden ben seninle bahçede biraz zaman geçireceğim

in the garden if the weather is okay if the weather isn't okay then we won't

hava güzelse hava güzel değilse o zaman yapmayacağız

it's as simple as that let's move around slightly can you see

bu kadar basit biraz dolaşalım elmaları görebiliyor musun vay canına

the apples wow look at the apples on the apple tree

elmalara bak elma ağacı

I'm getting tied up the apples are tying me up there we can now see the yellow

bağlıyorum elmalar beni oraya bağlıyor artık sarı

flowers perfectly ah you can now see the yellow flowers perfectly at least I hope

çiçekleri mükemmel bir şekilde görebiliyoruz ah artık sarı çiçekleri mükemmel bir şekilde görebiliyorsunuz en azından umarım

you can see them perfectly is that better

onları mükemmel bir şekilde görebiliyorsunuz, bu kadar iyi mi

okay there we go I've changed my position slightly now I'm now in the

tamam, başlıyoruz ben' pozisyonumu biraz değiştirdim şimdi

sunshine I'm enjoying the beautiful sunlight is now glowing down from the

güneş altındayım güzel güneş ışığının tadını çıkarıyorum şimdi gökyüzünden parlıyor

sky ultra instinct this is calming keep it up I've been here for one minute and

ultra içgüdü bu sakinleştirici devam et bir dakikadır buradayım ve

I'm already relaxed good job keep it up it's also a nice it's also a nice hat oh

şimdiden rahatladım iyi iş devam et aynı zamanda güzel aynı zamanda güzel bir şapka oh

thank you very much thanks for the compliment on my hat I hope you succeed

çok teşekkür ederim şapkama iltifat ettiğin için teşekkürler umarım başarılı olursun

well I will try my best to succeed you know what they say if at first you don't

başarılı olmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım ilk başta başaramazsan ne derler bilirsin

succeed keep trying try try again that's what I say anyway

denemeye devam et tekrar dene yine de öyle diyorum

hello mr. Duncan I just want to tell you that I really like and enjoy yesterday's

merhaba bayım. Duncan, dünkü

livestream as usual Morisot oh thank you very much

canlı yayını her zamanki gibi gerçekten sevdiğimi ve keyif aldığımı söylemek istiyorum Morisot oh çok teşekkür ederim

I felt dreadful yesterday I was really unwell

dün kendimi çok kötü hissettim gerçekten hastaydım

I had terrible hay fever in the morning and then in the afternoon I decided to

sabahları korkunç saman nezlesi geçirdim ve sonra öğleden sonra

take some medicine for my hay fever but then I felt awful I felt really awful

biraz ilaç almaya karar verdim saman nezlem için ama sonra kendimi berbat hissettim Gerçekten berbat hissettim

and then I had to stand in front of you you and do

ve sonra karşınızda durmak zorunda kaldım ve

I had to do a two-hour livestream and I felt dreadful however here we go ah it

iki saatlik bir canlı yayın yapmak zorunda kaldım ve korkunç hissettim ama işte başlıyoruz ah

doesn't take very long does it it doesn't take very long one of the

çok sürmüyor çok uzun sürmüyor mu çok uzun sürmüyor

interesting things about doing a livestream is sometimes you can get

bir canlı yayın yapmanın ilginç yanlarından biri bazen

surprising moments of time like just did you see that very interesting

şaşırtıcı anlar yaşayabilirsiniz mesela az önce gördünüz mü

yesterday's livestream was amazing I can't believe that you think that

dünkü canlı yayın inanılmazdı böyle düşündüğünüze inanamıyorum

because I felt so terrible yesterday I really did I felt really bad thank you

çünkü Dün çok kötü hissettim Gerçekten hissettim Gerçekten çok kötü hissettim

Ultra Oh ultrasound of you to say so everything I do is for free everything I

Ultra Oh yaptığın her şeyin bedava olduğunu söylemen için yaptığın her şey

do costs you nothing at all and that's what

sana hiçbir maliyeti yok ve

I've been doing for for the last 14 years I've been doing this free it

son 14 yıldır yaptığım şey bu Bunu bedavaya yapıyorum,

doesn't cost you anything I want to know what those flowers are called

size hiçbir maliyeti yok Bu çiçeklerin adlarının ne olduğunu öğrenmek istiyorum,

can someone tell me what these flowers are actually called I want to know

biri bana bu çiçeklerin gerçekte ne adlarını söyleyebilir mi? Bilmek istiyorum,

please take care mr. Duncan or the wind might blow you away I'm not sure about

lütfen ilgilenin bayım. Duncan ya da rüzgar seni uçurabilir Bundan emin değilim

that I hope it doesn't I don't want to be blown away by the wind

umarım öyle değildir Rüzgar tarafından uçup gitmek istemiyorum

definitely

kesinlikle

hello mr. Duncan they are discriminating me because they put me in timeout yeah

merhaba bayım. Duncan bana ayrımcılık yapıyorlar çünkü beni zaman aşımına soktular evet o bendim bunu istedim

that was me I did that I want I'm not discriminating against you

sana karşı ayrımcılık yapmıyorum

I just wanted other people to have a chance to actually say something you see

sadece diğer insanların canlı sohbette gördüğün bir şeyi gerçekten söyleme şansı olmasını istedim o yüzden

on the live chat you see so it's not discrimination

bu ayrımcılık değil,

it's just fairness that's what I like to call it so there you go

sadece adalet, ben buna böyle demek istiyorum, o yüzden buyurun

Alessandra is here oh hello Alessandra nice to see you here as well

Alessandra burada oh merhaba Alessandra sizi de burada görmek güzel

I love seeing some of my my regular viewers on here you see it doesn't

Düzenli izleyicilerimden bazılarını burada görmeyi seviyorum, bunun

happen very often because I know you all have very busy lives the world at the

çok sık olmadığını görüyorsunuz çünkü Biliyorum hepinizin çok meşgul bir hayatı var, şu

moment is so crazy it is it is so crazy at the moment Oh

anda dünya çok çılgın, şu anda çok çılgın Oh,

apparently the yellow flower is Ho Chi in Vietnamese yes I'm going to find out

görünüşe göre sarı çiçek Vietnamca'da Ho Chi, evet,

what these flowers are actually called I'm going to find out I have lots of

bu çiçeklerin gerçekte ne adlandırıldığını öğreneceğim ben

books in the house about flowers and nature so I'm going to try and find out

Evde çiçekler ve doğa hakkında bir sürü kitabım olduğunu öğreneceğim bu yüzden

what these flowers are called I always watch you but not always live but I'm

bu çiçeklerin adını öğrenmeye çalışacağım Seni her zaman izliyorum ama her zaman yaşamıyorum ama

still here Thank You Alessandra that's very kind of

yine de buradayım Teşekkürler Alessandra çok

you aiya sometimes I think you see I remember many of my viewers from three

naziksiniz aiya bazen gördüğünüzü düşünüyorum izleyicilerimin çoğunu üç

or four years ago su cat who remembers su cat I haven't seen su cat for a long

dört yıl öncesinden hatırlıyorum su kediyi hatırlayan su kedi uzun zamandır su kedi görmemiştim

time su cat

su kedi LeGrande maviyi

LeGrande blue who remembers LeGrande blue he used to be here all the time but

hatırlayan LeGrande mavi kullanmıştı her zaman burada olmak ama

he disappeared as well maybe I said something maybe I said something to

o da ortadan kayboldu belki bir şey söyledim belki onu üzecek bir şey söyledim

upset him I think so maybe baby hello mr. wasp there was a wasp coming

sanırım yani belki bebeğim merhaba bay. yaban arısı merhaba demek için gelen bir yaban arısı

down to say hello he's gone yes I know you remember me I do I do it's lovely I

gitti evet beni hatırladığını biliyorum ben yaparım çok güzel

love it when iced tea names on my life chat that I haven't seen for a long time

hayatımda uzun zamandır görmediğim isimlerin buzlu çay olmasına bayılıyorum

I remember sue cat because sue cat has the most amazing garden she has a

kediye dava açıyorum çünkü sue kedinin en muhteşem bahçesi var onun

beautiful garden Ultra says well if you put it that way then I won't ha ha I'm

güzel bir bahçesi var Ultra diyor ki bu şekilde söylersen yapmayacağım ha ha Şaka yapıyorum

kidding but the sad thing is I can't donate because my mum doesn't want to

ama üzücü olan şu ki bağış yapamam çünkü annem istemiyor

and also I subscribed yes also to make you feel better

ve ayrıca abone oldum evet ayrıca seni daha iyi hissettirmek için iyi

good shirt ha ha ha thank you Ultra lovely and confusing message easy to

gömlek ha ha ha teşekkür ederim Ultra güzel ve kafa karıştırıcı mesaj öğrenmesi kolay

learn thanks mr. Duncan I will tell them that

teşekkürler bay. Duncan onlara

my teacher said that yes I think didn't is better didn't hadn't because I hadn't

öğretmenimin evet bence yapmamak daha iyidir yapmamalı çünkü ben yapmadım çünkü ben yapmadım ben yapmadım ben

because I didn't I did not do it I had not done it

yapmadım

maybe your teachers or maybe the people who are creating the exams are actually

belki öğretmenleriniz veya belki de sınavları hazırlayan insanlar aslında

trying to make the English language more hard to understand hello in glaze

İngilizceyi daha zor anlaşılır hale getirmeye çalışıyorlar merhaba

English today hello mr. Duncan and this is colep some hellos Clemson it is

bugün sırlı İngilizcede merhaba merhaba bay. Duncan ve bu biraz merhaba Clemson

raining cats and dogs at the moment fortunately here it is not we're having

şu anda yağmur yağıyor neyse ki burada

quite a nice day today the weather is actually quite nice we have some blue

pek güzel bir gün geçirmiyoruz bugün hava aslında oldukça güzel biraz mavi

sky we also have a lot of wind today unfortunately it doesn't feel like

gökyüzümüz var ayrıca bugün çok rüzgar var ne yazık ki

summer at the moment I will be honest it does not feel like summer so you can see

şu anda yaz gibi hissetmiyorum dürüst olacağım yaz gibi hissettirmiyor bu yüzden görebilirsiniz

we do have some blue sky but not much not much blue sky in the sky where are

biraz mavi gökyüzümüz var ama çok fazla değil gökyüzünde çok fazla mavi gökyüzü yok neredesin

you oh there I am again so you can see there is some blue

oh işte ben yine öyleyim biraz mavi

sky but not much o Belarusian says I have sooo cats phone number I will tell

gökyüzü olduğunu görebilirsin ama çok fazla değil o Belarusça çok kedim var diyor telefon numaram ona

her that you miss her yes yes tell sue cat say mr. Duncan was asking about you

onu özlediğini söyleyeceğim evet evet davacı kediye söyle bay deyin. Duncan sizi soruyordu,

where are you what has happened to you mr. Duncan wants to see your your garden

neredesiniz, size ne oldu bayım? Duncan bahçenizi tekrar görmek istiyor

again I love your garden sue cat very nice we call the flower behind you the

bahçenizi seviyorum dava kedi çok güzel arkanızdaki çiçeğe

spotted orchid oh I see yes there are there are two types of flower there is

benekli orkide diyoruz oh evet görüyorum iki tür çiçek var

the yellow flower and also the orange flowers so those those orange flowers I

sarı çiçek ve ayrıca turuncu çiçekler yani bunlar portakal çiçekleri

think they are types of orchid those I think you're right but the yellow

sanırım orkide türleri onlar sanırım haklısın ama sarı

flowers I don't know what the yellow flowers are called I'm going to try and

çiçekler sarı çiçeklere ne ad verildiğini bilmiyorum deneyeceğim ve

find out that is my mission today that is what I must do today I must find out

bunun benim görevim olduğunu bugün öğreneceğim, yapmam gereken şey bu bugün yap

what those yellow flowers are called

o sarı çiçeklerin adını öğrenmeliyim

I will I will tell you tomorrow what they called ok is that a good idea ok I

yarın sana ne dediklerini söyleyeceğim tamam bu iyi bir fikir tamam

will tell you tomorrow

yarın söyleyeceğim

Sayid says is it possible to say which topics are red topics for you red topics

Sayid hangi konuların senin için kırmızı konular olduğunu söylemek mümkün mü diyor kırmızı konular

I'm not sure what a red topic is maybe you mean something that is not good to

Kırmızı konunun ne olduğundan emin değilim belki hakkında konuşmak iyi olmayan bir şeyi kastediyorsunuz

talk about maybe a difficult subject or maybe something that you are not

belki zor bir konuyu veya belki

supposed to mention maybe something that is taboo something that is not good to

bahsetmemeniz gereken bir şeyi belki tabu olan bir şeyi hakkında konuşulması iyi olmayan bir şeyi kastediyorsunuz Size karşı

talk about to be honest with you I love talking about lots of different things

dürüst olmak gerekirse, canlı yayınlarımda pek çok farklı şeyden bahsetmeyi çok seviyorum, pek çok

so quite often on my live streams I love to talk about lots of different things

farklı şeyden, pek çok

lots of different subjects to be honest so there are no subjects that I don't

farklı konudan

talk about in fact I think over the past 14 years I've talked about many

bahsetmeyi seviyorum. Son 14 yılda,

different subjects some of which are a little awkward or maybe difficult to

bazıları biraz garip veya belki de

talk about so I think so so maybe when you say red topic maybe

konuşması zor olan birçok farklı konudan bahsettim, bu yüzden öyle düşünüyorum, belki kırmızı konu derken belki de

you mean something you shouldn't mention I'm politics or religion but in the past

bahsetmemen gereken bir şeyi kastediyorsun ben siyasetçiyim ya da din ama geçmişte

I have talked about politics and I have talked about religion I've talked about

siyasetten bahsetmiştim ve dinden bahsetmiştim,

life and death the meaning of everything and human behavior all of those things

yaşamdan ve ölümden, her şeyin anlamından ve insan davranışından bahsetmiştim, bunların hepsi

in fact we were talking about it yesterday

aslında dün bunu konuşuyorduk,

we were talking yesterday about tolerance the meaning of tolerance why

dün hoşgörü hakkında konuşuyorduk. hoşgörünün anlamı

why are some people not tolerant so yes that's what we talked about yesterday so

neden bazı insanlar hoşgörülü değiller bu yüzden evet dün konuştuklarımız bu yüzden

some people might say that that is a very difficult subject to talk about

bazı insanlar bunun hakkında konuşmanın çok zor bir konu olduğunu söyleyebilirler

however I have no problem talking about it no problem what does it mean if you

ama ben bu konuda konuşmakta bir sorunum yok sorun değil eğer sen ne anlama geliyorsun

are patriotic or patriotic if you are patriotic or patriotic it

vatansever veya vatansever iseniz vatansever veya vatansever iseniz bu, kendi

means you are you have a strong connection or a strong liking for your

ülkeniz için güçlü bir bağınız veya güçlü bir sevginiz olduğu anlamına gelir.

own country your nation you are a believer in your own country maybe you

have complete trust in your your own government you are a patriotic person so

vatansever insan yani

the country as it exists the people that live in that country you have a great

ülke var olduğu şekliyle o ülkede yaşayan insanlar bu şeylerle büyük bir bağınız var

connection with those things you are patriotic of course it that weekend we

vatanseversiniz tabii ki o hafta sonu

have we had the 4th of July celebrations hello

4 Temmuz kutlamaları yaptık merhaba

guess who has come the cows have come to say hello hello to the cows hellooo

tahmin edin kim geldi inekler geldi ineklere merhaba deyin alo

the cows have come to say hello hello

inekler merhaba demeye geldiler merhaba hemen

hello

they're right behind me now

arkamdalar şimdi

the cows have come to say hello hellooo

inekler merhaba demeye geldiler merhaba demek

would you like to say hello to the cows they have come to say hello

ister misiniz ineklere merhaba demeye geldiler

the cows have come to say hello isn't that lovely they are very friendly cows

inekler geldi merhaba demek o kadar sevimli değil mi inekler çok arkadaş canlısı inekler

can you see how friendly they are they are so lovely and every day when I'm

ne kadar arkadaş canlısı olduklarını görebiliyor musunuz çok sevimliler ve her gün

outside they always come to say hello and that's what they're doing now I

dışarıda olduğumda hep merhaba demeye geliyorlar ve şu anda yaptıkları da bu bence

think they might be the most envious cows

yapabilirler

I've ever met aren't you yes you are

şimdiye kadar tanıştığım en kıskanç inekler olun, değil mi evet

how lovely mr. Duncan if we if we choose something about an important news title

ne kadar hoşsunuz bayım. Duncan, önemli bir haber başlığı hakkında bir şey seçersek,

it will be amazing well there are so many things going on at the world at the

bu harika olur, şu anda dünyada olan o kadar çok şey var ki, şu anda dünyada

moment so many things happening in the world at the moment it is quite hard to

o kadar çok şey oluyor ki,

choose just one subject if I was honest with you I can see there is a bird

sadece bir konu seçmek oldukça zor. Sana karşı dürüsttüm arkanda bir kuş olduğunu görebiliyorum

behind you oh yes that's my little heron say hello

oh evet o benim küçük balıkçılım Baya merhaba de

to mr. heron hello mr. heron how are you today oh that was interesting

. balıkçıl merhaba bay balıkçıl bugün nasılsın oh ilginçti

suddenly all of the cows in the field behind me they came to say hello there's

birden arkamdaki tarladaki ineklerin hepsi merhaba demeye geldiler

no nice I would love to have an apple tree in my garden but I live in a

güzel değil bahçemde elma ağacı olmasını çok isterdim ama

tropical country yes I don't think apples would grow very well in a very

tropik bir ülkede yaşıyorum evet istemiyorum elmalar çok sıcak bir ülkede çok iyi yetişirdi,

hot country they would all shrivel up under the heat of the Sun there would be

hepsi Güneş'in sıcağı altında büzülürdü, orası

it would be too damp the group the cows have fresh grass to eat yes they do

çok nemli olurdu grup ineklerin yemek için taze otları var evet yapıyorlar

behind me there is a huge field so at the back of the house there is a huge

arkamda çok büyük bir tarla var bu yüzden evin arkasında büyük bir

field and the cows have plenty of grass to feed on they have lots and lots of

tarla var ve ineklerin beslenecekleri bol miktarda otları var, çok fazla

grass so the field behind me is actually quite big it is a very big

otları var, bu yüzden arkamdaki tarla aslında oldukça büyük, çok büyük bir

field I will try to show you

alan, size göstermeye çalışacağım.

so there is the field where the cows live they have disappeared now they have

ineklerin yaşadığı tarla var kayboldular şimdi

gone to the other side where are they come on cows where are you oh there they

diğer tarafa gittiler nereye geliyorlar inekler neredesiniz ah işte oradalar

are can you see them the cows are now in a

onları görebiliyor musunuz inekler şimdi uzaktalar

distance they are eating far away can you please tell the cows that clemson

uzakta yemek yiyorlar lütfen ineklere clemson'ın merhaba dediğini söyle

says hello hello cows clemson says hello is that alright yes I think they they

seem they seem happy to hear that news thank you very much oh look at the

clouds there are some lovely white fluffy clouds going over it's a very

nice peaceful day here because many people have gone back to work it's true

burada güzel huzurlu bir gün çünkü birçok insan işine geri döndü bu doğru o kadar da

isn't that nice the gentle breeze blowing by and also the Claire elds

güzel değil esiyor hafif esinti ve ayrıca

floating in the sky everything it's nice in the world we often hear of all of the

gökyüzünde süzülen Claire tarlaları her şey güzel dünyada sık sık tüm

badness and the hate but there are many nice things to enjoy in this world

kötülükleri ve nefreti duyuyoruz ama bu dünyada tadını çıkarılacak çok güzel şeyler var

sometimes you have to look for them sometimes you have to look up and

bazen onları aramak zorundasın bazen yukarıya bakmalısın

sometimes you have to look down to see them so there it is I will go in a

bazen de aşağı bakmalısın onları görmek için işte işte birazdan gideceğim

minute I would imagine that you are getting a little bored now listening to

seni hayal ederdim şimdi biraz sıkılmaya başlıyorum

my voice so maybe you wanted to go in maybe you want to go and do something

sesimi dinleyince belki içeri girmek istersin belki gidip başka bir şey yapmak istersin

else perhaps I don't know

belki bilmiyorum tepedeki

beautiful red leaves on the cherry tree overhead very lovely hmm very nice

kiraz ağacının üzerindeki güzel kırmızı yapraklar çok güzel hmm çok güzel

I can't believe how windy it is today it is very windy very windy Marta says it

nasıl olduğuna inanamıyorum rüzgarlı bugün hava çok rüzgarlı çok rüzgarlı Marta bunun

is a little bit like a wake-up it is a little bit like a wake-up meditation oh

biraz uyanma gibi olduğunu söylüyor, biraz uyanma meditasyonu gibi oh

thank you very much that's very kind of you to say I never think of myself as a

çok teşekkür ederim, söylemen çok incelik kendimi asla düşünmüyorum

person who could teach meditation because I always get very excited by

meditasyon öğretebilen bir kişi olarak çünkü gördüğünüz gibi ben her zaman olaylardan çok heyecanlanırım her zaman

things as you see I always get very excited by things so sometimes RI I find

olaylardan çok heyecanlanırım bu yüzden bazen RI

it very difficult to stay calm sometimes I get very excited about

sakin kalmakta çok zorlanıyorum bazen bazı şeyler hakkında çok heyecanlanıyorum

things but you maybe you saw it earlier with the cows you see I got very excited

ama siz belki daha önce görmüşsünüzdür gördüğün ineklerle

when I saw those cows and you could tell I was very excited tewara says Oh

o inekleri gördüğümde çok heyecanlandım ve çok heyecanlandığımı söyleyebilirsin tewara Ah

tomorrow says yes I think the air around you must be very clean yes I suppose it

yarın evet diyor sanırım etrafınızdaki hava çok temiz olmalı evet sanırım öyle

is I suppose it is but we have many roads around this area there are some

sanırım öyle ama bizde var Bu bölgenin etrafındaki birçok yol

really busy roads and sometimes there is a lot of traffic beatrice says I never

gerçekten yoğun olan bazı yollar var ve bazen çok fazla trafik oluyor

feel bored with you mr. Duncan I always learn something new that's very kind of

. Duncan, her zaman yeni bir şey öğreniyorum, teşekkür etmen çok nazik,

you to say thank you how lovely I Oh does your cherry tree produce fruit

ne kadar güzel Ah, kiraz ağacın meyve veriyor mu

Thank You Mika it does not it's never produced anything every year we have

Teşekkürler Mika, her yıl hiçbir şey üretmiyor,

beautiful blossom and lovely leaves but nothing else ever appears on the tree so

güzel çiçeklerimiz ve güzel yapraklarımız var ama başka hiçbir şey görünmüyor. ağaç bu yüzden evet gerçekten

yes I it's a shame really I would like to have some lovely fruit or maybe

çok yazık gerçekten güzel bir meyveye sahip olmak isterdim ya da kiraz

something that might come out on my cherry tree

ağacımda çıkabilecek bir şeye sahip olmak isterdim, buna

despite that it still looks very nice with its red leaves especially today

rağmen özellikle bugün kırmızı yapraklarıyla hala çok güzel görünüyor, çünkü

everything is looking rather nice today because of the sunshine mr. Duncan you

bugün her şey oldukça güzel görünüyor. güneş bey Duncan

can also start having your own cattle I'm not sure about that I'm not sure if

ayrıca kendi sığırına sahip olmaya başlayabilirsin Bundan emin değilim Bu arada hayvanlara

I would be very good at looking after animals by the way I'm going to sneeze

bakmakta çok iyi olup olmayacağımdan emin değilim bu arada hapşıracağım

excuse me you see that's my hay fever saying hello my hay fever is saying

kusura bakma bu benim saman nezlesi merhaba demek saman nezlem

hello do you have any damsons on your tree at the moment the answer to that is

merhaba diyor şu anda ağacınızda hiç mürdüm var mı bunun cevabı

yes and no there are some dams ins but they are still very small so yes we do

evet ve hayır bazı barajlar var ama hala çok küçükler yani evet

have dams ins on the tree however at the moment they are quite small yes bill

ağaçta barajlarımız var ancak şu anda oldukça küçükler evet fatura

well not fully grown I hope you could see those can you see them there they

iyi tam olarak büyümemiş umarım onları görebilirsiniz oradalar yani evet mürdüm

are so yes there are damsons but at the

eriği var ama şu

moment they are not very large see they're still small they are still

anda çok büyük değiller bakın hala küçükler şu anda hala

immature at the moment so the damsons are still growing they are still forming

olgunlaşmamışlar yani mürdümler hala büyüyorlar hala şekilleniyorlar

I must be honest with you this feels very strange today I don't know why I

size karşı dürüst olmalıyım bu bugün çok garip geliyor neden bilmiyorum

keep I keep trying to walk backwards it's not as easy as it looks

geri geri yürümeye çalışıyorum göründüğü kadar kolay değil tamam

okay it's not as easy as it looks walking backwards I will be honest with

göründüğü kadar kolay değil geri geri yürürken size karşı dürüst olacağım işte

you there we go you might be more familiar with this

gidiyoruz bu manzaraya daha aşina olabilirsiniz hala orada

view is there anyone still there I'm just wondering if anyone is still

kimse var mı sadece merak ediyorum hala

watching hello mister don't go in one more question can what's the difference

izleyen var mı merhaba bayım bir soru daha girme can arasındaki fark nedir

between can not and cannot well what it's just a contraction to be honest one

değil ve pek iyi olamaz, bu sadece bir kasılmadır, dürüst olmak gerekirse, bir

is just a contraction you are joining the two together you cannot do that you

sadece bir kasılmadır, ikisini birleştiriyorsunuz, yapamazsınız,

cannot do that so you are actually putting the two together you might

bunu yapamazsınız, yani aslında ikisini bir araya getiriyorsunuz,

describe it as a compound so you're putting the two together you can not do

onu bir bileşik olarak tanımlayabilirsiniz, yani siz ikisini bir araya getirdiğinizde yapamazsınız bunu

that you cannot do that you see so they basically have the same meaning they

yapamazsınız gördüğünüzü yani temelde aynı anlama geliyorlar

mean the same thing please please don't stop I love your videos and I'm not

aynı anlama geliyorlar lütfen lütfen durmayın videolarınızı seviyorum ve

bored I'm still interested I don't care if I am the only one here after two

sıkılmadım hala ilgileniyorum ilgilenmiyorum ' İki saat sonra burada bir tek ben olsam umrumda değil,

hours I want to keep watching that's very kind of you to say so

izlemeye devam etmek istiyorum Bunu söylemeniz çok naziksiniz,

how lovely ultra instinct ultra instinct says I'm going to send you a donation

ultra içgüdü ultra içgüdü size bir bağış göndereceğim diyor

and then you said I'm not change your mind

ve sonra siz yapmayacağımı söylediniz.

very quickly that's okay you can or you can't it doesn't matter it doesn't

çok çabuk fikrinizi değiştirin sorun değil yapabilirsiniz ya da yapamazsınız önemli değil

matter don't worry about it mr. Duncan how can I improve my English language oh

önemli değil merak etmeyin bayım. Duncan, İngilizce dilimi nasıl geliştirebilirim oh

that is a big question and the answer is quite simple so even though the question

bu büyük bir soru ve cevap oldukça basit yani soru

is a big question my answer or my reply is actually quite simple you

büyük bir soru olsa bile cevabım veya cevabım aslında oldukça basit

have to make English part of your life practice learn listen every day it is a

İngilizceyi hayatınızın bir parçası yapmalısınız pratik öğrenin dinle her gün

hard thing to do however it is something that

yapılması zor bir şey ama

takes time you can't rush learning English just like anything so never try

zaman alan bir şey İngilizce öğrenmek için acele edemezsin, bu yüzden hiçbir

to learn anything too quickly because first of all you might tire yourself out

şeyi çok hızlı öğrenmeye çalışma çünkü her şeyden önce kendini yorabilirsin,

you will feel tired because you're trying to do too much also the other

yorgun hissedeceksin çünkü ' çok fazla şey yapmaya çalışıyorsun ayrıca diğer bir

thing is you might become bored if you try to learn too much if you find it too

şey de çok fazla öğrenmeye çalışırsan sıkılabilirsin çok

difficult then you might become bored so learn some English every day you learn a

zor bulursan o zaman sıkılabilirsin bu yüzden her gün biraz ingilizce öğren

few new words every day learn a few new sentences every day you have to try and

her gün birkaç yeni kelime öğren her gün yeni cümleler denemek zorundasın

make English part of your life part of your body almost just like a hand or

ingilizceyi hayatının bir parçası haline getirmeye çalışmalısın neredeyse tıpkı bir el ya da belki başparmakların gibi vücudunun bir parçası yavaş

maybe your thumbs English must be a part of your life and the more you do it the

more you will enjoy it every day you are building slowly your knowledge will

yavaş inşa ediyorsun bilgin

build slowly over time specky spec T spec T cyborg says I'm fluent in English

zamanla yavaş yavaş gelişecek belirsiz spesifikasyon T spec T cyborg İngilizce'de akıcı olduğumu söylüyor

but I appreciate what you do thank you that's very kind of you

ama yaptığın şeyi takdir ediyorum teşekkür ederim çok naziksin

yes I try to do this as much as possible sometimes my life you might not believe

evet bunu olabildiğince çok yapmaya çalışıyorum bazen hayatım

it but sometimes my life is a little hectic a little busy there are other

inanmayabilirsin ama bazen hayatım biraz telaşlı biraz meşgul

things happening in my life as you probably know you probably know that

hayatımda başka şeyler oluyor, muhtemelen biliyorsundur muhtemelen biliyorsun ki

there are other things happening in my life

hayatımda başka şeyler oluyor

personal things that are going on that I'm having to deal with due to that

kişisel şeyler oluyor ben Bu

really horrible not me personally I don't have it

gerçekten korkunç olduğu için uğraşmak zorunda kalmak kişisel olarak ben değilim,

however because of the lockdown because of the fact that many people are now

ancak şu anda birçok insanın

having to stay in their houses or they have been for the past three months lots

evlerinde kalmak zorunda olması veya son üç aydır pek çok

of things have changed and some of those things

şey olması nedeniyle kilitlenme nedeniyle buna sahip değilim. değişti ve bunlardan bazıları

have also affected my life personally so I would love to be on more I wish I

kişisel olarak hayatımı da etkiledi bu yüzden daha fazla olmayı çok isterdim Keşke

could come on every day I wish this is my wish maybe one day it will come true

her gün gelebilseydim Keşke bu benim dileğim olsa belki bir gün gerçekleşir

I wish one day I can do this maybe once or twice or maybe three times each day

Keşke bir gün bunu yapabilsem belki günde bir veya iki veya belki üç kez,

so maybe I could do a morning livestream and then an afternoon livestream and

böylece belki bir sabah canlı yayını yapabilirim ve sonra bir öğleden sonra canlı yayını ve

then an evening livestream so everyone gets a chance to join in you see so that

ardından bir akşam canlı yayını yapabilirim, böylece herkes katılma şansı elde eder, bakın, bu benim

is my wish that is my dream who knows one day it might come true yes it is

dileğim, kim bilir hayalim bir gün gerçek olabilir evet

happening all over the world mr. dunker and many people are being they are being

tüm dünyada oluyor bayım. dunker ve birçok insan

affected you are right I don't think anyone anyone has not been affected by

etkileniyor haklısınız kimsenin

this situation it's a it's a very unusual occurrence when you think about

bu durumdan etkilenmediğini düşünüyorum bu çok sıra dışı bir olay düşününce

it probably 80% of all human beings on the planet have been affected in some

muhtemelen gezegendeki tüm insanların %80'i etkilenmiştir bir

way if not more it's incredible I've never known anything like this it is

şekilde etkilendim daha fazla değilse inanılmaz inanılmaz böyle bir şey hiç tanımadım

incredible ah it would be very good to have live chat more often yes I wish I

inanılmaz ah daha sık canlı sohbet yapmak çok iyi olurdu evet keşke

could do it all the time unfortunately I can't and sometimes I feel very

bunu her zaman yapabilseydim maalesef yapamam ve bazen Çok

frustrated I do feel frustrated because sometimes I think I wish I could do a

hüsrana uğradım, hüsrana uğradım çünkü bazen keşke

live stream but I can't because there are other things I have to do it's it's

canlı yayın yapabilsem diyorum ama yapamıyorum çünkü yapmam gereken başka şeyler var, bu

quite frustrating mr. Duncan I highly recommend you plan to read a book that

oldukça sinir bozucu bayım. Duncan,

we can listen to we can listen to every chapter each week and then finish the

her hafta her bölümü dinleyebileceğimiz ve ardından hikayeyi bitirebileceğimiz bir kitap okumayı planlamanızı şiddetle tavsiye ederim

story yes well I think it's a very good idea you have to be careful though if

you read someone else's work because of copyright you see so that is

Telif hakkının olduğunu görüyorsunuz, yani bu, YouTube'da yıllar boyunca

one of the things you have to be careful with over the years here on YouTube now

dikkat etmeniz gereken şeylerden biri, şimdi

YouTube has been very good and this is one of the things I do like about

YouTube çok iyiydi ve bu, YouTube hakkında sevdiğim şeylerden biri,

YouTube they have been very good because if you use things for education then you

çok iyi oldular çünkü kullanırsanız eğitimle ilgili şeyler o zaman

have a lot more freedom however because a lot of YouTube is now

çok daha fazla özgürlüğe sahip olursunuz, ancak YouTube'un çoğu artık

automatic automated they have things like algorithms and things that check

otomatik olarak otomatik hale getirildiğinden, algoritmalar gibi şeylere ve YouTube'a

all of the content that comes out and goes in to YouTube so you still have to

giren ve çıkan tüm içeriği kontrol eden şeylere sahiptir, bu nedenle yine de

be careful however people who educate people who teach on YouTube do have a

dikkatli olmalısınız insanlar nasıl olursa olsun YouTube'da eğitim veren insanları eğitenlerin telif hakkı söz konusu

little bit more freedom when it comes to copyright but you still have to be

olduğunda biraz daha fazla özgürlüğü var ama yine de

careful you still have to be very careful is there a difference between

dikkatli olmalısınız, yine de çok dikkatli olmalısınız,

the restaurants in the US and the restaurants in Britain

ABD'deki restoranlar ile İngiltere'deki restoranlar arasında bir fark var mı

I suppose dinah dinah quite often a diner in the States in the United States

sanırım dinah dinah oldukça sık olarak Amerika Birleşik Devletleri'nde bir lokanta, Amerika Birleşik Devletleri'nde uğrayabileceğiniz

is a place you can just drop in to you can go to it and just walk in and sit

bir yerdir, oraya gidebilir ve sadece içeri girip oturabilir

down and have a meal diner they call them diners here we don't have diners

ve yemek yiyebilirsiniz onlara lokanta diyorlar burada lokantamız yok

we have cafes cafes so we often call them cafes a place where you can just go

kafelerimiz var, bu yüzden onlara genellikle kafeler diyoruz,

in sit down and have something to eat we don't really use the word diner so much

oturup bir şeyler yiyebileceğiniz bir yer.

it is more often used in American English so I hope that helps but if you

go to small villages around England you will see many small tea rooms a tea room

İngiltere'deki küçük köylere giderseniz birçok küçük çay odası göreceksiniz, bir çay odası

is a very small cafe maybe inside it only has a few chairs and tables and it

çok küçük bir kafedir, belki içinde sadece birkaç sandalye ve masa vardır ve

will serve cakes and tea so yes there are there are many different types of

kek ve çay servisi yapacaktır, bu yüzden evet birçok farklı çay çeşidi vardır.

places to eat Act in the UK but yes I suppose the biggest difference

yemek yenecek yerler Birleşik Krallık'ta Yasa ama evet sanırım en büyük fark

would be the word diner we don't use the word diner here quite often we say

lokanta kelimesi olurdu burada lokanta kelimesini kullanmayız burada çok sık

restaurant or cafe or if the place is very small a tea room Tea Room

restoran veya kafe deriz veya yer çok küçükse çay salonu Çay Odası

diner yes when you go to a diner it's normally used in American English I

lokantası evet ne zaman bir lokantaya gidiyorsun normalde Amerikan İngilizcesinde kullanılıyor

found a great story book on Kindle that was free and I'm assuming it's because

Kindle'da ücretsiz harika bir hikaye kitabı buldum ve bunun

the intellectual property rights have ran out maybe yes

fikri mülkiyet haklarının tükendiği için olduğunu farz ediyorum belki evet

this just happened sometimes you can have things that are in the public

bu sadece oldu bazen içinde olan şeylere sahip olabilirsin kamu

domain maybe you haven't heard of that if something is in the public domain it

malı belki duymadınız, eğer bir şey kamu malı ise,

means it is now available for anyone to use in any way in other words it does

artık herkesin herhangi bir şekilde kullanabileceği anlamına gelir, başka bir deyişle, artık

not belong to one individual anymore it is in the public domain normally there

bir kişiye ait değildir, kamu alanındadır, normalde

is a period where something will not be in the public domain but after it will

vardır. bir şeyin kamu malı olmayacağı ama sonra

be it will be I think it's normally 75 years or maybe

olacağı bir dönem bence normalde 75 yıl ya da belki

80 years so after 80 years something automatically becomes part of the public

80 yıl yani 80 yıl sonra bir şey otomatik olarak kamu malının bir parçası oluyor

domain

do you call cafes also bars as in Italy we don't know we normally say cafes or

İtalya'daki gibi kafelere barlar da diyor musunuz? Bilmiyoruz normalde kafeler veya

restaurants cafes restaurants I'm going to sneeze

restoranlar kafeler restoranlar hapşıracağım

welcome to mr. Duncan's sneezing our I hope you are enjoying listening to me

hoşgeldiniz bayım. Duncan hapşırıyor umarım benim

sneeze so I do have a little bit about a little bit of a fever at the moment for

hapşırmamı dinlemekten zevk alıyorsundur bu yüzden şu anda biraz ateşim var bunun için özür

which I apologize how do you stream because I want to start streaming well

dilerim nasıl yayın yapıyorsun çünkü iyi yayın yapmaya başlamak istiyorum

when you say streaming do you mean doing this across YouTube because there are

many different types of streaming you see there is streaming of content like

Netflix or Amazon Prime or Disney Plus or you can stream live with a camera

Netflix, Amazon Prime veya Disney Plus gibi içerik akışı var ya da bunun gibi bir kamerayla canlı yayın yapabilirsiniz, bu

like this so what I'm doing at the moment is streaming live with a camera

yüzden şu anda yaptığım şey canlı yayın yapmak bir kamerayla

my camera is taking my image and then I'm streaming it live it's easy to do

kameram görüntümü alıyor ve sonra onu canlı yayınlıyorum, bunu yapmak çok kolay

however you do need a little bit of confidence and also it takes a lot of

ancak biraz özgüvene ihtiyacınız var ve ayrıca

practice as well to do it so you have to do it for quite a long time you do you

bunu yapmak için çok fazla pratik yapmanız gerekiyor, bu yüzden bunu yapmak zorundasınız. çok uzun zamandır

can't rush this like anything it takes time I remember when I first did a

bunu aceleye getiremezsin zaman alıyor zaman alıyor hatırlıyorum

livestream way back in 2016 I was so nervous I felt really afraid I didn't

2016'da ilk kez canlı yayın yaptığımda çok gergindim gerçekten korkmuştum

know what to say because my brain stopped working I had a mental block in

ne diyeceğimi bilemedim çünkü beynim çalışmayı durdurdu Beynimde bir zihinsel tıkanıklık vardı

my brain however after time after lots and lots

ancak bir sürü

of live streams I slowly became more relaxed I started to enjoy it more and

canlı yayından sonra bir süre sonra yavaş yavaş rahatladım ve bundan giderek daha fazla zevk almaya başladım

more and Here I am now four years later still doing my live streams and now I

ve işte şimdi dört yıl sonra hala canlı yayınlarımı yapıyorum ve şimdi

really enjoy it I enjoy doing so for many reasons most of all because I have

gerçekten keyif alıyorum Bunu yapmaktan birçok nedenden dolayı zevk alıyorum çünkü en önemlisi

a chance to talk to you and I know you are interested in English I love English

sizinle konuşma şansım var ve İngilizce ile ilgilendiğinizi biliyorum İngilizceyi seviyorum bu

so we all have something in common we all have something that we share

yüzden hepimizin ortak bir yönü var hepimizin

as a common interest yes please say hello to me hello TWEN new in hello when

ortak bir ilgi alanı olarak paylaştığımız bir şeyler var evet lütfen merhaba de bana merhaba TWEN yeni merhaba

you win nice to see you here as well nice to see you here I will say hello to

kazandığında seni burada görmek güzel seni burada görmek güzel

you right now art be said your network is very good I have slow connection well

şu anda sana merhaba diyeceğim sanat ağınız çok iyi denilebilir bağlantım yavaş iyi

I'm very lucky here because I have I have a good connection with my 4G so I

ben çok şanslıyım burada 4G'mle iyi bir bağlantım olduğu için

use a 4G connection on here so this is not Wi-Fi this is actually using the 4G

burada 4G bağlantısı kullanıyorum yani bu Wi-Fi değil bu aslında 4G

connection unfortunately where I live we have I don't think you can see it but in

bağlantısını kullanıyor maalesef yaşadığım yerde bunu görebileceğinizi sanmıyorum ama

the distance over there there is actually a 4G tower over there I can

uzakta, orada aslında bir 4G kulesi var,

actually see it if I use my binoculars I can actually see the tower so over there

eğer dürbünümü kullanırsam onu gerçekten görebilirim, yani orada

there is actually a tower and it has clear line-of-sight completely there is

aslında bir kule var ve tamamen net bir görüş hattına sahip,

nothing in between me and the mobile phone tower over there so the line of

hiçbir şey yok Benimle oradaki cep telefonu kulesinin arasında

sight is completely clear and that's why the signal is so good so I am lucky

görüş hattı tamamen net ve bu yüzden sinyal çok iyi, bu yüzden şanslıyım

because I get a very good mobile phone signal in this spot that's the reason

çünkü bu noktada çok iyi bir cep telefonu sinyali alıyorum, bu yüzden

why so I always feel quite lucky because of that and I can actually see the mast

her zaman böyle hissediyorum bu yüzden oldukça şanslıyım ve aslında direği

the mobile phone mast in the distance I can actually see it clearly which means

uzaktan cep telefonu direğini görebiliyorum Aslında net bir şekilde görebiliyorum bu da

I get a very good signal you are perfectly at ease now with your lessons

çok iyi bir sinyal aldığım anlamına geliyor artık derslerinle tamamen rahatsın

I would like to feel the same as you if I had to speak in front of many people

ben de aynı şekilde hissetmek istiyorum birçok insanın önünde konuşmak zorunda kalsaydım,

Thank You Valentina well I used to be a very shy person a lot of pee

teşekkür ederim Valentina, eskiden çok utangaç bir insandım, çok çiş yapardım,

don't realize this all believe it but when I was young I was quite I was quite

bunların hepsine inanmıyorum ama gençken oldukça çekingendim.

self-conscious I didn't like anything about myself I hated my appearance I

Kendimle ilgili hiçbir şeyden hoşlanmazdım Görünüşümden nefret ederdim

hated my body I hated the fact that I was very tall and everyone could see me

Vücudumdan nefret ederdim Çok uzun olmamdan ve herkesin beni görebilmesinden nefret ederdim

I hated all of those things I was very self-conscious when I was young really

Bütün bunlardan nefret ederdim Gençken çok çekingendim Gerçekten çok

self-conscious in fact hello - we Lynn knew in how many languages can you speak

çekingendim aslında merhaba - biz Lynn kaç dili iyi konuşabildiğini biliyorduk

now well over the years I had to learn a couple of languages I had to learn

yıllar içinde birkaç dil öğrenmek zorunda kaldım

French at school we had no choice they used to teach French as a second

okulda Fransızca öğrenmek zorundaydım başka seçeneğimiz yoktu Fransızcayı ikinci dil olarak öğretiyorlardı

language and I don't know why I was very good at that

ve ben bilmiyorum Neden bu kadar iyi olduğumu bilmiyorum

I don't know why I was so good at French but I was I have no idea why and also

Fransızcada neden bu kadar iyi olduğumu bilmiyorum ama neden olduğu hakkında hiçbir fikrim yok ve ayrıca

when I went to work in China I had to learn some Chinese so I could survive I

Çin'de çalışmaya gittiğimde hayatta kalabilmek için biraz Çince öğrenmem gerekiyordu.

could live so I spent many years working and also living in China

yaşa bu yüzden uzun yıllar Çin'de çalışarak ve yaşayarak geçirdim

what a strange life stream why is it strange what is strange

ne garip bir hayat akışı neden garip ne garip

maybe it's because you can see me whenever anyone sees my face on YouTube

belki de YouTube'da yüzümü her gördüğünde beni görebildiğindendir

they always say and that's strange what a weird person who is that who is

hep derler ve bu garip ne garip insan kimdir

that strange man staring at me does self-conscious mean the same as shy

bana bakan o tuhaf adam kim utangaçlıkla aynı anlama geliyor

it can it can mean the same thing yes you're right so to be self-conscious

olabilir aynı anlama gelebilir evet haklısın o yüzden çekingen olmak kendini

means that you just feel very aware of yourself you are maybe too aware or

çok iyi hissetmek anlamına gelir belki de çok farkında ya da

perhaps your own your own feelings towards maybe certain things about

belki kendi duyguların belki kendinle ilgili bazı şeylere karşı belki

yourself maybe your character or your shape or your your appearance

karakterin ya da şeklin ya da görünüşün bu

so I used to be very conscious of the way I looked I didn't like it I just

yüzden eskiden nasıl göründüğüm konusunda çok bilinçliydim hoşuma gitmedi sadece

like looking in the mirror I hated it I really did I used to be so

aynaya bakmayı seviyorum ben ondan gerçekten nefret ettim

self-conscious when I was young and it caused a lot of problems during my

gençken çok çekingendim ve okul yıllarımda pek çok soruna neden oldu

school years I was really quite quite an awkward person I can't begin to tell you

gerçekten oldukça garip bir insandım

how awkward I used to be I can't understand why you hate yourself well I

eskiden ne kadar garip olduğumu size anlatamam Neden kendinden nefret ettiğini anlayamıyorum,

don't hate myself now I have learned to accept the way I am just as you should

şimdi kendimden nefret etmiyorum, olduğum gibi kabul etmeyi öğrendim,

you you accept your limitations the things you can do and the things you

kendi sınırlarını kabul etmelisin, yapabileceğin ve

can't do you accept them it is a kind of acceptance this is the way you are and

yapamayacağın şeyleri kabul etmelisin. onlar için bu bir tür kabullenmedir, bu şekildesiniz ve

then you have to make the best of it can you still speak Chinese in D and E

sonra en iyisini yapmalısınız, hala D ve E'de Çince konuşabiliyor musunuz ve

an just a little bit in the IDI and Yin which means a little bit for sure

IDI ve Yin'de biraz, bu da kesinlikle biraz anlamına geliyor.

washer washer Duncan I am teacher Duncan I am mr. Duncan

çamaşırcı Duncan, ben öğretmen Duncan, ben bayım. Duncan

yes I can speak a little Chinese but most of it I've forgotten it's 13 years

evet biraz Çince konuşabiliyorum ama çoğunu unuttum

since I came back from China can you believe it 13 years here we go there's

Çin'den geleli 13 yıl oldu inanabiliyor musun 13 yıl işte başlıyoruz

always one person honestly what I like about this live is that we can have the

dürüst olmak gerekirse her zaman bir kişi var bu canlının sevdiğim yanı yaşayabilmemiz

chance to chat and ask you and I hope that you keep doing the same thing thank

sohbet etme ve sana sorma şansı ve umarım aynı şeyi yapmaya devam edersin

you very much thank you for your lovely compliment easy to learn easy to learn

çok teşekkür ederim güzel iltifatın için çok teşekkür ederim öğrenmesi kolay öğrenmesi kolay

thank you very much you are such a wonderful person that's why you have

çok teşekkür ederim sen harika bir insansın bu yüzden bir

lots of followers Thank You Diann things at YouTube are a little strange at the

sürü takipçin var Teşekkür ederim Diann YouTube'da şu anda işler biraz garip

moment though youtuber making so many changes with the way

ama youtuber insanların söylemek istediklerini söylemelerine izin vererek çok fazla değişiklik yapıyor

allow people to say what they want to say I did something very strange this

Bu sabah çok garip bir şey yaptım

morning something I've been thinking about doing for a while a couple of

bir süredir yapmayı düşündüğüm bir şey birkaç

weeks ago I had a thought in my head and I thought wouldn't it be interesting to

hafta önce kafamda bir düşünce vardı ve

do something on another platform another internet platform so most people know me

başka bir platformda başka bir internet platformunda bir şeyler yapmak ilginç olmaz mıydı diye düşündüm, böylece çoğu insan beni

on YouTube YouTube is where I live I've been living on YouTube for almost

YouTube'da tanıyor YouTube yaşadığım yer Neredeyse bir süredir YouTube'da yaşıyorum

14 years since YouTube was a little baby so that's the thought I had a few weeks

YouTube küçük bir bebekken 14 yıl geçti, yani birkaç hafta

ago this morning do you want to know what I did this morning this morning I I

önce bu sabah aklıma gelen düşünce bu sabah ne yaptığımı bilmek ister misiniz

signed up for twitch I've actually created a profile on twitch now I know

twitch'e kaydoldum aslında twitch'te bir profil oluşturdum şimdi

what a lot of you were thinking mr. Duncan twitch it's for young people it's

ne olduğunu biliyorum çoğunuz düşünüyordunuz bay Duncan twitch gençler için

not for old people like you twitch is for gamers people who play computer

sizin gibi yaşlılar için değil twitch bilgisayar oyunları oynayan oyuncular için

games but apparently there are lots of people now joining twitch who do other

ama görünüşe göre artık twitch'e katılan başka

things as well they talk about certain subjects so

şeyler de yapan birçok insan var belirli konulardan bahsediyorlar bu yüzden

twitch has become a much larger and more varied community so that's what I did

twitch çok daha büyük bir hal aldı ve daha çeşitli topluluk, bu yüzden

this morning I've created my own twitch account and over the next couple of

bu sabah yaptığım şey buydu Kendi seğirme hesabımı oluşturdum ve önümüzdeki birkaç

weeks I'm going to do some test streams on there some very short test streams

hafta boyunca orada bazı test akışları yapacağım, sadece ne olacağını görmek için çok kısa test akışları yapacağım.

just to see what happens it might not work it might fail it might crash and

çalış başarısız olabilir çökebilir ve

burn who knows but I'm going to try it so this morning I decided to set up

yanabilir kim bilir ama deneyeceğim bu yüzden bu sabah twitch hesabımı kurmaya karar verdim

my twitch account and we will see what happens with that Oh

ve bununla ne olacağını göreceğiz Oh

Palmyra says maybe you can join tick-tock now there are some limitations

Palmyra belki şimdi tik-tak'a katılabilirsin diyor tik tak ile ilgili bazı sınırlamalar var mı

with tick tock the problem with tick tock is that you

tik tak ile ilgili sorun şu ki,

are restricted to I think it's 15 seconds your your videos can only be 15

15 saniye ile sınırlısınız, videolarınız yalnızca 15

seconds long I've never I've never actually used tick tock not yet

saniye uzunluğunda olabilir Ben hiç tik tak kullanmadım aslında henüz kullanmadım bunun

there are many reasons why I don't use it that I'm not going to go into but yes

birçok nedeni var Ben kullanmıyorum ki girmeyeceğim ama evet

there is tick tock but I I have been very interested in joining twitch for

tik tak var ama bir süredir twitch'e katılmakla çok ilgileniyorum

some time I've thought about this for quite a long time so this morning I did

bunu epeydir düşünüyordum bu yüzden bu sabah yaptım

it I decided to join twitch so now it's official I'm on twitch oh my goodness

twitch'e katılmaya karar verdim, artık resmileşti twitchteyim aman tanrım buna inanamıyorum

I can't believe it I'm like one of those young dudes with their computer games in

konsollarında bilgisayar oyunları,

their consoles and their Xboxes and their fortnight have you ever played the

xbox'ları ve iki haftaları olan şu genç adamlardan biri gibiyim

thought the fortnight I've never been on the fortnight is fortnight good I have

hiç gitmediğim iki haftanın iki hafta olduğunu düşündüm iyi

no idea what it is by the way oh yes I'm going to fit in so well on Twitch really

bu arada ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok oh evet Twitch'e çok iyi uyum sağlayacağım gerçekten

Tamara says Mr Duncan have you ever heard about John Warren who is a popular

Tamara Bay Duncan diyor John Warren'ı hiç duydunuz mu

show man in Russia speaking Russian he is excellent without any accent and he

Rusya'da Rusça konuşan popüler bir şov adamı, aksanı olmadan mükemmel ve

has his own TV show there are people who do go to other countries they learn the

kendi TV şovu var, başka ülkelere giden insanlar var, dili öğreniyorlar

language and they become very big stars there was one guy in China who was

ve çok büyük yıldızlar oluyorlar, Çin'de her zaman olan bir adam vardı.

always on television a Canadian guy I think his name was dashing and he was

televizyonda Kanadalı bir adam bence adı göz alıcıydı ve

actually a Canadian who learned Chinese perfectly his Chinese was incredible

aslında Çinceyi mükemmel öğrenen bir Kanadalıydı, Çincesi inanılmazdı

and he became an English teacher he also became very famous on television in

ve İngilizce öğretmeni oldu, ayrıca Çin'de televizyonda

China teaching English but also teaching talking about the English language in

İngilizce öğreterek ama aynı zamanda İngilizce hakkında konuşmayı öğreterek çok ünlü oldu.

Chinese which was very useful

Çince ki bu çok yararlı oldu

I've please don't talk to me about computer games because I have no idea no

Lütfen benimle bilgisayar oyunları hakkında konuşmayın çünkü az önce bahsettiğiniz

idea what is the spelling of the platform you've just mentioned twitch

platformun yazılışının ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok seğirme

there it is I've just put it on the screen for you so now you can see it so

işte onu şimdi koydum ekran senin için şimdi görebilsin yani

the name is twitch do you want to know do you want to know my name on twitch

isim twitch bilmek ister misin twitch'te adımı öğrenmek ister misin

there's nothing there there's no content I only created the account this morning

hiçbir şey yok içerik yok hesabı daha bu sabah oluşturdum

but if you are on twitch he here is the address I'm going to put it on the

ama twitch'teyseniz o burada adresi

screen here it is so give me a moment I'm going to type it on the screen oh

buraya ekrana koyacağım o yüzden bana bir dakika ver onu ekrana yazacağım oh

this is very nice I've got a nice little thing underneath

bu çok güzel altında küçük güzel bir şey var

you see I can use now to type very nice very posh mr. Duncan here it is so my my

görüyorsun şimdi kullanabilirim çok güzel çok şık yazmak için mr. Duncan işte benim

name

on Twitch is so there it is there is the name that I'm using on twitch D for

Twitch'teki adım bu yüzden işte orada twitch D'de Duncan için kullandığım isim var ki bu

Duncan which I thought was quite nice I made me smile when I heard it I thought

oldukça hoştu Duyduğumda beni gülümsetti

about it in my head and then I thought yeah I like the sound of that so that's

Aklımda düşündüm ve sonra düşündüm ki evet, bunun sesini seviyorum, bu yüzden

what I've done D for Duncan is the name of my twitch account there's nothing on

yaptığım şey buydu D for Duncan benim seğirme hesabımın adı orada hiçbir şey yok

there it's empty at the moment there's nothing there but I might over the next

şu anda boş orada hiçbir şey yok ama önümüzdeki

couple of weeks do some test streams on there because apparently there are

birkaç hafta içinde yapabilirim orada bazı test akışları var çünkü görünüşe göre

people now joining twitch a lot of people who have become a little annoyed

artık twitch'e katılan insanlar var YouTube'da biraz sinirlenen birçok insan

at YouTube and now they're finding other places to do their thing so there you go

ve şimdi işlerini yapacak başka yerler buluyorlar, işte bu yüzden hak edip etmediğinden

I'm not sure if it deserves well done all I've done is created the actual page

emin değilim. yaptığım tek şey asıl sayfayı oluşturmaktı

I haven't done anything on there yet I won't be playing any computer games

orada henüz hiçbir şey yapmadım herhangi bir bilgisayar oyunu oynamayacağım

because I don't I don't play computer games like I would not know how even to

çünkü yapmıyorum nasıl başlayacağımı bile bilmiyormuşum gibi bilgisayar oyunları oynamıyorum

begin playing computer games really mauricio I've just entered twitch

bilgisayar oyunları oynamak gerçekten mauricio twitch'e yeni girdim

and it appears that maybe you can be more free in your live streams is that

ve görünen o ki canlı yayınlarınızda daha özgür olabilirsiniz bu doğru mu evet belki

true yes maybe maybe not I'm just interested I I'm always looking at other

değil sadece ilgileniyorum sürekli başka

things I'm always trying to look at what's happening around me even though

şeylere bakıyorum her zaman

I'm not a young person I am very much aware of modern or current trends

genç bir insan olmamama rağmen çevremde olup bitenlere bakmaya çalışıyorum Modern veya güncel trendlerin,

fashions the things that people enjoy doing of all ages so I think it's a very

modaların, her yaştan insanın yapmaktan hoşlandığı şeylerin çok iyi farkındayım, bu yüzden bence bu,

important thing to do if you are doing something like this you have to be aware

eğer genç biriyseniz yapmanız gereken çok önemli bir şey. böyle bir şey yaparken etrafınızda olup bitenlerin farkında olmalısınız gibi

of what is happening around you you have to know what people like I know that

insanların neler olduğunu bilmelisiniz

kpop and BTS are very popular with young people not only in Asia but also around

kpop ve BTS'in sadece Asya'da değil tüm dünyada gençler arasında çok popüler olduğunu biliyorum

the world so I do know these things I'm aware of

bu yüzden bunları biliyorum ben

them even though I don't really join in or take part in those things I've never

Bunların farkındayım ama bunlara gerçekten katılmasam veya katılmasam da

tried twitch now I will try it Thank You Valentina well what I will be

twitch'i hiç denemedim şimdi deneyeceğim Teşekkürler Valentina Twitch'te yapacağım şey

doing on Twitch is some live streams very similar to this but I do hope I do

buna çok benzer bazı canlı yayınlar ama

hope in the future YouTube will not become too restricted in what they allow

umarım gelecekte YouTube izin verdikleri şeylerde çok kısıtlanmaz, bu

it is just a feeling I have that's that's why I'm talking about this now

sadece bir his, bu yüzden şimdi bundan bahsediyorum

because over the past few weeks I have become a little worried about the way

çünkü son birkaç haftadır biraz endişelendim.

YouTube is now telling people what they can and what they can't say I think so

YouTube'un artık insanlara neleri söyleyip neleri söyleyemeyeceklerini söyleme şekli Sanırım öyle ah,

oh I see after the first month it isn't free what you must pay for I have to pay

ilk aydan sonra ücretsiz olmadığını görüyorum, ne için ödemeniz gerekiyor

to be on Twitch but what so they are asking me to join a website and then I

Twitch'te olmak için para ödemem gerekiyor ama ne yani onlar benden bir web sitesine katılmamı istiyor ve sonra

have to pay for it to use it suddenly I don't feel quite as enthusiastic

onu kullanmak için para ödemem gerekiyor birdenbire o kadar hevesli hissetmiyorum ilginç pekala

interesting well ok Syed what is your opinion about freedom

tamam Syed özgürlük hakkında ne düşünüyorsun

I believe that freedom should be given to everyone and that's it that's it

Özgürlüğün herkese verilmesi gerektiğine inanıyorum ve hepsi bu kadar

everyone should be free to say what they want if they if someone doesn't like

herkes istediğini söylemekte özgür olmalı, eğer birisi

what the other person says they can disagree and then they can express their

diğer kişinin söylediklerini beğenmezse, aynı fikirde olmayabilirler ve sonra

opinion and what they think the moment you start shopping freedom up

fikirlerini ve ne düşündüklerini ifade edebilirler.

into small pieces is when people start to be censored blocked or maybe

sansürlenmek engellendi ya da belki

cancelled Kancil culture so I don't agree with all

iptal edildi Kancil kültürü bu yüzden tüm bunlara katılmıyorum bence yapabilirsin kendini kaptırabilirsin

of this I think you could you can get too carried away you can do it too much

çok fazla yapabilirsin

one day they might come for you so maybe today you you think oh he shouldn't say

bir gün senin için gelebilirler bu yüzden belki bugün sen düşünüyorsun oh he öyle dememeliler

that but maybe after a few days they might come for you maybe you say

ama belki birkaç gün sonra senin için gelebilirler belki

something that other people disagree with so maybe one day they will come it

diğer insanların katılmadığı bir şey söylersin belki bir gün

be coming to your door and telling you that you can't say something so I

kapına gelirler ve sana bir şey söyleyemeyeceğini söylerler ben de

believe that freedom is a given thing it is not open to negotiation

özgürlüğün verili bir şey olduğuna inanın,

the moment you start doing that is when you take away the freedom of one person

yapmaya başladığınız anda müzakereye açık değildir, bu, bir kişinin,

and then another and then another group and then someone else and then another

sonra diğerinin ve sonra başka bir grubun ve sonra başka birinin ve sonra başka bir

person and then eventually they will come for you

kişinin özgürlüğünü elinizden aldığınızda ve sonunda onlar gelecektir. sizin için

they will come to your door and say you can't say that so I believe that freedom

kapınıza gelecekler ve bunu söyleyemeyeceğinizi söyleyecekler, bu yüzden

freedom of speech is a thing we all should have the Internet

ifade özgürlüğünün hepimizin sahip olması gereken bir şey olduğuna inanıyorum İnternet

is one of the things that I love because it allows people to express themselves

sevdiğim şeylerden biri çünkü insanların kendilerini ifade etmelerine olanak tanıyor

communicate talk exchange ideas it's not a bad thing it really isn't and that's

iletişim konuş fikir alışverişinde bulunmak kötü bir şey değil, gerçekten değil ve

what I believe that's what I think I believe in fairness so when we talk

ben buna inanıyorum adalete inanıyorum bu yüzden dün

about equality and fairness as I said yesterday it's a two-way street it isn't

söylediğim gibi eşitlik ve adalet hakkında konuştuğumuzda bu iki yönlü bir cadde,

just one way it's two ways it's two ways I hope I hope you understand what I mean

sadece tek yönlü değil iki yönlüdür umarım ne demek istediğimi anlamışsınızdır

I'm not trying to to get your your anger or your hate I'm just saying what I

öfkenizi veya nefretinizi almaya çalışmıyorum sadece düşündüğümü söylüyorum bence

think I think really you should have freedom or you have no freedom you

gerçekten özgürlüğünüz olmalı yoksa özgürlüğünüz olmaz

shouldn't have a door that opens and closes we've freedom because that is not

açılıp kapanan bir kapı olmamalı özgürlüğümüz var çünkü bu özgürlük değil

freedom it's not the definition of freedom it really isn't you should sit

özgürlüğün tanımı değil gerçekten değil

down in a chair two hours standing is not good for you do you ever feel tired

bir sandalyeye oturmalısın iki saat ayakta durmak senin için iyi değil hiç yoruldun mu

not really no I love standing up I love standing I really do

gerçekten hayır ayakta durmayı seviyorum ayakta durmayı gerçekten seviyorum

I could stand for hours and hours here without getting tired I love it so much

burada saatlerce yorulmadan durabilirim çiftçileri çok seviyorum

farmers I believe in farmers I don't know what you mean by that arts B if you

çiftçilere inanıyorum o sanatlarla ne demek istediğini anlamıyorum istersen b

want to explain what you mean mmm yes you you could never negotiate freedom

ne demek istediğini açıkla mmm evet özgürlüğü asla müzakere edemezsin bunu asla

I've never understood that I've never understood that how you can negotiate

anlamadım özgürlüğü nasıl müzakere edebileceğini asla anlamadım

freedom because the problem is what if one person's opinion differs from

çünkü sorun ya bir kişinin görüşü başkasınınkinden farklıysa

someone else's then who is right and who is wrong and then who decides who is

o zaman kimin haklı kimin haksız olduğudur ve sonra kimin haklı kimin haksız olduğuna kim karar veriyor

right and who is wrong there are seven billion people on this planet seven

bu gezegende yedi milyar

billion people all with different opinions views think about that for a

insan var farklı görüşlere sahip yedi milyar insan bir saniyeliğine bunu düşünüyor

second 7 billion people we all have our own opinions our own thoughts our own

7 milyar insan her gün kendi fikirlerimize, kendi düşüncelerimize ve kendi

feelings every day we wake up with something new on our minds to think

duygularımıza sahibiz. aklımızda düşünecek yeni bir şeyle uyanıyoruz

about so I think freedom is always a good way to go there are people who are

bu yüzden bence özgürlük her zaman gitmek için iyi bir yoldur

afraid of others having freedom it can be in some people's eyes it can be a

başkalarının özgürlüğe sahip olmasından korkan insanlar vardır bu bazı insanların gözünde

dangerous thing yes as we are seeing right now around the world there are

tehlikeli bir şey olabilir evet bizim gibi Şu anda dünyanın her yerinde

certain situations where freedom is slowly being chipped away not completely

özgürlüğün tamamen olmasa da yavaş yavaş yontulduğu belirli durumlar olduğunu görüyorum ama

but

and then suddenly you have only a little bit of freedom and then eventually that

sonra birdenbire çok az özgürlüğe sahip oluyorsunuz ve sonunda o da

disappears as well so I think freedom of speech is one of the most precious

kayboluyor, bu yüzden bence konuşma özgürlüğü en değerli şeylerden biri.

things that every person has they really do I hear a lot of people talking about

her insanda olan şeyleri gerçekten yapıyorlar. birçok insanın benim katılmadığım

things and having opinions about things that I disagree with but I don't want

şeyler hakkında konuştuğunu ve fikirleri olduğunu duyuyorum ama

them to be dragged away or I don't want them to have their their YouTube channel

onların sürüklenip gitmelerini veya kendi YouTube kanallarına sahip olmalarını istemiyorum

closed down because where do you stop what what is the next thing that

kapandı çünkü nerede duracaksın sonraki şey ne

everyone will disagree with that then gets cancelled where do you stop

herkesin aynı fikirde olmayacağı sonra iptal olacak nerede duracaksın dediğim

as I said it's alright if you tell one person they can't say something and then

gibi bir kişiye bir şey söyleyemeyeceğini söylersen sorun olmaz sonra

another but one day they might come to you they might come to your door they

diğerine ama bir gün söyleyebilirler sana gelebilirler kapına gelebilirler

might come to your YouTube channel and tell you that you can't say that so it's

youtube kanalına gelip sana bunu söyleyemeyeceğini söyleyebilirler bu yüzden bu konuda

something I have a very strong opinion about I don't think you should have any

çok güçlü fikirlerim var senin özgürlüğü elinden alacak bir güce sahip olmaman gerektiğini düşünüyorum

power to take away freedom of expression that's what the internet is all about to

an new Ian says I'm at my dad's my dad's daughter for those who mistake my name

Ian, adımı yanlış anlayanlar için babamın yanındayım diyor, babamın kızı

oh I see so so Tania wins son is actually a girl okay then that's fine no

oh, görüyorum ki Tania kazanıyor, oğul aslında bir kız, tamam o zaman

problem no problem Luis Mendez hello Luis nice to see you

sorun değil sorun değil Luis Mendez merhaba Luis seni burada görmek güzel

here we have been talking on here for quite a long time in fact I've been on

uzun zamandır burada konuşuyoruz aslında

here for about one hour and 45 minutes talking I was only going to be here for

yaklaşık bir saat 45 dakikadır burada konuşuyordum sadece bir saatliğine burada olacaktım

an hour but we've done all sorts of things today

ama bitirdik bugün her türlü şey

Mauricio the other things I love about your live streams is the cultural

Mauricio, canlı yayınlarınızla ilgili sevdiğim diğer şeyler,

exchange I didn't know wallace and gromit also your country your customs

Wallace ve Gromit'i bilmiyordum, ayrıca ülkeniz, gümrük

rents and when you had a live stream from France yes I always remember that

kiralarınız ve Fransa'dan canlı yayın yaptığınızda, evet, bunu her zaman hatırlıyorum. Şimdiye kadar yaptığım

one of the most unusual live streams that I've ever done was standing on a

en sıra dışı canlı yayın,

Paris street corner with all of the traffic going by I was in the center of

tüm trafiğin akıp gittiği bir Paris sokak köşesinde durmaktı. Paris'in merkezinde

Paris doing a live stream and I actually I stood there I was standing there for

canlı yayın yapıyordum ve aslında orada durdum

three hours I stood there on the corner of a Paris

Üç saattir orada duruyordum orada bir Paris

Street all of the traffic all of the people going around me and I did I did a

Sokağının köşesinde tüm trafik etrafımda dönen tüm insanlar ve ben yaptım

three hour live stream it's true have an awesome day mr. Duncan says Robert thank

üç saatlik bir canlı yayın yaptım bu doğru harika bir gün geçirin bayım. Duncan, Robert teşekkür ederim

you Robert it's very kind of you to say I will try to have a good day and I hope

Robert, iyi bir gün geçirmeye çalışacağımı söylemen çok nazik bir davranış ve umarım

you have a good day as well I hope I hope you have a good day as well what

senin de iyi bir gün geçirmeni dilerim, umarım senin de iyi bir günün olur,

does Parden mean pardon ah well pardon is an interesting word

Parden ne anlama geliyor pardon ah pekala pardon ilginç bir kelime

because it can be used in more than one way pardon normally means to allow

çünkü birden fazla şekilde kullanılabilir af normalde

someone to be forgiven for something so when we pardon someone we normally

birinin bir şey için affedilmesine izin vermek anlamına gelir bu yüzden birini affettiğimizde normalde onu

forgive them we allow them to continue to have their freedom whatever it is

affederiz, onun özgürlüğüne sahip olmaya devam etmesine izin veririz.

pardon also if you don't quite hear what a person has said pardon you might also

bir kişinin ne dediğini tam olarak duyma af sen de

say pardon pardon so you can use the word pardoned in more than one way quite

af af diyebilirsin bu yüzden af ​​kelimesini birden fazla şekilde kullanabilirsin oldukça

often pardon is used to mean forgive you

sık af seni affetmek anlamında kullanılır

forgive someone you pardoned them maybe you are going to punish them for

birini affettin onu affettin belki onları cezalandıracaksın

committing a crime but suddenly you decide you are not going to do that you

bir suç işlediğin için ama aniden yapmamaya karar veriyorsun

pardoned them you let them off you forgive them you pardoned them

onları affettin onları salıverdin onları affettin

Diana says Luis Mendez is like a legend on YouTube I have been hearing your name

Diana Luis Mendez YouTube'da bir efsane gibi diyor

since I joined YouTube that's amazing I didn't know Luis Mendez was famous Wow I

YouTube'a katıldığımdan beri adını duyuyorum bu harika Luis Mendez'in ünlü olduğunu bilmiyordum Vay canına Harika

didn't know that have an awesome day thank you mr. Duncan oh yes okay I will

bir gün geçirin teşekkür ederim bayım. Duncan oh evet tamam

try my best to have a good day mr. Duncan you are quite right about

iyi bir gün geçirmek için elimden gelenin en iyisini yapacağım Bay. Duncan

speaking about freedom rights are also being cut in many countries but actually

özgürlük haklarından bahsetmekte oldukça haklısın birçok ülkede haklar da kesiliyor ama aslında

it is very difficult to say whether it is good or bad well that is the problem

bunun iyi mi yoksa kötü mü olduğunu söylemek çok zor.

you see when you start taking away certain types of freedom sometimes it

seems to be a good thing and as I always say things are always good until they're

iyi bir şey olmak ve her zaman söylediğim gibi, işler kötü olana kadar her zaman iyidir,

bad so when you start doing something it might seem like a good idea but

bu yüzden bir şeyi yapmaya başladığınızda iyi bir fikir gibi görünebilir ama

eventually it might become a bad idea especially if it is done too much so

sonunda kötü bir fikir haline gelebilir, özellikle de çok fazla yapılırsa,

that is it that is it I don't think you should ever say I'm taking you away from

yani bu işte bu,

here if it's if it's in real life if you are being taken away because you've said

eğer gerçek hayattaysa, bir şey söylediğin için götürülüyorsan

something or if your YouTube channel is taken away or maybe your Twitter account

veya YouTube kanalın elinden alınmışsa, seni buradan alıyorum demene gerek yok bence. Bir şey söylediğin için Twitter hesabın

is deleted and blocked because you've said something I think that's a very

silindi ve bloke edildi Bence bu çok

very dark road to go down because where do you stop where do you stop please can

çok karanlık bir yol çünkü nerede duruyorsun nerede duruyorsun lütfen

you tell tell us one of your wishes Thank You Syed I wish I could do this

bize dileklerinden birini söyler misin Teşekkürler Syed Keşke yapabilseydim bunu yapabildiğim

for as long as I can human beings unfortunately have a limited lifespan

sürece yap insanların ne yazık ki sınırlı bir ömürleri var

it's something I'm very aware of so I try to make the most of these things

bu çok iyi bildiğim bir şey bu yüzden canlı yayın yaptığımda bunlardan en iyi şekilde yararlanmaya çalışıyorum

when I do a livestream I always hope that I connect with you in

her zaman sizinle bir şekilde bağlantı kurmayı umuyorum

some way and vice versa I'm trying also to find

ve tam tersi ben de

out about you things that you think and feel so it isn't just a one-way thing

senin hakkında düşündüğün ve hissettiğin şeyleri öğrenmeye çalışıyorum, bu yüzden bu tek yönlü bir şey değil,

it's two ways we are communicating with each other and I love it I love it I

birbirimizle iki şekilde iletişim kuruyoruz ve bunu seviyorum, seviyorum,

wish I could do this for as long as I can that's it

keşke yapabilseydim elimden geldiğince bu kadar keşke yapabildiğim kadar

I wish I could do it for as long as I can I have never heard anything to be

yapabilsem beyden yasaklanacak bir şey duymadım hiç

banned from mr. Duncan well like that I don't like banning things sometimes

. Duncan böyle şeyleri yasaklamayı sevmiyorum bazen

sometimes I have to be very careful if people are coming on say on the live

bazen çok dikkatli olmalıyım eğer insanlar canlı

chat and they are trying to upset other people on their well that is not the

sohbete gelip diğer insanları kendi kuyularında üzmeye çalışıyorlarsa bu

same thing because then someone is being mean or rude or impolite so again it's

aynı şey değil çünkü o zaman birisi kaba, kaba veya kaba olmak, bu yüzden yine

all about fairness it is about being fair with each other

her şey adaletle ilgili, birbirlerine karşı adil olmakla ilgili,

apparently it's 10:00 p.m. is it really it is coming up to 10:00 p.m. in Vietnam

görünüşe göre saat 22:00. Gerçekten saat 10:00'a kadar mı geliyor? Vietnam'da

very late

çok geç

Valentina says cutting freedom of thought or opinion is always wrong and

Valentina, düşünce veya fikir özgürlüğünü kesmenin her zaman yanlış olduğunu ve

that's how totalitarianism begins totalitarianism it's an amazing word

totaliterliğin totaliterliği böyle başlattığını söylüyor.

that not easy to say either totalitarianism when one group of people

have complete control over the thoughts and actions of a population a country

alpha hello the communist countries control the free speech so as you say

alfa merhaba komünist ülkeler ifade özgürlüğünü kontrol ediyor, bu yüzden dediğiniz gibi bu

that is a dark road well I've lived in China do I have to say more

karanlık bir yol Çin'de yaşadım daha fazlasını söylememe gerek var mı

I've lived in China I lived there for many years so I understand I have a very

Çin'de uzun yıllar yaşadım orada uzun yıllar yaşadım bu yüzden anlıyorum çok şey var Orada olan her şey

close personal understanding of everything the

hakkında yakın kişisel anlayış

happens there the system and I got very close to the government the place where

Sistem ve ben çalıştığım yerdeki hükümete çok yaklaştım

I was working I became very close very closely connected with the local

Yerel hükümetle çok yakın, çok yakın bağlantı kurdum

government so I did meet a lot of very powerful people I once sat at a table

bu yüzden bir çok güçlü insanla tanıştım bir zamanlar bir yerde oturdum

with some of the most powerful people in China can you believe it these were

Çin'deki en güçlü insanlardan bazılarıyla masaya oturdum, bunların

people that had authority over thousands and thousands and thousands of people

binlerce , binlerce ve binlerce insan üzerinde yetkisi olan insanlar olduğuna inanabiliyor musunuz

and I've sat at the table with them so I know about these things

ve ben onlarla masaya oturdum, bu yüzden hakkında konuşmadığım şeyleri biliyorum.

I don't talk about these things lightly trust me you have to trust me on that

bu şeyler bana pek güvenmiyor, bana güvenmek zorundasın, bu konuda

I really must write my book I really must write my book about my time in

gerçekten kitabımı yazmalıyım Çin'de geçirdiğim zaman hakkında kitabımı gerçekten yazmalıyım

China I really should I don't think it would

Gerçekten yazmalıyım

be allowed to be published to be honest I don't think so it is true art speak it

Dürüst olmak gerekirse yayınlanmasına izin verileceğini düşünmüyorum öyle sanma doğru sanat konuş bu

is true it is true yes it did happen

doğru doğru evet oldu bazı şeyler gördüm şeyler duydum duyduğum şeyler aslında

things things I've seen things I've heard things I've actually witnessed

with my own eyes other things that stay in my memory Beatriz

kendi gözlerimle şahit olduğum şeyler hafızamda kalan diğer şeyler beariz

freedom is the best treasure it really is it really is there is there is

özgürlüktür en iyi hazine gerçekten öyle gerçekten var

nothing higher there is no higher higher right than freedom I would love to write

daha yüksek bir şey yok özgürlükten daha yüksek bir hak yoktur

write about my experiences in China but the problem is it's again it's it's what

Çin'deki deneyimlerim hakkında yazmayı çok isterdim ama sorun şu ki yine az önce

I just said you you can't say anything without upsetting someone so there might

söylediğim şey bu yapamazsınız Birini üzmeden bir şey söyle ki benim söylemek istediklerimi, yaşadıklarımı söylediğim için

be a group of people who would attack me for saying the things I want to say the

bana saldıran bir grup insan çıksın

things that I experienced and this is the problem I think everyone should have

ve sorun da bu bence herkesin

the right to say what they want to say you don't have to agree with it you

söylemek istediğini söyleme hakkı olmalı. kabul etmek zorunda değilsin kabul etmek zorunda değilsin

don't have to agree

Mohsen hello Mohsen Meeker is going see you later

Mohsen merhaba Mohsen Meeker sonra görüşürüz

Meeker I hope you've enjoyed this something different today on the live

Meeker umarım bugün canlı sohbette bundan farklı bir şey beğenmişsindir

chat I'm going to sneeze in a minute I'm going to sneeze excuse me did you enjoy

Birazdan hapşıracağım ben' hapşıracağım afedersiniz az önce hapşırmam hoşunuza gitti mi

that I just had a sneeze I hate you mr. Duncan because you have been mistaking

sizden nefret ediyorum bayım. Duncan çünkü

my identity you hate me thank you very much that's very kind of you you are

kimliğimi karıştırıyorsun benden nefret ediyorsun çok teşekkürler

welcome to hate me by the way a lot of people do hate me they probably hate you

as well somewhere this is another fact of life somewhere in the world someone

dünyada birileri

is hating you and somewhere in the world someone is hating me my advice is don't

senden nefret ediyor ve dünyanın bir yerinde birileri benden nefret ediyor tavsiyem

worry about it there we go hello John Joseph 10 hello John Joseph

merak etme işte başlıyoruz merhaba John Joseph 10 merhaba John Joseph

10 nice to see you here food this is a very unusual live stream

10 seni burada görmek güzel yemek bu çok sıra dışı bir canlı yayın

I'm in the garden on my little mobile phone on my little smart phone talking

ben Bahçedeyim küçük cep telefonumla küçük akıllı telefonumla

to you in the garden on a Monday afternoon yes the hay fever

bahçede sizinle konuşuyorum bir pazartesi öğleden sonra evet saman nezlesi

it is very strong it is I can't begin to tell you how how uncomfortable and

çok şiddetli ne kadar rahatsız edici ve

painful it is it really is it's horrible but I'm still here I'm not going

acı verici olduğunu size anlatamam gerçekten korkunç ama hala buradayım

anywhere despite my sneezing and my really knows see you later Mika see you

hapşırmama rağmen hiçbir yere gitmiyorum ve gerçekten biliyorum sonra görüşürüz Mika sonra görüşürüz

later Thank You Mohsen I don't hate you I love

Teşekkürler Mohsen senden nefret etmiyorum seni seviyorum

and respect you thank you very much and guess what I feel the same way I feel

ve saygı duyuyorum çok teşekkür ederim ve tahmin et ben de aynı şekilde hissediyorum

the same way about you for one Dewey

senin için de aynı şeyleri hissediyorum bir Dewey

hello wonged we nice to see you here as well it is live streaming D for Duncan

merhaba dedik seni de burada görmek güzel bu Duncan için canlı yayın D

that's me by the way my name is Duncan I live in England and sometimes I stand in

bu benim bu arada benim adım Duncan İngiltere'de yaşıyorum ve bazen ben

my garden and I talk like this to the Internet Palmyra is going as well see

bahçemde dur ve internette böyle konuşuyorum Palmyra da gidiyor

you later pal mirror I must leave - until tomorrow dear

sonra görüşürüz dostum ayna Ayrılmalıyım - yarına kadar

friends Thank You pal Mira nice to see you here today thank you very much

sevgili arkadaşlar Teşekkürler dostum Mira bugün sizi burada görmek güzel çok teşekkür ederim

Marta says if you want to try new ideas about mr. Duncan's brand I suggest that

Marta eğer istersen diyor hakkında yeni fikirler deneyin . Duncan'ın markası Netflix'i sunmak için

you could do with your thousand of your our channel a short cartoon audio-visual

binlerce kanalınızla kısa bir çizgi film görsel-işitsel

capsule to offer Netflix I'm not sure if Netflix would be interested in me I

kapsül yapmanızı öneririm Netflix'in benimle ilgilenip ilgilenmeyeceğinden emin değilim

never I never feel that I am worthy of such attention this is it maybe this is

Asla ve asla bu kadar ilgiye layık olduğumu düşünmüyorum belki bu

something again this is something else i-i've thought about maybe sometimes I I

yine başka bir şey bu- düşündüm belki bazen

sell myself short maybe sometimes I feel as if I'm maybe not worthy who knows

kendimi kısa satıyorum belki bazen kendimi değerli değilmişim gibi hissediyorum belki kim bilir

khristianne know Marta says mental illness I don't know what you mean by

hıristiyan bilir Marta akıl hastası diyor bilmiyorum ne

that but thank you for your input thank you very much Marv Marv says you

Bunu kastediyorsun ama katkın için teşekkür ederim çok teşekkür ederim Marv Marv senin

are a wonderful person I try my best there are many wonderful people in the

harika bir insan olduğunu söylüyor elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum dünyada pek çok harika insan var dünyada

world lots of wonderful lovely kind courteous gentle loving people in the

bir sürü harika sevimli nazik kibar nazik sevgi dolu insanlar onlar

world they are there they're everywhere I have a feeling you know some of those

oradalar Her yerde varsın içimde o insanlardan bazılarını tanıdığına dair bir his var

people that's it if you follow someone you hate so you

nefret ettiğin birini takip ediyorsan ve

love to hate oh I see I understand now what you mean yes if you follow someone

nefret etmeyi seviyorsan oh anlıyorum şimdi ne demek istediğini anlıyorum evet nefret ettiğin birini takip edersen

that you hate then yes it is a strange thing to do I think you're right I

o zaman evet bu garip bir şey doğru olduğunu düşünüyorum ne

understand what you mean now thank you very much for clearing that up

demek istediğini şimdi anladım açıklığa kavuşturduğun için çok teşekkür ederim

Manas you are a lovely person I try to understand what other people feel and

think even if I don't agree with it it's just the way life is this is one of the

hayat bu,

things I always remember from my time in China I know I mentioned this a lot but

Çin'deki zamanımdan hep hatırladığım şeylerden biri, biliyorum bundan çok bahsettim ama

it was a very big part of my life and it changed me as a person it really did and

hayatımın çok büyük bir parçasıydı ve beni bir insan olarak değiştirdi, gerçekten değiştirdi ve

I always remember when I first went to China I was very aware that everyone

her zaman hatırlıyorum ilk kez Çin'e gittim, herkesin

when they met me they talked about the differences between them and me they

benimle tanıştıklarında aramızdaki farklardan bahsettiklerinin çok farkındaydım,

would often say oh oh it's different what you do you do this different or you

sık sık oh oh bu farklı ne yapıyorsun bunu farklı yapıyorsun ya da

do that thing very differently however when I was there all I ever saw were the

şu şeyi çok farklı yapıyorsun diyorlardı ama ben oradayken Gördüğüm tek

things we had in common the similarities so I was more fascinated by the things

şey ortak yanlarımızdı, benzerliklerimizdi, bu yüzden ortak paylaştığımız şeylerden daha çok etkilenmiştim,

we shared in common the things that that were the same where but when I met other

aynı olan şeyler ama diğer

people local people they would often be more interested in the differences the

insanlarla tanıştığımda yerel halk genellikle farklılıklarla daha çok ilgilenirlerdi.

things that that that put us apart so I think that's one of the interesting

bizi ayıran şeyler, bu yüzden oradayken fark ettiğim ilginç şeylerden biri olduğunu düşünüyorum,

things that I noticed when I was there one of the first things I noticed and I

ilk fark ettiğim şeylerden biri ve

did mention this in many of my classes so I did talk to my students about the

derslerimin çoğunda bundan bahsettim, bu yüzden öğrencilerimle bu konu hakkında konuştum. sahip olduğumuz şeyler

things that we had that we shared the things that we had in common so not only

paylaştığımız şeyler ortak olduğumuz şeyler yani sadece

the things that made us different but also the things that made us the same

bizi farklı kılan şeyler değil aynı zamanda bizi aynı yapan şeyler ki bugünlerde

which is something a lot of people forget about nowadays we often talk

birçok insanın unuttuğu bir şey sık sık

about our differences the things that are not the same but I think it's very

farklılıklarımızdan bahsediyoruz şeyler bunlar aynı değil ama bence ortak

good to talk about the things we share in common

paylaştığımız şeylerden bahsetmek çok güzel

the things that makers the same as well it

aynı yapan şeyler de

is getting serious here well it's not really getting serious I'm just talking

burada ciddileşiyor pek ciddileşmiyor sadece konuşuyorum

you know sometimes I love talking about these things I'm very fascinated by by

biliyorsun bazen konuşmayı seviyorum Bu şeyler hakkında

human beings and our behavior I think so mr. Duncan ever since I've known you I

insanoğlundan ve davranışlarımızdan çok etkileniyorum bence bu yüzden bay. Duncan seni tanıdığımdan beri senin

think you are a philosopher I'm not sure if I am a philosopher I used to read

bir filozof olduğunu düşünüyorum Filozof olup olmadığımdan emin değilim

some very interesting books when I was at school I was very interested in

Okuldayken çok ilginç kitaplar okurdum

psychology and the way people behave even now I'm fascinated by it I love the

Psikoloji ve insanların davranışları şimdi bile çok ilgimi çekiyordu. Bu beni çok etkiledi

way people act interact the way we sometimes hide our own feelings so we

İnsanların etkileşimde bulunma şeklini seviyorum, bazen kendi duygularımızı saklıyoruz, bu yüzden

project a certain type of character so yes I think so these are things that I'm

belirli bir karakter tipini yansıtıyoruz, bu yüzden evet, bence bunlar benim

interested in I wouldn't class myself as a philosopher I wouldn't but I I'm

ilgilendiğim şeyler, kendimi bu şekilde sınıflandırmazdım. filozof olmazdım ama o

interested in those things they fascinate me they fascinate me a lot

şeylere ilgim var beni çok

I always feel myself drawn like a moth to a flame these things always intrigued

me and maybe they intrigue you as well it is a very fascinating thing have you

etkiliyorlar büyüleyici bir şey

ever watched mr. bean I love mr. bean I love mr. bean one of my favorite mr.

hiç izlediniz mi bay. fasulyeyi seviyorum bay fasulyeyi seviyorum bay bean benim en sevdiğim mr.

bean episodes is when he goes to the swimming pool I still think that's one

Fasulye bölümleri onun yüzme havuzuna gittiği zaman ki hala

of the funniest ones I don't know why but it even now if I if I watch that a

en komiklerinden biri olduğunu düşünüyorum Nedenini bilmiyorum ama şimdi bile bunu

thousand times it will still make me laugh if you've never seen it mr. bean

bin kere izlesem bile beni hala güldürür eğer hiç izlemediyseniz o bay bean

goes to the local swimming pool I don't want to spoil it but it's very funny

yerel yüzme havuzuna gidiyor onu bozmak istemem ama çok komik

very funny if you can find it mr. bean goes swimming or mr. bean goes to the

çok komik bulabilirseniz bayım. fasulye yüzmeye gider ya da mr. bean

swimming pool it is very funny very very funny

yüzme havuzuna gidiyor çok komik çok çok komik

you are the best mr. Duncan I never become tired listening to your sweet

siz en iyisisiniz bayım Duncan tatlı sesini dinlemekten asla yorulmuyorum

voice thank you that's very kind of you

teşekkür ederim çok naziksin

yes everyone is a philosopher I think so well my belief is everyone everyone has

evet herkes bir filozof bence çok iyi herkesin

a way of understanding the world around them but also everyone has a book inside

etrafındaki dünyayı anlamanın bir yolu var ama aynı zamanda herkesin içinde bir kitap var

them as well we all have a story to tell we all have something that's happened in

hepimizin anlatacak bir hikayesi var hepimizin hayatında

our life that will be interesting to other people the only difference between

başka insanların da ilgisini çekecek bir şeyler olmuş. o insanlarla yazan insanlar arasındaki tek fark, bunu

those people and the people who write is the fact that the people that never do

asla yapmayanların

it have never sat down and written it down

oturup yazmamış olmalarıdır. işte

you see so that is the difference we all have a story to share we all have

fark bu hepimizin paylaşacak bir hikayesi var hepimizin

something that we can add to to our world all the experiences imagine that

dünyamıza ekleyebileceğimiz bir şeyleri var tüm deneyimler

imagine the experiences of seven billion people imagine how varied and different

yedi milyar insanın deneyimlerini hayal edin onların ne kadar çeşitli ve farklı

they are and how fascinating it would be to find out about these things mr.

olduklarını ve ne kadar büyüleyici olduklarını hayal edin bu şeyler hakkında bilgi edinmek olacaktır bay.

Duncan why don't you sit do you enjoy standing up Thank You

Duncan neden oturmuyorsun ayakta durmaktan zevk alıyorsun Teşekkür ederim

Emmett you are right I love standing up I prefer standing I always find sitting

Emmett haklısın Ayağa kalkmayı seviyorum ayakta durmayı tercih ederim Oturmayı her zaman

down very uncomfortable people used to always say mr. Duncan why do you always

çok rahatsız bulurum insanlar hep bay derdi. Duncan neden

stand up when you're in the classroom you always stand up when you are in the

sınıftayken hep ayağa kalkıyorsun

staff room you are always standing it you never sit down it is true I don't

öğretmenler odasındayken hep ayaktasın hep ayaktasın hiç oturmuyorsun bu doğru

like sitting down I do stand up a lot

oturmayı sevmiyorum çokça ayakta duruyorum

Oh Enid Blyton Enid Blyton a very famous storyteller the famous five was one of

Oh Enid Blyton Enid Blyton çok ünlü bir hikaye anlatıcısı ünlü beşli,

Enid Blyton's most favorite famous stories and they would have lots of

Enid Blyton'ın en sevilen ünlü hikayelerinden biriydi ve pek çok

different stories imagine they used to have adventures normally in the summer

farklı hikayeleri olurdu, normalde

when everything was lovely so many of Enid Blyton's books would be would be

her şeyin güzel olduğu yaz aylarında Enid Blyton'ın kitaplarının çoğunda olduğu gibi macera yaşadıklarını hayal ederlerdi.

set in an idyllic place with rolling hills and the countryside and the famous

engebeli tepeler ve kırlar ile pastoral bir yerde geçecekti ve ünlü

five a group of children who would often solve mysteries amongst themselves there

beşli, genellikle kendi aralarında gizemleri çözen bir grup çocuk vardı,

was a huge series of books and stories the reason is I want to get focus on the

çok sayıda kitap ve hikaye vardı, bunun nedeni, derse odaklanmak

lesson and get confident in myself part of learning is becoming confident in

ve Kendime güvenin Öğrenmenin bir parçası da,

whatever it is you're learning if you are learning something new then you have

her ne öğreniyor olursanız olun, kendinize güvenmek, eğer yeni bir şey öğreniyorsanız, o zaman her ne ise, o

to build confidence whatever it is whatever it is I insist mr. Duncan

güveni inşa etmelisiniz, her ne ise, ısrar ediyorum bay. Duncan

there is a kids there is a kids who is on Nickelodeon and his channel is Ryan

bir çocuk var, Nickelodeon'da bir çocuk var ve onun kanalı Ryan

toys you could do you could do the next with your avatar creation Thank You

oyuncakları, yapabilirsin avatar oluşturmanla bir sonrakini yapabilirsin Teşekkürler

Martha I know what you mean yes there are some YouTube celebrities I don't

Martha Ne demek istediğini anlıyorum evet, sevmediğim bazı YouTube ünlüleri var bu

like that word by the way I never used the word YouTube celebrities but there

arada bu kelimeyi YouTube ünlüleri kelimesini hiç kullanmadım ama

are some people who have become very successful yes quite often by promoting

çok başarılı olan bazı insanlar var evet oldukça sık

other people's products what is the difference between problem and issue we

diğer insanların ürünlerini tanıtarak problem ve sorun arasındaki fark nedir biz

often use the word issue to mean a subject or an area

genellikle bir konu veya bir konu anlamında sorun kelimesini kullanırız.

it many people are concerned with or concerned by so the issue is the thing

birçok insanın ilgilendiği veya ilgilendiği alandır, bu nedenle sorun,

that people are thinking about problems are just the events the events are the

insanların düşündüğü şeydir, sorunlar yalnızca olaylardır, olaylar

problems but when we have an issue an issue is normally something that maybe

sorunlardır, ancak bir sorunumuz olduğunda, bir sorun normalde belki

people are talking about a certain subject at the moment many people are

insanların belirli bir konuda konuştuğu bir şeydir. konu şu anda birçok insan

talking about race relations also issues connected with gender so these are

ırk ilişkilerinden bahsediyor ayrıca cinsiyetle ilgili meseleler yani bunlar

things that are described as issues they are things that are happening but also

meseleler olarak tanımlanan şeyler oluyor bunlar oluyor ama aynı zamanda

they are things that people are concerned with they are concerned with

insanları ilgilendiren şeyler onlar

those things they are certain issues things can salty be used as slang yes it

kesin oldukları şeylerle ilgileniyorlar meseleler argo olarak tuzlu kullanılabilir evet

can you can use salty as slang definitely a salty person might be a

argo olarak tuzlu kullanabilirsiniz kesinlikle tuzlu kişi

person who is mean or maybe they have a rather rude character a salty person may

kaba biri olabilir veya oldukça kaba bir karaktere sahip olabilir tuzlu kişi

be a person who many people dislike you might describe them as being a little

birçok kişinin sizden hoşlanmadığı bir kişi olabilir tarif edebilir

bit salty can you tell us something about your family obviously what you are

biraz tuzlu oldukları için bize ailen hakkında bir şeyler söyleyebilir misin açıkçası ailemle ne

comfortable with my family five people in my family two sisters

rahatsın ailemden beş kişi iki kız kardeş

mother father they they are no longer together they divorced many years ago so

anne baba onlar artık birlikte değiller uzun yıllar önce boşandılar yani

yes my family not a big family two sisters and that's it really

evet ailem büyük değil Ailem iki kız kardeş ve işte bu gerçekten de buradan çok da uzak olmayan

I was raised in a place called Stafford not very far away from here and that's

Stafford adında bir yerde büyüdüm ve işte bu

it I was born way back in the 1960s when the world was a very different place mr.

kadar 1960'larda dünya çok farklı bir yerken doğdum Bay.

Duncan Oh bye mr. Duncan Moran whoa what is going it is 10 past 10:00

Duncan Güle güle bay. Duncan Moran vay naber saat 10:00'u geçiyor

I have to go see you later and have a safe sweet dream over there yet ma'am

Daha sonra sizi görmeye gitmeliyim ve orada güvenli, tatlı bir rüya görmeliyim ama hanımefendi

thank you very much sunshine says today mr. Duncan I really enjoyed your speech

çok teşekkür ederim güneş ışığı bugün diyor Bay. Duncan konuşmandan gerçekten keyif aldım

thank you very much it's okay it's a it's a pleasure as I

çok teşekkür ederim sorun değil

said earlier I wish I could do this more often I wish I could stand here all day

daha önce de söylediğim gibi bu bir zevk keşke bunu daha sık yapabilseydim keşke bütün gün burada durup

talking to you unfortunately life quite often gets in the way it does

seninle konuşabilseydim ne yazık ki hayat çoğu zaman yoluna giriyor çoğu

quite often life gets in the way to an neuen son says bye mr. Duncan I have to

zaman hayat, bir neuen oğlunun yoluna çıkar ve güle güle bay der. Duncan

go and I will talk with you later that's okay I will be back with you

gitmem gerek seninle sonra konuşurum sorun değil yarın sana döneceğim yarın da

tomorrow I'm going to pop up on YouTube tomorrow as well I'm doing some

YouTube'a geleceğim Cumartesi hariç her

interesting daily live streams except Saturday on Saturday I have a day off I

gün ilginç canlı yayınlar yapıyorum Cumartesi günüm var kapalı

have to have a rest on Saturday but yes I will be back tomorrow so this is not

Cumartesi günü dinlenmem gerekiyor ama evet yarın döneceğim bu yüzden bu

really just about talking about the English language it's talking about

gerçekten sadece İngilizce hakkında konuşmakla ilgili değil,

different subjects things that maybe you are interested in and things that I'm

farklı konulardan bahsediyor, belki ilginizi çekebilir ve benim

interested in I hope so John Joseph ten says you are a great teacher and a

ilgilendiğim şeylerden bahsediyorumdur umarım yani John Joseph on senin harika bir öğretmen olduğunu ve

better person thank you very much again that's very kind of you take care and

daha iyi bir insan olduğunu söylüyor tekrar çok teşekkür ederim bu çok naziksiniz kendine iyi bak ve

thank you you are a great teacher John Joseph's tenth you are welcome is it a

teşekkür ederim sen harika bir öğretmensin John Joseph'in onda biri rica ederim bu

personal question what is your age I am well I'm another year older next month I

kişisel bir soru mu kaç yaşındasın ben iyiyim gelecek ay bir yaş daha yaşlanacağım

will be another year older my birthday is next month I will be can you believe

gelecek ay doğum günüm olacak inanabiliyor musun

it maybe not maybe you can I will be five years away from 60 in five years

belki inanamazsın belki inanamazsın beş yıl sonra 60 yaşımdan beş yıl uzakta olacağım beş yıl sonra

time I will be 60 I can't believe it it doesn't seem possible

60 olacağım ben inanamıyorum mümkün görünmüyor

it does not seem possible that I can be 60 in five years but I am I will be 55

beş yıl sonra 60 olmam mümkün görünmüyor ama öyleyim

on the 12th of August Level II I can't wait can you imagine me as a 60 year old

12 Ağustos'ta 55 olacağım Seviye II Bekleyemem beni 60 olarak hayal edebilir misin 60 yaşındaki

moment is going to be like it's going to be very interesting 60 oh my goodness

an çok ilginç olacak gibi olacak aman tanrım

Alessandra is going by mr. Duncan and all the friends here so I know no I

Alessandra bay tarafından gidiyor. Duncan ve buradaki tüm arkadaşlar bu yüzden biliyorum hayır size

don't mind telling you my age are not embarrassed by my age we all have an age

yaşımı söylemekten çekinmem yaşımdan utanmayın hepimizin bir yaşı var

some people are young but one day they will be old some people are old and one

bazı insanlar genç ama bir gün onlar yaşlanacak bazı insanlar yaşlı ve bir

day there will be very old so it doesn't bother me really you definitely look

gün olacak çok yaşlı olmak beni rahatsız etmiyor gerçekten kesinlikle

younger Thank You Diana today has been a great class and I just like you I would

daha genç görünüyorsun Teşekkürler Diana bugün harika bir dersti ve tıpkı senin gibi

like to say all day long and listen to you you are the best thank you very much

bütün gün söylemek ve seni dinlemek istiyorum sen en iyisisin çok teşekkür ederim

no problem

hayır sorun

Pappy Pappy hello Pappy Pappy I was born in 1965 - yes me too

Pappy Pappy merhaba Pappy Pappy 1965'te doğdum - evet ben de

a mid-1960s the world was a very interesting place in the 1960s lots of

1960'ların ortalarında dünya çok ilginç bir yerdi 1960'larda pek çok

things were changing the way people lived the way people communicated the

şey insanların yaşam biçimini değiştiriyordu insanların iletişim kurma biçimi giyim

the style of the clothing changed music became a very big part of society and

tarzı değişti müzik 1960'larda toplumun ve kültürün çok büyük bir parçası haline geldi

culture during the 1960's but I'm not really worried about getting older I'll

ama yaşlanmaktan gerçekten endişelenmiyorum.

be honest with you being 55 is no different than being 45 or 35 it doesn't

55 yaşında olmanın 45 veya 35 olmaktan farklı olmadığı konusunda dürüst olacağım

really bother me to be honest as long as I can carry on doing what I'm doing

yaptığım şeyi yapmaya devam edebildiğim sürece

that's all it matters if I can be here with you talking about English if I can

önemli olan bu, eğer burada seninle birlikte İngilizce konuşabilirsem, eğer

wake up every morning with a smile on my face then I will I will be very happy to

her sabah yüzümde bir gülümsemeyle uyanabilirsem, o zaman yapacağım bunu yapmaktan çok mutlu olacağım Benden daha

do that I thought you were younger than me and I was born in 1969 know everyone

genç olduğunu sanıyordum ve ben 1969'da doğdum biliyorum

now is commenting on my age you look 38 thank you thank you very much you look

şimdi herkes benim yaşım hakkında yorum yapıyor 38 görünüyorsun teşekkür ederim çok teşekkür ederim

38 I'm very flattered by that thank you very much sunshine what does it mean

38 görünüyorsun Bu beni çok gururlandırdı, çok teşekkür ederim güneş ışığı ne anlama geliyor?

when we say bang up bang up means to lock someone in prison or in jail if you

bang up bang up, birini hapse ya da hapse atmak anlamına gelir,

bang someone up it means you lock them away you put them into prison or a jail

birini vurursanız, bu onu hapse atarsınız, onu hapse ya da hapse atarsınız,

you place them in a place where they cannot escape you are banged up banged

kaçamayacakları bir yere koyarsınız, patlarsınız,

up no sim says my age I am in my 30s the best part of your life I know I've said

patlarsınız. hiçbir sim yaşımı söylemiyor 30'larımdayım hayatının en güzel kısmı biliyorum

this before the best part of your life is your 30s

bunu daha önce de söyledim hayatının en güzel kısmı

don't waste your thirties between the age of 29 and 40 they are the most

30'ların

exciting interesting part of your life the part of your life when you have the

hayatınızın heyecan verici ilginç kısmı hayatınızın bir parçası en fazla fırsata sahip olduğunuzda

most opportunity that the best health your mind is still clear your 30s enjoy

en iyi sağlık zihniniz hala açık 30'larınızın tadını çıkarın

your 30s trust me you you you will know exactly what I

30'larınızın tadını çıkarın bana güvenin ne demek istediğimi tam olarak anlayacaksınız

mean when you are 40 or 41 you will know

40 veya 41 yaşlarında

exactly what I mean you will say oh yes mr. Duncan was right yes my thirties

ne demek istediğimi tam olarak anlayın, oh evet bay diyeceksiniz. Duncan haklıydı evet otuzlu yaşlarım

they were pretty cool so don't forget that you are still young

oldukça havalıydı bu yüzden hala genç olduğunu unutma

you look like you are 45 okay that is still good yes I'm glad I look 45 that's

45 yaşında gibi görünüyorsun tamam bu hala iyi evet 45 yaşında göründüğüme sevindim bu

very kind of you I don't really know how old I look at the moment although you

çok naziksin gerçekten bilmiyorum şu an kaç yaşında görünüyorum ama

can see I have gray sideburns so on the side you see you see the hair there is

görebiliyorsun favorilerimde gri var bu yüzden gördüğün tarafta saçı görüyorsun orada

actually gray in the chemist you can ask for a spray or some remedy that can stop

aslında beyaz var eczaneden bir sprey ya da seni rahatsız etmekten alıkoyacak bir ilaç isteyebilirsin

you from from feeling uncomfortable with hayfever

saman

I do have those things but sometimes they they make my my nose very painful

nezlesi bende de var ama bazen burnumu çok ağrıtıyorlar

very sore so there are different types of medicine you can take for hay fever

çok ağrıyorlar bu yüzden saman nezlesi için alabileceğiniz farklı ilaç türleri var

the only problem is sometimes the effects of the drugs or the medicine can

tek sorun bazen ilaçların etkileri veya ilacın

make you feel even worse like yesterday I felt dreadful yesterday dreadful he

kendinizi daha da kötü hissetmenize neden olabilmesidir dün gibi, dün kendimi korkunç hissettim, daha

seems to be younger mr. Duncan why don't you why you don't paint sunflowers do

genç görünüyor bay. Duncan neden ayçiçekleri çizmiyorsun

you mean like van Gogh or van Gogh I might try to do that but I will try my

van Gogh veya van Gogh gibi mi demek istiyorsun Bunu yapmaya çalışabilirim ama

best not to cut my ear off this ear this is the ear that van Gogh sliced off I

bu kulaktan kulağımı kesmemek için elimden gelenin en iyisini yapacağım bu van Gogh'un dilimlediği kulak kapalı,

will not do that but yes I love I love paintings

bunu yapmayacağım ama evet, resimleri seviyorum,

I love abstract art and I think actually I would say that van Gogh is probably

soyut sanatı seviyorum ve sanırım aslında van Gogh'un muhtemelen

one of my favorite artists I do like things that are abstract things that

en sevdiğim sanatçılardan biri olduğunu söyleyebilirim.

draw you in so they are not exactly like the thing they are they are painting the

aynen resmettikleri şey gibi

object is not exactly the way it is however one of the things I love about

nesne tam olarak olduğu gibi değil ama Van Gogh'la ilgili sevdiğim şeylerden biri de

Van Gogh especially his sunflowers is they don't

özellikle ayçiçekleri sadece

just they don't just have vivid colors they actually come out at you if you've

canlı renklere sahip değiller aslında çıktıkları canlı renklere sahip değiller

ever seen one of his paintings for real it's almost like they are

resimlerinden birini gerçekten gördüyseniz, neredeyse

three-dimensional there are amazing things you you almost want to reach in

üç boyutlu gibiler, inanılmaz şeyler var, neredeyse resme ulaşmak isteyeceksiniz,

to the painting it's very interesting do you like watching cricket

çok ilginç, kriket izlemeyi seviyor musunuz,

I don't follow cricket I don't follow sport at all to be honest I don't really

kriket takip etmiyorum ben Dürüst olmak gerekirse sporu hiç takip etmeyin

follow any sport tomorrow can I say that I am the oldest among all of you now

yarın herhangi bir sporu takip etmiyorum artık aranızda en yaşlı benim diyebilirim

this is not a competition but I'm not sure we have a lot of people joining in

bu bir yarışma değil ama katılan çok insan olduğundan emin değilim

who are older than me some people in their 60s some people in their 70s some

kim benden büyük bazı insanlar 60'larında bazı insanlar 70'lerinde bazı

people I have had people write to me students people learning English in

insanlar bana yazdırdılar öğrenciler seksenlerinde İngilizce öğreniyorlar

their eighties so whatever your age if you are 20 30 40 50 60 70 80 it doesn't

yani yaşınız ne olursa olsun 20 30 40 50 60 70 80

matter you are never too old to learn

ne olursa olsun öğrenemeyecek kadar yaşlı değilsin

Maria asks what is your zodiac which sign are you I'm Leo the Lion I don't

Maria burcunun ne olduğunu soruyor hangi burçsun ben Aslan Leo

know what that means I don't follow astrology I think that if

Bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum astrolojiyi takip etmiyorum Bence

you are satisfied with your life your job and you love your family you have

hayatından memnunsan iş ve aileni seviyorsun

love and your family in general there is nothing else that matters and even less

sevgin var ve genel olarak ailen başka hiçbir şeyin önemi yok ve hatta

than your age yes I don't worry too much about anything really

yaşından daha az evet hiçbir şey için çok fazla endişelenmiyorum gerçekten bazı şeyler beni

things concern me I worry about things sometimes but I don't worry all the time

ilgilendirir Bazen bazı şeyler için endişelenirim ama endişelenmiyorum her zaman

you can't you can't sometimes you have to get on with your life sometimes you

yapamazsın yapamazsın bazen hayatına devam etmelisin bazen bunun

have to say that is terrible but you also have to make

korkunç olduğunu söylemelisin ama aynı zamanda

sure that you give yourself some space to still live and exist I think so

kendine hala yaşamak ve var olmak için biraz alan verdiğinden emin olmalısın bence öyle

Mia hello Mia hello who wants to speak with me well we are all here together

Mia merhaba Mia merhaba benimle konuşmak isteyen hepimiz burada birlikteyiz

you're all here together hello Len Paige I love your calling beer Carling is that

hepiniz buradasınız merhaba Len Paige Bira demenizi seviyorum Carling o

lager so that's not really proper beer to be honest when I was a teenager I

bira yani dürüst olmak gerekirse bu gerçekten uygun bira değil gençken eskiden içerdim

used to drink a lot of lager but now I don't like it I don't like the taste of

çok bira içerim ama şimdi bundan hoşlanmıyorum biranın tadını sevmiyorum

lager I prefer if I do drink which is not very often but if I do drink

içersem tercih ederim ki bu pek sık olmaz ama içersem

I prefer some nice real ale maybe something with a with a dark color and

güzel bir gerçek ale belki a ile bir şey tercih ederim koyu renk ve

in a white head not Guinness that's different but I do I do like bitter

beyaz bir kafada Guinness değil bu farklı ama ben acı

local brewed beer and there are many different types of local beer that you

yerel demlenmiş birayı severim ve deneyebileceğiniz birçok farklı yerel bira türü var

can try but to be honest I don't drink very much I don't really drink alcohol

ama dürüst olmak gerekirse pek içmem pek içmem çok sık alkol al

very often

zhuzi Kerr says it's time to have a cup of tea with delicious muffins I like the

zhuzi Kerr lezzetli keklerle bir fincan çay içmenin zamanı geldiğini söylüyor

sound of that I like the sound of that in a moment I will go and make a cup of

Sesini beğendim sesini beğendim birazdan gidip

tea for mr. Steve Steve is working upstairs in his office he has a lot of

bay için bir fincan çay yapacağım. Steve Steve ofisinde üst katta çalışıyor,

things to do upstairs so mr. Steve is very busy upstairs in

üst katta yapacak çok işi var, bu yüzden bay. Steve üst katta ofisinde çok meşgul,

his office so I will make a cup of tea soon which means that I'm going I will

bu yüzden birazdan bir fincan çay yapacağım, bu da gideceğim anlamına geliyor,

be going in a few moments I've been here now for oh my goodness I've been here

birkaç dakika sonra gideceğim, aman tanrım, neredeyse buradayım

for nearly

and two hours I've been here for two hours and 23 minutes I've been here for

ve iki saat iki saat 23 dakikadır buradayım

nearly two and a half hours I can't believe that that's impossible there is

yaklaşık iki buçuk saattir buradayım bunun imkansız olduğuna inanamıyorum

no way I haven't been here for two and a half hours is that true oh my goodness I

iki buçuk saattir burada olmamamın imkanı yok bu doğru aman tanrım

think I definitely should go in and make a cup of tea for mr. Steve I can't

bence kesinlikle içeri girip beye bir çay yapmalıyım. Steve

believe it

joey-lynn neuen says it's really late in my country I'm sorry I can't watch your

Joey-lynn neuen buna inanamıyorum ülkemde çok geç oldu diyor Üzgünüm

live stream to the end it's okay don't worry you must have your sleep you must

canlı yayınını sonuna kadar izleyemem sorun değil merak etme uyuman lazım dinlenmen lazım o

rest so please don't stay awake on my account

yüzden lütfen yapma benim hesabımda uyanık kal

please get some rest have a lovely sleep have a sweet dream dream of something

lütfen biraz dinlen güzel bir uyku çek tatlı bir rüya gör

nice maybe you can dream in English I

güzel bir şey düşün belki ingilizce

think it's a good way of improving your English if you try to have your dreams

rüya görebilirsin bence rüyalarını ingilizce görmeye çalışırsan bu ingilizceni geliştirmenin iyi bir yolu

in English imagine that I am going to buy some biscuits and cookies says arts

Biraz bisküvi ve kurabiye alacağım diyor arts

B I like the sound of that as well please don't mention food because I do

B Bunun sesini de beğendim lütfen yemekten bahsetmeyin çünkü bu arada

feel a little hungry by the way tonight guess what we have to

biraz acıktım bu gece tahmin edin

eat tonight we have chili con carne mr. Steve made it on Saturday and he made so

bu akşam ne yiyeceğiz chili con carne mr. Steve cumartesi günü yaptı ve o kadar çok yaptı ki, elimizde

much we have lots and lots of chili con carne leftover so we will be having that

çok ama çok fazla biberli konserve artığı var, bu

tonight chili con carne or chili con carne that's what I call it anyway with

rice and sweet potatoes so that's what I'm having for my for my

yüzden bu gece onu yiyeceğiz. akşam yemeğim için

dinner or my early evening lunch if there's such a thing some people say

ya da akşam erken öğle yemeğim için yiyorum, eğer bazı insanlar akşam yemeği diyorsa, bu yüzden akşam

supper so in the evening you might have your supper you

yemeğinizi yiyebilirsiniz,

might have your tea you might have your evening meal tonight we are having

çayınızı içebilirsiniz, bu akşam akşam yemeğinizi yiyebilirsiniz,

chilly card cold with rice and sweet potatoes I can't wait chilly when I say

soğuk kart yiyoruz pilavlı soğuk ve tatlı patates soğuk derken soğuk bekleyemem

chilly I mean this I will write it down for you

bunu kastediyorum sizin için yazacağım

chili chili con

chili chili con

I think I spelt that correctly chili con carne it is basically mince mince meat

sanırım doğru yazmışım chili con carne temelde kıyma kıyma

normally lamb with small kidney beans have you ever seen kidney beans kidney

normalde kuzu ve küçük barbunya fasulyesi var mı barbunya barbunya

beans look like little kidneys and also spices mr. Steve likes to put a little

fasulyesi küçük böbreklere benziyor ve ayrıca baharatlar mr. Steve

bit of chili powder in the meal as well very nice hmm what is chili chili is a

yemeğe biraz acı biber tozu koymayı da çok seviyor çok güzel hmm acı biber bir

type of spice it means something that it has a strong or hot flavor chili and

baharat türüdür, bunun anlamı güçlü veya acı bir tada sahip olduğu anlamına gelir acı biber ve

tonight we are having chili con carne or chili con carne some people call it I

bu gece biz kırmızı biber sosu veya kırmızı biber yiyeceğiz Bazı insanlar buna carne diyor

hope you've enjoyed today's livestream it's been a long one hasn't it I can't

umarım bugünün canlı yayınını beğenmişsinizdir uzun bir zaman oldu

believe I've been on for two and a half hours standing here in the garden I

inanamıyorum iki buçuk saattir burada bahçede duruyorum

can't believe it Paulo hello Paulo what do you do for a living I talk about

buna inanamıyorum Paulo merhaba Paulo yaşamak için ne yapıyorsun İngilizce hakkında konuşuyorum

English I teach English but over the years I've also become very interested

İngilizce öğretiyorum ama yıllar geçtikçe teknolojiyle de çok ilgilenmeye başladım

in technology I've become interested in video making video editing using a

Video yapmakla ilgilenmeye başladım kamera kullanarak video düzenleme

camera designing sound and also live streaming so so over the years I've

ses tasarlama ve ayrıca canlı yayın yapma Yıllar geçtikçe

actually developed many interests but the English language is what I'm

aslında pek çok ilgi alanım oldu ama benim ilgilendiğim şey İngilizce,

interested in however there are many other interests

ancak yıllar içinde geliştirdiğim birçok başka ilgi alanım da var

that I've actually developed over the years and one of them is doing this so

ve bunlardan biri bunu yapıyor, bu yüzden

I'm interested in English but I'm also interested in the technology as well so

İngilizce ile ilgileniyorum ama aynı zamanda teknolojiyle de ilgileniyorum, bu yüzden

all of the technology all of the creativity is also something I'm

tüm teknoloji, tüm yaratıcılık da ilgilendiğim bir şey,

interested in it fascinates me it is the first time that I've ever seen mr.

beni büyülüyor, ilk kez görüyorum bay.

Duncan write in the live chat I often write things in the live chat if I can

Duncan canlı sohbette yazıyor Canlı sohbette sık sık bir şeyler yazarım,

because I have something new under here that allows me to easily type so it's

çünkü burada kolayca yazmamı sağlayan yeni bir şey var, bu yüzden

quite good I can just type whenever I want I can

oldukça iyi, istediğim zaman yazabiliyorum,

say hello lovely students and English addicts

merhaba diyebiliyorum sevgili öğrenciler ve İngiliz bağımlıları

so there you go you see there it is hello lovely students and English

işte burada görüyorsunuz, merhaba sevgili öğrenciler ve İngilizce

addicts so that is something I can do now it's quite useful I must say it is

bağımlıları, yani bu, şimdi yapabileceğim bir şey, oldukça faydalı, söylemeliyim ki,

very useful the fact that I can talk to you but also the fact that I can also

sizinle konuşabiliyor olmam ve aynı zamanda

type on the live chat as well I think that is a very useful thing to be able

yazabilmem de çok faydalı. canlı sohbette de bunun yapılabilecek çok faydalı bir şey olduğunu düşünüyorum

to do I will be going soon I hope you've enjoyed today's livestream may I ask

yakında gideceğim umarım bugünün canlı yayınını beğenmişsinizdir memleketinizi sorabilir miyim şu anda

about your native place the place I live at the moment is a small town called

yaşadığım yer küçük bir kasaba

Much Wenlock I can write that down I like this this is actually good I do

Much Wenlock denir Bunu yazabilirim Bunu beğendim bu gerçekten iyi Artık

like the fact that I can now put messages up very easily Much Wenlock is

mesajları çok kolay bir şekilde koyabilmem hoşuma gidiyor.

the place I live in England and that's where I live I've lived here

in this particular place for around 7 years it's in the countryside far away

yaklaşık 7 yıldır özel bir yer kırsal kesimde

from all of the noise there you can see behind me quite nice peaceful tranquil

tüm gürültüden uzakta arkamda görebilirsiniz oldukça güzel huzurlu sakin

it is in the countryside a place that is relaxing a place that is nice to live in

kırsal kesimde dinlendirici bir yer yaşamak güzel bir yer

I am new here says nsns Mohammed hello there welcome to my livestream I will be

burada yeniyim diyor nsns Mohammed merhaba canlı yayınıma hoşgeldiniz

going soon because I have been on for nearly two and a half hours talking to

Yakında gideceğim çünkü yaklaşık iki buçuk saattir sizinle konuşuyorum

you and the place the county is live in is called Shropshire Shropshire so that

ve ilçenin yaşadığı yerin adı Shropshire Shropshire yani bu

is the county the large area the boundary where this place is is there a

ilçe geniş alan sınır buranın olduğu yerde

place called phew phew Wenlock oh there isn't the reason why this is called Much

phew phew Wenlock diye bir yer var mı oh buraya Much Wenlock denmesinin nedeni yok

Wenlock is because there is another place very near to here called little

çünkü buraya çok yakın bir yerde küçük

Wenlock so this is much Wenlock a large town and nearby there is a place called

Wenlock var yani burası çok Wenlock büyük bir kasaba ve yakınlarda da var.

little wind lock little wind lock it's a very small hamlet so there are two

Little Wind Lock Little Wind Lock diye bir yer çok küçük bir mezra yani

wenlock's in this area there are two of them thanks for your company I am going

bu bölgede iki tane wenlock var arkadaşlığınız için iki tane var

in a moment I'm going to make a cup of tea for mr. Steve because now it is oh

Birazdan gidiyorum Bay'a bir fincan çay yapacağım. Steve çünkü şimdi aman

my goodness it's 25 to 5 in the afternoon so we are now approaching

tanrım saat öğleden sonra 25'e 5 var bu yüzden şimdi

evening here in the UK I hope you've enjoyed this something different I will

burada Birleşik Krallık'ta akşama yaklaşıyoruz umarım bundan farklı bir şekilde keyif almışsındır

be back with you tomorrow I'm going to do another livestream we will have

yarın tekrar seninle olacağım başka bir canlı yayın yapacağım biz

another chat tomorrow and then of course don't forget on

yarın başka bir sohbet daha olacak ve sonra tabii ki

Wednesday on Wednesday also I have my usual English addict livestream see you

çarşamba günü de unutma çarşamba günü her zamanki ingilizce bağımlısı canlı yayınım var

tomorrow thanks a lot for your company thank you very much mister don't go and

yarın görüşürüz şirketiniz için çok teşekkürler çok teşekkür ederim bayım bir

see everybody next time Thank You Vitesse thank you Valentina

dahaki sefere gidip herkesi görmeyin teşekkürler Vitesse teşekkür ederim Valentina

how long will Steve be working Steve will finish it around about 5 o'clock so

Steve ne kadar çalışacak Steve işi saat 5 civarında bitirecek yani

in around 20 minutes 25 minutes Steve will finish so I can make him a cup of

yaklaşık 20 dakika 25 dakika sonra Steve işini bitirecek böylece ben ona bir fincan

tea and maybe also we will have a tea cake

çay yapabilirim ve belki burada çaylı kek de yeriz

out here in the garden very nice thanks mr. Duncan for this interesting

bahçede çok güzel teşekkürler bay Duncan bu ilginç

live stream have a good afternoon Thank You beet trees thank you tomorrow

canlı yayın için iyi günler Teşekkürler pancar ağaçları yarın teşekkürler

thank you very much for your company on this very windy day it has been windy

bu çok rüzgarlı günde eşlik ettiğiniz için çok teşekkürler hava rüzgarlıydı

and I have been standing underneath my gazebo

ve ben çardağımın altında duruyordum,

you see I've actually been standing underneath my gazebo for the past hour

görüyorsunuz aslında altında duruyorum son bir saattir çardağım

and now we are back in the sunlight oh and look in the distance the cows are

ve şimdi tekrar güneş ışığına çıktık oh ve uzaktan bak inekler

also saying hello isn't that nice the cows are also saying hello isn't that

de merhaba diyor o kadar hoş değil mi inekler de merhaba diyor o kadar sevimli değil mi

lovely how how lovely ah thanks for your

ne kadar güzel ah refakatiniz için teşekkürler

company today I hope you've enjoyed it it's been a very interesting day

bugün umarım beğenmişsinizdir çok ilginç bir gün oldu

something unusual something different sometimes it's nice to do something

sıra dışı bir şey farklı bir şey bazen farklı bir şey yapmak güzel

different sometimes it's nice to have a change see you later take care see you

bazen değişiklik yapmak güzel sonra görüşürüz kendine iyi bak

tomorrow 2 p.m. UK time this is mr. Duncan in England saying

yarın 14:00 görüşürüz İngiltere saati, bu bay. İngiltere'de Duncan, son iki buçuk saattir

thanks watching thanks for joining me for the past two and a half hours I

bana katıldığınız için teşekkür ederim,

can't believe I've been here for two and a half hours incredible see you tomorrow

izliyorum, iki buçuk saattir burada olduğuma inanamıyorum, yarın

take care p.m. UK time and we will do this again we will meet up and have a

görüşürüz kendinize iyi bakın. İngiltere zamanı ve bunu tekrar yapacağız, buluşacağız ve

chat does that sound good I hope so and of course until tomorrow you know what's

sohbet edeceğiz, kulağa hoş geliyor mu? Umarım öyledir ve tabii ki yarına kadar sırada ne olduğunu biliyorsunuzdur evet

coming next yes you do Thank You Valentina thank you

yaparsınız Teşekkürler Valentina teşekkür ederim

also grace thank you very much I hope you've enjoyed today's live stream and of course...

ayrıca lütuf çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim Bugünkü canlı yayından keyif aldım ve tabii ki...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)

oh hello cows we can see you there they are

oh merhaba inekler sizi orada görebiliriz

the cows are in the field

inekler tarlada